0
ben sana mecburum bilemezsin
bulduğum sitenin linkini mıh gibi aklımda tutuyorum
düşündükçe büyüyor taşşağım
ben sana mecburum bilemezsin
hayallerimi seninle süslüyorum
kediler mart ayına hazırlanıyor
eski bir keraneden gibiş sesleri yükseliyor
karanlıkta nice amlar parçalanıyor
bir abazanın gözlerindeki ışık ansızın yanıyor
yatağımda meni kokusu
ben sana mecburum sen yoksun
31 çekmek kimi zaman rezilce korkudur
i̇nsan bir akşam üstü ansızın yorulur
yakalancak mıyım amk diye yaşamaktan
kimi zaman ellerini kırar asılma şiddeti
birkaç meni çıkar taşşağından
birisi kapıyı çalsa kimi zaman
korkar kim lan bu dıbına koduğumun komşusu
kırık bir link tarihe gömülüyor
arşivden eski bir ferre izleniyor
ah şunu bulup köşe başında deliksiz gibsemm
yine bir huur hayallerimde yıllanıyor
nasırlar ellerimde ufalanıyor
ne yapsam ne tutsam hangi keraneye gitsem
ben sana mecburum, sen yoksun!
belki haziranda gördüğüm o körpe bozulmamış kızsın
ah seni bilmiyor kimseler bilmiyor
biraz meni sızıyor beyaz kilodumdan
belki yeşilköyde uçağa biniyorsun
belki karaköyde birileri sana biniyor
bütün ıslanmışşın tüylerin ürperiyor
kötülükler bekaretini bozuyor
ne vakit bir osbir düşünsem
bunca misafir arasında belki zor
yakalanmadan kusursuz ve biryerleri kirletmeden
ne vakit bir osbir düşünsem
kapıyı kapatıp senin hayalinle başlıyorum
döl denizimde kayboluyor umutlarım
hayır başka türlü olmayacak
ben seni gibmeye mecburum
sen ise hiç giblemiyorsun..
duyuyor musun?