/i/Başıma Geldi

Hayatta başınıza gelenlerden ibaret değil midir?
  1. 101.
    +11
    Bende içimden o bine Oruspunun evladı'cık dedim. Kafamı dağlara taşlara vurasım gelmişti amk. Kıskançlık ayarlarım maksimumdaydı, ortadan ikiye çatlıyacaktım resmen.

    Atakan'la, Mustafa sıraya vurarak,
    Mustafa;
    Kesin lan sesinizi ne oooooooooosu yavşaklar diyip sınıfı susturdu.
    -
    Ben hiç birşey demedim, Leyla kafayı çevirip bana baktı sadece. Hoca sınıfa girince hepimiz ayağı kalktık, bende hemen yerime geçtiim o sırada.
    Derse başladık.

    Artık hocalar da iyice abartmıştı amk, neredeyse her dersin hocası bize test çözdürüyordu. Bizden istedikleri test kitaplarını aldırıyorlardı tüm sınıfa. Oradan çözüyorduk.

    Bu son olanlardan sonra kafama kesin takmıştım, Leyla ile konuşmayı.
    ···
  2. 102.
    +11
    Leyla;

    Eve gittim, kıyafetleri yerleştirmedim, direk yarın teyzemlere gidecektim diye. Babam sabah olduğun da beni otobüse bindirip gönderdi, 4 saat saat yol sürdü, otogara indiğimde, ne teyzem var ne kuzenlerim. Halbu ki dünden haber vermiştik gelecem diye, Arıyorum telefonu açan da yok 1 saat otogar da boş boş dolandım, evlerinin yeri de uzaktaydı, zaten en son seneler önce gelmiştim hatırlamıyordum da nerede olduğunu. Teyzem aradı beni, uya kaldığını söyledi, bende sinirlendim ama teyzeme saygısızlık olmasın diye birşey söylemedim. Sonra beni taksiyle almaya geldi, neyse teyzemlerle kuzenlerimle oturduk sohbet etti, uzun süredir de görüşmüyorduk iyi gelmişti.

    Teyzem düzensiz bir kadındı, ev sürekli darma dağın, evde zaten düzen yok. Bende titizim, böyle şeylere dayanamıyorum. Sıkılmıştım orada 1 hafta geçse de hemen eve gitsem diye can atıyordum. Ama namazımı hiç aksatmadım, yine devam ediyordum. Teyzemde bana imame olmuş bu kız diye, dalga geçiyordu iyice sinirlerimi bozuyordu. Neyse birgün sabah namazına doğru uyandım, gittim banyoya doğru abdest almaya, evde hiç olmadığı kadar değişik bir hava vardı. Burnuma habire yanık kokusu geliyordu.
    ···
  3. 103.
    +11
    Artık küfürlerine dayanamadım. Mustafa'nın sırtından çantasını çıkarttım, üzerine doğru koştum. Kemeri çantayla savuracaktım, bin oğlu bin kemerin demirli tarafıya tam yüzüme doğru sallarken, çantayı yüzüme çektim. Elime çarptı, hızlı bir şekilde kafasına çantayı geçirip üzerine atladım. Yere yatırdım, yüzüne yumrukları sallıyorum. Bacaklarına doğru ağırlığmı veriyorum, beni üzerinden atmasın diye. Atakan ile Mustafa bilerek ayırmadılar beni. Hemen güvenlik de dahil olmak üzere herkes etrafımızda toplandı. 2 dakika da ortalık kıyamet yerine döndü. Beni binin üstünden aldılar, hala hıncımı alamamıştım.

    Güvenlik bini'de ayırırken sırtımı vurdu züt, onada orada ayar oldum. Beni karşı tarafa zütürtüp oturttular. Herkes ne oldu, ne oldu diye sorup duruyordu amk.
    ···
  4. 104.
    +11
    Atakan'ın yanına oturdum, dersdeyiz. Aklıma bin türlü şey geliyor, ne oldu. Birşey mi yaptılar diye. Son ders zili çalana kadar bir ümit bekledim, yine gelen giden yoktu. Atakan'la konuşa konuşa mahalleye doğru gittik. Atakan beni uyarıyor sakın mahallelerine falan gitme diye.

    Sürekli arıyorum Leyla'yı telefondan sürekli kapalı telefon. Atakan'ın dediğini dinledim, yarına gelir diye. Mahallelerine gitmek gibi bir saçmalık yapmadım. Tüm gece müzik dinledim, kafamı başka şeylere yoğunlaştırıp durdum.

    En sonunda uyuya kalmışım zaten.
    ···
  5. 105.
    +11
    Bir gün matematik sınavı olacaktık. Ben de bu arada dersleri yükseltmiştim, iyi gidiyordu. Sınav günü herkeste bir kopya telaşı olur bilirsiniz, neyse 3. ders Matematik dersiydi ve o gün de sınavımız vardı. Matematik hocası sınıfa girdi. Hoca, sıraların üstün de kitap, defter kalmayacak. Çantalar dahi, sıraların altına konulacak dedi. Hoca çoğu kişinin yerini değiştirdi, beni de en öne Leyla'nın yanına koydu.

    Leyla'nın yanına geçince heyecanlanmıştım. Leyla'ya kusura bakma diyip, yanına oturdum. O da bana gülümsedi. Neyse hoca sınav kağıtlarını dağıttı, A'lı, B'li kimse kopya çekmesin diye. O ne kadar uğraşsa da çeken çekiyordu yine amk. Neyse sınav bitti, hoca kağıtları aldı. Yine herkes, hocam ne zaman okursunuz? sorularını yağdırıyor hocaya.
    -
    Leyla: Kutsal sınavın nasıl geçti?
    -
    Ben: Fena değildi, senin?
    -
    Leyla: iyi geçti, çalıştın dimi sınavına?
    -
    Ben: Evet
    -

    O kadar süre sonra, tek konuştuğumuz bir sınav hakkındaydı. O konuşmanın devamı da gelmemişti zaten.
    ···
    1. 1.
      +1
      yemiyoz içmiyoz (sıçamiyoz dogal olarak)
      seni bekliyoz amua goyam
      ···
  6. 106.
    +11
    Meryem'i dinledikten sonra sınıfa girdim. Leyla sınıfta test çözüyordu. Bir çocuk gelip ona bir kağıt verdi, gitti hoca gelmeden. Ulan o çocuk bu çocuk mu acaba diye iyice pişkinlendim ama Meryem'in anlattığı tipe uymuyordu.

    Neyse artık gözlerim Leyla'nın üstündeydi, 3 ders üst üste sınıftan çıkmadı bile, bende kendi kendime insan bi hava almaya çıkar amk en azından diyordum. En sonun çıkabilmişti o tenefüs. Leyla'yı takip ediyorum arkasından, fazlada yakınına girmiyorum. Bir sınıfa girdi, dana gibi bir çocukla geri çıktı. O çocukta son sınıflardandı. Onunla aşağıya doğru kantinin oraya doğru gidip, masaların birine oturdular. Leyla, beni farketti, hiç istifini bozmadı.
    ···
  7. 107.
    +11
    Yine okulun karşı kaldırımın da o muallak vardı. Leyla'nın gelmesini bekliyordu yine. Mustafa'yı gördük, yanımıza çıktı oda. Bu sefer oda bizimle millete laf atıyordu. Atakan'a dönerek kanka bu bin yine burada, dedim.

    Atakan: Gördüm kanka gibtir et artık.
    -
    Mustafa: Kim lan? Habire birinden bahsediyorsunuz amk, banada söyleyin.
    -
    Ben: Salla kanka
    -
    Mustafa: Olum söylemezseniz sizle konuşmayacam valla bir daha.
    -
    Ben: Bak karşı kaldırıma, transitin yanında mavi çeketli oruspu evladı. Ondan bahsediyoruz.
    -
    Mustafa: Bu bin kim la?

    Tam anlatırken, Leyla sonunda okulun kapısından çıkabilmişti. Çıkarken kafasını çevirdi beni gördü, sonra tekrar önüne doğru baktı. Yine direk o çocuğun yanına doğru gidiyordu.

    Onu öpüp koluna girdi. Durağa doğru yürümeye başladılar yine.

    Atakan: Lan bunlar nasıl kuzen?
    -
    Ben: Bende bilmiyorum.
    -
    Mustafa: Laaan bu kimm?
    -
    Mustafa'ya anlattım olanı biteni. O da bana, Kanka dövelim bini, hastanelik edelim dedi.
    -
    Atakan: Gaz verme lan Musti
    -
    Mustafa: yok olum gerekirse ben tek dalarım.
    -
    Ben: yok kanka dur herşeyin zamanı var
    -

    Leyla ile o çocuk gözden kaybolduktan sonra, tekrar okulun sahasına girip maç yaptık. Top oynayanlar ile.
    ···
  8. 108.
    +10 -1
    Banyoya girdim, abdest almaya başladım. Abdest alırken önce üst kattan bir ses geldi, biraz patırdı oldu. işin tuhaf yanı üst katta eve yok, dam sadece. Sonra ayna çatırdama sesleri geldi banyonun için de, bende kafamı kaldırdığım da, Aynanın çatlamaya başladığını gördüm, ne oluyor diye bi baktım, sonra musluğa doğru kafamı eğdim abdeste almaya devam ettim, birden ayna birden patladı, korkudan çığlık attım. Teyzemler uykulu uykulu kalkıp yanıma geldiler. Kafamda bi ağrı yanma hissettim, elimi bi attığım da kafamda cam parçaları vardı, elime kan geldi. iyice korktum.

    Teyzem bana niye aynayı kırdın diye kızdı, delirdin mi diye bağırdı. Sonra teyzem kafamın kanadığını gördü, eniştem sağolsun çıkardı hemen parçaları, teyzemi susturdu.

    Ben: niye acile gitmediniz?

    Leyla;

    Fazla derine saplanmamıştı, zaten 2-3 parça çıkardı eniştem, büyük bile değillerdi. Zaten saplananlardan çok kegiblerin olduğu yerler canımı yakıyordu.

    Bende gülerek güzel masal Leyla'cım, ee başka?

    Leyla: Bana inanmıyor musun?

    Ben: Elbette

    Leyla dibime sokuldu gel bak dedi, saçlarını aralayıp baktığım da kafasında kegibler vardı, Belki sadece çiziktiktir diye elimle dokundum, şok oldum. Tüylerim diken diken oldu.
    ···
    1. 1.
      +1
      Devammm
      ···
  9. 109.
    +10 -1
    Akşama kadar evde yatıp durdum, baş ağrılarım artmıştı. Büyük ihtimalle sinirden sitresten, ağrıyordu başım. Yarında cuma günüydü, hafta sonu araya girmeden, Dilek'in Leyla ile konuşması lazımdı. Gece bilgisayar başında biraz oyun oynadım kafam dağılsın diye, ardından uyudum. Uyandım yine klagib, kavhaltı vs. ardından yine okula erkenden gittim. Okul kapısının önünde tek başıma oturuyorum. Tanıdık kimse yok, bira zaman geçti bizimkiler geliyordu yavaş yavaş. Leyla yine o binle okula doğru geliyordu.

    Bu sefer tam önüme kadar geldi, yanında ki muallakyle. Leyla onu öpüp görüşürüz diyip okula girdi. Tamda dibimde geldi öptü, resmen sabrımı sınıyordu. Hiç birşey yapmadım, ne laf soktum, nede kalkıp kavga ettim. Ancak mal gibi tip tip baktım. Ama kafam sanki alev almıştı yine. Mustafa ile Atakan geldi sonradan. Onlara birşey anlatmadan, bizde içeri geçtik sınıfa. Leyla çantasını karıştırıyordu, ben Atakan, Mustafa benim sıra geçtik. Yine ikisi kendi aralarında konuşuyordu. Bende Dliek'i bekliyorum.

    Ders zili çaldı, Dilek hocayla birlikte sınıfa girmişti. Elimle işaret yaptım Dilek'e kafasını salladı.

    Neyse 1 ders 2 dersdi derken. Dilek'ten artık haber bekliyorum. Ama Dilek'den ses seda yok.
    ···
  10. 110.
    +11
    Annem sustu, bir kıza baktı bi bana, bana bakışı sen bittin diye bir bakışıydı. Bakışlarından artık ne dediğini anlayabiliyordum anamın, hoşgeldin kızım dedi, kim bu arkadaşın Kutsal diye sordu annem. Sınıftan arkadaşım, dersimiz boştu, matematik çalıştıracak bana dedim o'an. Leyla pek bir meraklıydı, hemen annemle tanıştı hatta annemi öptü, teyzecim sizinle tanıştığıma çok memnun oldum dedi. Annemi biraz yumuşatmıştı, ardından hep birlikte salona geçtik, akrabalarla ve komşularla tanıştırdım, bizde kısır yiyip odama geçecektik, ama annem mutfakta ağzıma sıçtı amk, ne yapmaya çalışıyorsunuz odaya falan geçmek yok dedi. Ben size balkon da masa açarım orada çalışın ne çalışacaksınız dedi. Elaleme reklam etme bizi deyip çekişti.
    Bizimkiler de ben erkek dahi olsam bu konular da çok hassaslar, tutuculardır
    Sanki fuhuş yapmaya geldik amk dedim içimden. Leyla ile balkona geçtik, yalan bi kaç defter çıkardım. Sessizce ne yapmaya çalışıyorsun dedim?
    ···
  11. 111.
    +11
    Telefonu açtım, sınıfa doğru gel dedi. Ve pencereden el sallamaya başladı. Hemen sınıfa doğru çıktım, napıyorsun burada dedim, gülümseyerek bu sıcakta birde o güneşin altında mı bekleseydim dedi. Bende kızarak, bizde biliyoruz güneşin altında beklememeyi, seni aradım durdum hanımefendi.
    Leyla: Özür dilerim ama seni sağa sola dolanarak beni araman hoşuma gitti, kusura bakma lütfen
    -
    Ben: Bugünün hatrına birşey demiyorum hadi öyle olsun
    -
    Leyla: Hadi gel gidelim.
    Sınıftan çıktık ve bir lunapark'a gittik. O gün aşırı güzeldi, kırmızı bir elbise giymiş , beyaz teniyle. Kırmızı-Beyaz en büyük Türkiye demek geliyordu içimden resmen:(
    ···
  12. 112.
    +10 -1
    Birden içerken dayının biri geçerken, günah günah diyip gitti. O sıkıntı da dayının öyle gelip günah günah demesine kahkaha atmıştık.

    Normalde içki içmeyen biriyim, binde bir özel günlerde falan. pekde sevmem alkolü. ikinci tuborgu içtikden sonra, zom olmuştum. Zom olmuştum derken, zil zurna sarhoş değilim. Başım dönüyor midem bulanıyordu, Atakan'da taşşak geçiyordu. 2 kadehte gittin diyordu.

    Midem ağzıma gelip duruyordu, rengim gitmişti amk. Dayanamadım kustum. Kustukdan sonra, Atakan'a bir daha içeni gibsinler dıbına koyim, diyip geçtim banka yattım. Bünyen kaldırmıyorsa içme yavşak'dedi Atakan. O mal da çocuk salınkacında sallanıyordu., ben bayılacak gibi hissediyorum kendimi. Bir yandan hala Leyla'yı düşünüyorum.
    ···
  13. 113.
    +11
    Atakan ve 2-3 kişi daha sınıftan çıktıkdan sonra, sınıf boşalmıştı. Hatta okul bile boşalmıştı, taş çatlasa 15-20 kişi vardır yada yoktur okulda.

    Leyla: Hadi gitti herkes anlatmaya başla.
    -
    Ben: Anlatmasam olmuyor mu?
    -
    Leyla: Olmaz.
    -
    Ben: iyi o zaman anlatıyorum.
    -

    O ilk acil olayını zaten biliyordu. Ondan sonra yaşadıklarımı anlatmamıştım, ona hala kalbimin çarptığını, yemek yiyemediğimi, mide bulantısı ve baş ağrılarımı anlattım. Bir de abuk subuk rüyalar.
    -
    Ben: Her gün ölecekmişim gibi geliyor.
    -
    Leyla: Artık Allah'a yönelmelisin.
    -
    Ben: Ne alaka!?
    -
    Leyla: Dediğimi dinle. Namaz kıl, islama geri dön. Kurtuluşun burada. Geç artık ergenlik heveslerini.
    -
    Ben: Ney ergenlik hevesi, Agnostizm mi?
    -
    Leyla: Evet.
    -
    Ben: Yahu konuyu saptırma, beni de güldürme Leyla!
    -
    Leyla: Aptallık etme Kutsal, yoksa bunlardan daha kötüsünü yaşıyacaksın.
    -
    Ben: Sen ne yaşıyorsun?
    -
    Leyla: Boşver beni. Kalk ayağa kelime-i şehadet getir.
    -
    Ben: Yoksa birazdan beni öldürecek misin? (gülerek)
    -
    Leyla: Yine dalga geçiyorsun.
    -
    Ben: Evet, farketmene sevindim. Yarın hastaneye gidecem tekrar.
    -
    Leyla: Boşuna gitme, birşey olmayacaktır.
    -
    Ben: Çok eminsin?
    -
    Leyla: Evet.
    -
    Ben: Leyla, biraz daha saçmalarsan kalkıp gidecem.
    -
    Leyla: Ben saçmalamıyorum, saçmalayan sensin. Beni dinle.
    -
    Ben: He tamam dinlerim, hadi gidelim.
    -
    Leyla'yla birlikte sınıftan çıktık, otobüs durağına doğru gittik.
    ···
  14. 114.
    +11
    Bir günlük tatilimin ardından okula vardığımda savaş gazisi gibi karşılandım, Leyla beni gördüğün de gözlerinin içi gülüyordu. Hala o çocuğu öldürecem diyip duruyordu. Ona karışmamasını biz meseleyi halletiğimizi söyledim. Leyla bu kavgadan sonra bana çok daha iyi ve merhametli davranıyordu ki, bu benim cesaretimi daha çok arttırmışdı. Neyse bazı yerleri atlıyorum, günler geçtikce Leyla ile sevgili gibi olmuştuk resmen. Ona bir kere bile onu sevdiğimi söylememiştim, oda bana hiç dememişti. Onunla arkadaş olmak dahi çok güzelken, onu öpememek elini tutamamak da bana koyuyordu.
    Okulun kapanmasına 1 haftada kala öğrenci nufusu hızla düşmeye başlamıştı okulda. Yoklama alınma kesildiğinden dolayı, sınıfta hergün 5-6 kişiden fazla öğrenci olmuyordu. Sırf okula Leyla için geliyordum, oda benim için. Dersler boş sürekli onunla baş başa bahçe de dışarda sahilde geziyordum. Çok güzel vakitler geçiriyorduk. Onunla ilk kez sinemaya gidip bowling dahi oynamıştım. Sabahım onla, gecem onla mesajlaşmakla geçiyordu. Ama artık bu arkadaşlık benim için dayanılmaz bir hal almaya başlamıştı.
    ···
  15. 115.
    +11
    Kaldırdım ayağa onu, ve biraz sahilde dolaşmaya başladık. Oradan kumsala inip ayaklarımızı suya soktuk, keşke sokmasaydım sonra heryerimiz kum olmuştu amk, Neyse sahilde biraz daha yürümeye devam ettik, pamuk şeker satan bir amca gördüm, hadi gel pamuk şeker alayım sana dedim. Oda istemiyorum dedi, ısrarım sonucu gittik amcanın yanına pamuklu şeker verir misin abi 2 tane dedim, çıkardı ve tam elimi arka cebten cüzdanıma attım, hiç para kalmamış, o an yerin dibinde girdim. Amca bekliyor, kızda bakıyor bana. Hasgibtir dedim sessizce, Leyla gülmeye başladı, tamam ben veririm. Ben sana ısrar etme demiştim dedi gülerek.
    Ulan yüzüm kıpkırmızı kesildi, o an yerin dibine de giremedim haliyle, yüzüne bakamadım. O hala gülüyor, sinirlenip artık gülme yeter dedim sana ödeyecem borcumu dedim. Oda aptal aptal konuşma konu para değil, yüzünün aldığı şekile güldüm sadece.. Ee ben sana dedim istemiyorum diye, hadi gel sana yemek ısmarlayayım. Hayır dedim. Oda açlıktan ölüyoruum hadi gel birşeyler yiyelim dedi. Ne kadar kabul etmesem de çok ısrarcı oldu, zaten pamuklu şekerleri yemedik bile yolda gördüğümüz bir çocuğa vermiştik. Onun ısmarladığı yemeği yemedim, başkasının ısmarladığı veya parasıyla birşey yapmayı yediremem. Çocukluğumdan beridir huyum böyledir. Kaldıramıyorum böyle şeyleri, takıntı yapıyorum. Oda ısmarladığı yemeği yemedim diye kızdıydı.
    Akşam olmaya başlamıştı bizde kalkıp yavaş yavaş, otobüse doğru ilerliyoruz. Yazın neler yapacağımızı anlatıyoruz birbirimize. Onu yazın göremeyeceğimi biliyordum. Artık son fırsatım buydu, onu otobüse bindirmeden önce herşeyi söylemeliydim..
    ···
  16. 116.
    +11
    Bende okula uykusuz gitmiyim diye, biraz daha kestirdim. Uyanıp elimi yüzümü yıkadım, üzerimi giyinip direk okula gidecektim. Babam beni çıkartmadı, daha okul var gel. Kavhaltını yap öyle git. dedi.

    Bende oturdum masaya, ama hiç iştahım yok. Aklımda Bir Leyla, birde sabaha karşı gördüğüm şeyler var. Annem zorla bi iki lokma tıktı ağzıma. Babam benimle konuşmaya başladı.

    Babam;

    Oğlum bak seni seviyorum. Sana vurmak dahi istemiyorum, ama bu şımarıklığın canıma tak etti. Sanki hala 10 yaşındaymışın gibi davranıyorsun. Ben burada senin geleceğini düşünürken senin böyle saçma sapan şeyler yapmaya hakkın yok oğlum. Niye böyle yapıyorsun oğlum? Anlat hadi bana.
    -
    Ben: Baba özür dilerim haklısın.
    -
    Babam: Bende senden özür dilerim, diyip yanağımdan sıktı. Ben senin babanım, döverim de, severimde. Aklını başına al artık.
    -
    Ben: Tamam baba
    -
    Babam: Hadi somurtma, al harçlığını şimdi git okuluna. Bir daha da böyle şeyler yaşamıyalım.
    -

    Verdiği harçlığı aldım, ayakkabılarımı giyip evden çıktım hemen. Babam bana vurduğu için galiba vicdana gelmişti. Hayatında benden özür dilediği, ender anlardan biriydi. Dışarıda hala yağmur yağıyordu, çıkmadan şemsiyemi alıp, Atakan'ın evine gittim. Onunda hazırlanmasını bekleyip, birlikte okula doğru yürümeye başladık.
    ···
  17. 117.
    +11
    Otobüsten inip eve doğru yürümeye başladım. Mahallede kavga vardı, neredeyse herkes birbirine girmişti amk. Bende kalabalığın arasına dalıp olanları izledim. Sordum ne oldu diye, esnaflar birbirine girmiş galiba. Herkes yarım yamalak birşey anlatıyordu. Neyse amk yiyin birbirinizi dedim içimden, eve doğru gittim. Anam neredeydin diye sordu, acile gittim dedim. Hemen heyecanlandı ne oldu? diye sordu. Bende birşey yok bi iğne yedim, doktorun yazdığı ilaçları verdim anneme. Yarın eczaneden alır mısın anne diye, tabi ilaçları bi kere kullandım sonra içmedim. Hiç ilaç kullanmayı sevmem, kendi kendime iyileştim amk.

    Akşama misafir geldi. Aile dostumuz kaç yıllık, onlarla sohbet ediyorduk. Yemek falan yendi. Herkes salon da konuşuyoruz. Yine annem beni, millete şikayet ediyordu. Anam sağolsun beni hiç bir zaman övmedi, herkese ne yapsam sölüyordu. Bende sıkıldım, salonda uyamadım, herkes orada diye. Ütü masasını gördüm, anılarım canlandı amk, hemen kaldırdım ütü masasını, annemle babamın yatak odasına koydum.

    Uyumadan önce, Leyla'yı arayım dedim. Telefonu meşgula attı, ardından mesaj atıp, seni ben sonra arıcam dedi. Uyumadım Leyla'nın aramasını bekledim.
    ···
  18. 118.
    +11
    Dediğin gibi sana matematik çalıştıracam dedi, ulan gülmeye başladım. Harbiden de matematik çalışmıştık balkon da. Misafirler de yavaş yavaş gitmeye başlamıştı. Ben mutfaktan su getirmeye gittim, annem sıkıştırdı beni hemen;
    Oğlum bak ben anneanne'nin yanına gidecem yarım saata gelecem, eğer birşey yaparsan, olursa seni yemin ederim öldürürüm diyip 50 kere ikaz etti.
    Bende sinirlenip yeter ya, beni iyice ırz düşmanı yaptın allah için gittt lan diye kızdım. Demez olaydım, ağzıma bitane yapıştırdı. Akşam baban gelsin sen göreceksin git lanı diye çekti gitti.
    hemen Leyla'nın yanına gittim, baktım yerde oturuyor. Annenle düzgün konuş dedi bana, sen nereden duydun amk dedim, ben duyarım dedi.
    Neyse Leyla'nın yanına bende yere oturdum, ve konuşmaya başladım..
    ···
  19. 119.
    +10
    Yazmaya devam ediyorum, arada ses verin.

    Kendimi yalnız hissetmeyeyim
    ···
    1. 1.
      +1
      bu hikayenin baskısını çıkartsana panpa
      ···
    2. 2.
      +1
      Devam et kardeşim kitap gibi yazdın maşallah
      ···
    3. 3.
      0
      Devam et kardeşim kitap gibi yazdın maşallah
      ···
    4. diğerleri 1
  20. 120.
    +10
    Mustafa'nın yanında hava kararana kadar takıldım. Mustafa, beni otobüse kadar bırakıp eve geri döndü. Okul formamı poşetin içine koymuştum. Atakan'ı yine aradım, telefona bakmadı. Bakmazsan bakma amk diyerek eve geçtim.

    Annem üzerimi sivil görünce, okula gitmedin mi diye sordu. Bende, son ders bedendi, beden kıyafetlerimi zütürmeyi unutmuşum. Başka sınıftan aldım bunları dedim. inanmadı tabi, ama fazla da soru sormadı. Bende banyoya geçtim hemen. Okul formamı elimle yıkadım. Çamaşır makinesini hiç anlamam. Gittim astım kıyafetlerini, bu sefer annem niye yıkadın diye sordu. Pis kokuyor dedim. Annemde, sen yine bir işler çeviriyorsun, hadi hayırlısı. dedi.
    -
    Banyoya girdim, hala sırtım ağrıyordu. Aynaya sırtımı çevirip bi baktım, tekme yediğim yer mosmor olmuş amk. Neyse fazla umursamadan duşumu aldım çıktım. 2 gündür ders yüzü görmüyordum, akşamdan çantamı hazırladım, sabah olduğun da balkona çıktım formam hala ıslaktı. Okula gittim, güvenlikle hoca beni okula sivil almadılar. Bende mecburen eve döndüm, annemden azar işittim. O günü de yatarak geçirdim anlayacağınız.
    ···