/i/Başıma Geldi

Hayatta başınıza gelenlerden ibaret değil midir?
  1. 151.
    +9
    Sabah okula gittiğim de, okul bahçesin de Leyla yine o dümbükle, bahçenin orada ki bir bankta oturup konuşuyordu. Sinirim bozulsa da giblemeden geçtim bizimkilerin yanına, ardından Mustafa gelip;

    Kanka Leyla'nın yanında ki topu gördün mü?
    -
    Ben: Evet kanka gördüm.
    -
    Mustafa: Parçalayak kanka bunu da.
    -
    Ben: Yok kanka, gibtir et.
    -
    Mustafa: Olum Gavatlık yapma lan gel gibek bini.
    -
    Ben: Ne diyon dıbına kodum, yine suçsuz konuma düşmek istemiyorum. gibtir et
    -
    Mustafa: Anlıyorum seni kankaaa, tercihlerine saygı duyarım hahohahahaa
    -
    Ben: Olum gibtir git lan binlik yapma diyip bende güldüm.
    -
    Mustafa: Atakan muallaksinin zütü kalktı kanka, 40 yılın başı manita yaptı. zütü başı dağıttı bin havasından geçilmiyor.
    -
    Ben: Sana da bitane ayarlayak kanka.
    -
    Mustafa: Benim karıyla kızla işim yok amk, üniversite de birini yapıştırıp evlenecem amk
    -
    Ben: Biliyordum lan muallak olduğunu, bize bakışlarından belliydi.
    -
    Mustafa: gibtir lan dıbını gibtimm
    -

    Mustafa'yla sıradan muhabbetlerimizden birini yaparken, zil çaldı sınıfa çıktık. Mustafa'yla sınıfa girdiğimiz de Atakan'la, Meryem birlikte oturuyorlardı. Meryem'de zil çalınca sınıfına gitti. Atakan, Mustafa'ya laf sokup duruyordu. Mustafa'da Atakan'ın koluna yumruk atıyordu. O sırada, Leyla sınıfa girdi, sırasına otururken Leyla, o oruspu çocuğu kafasını sınıfın içine doğru sarkıtıp. Görüşürüz Leyla'cık dedi ve gitti. Lan tüylerim diken diken oldu, birden herkes Leyla'ya doğru bakıp oooooooooo çekti. Tüylerim yine diken diken oldu.
    ···
    1. 1.
      +1
      La reyiz harbi giberim belanı okula işe falan gitme sosyalleşme 2 gün de bitir artık şunu amina koyayım biraz seri ol
      ···
  2. 152.
    +9
    Sabah olduğunda, hemen okula gittim. Okul bahçesinde Leyla'yı bekliyorum, daha zil çalmamış. Ha geldi ha gelecek diye kafayı yedim. Sigara içmek için bile WC'ye gitmedim.

    Neyse zil falan çaldı. Leyla yine gelmemişti. Artık aklım allak bullak. Herşey geliyor, Atakan'la konuştum okul çıkışında, onların mahallesine gidecez diye. Son dersi iple çektim, son ders zili çaldığında hemen Atakan'la bize gittik, üzerimizi değiştirip Leyla'nın mahallesine otobüse binip gittik. Neyse vardık mahalleye Atakan'la Leyla'nın evinin etrafında dolanıyoruz. Hava yavaş yavaş kararıyordu, Leyla'yı görememitim. Kendimi kapılarını çalmamak için zor tutuyordum. Ama eğer gidip çalarsam, ne derdim amk onu düşündüm. Leyla'ya zarar verecek bi tak yapmazdım.

    Atakan'la kaldırama çömelip, muhabbet ediyorduk. Geleni geçeni izliyoruz, kekolar gibi amk
    ···
  3. 153.
    +9
    Okula gittiğim de yine olağan birgün idi. Bir Atakan hariç doğum günümü bilen yoktu zaten, oda bana sigara verdi. Doğum günün kutlu olsun kanka diyerekten. Ben de sağol kanka gibtir git amk cepte paket var, sigara mı veriyon bin ahahahhaha dedim.
    -
    Atakan: Defterinin arasına saklarsın kanka, içdikce hatırlarsın beni diyip güldü.
    -

    Tüm gün yine aynı geçmişti, sıradan. Bir değişiklik yoktu.
    ···
  4. 154.
    +9
    Sabah oldu okula gittim. Biraz okula erken gitmiştim, kimse daha gelmemişti doğru düzgün okula, boştu. Aylin'i gördüm, kantinin orada masalar atılmıştı. Orada oturuyordu kızlarla, bende yanlarına gittim. Naber napıyosunuz falan, muhabbet ettik.

    Aylin bana sordu, Kutsal siz Leyla'la sevgili misiniz? Bende hayır, niye sordun dedim? Hiç öyle, birbirnizden ayrı gezmiyorsunuz da. Bende iyi anlaşıyoruz diyip, okulun tuvaletinde sigara içmeye gittim. Tuvallet de kalabalık değildi, 3 kişi öyle muhabbet ediyoruz. Hiç birimizde birbirimizi tanımıyoruz amk, öyle sadece görmüşlüğümüz var birbirmizi o kadar. Sigalarımızı içip tuvalletten çıktık birlikte. Okul kalabalıkalmıştı, tuvaletten çıktığımızda. Bende giberim amk zili mi bekliyecem dedim. Sınıfa çıktım, sınıf bomboştu.
    ···
  5. 155.
    +8 -1
    Neyse okulda sürekli kaçtığımız biryer vardı, okulun yan tarafında, kör noktadaydı biraz. Tenefüs bitmeden kaçmamız lazımdı, hemen hızlıca zütürdüm oraya onu. Duvara koşup kendimi yukarı çektim. Duvarın üstünde çömeldim, hadi Leyla dedim. Leyla çıkamıyordu, kuzum az ilerden koşup tutun ben seni çekecem dedim. Dediğimi yapamadı, bende gülmeye başladım. Mecburen tekrar indim, Leyla'yı bacaklarından tutup yukarıya doğru biraz kaldırabildim. Oda demirlere tutunup kendini çekti. Leyla'yı arakasından sarıp kaldırdığım için bende bir alevlenme oldu, yalan yok. Leyla bu sefer orada duvarın üstünde, sen atla geliyorum dedim. Bunları söylerken, karnım ağrıyormuş gibi yapıp, eğik duruyordum. Benim mal ota taka kalkıyordu, Leyla'da gözlerini dikmiş gelmemi bekliyor. Neyse arkamı dönüp, hemen elimi pantolondan içeri sokarak, kemerin olduğu yere sıkıştırdım malı. Dik dik yüreyemezdim, sonra hemen koşup atladım kendimi çektim. Hemen atladık aşağıya. 2-3 metre var yok, duvarın yüksekliği, Leyla bileğini burktu. Keşke atlatmasaydım diye, içimden söyleniyordum. Mecburen kimse görmesin diye, Leyla'yı kucaklayıp okulun yan tarafından ki parka doğru zütürdüm. Ağaçların arkasına oturttum onu, kimse görmesin diye.

    Korkuyorum biri görse, napıyon lan kıza diyecek diye. Öyle bir telaşımız vardı çünkü. 3-4 dakka oturup kalktı. Offf seni dinleyen kafama.. diyip gerisini getirmedi. Bende, Leyla biraz kilo al lan bune hafiflik dedim. Oda gülüp hadi gidelim dedi. Gidiyoruz ama nereye gittiğimizi bilmiyoruz. Öyle napacaz diye, konuştuk. Leyla, AVM'ye gidelim dedi. Yaşadığımız yerde büyük bi AVM vardır, gez gez bitmez. Neyse oraya doğru gittik. Leyla ile mağaza mağaza dolanıyoruz. Ayakkabılara falan bakıyordu.
    ···
  6. 156.
    +8 -1
    Sohbete devam ediyorduk, yine Leyla ile o muallak okula doğru geliyorlardı. Leyla'yla yine okulun karşı tarafında sohbet ediyorlardı. Normalde Leyla hiç beklemezdi, ama o bin ona birşey anlatıyordu. Bende o tarafa doğru tip tip bakıyorum. Çocuk Leyla'nın kulağına yaklaşıp birşeyler söyledi. Leyla'da kahkaha attı.
    -
    Mustafa: Olum bunlar kuzense beni cümle alem gibsin, ben böyle kuzenlik görmedim hiç.
    -

    Kan beynime sıçradı, yavaş yavaş yaklaştım yanlarına. Hala tip tip bakıyorum. Leyla'nın yanında ki lavuk'da bana bakıp, neye bakıyon lan sen? dedi. Tam üzerime doğru geliyordu, Leyla kolundan tutup Alper gel, boşver dedi. Bende sesimi çıkarmadım, ama yerimden de ayrılmadım ona bakıyorum hala.

    Mustafa ile Atakan'da yanıma geldiler, gel kanka geeel diyip çekiyorlardı beni.
    ···
  7. 157.
    +9
    Leyla'nın yanında ki bin, kemerini çekip;

    Ananızı avaradınızı giberim gelin lan oruspu çocukları' diye bağırmaya başladı. Bir yandan da kemer elinde.
    -
    Ben: Bırak lan bin kurusu elinde ki kemeri, gel senin ananı ben tek gibecem dedim.
    -
    Hala bağırıyordu, tek tek gelin kahpeler, zütünüzü keserim diye.

    Ulan çocuğa daha dalan yok tek tek gelin diye zütünü yırtıyor.

    Bende o kadar sinirin sitresin içinde dayanamadım gülmeye başladım, olum sen şizofren misin? dıbına soktumun evladı.
    -
    Hala bize atar yapıp küfür ediyordu. Bizimkiler dalacaklardı artık. Olum sakın siz birşey yapmayın onun kafasını yerden yere vurmadan bırakmıyacam.
    ···
  8. 158.
    +9
    Annem: Neredesin sen oğluummmm?

    Ben: Anne işim vardı.
    -
    Annem: Bıktım senden bıktım!, (babama seslenerek) Gel oğlun geldi geel.

    Salona doğru geçtim, babamın vurmasını bekledim. Ama vurmamıştı bana.

    Babam: Neredesin oğlum sen? Bana niye yalan sölüyorsun?? (bağırarak)
    -
    Ben: Baba özür dilerim.
    -
    Babam: Özür dileme lan bana! Ne yapmaya çalışıyorsun oğlum sen?
    -
    Ben: birşey yapmıyorum.
    -
    babam: Lan gerizekalı benimle dalga mı geçiyorsun? Birşey mi içiyorsun lan sen?

    Yanına doğru çağırıp gel gel dedi, ağzımı kokladı. Ceblerimi aradı, sigara paketimi buldu. Paketi gözüme doğru tuttu, içine bakıp bana fırlattı. Sonra taşşaklarıma kadar baktı amk.

    gibi tutum diye içimden feryat ediyorum.

    Ne zamandır içiyorsun lan bunu şerefsiz? Başka birşey içiyorsan söyle , onuda yakalarsam seni camdan aşağı atarım yemin ederim.

    Babama herşeyi anlattım, Lise 1'den beri sigara içtiğimi, ama başka birşey içmediğimi. Hala benden şüphleniyordu, annem biliyordu içtiğimi ama babam bilmiyordu. Annem babamın çok sinirlendiğini anladı, bana kefil oldu. Ben biliyordum diye, anneme de niye sölemiyorsun diye biraz çekişti. Aklıma hiç ceplerimi arayacağı gelmemişti. Normalde de hiç aramazdı, ama ben ona yalan söylediğim için, uyuşturucu falan içmeye gittiğimi düşünmüş.

    Mezarlığa gittiğimi, Leyla'nın mahalleden komşuları ölmüş olduğunu söyledim. Onada inandıramadım, babama inanmazsan Leyla'yı arayalım dedim. Oda istemez dedi, sonra sigarayı bırakacaksın, elinde bir kez sigara görürsem, dilinde söndürürüm. Az kendine çeki düzen ver oğlum, seni dövsem artık zoruna gider. diye azarladı, ardından annemle birlikte misafirliğe gittiler. Evde tek başıma kalmıştım, salonda sigara yaktım hemen bende babamın şerefine. Abim telefonla beni aradı, annem yetiştirmiş olanları amk, birde o kızdı. Abimde köy-kasaba karışımı gibi bi yerde tavuk çiftliği işletiyordu. Abime fazla söz hakkı tanımadan görüşürüz abi, yengeye selaam diyip kapadım yüzüne telefonu.
    ···
  9. 159.
    +9
    Otobüsdeyken, acaba cenaze evine bende mi gitsem diye düşündüm. Sonra abartma amk diyip içimden vazgeçtim. Sonra cebten telefonu çıkarıp, 12 cevapsız arama var. 2'si Atakan, 10'u babam. Kalbim çarpmaya başladı direk, babamın 10 kere beni araması, benim ölüm fermanım demektir. Eve hiç gitmemeyi düşündüm, ama nereye kadar gitmeyecektim. Durakta indim, eve hızlı hızlı gidiyorum. ilk başta başlarına birşey mi geldi diye endişelendim, babamı aradım. Neredesin lan şerefsiz diye bağırıyordu. Yoldayım babam geliyorum, gelme oğlum gelmee sen bu eve diye bağırmaya devam etti yüzüme telefonu kapattı. Hemen Atakan'ı aradım, Atakan, ne oldu oğlum? Ne yaptın sen??? Kanka birşeyler yapak diye seni aradım, öküz gibi uyuyorsun sandıp, babanın seni uyandırması için aramıştım. Ne oldu lan? dedi.

    Ben: Oğluuum dıbına koyim naptın sen yaaa, bittim ben bittim, hadi sonra görüşürüz diyip telefonu yüzüne kapattım.

    Artık eve doğru koşar adım gitmeye başladım, aklımdan babamın bana yapacaklarına dair bin bir türlü şey geçiyordu amk yalan yok. Eve doğru gittim, zili çaldım, annem açtı kapıyı.
    ···
  10. 160.
    +9
    diğer tenefüs Atakan ile Mustafa'yla tuvalette sigara içerken, sabah olanları anlattım. Leyla'nın dibime kadar gelip, onu öperek vedalaştığını söyledim.

    Atakan: Gemiş olsun kanka, artık gibleme bence. Git başka kızlarla takıl.
    -
    Mustafa: Dövelim bini diyorum 2 gündür amk
    -
    Atakan: Dövsek de Kutsal'ın eline ne geçecek olum?
    -
    Mustafa: Olsun kanka, yinede hıncımızı alırız.
    -
    Bende mevzuyu değiştirdim, hatırladıkca içim sıkılıyordu.

    Son derse kadar yine olağan geçmişti tüm günümüz. Sabah hariç tabi, neyse son cuma günü olduğundan hepimiz sıraya girdik istiklal Marşı için. istiklal marşını okuyup, dağılmaya başladık. Herkes birden dağılınca zar zor adım atıyordun, nereye ayağını atsan insan amk. Leyla'da önden önden hızlıca gidiyordu. Biz arkasında kalmıştık. Okulun kapısının önüne çıktığımızda yine o çocukla, durağa doğru yürüyorlardı. Bu sefer Leyla onun koluna girmemişti. Normal birbilerine dokunmadan yürüyorlardı.

    Bende Atakan ile Mustafa ile takılamamıştım. Babam aradı direk eve gitmek zorunda kaldım.
    ···
  11. 161.
    +9
    Canımız sıkılmaya başladı, Mustafa'yı aradım, ne zaman gelecen diye sordum. Oda hazırlanıyormuş birazdan çıkacam dedi. Biz Atakan'la konuşurken, millet yavaş yavaş geliyordu okula. Artık oturmaktan kıçımız ağrıyordu. Okulun etrafında volta atmaya başladık. Bi yarım saat sonra 10 kişi olduk, okulun önünde bindirbir oynamaya başladık. Daha doğru düzgün oynayamadan, güvenlik bizi dağıttı. Ya içeri geçin, yada adam akıllı durun diye.

    Bizde ne yaptık diye kızdık haliyle. Güvenli haklı bu arada, bizim aptallığımız sadece. Mustafa'da gelmişti sonunda. Nerede kaldın diye, ona daldık Atakan'la ( Şaka anlayışımız)

    Mustafa bu sefer, elektirikli bigibletiyle gelmemişti şaşırmıştık. Hemen sorduk, ne oldu lan bigibletine, inşallah çaldırmışsındır.
    -
    Mustafa: Yok be kanka, okuttum enayinin birine.
    -
    Ben: iyi kanka, okul çıkışı bizi biyerlere zütürürsün artık.
    -
    Mustafa: gibtirin lannn
    -
    Atakan: Mezara mı zütürecen parayı dıbına kodumun cimrisi.
    -
    Mustafa: Şaka yapıyorum lan hemen cimri demeyin binler.
    -
    ···
  12. 162.
    +9
    Erdoğan, ayağa kalkıp yanıma geldi, tokalaşdı benimle. Sonra orada kim varsa hepsiyle el sıkıştık. Oturdum Erdoğan'ın yanına, geldiler mi kardeş? diye sordum.

    O da yok bizde bekliyoruz işte. Sonra Mustafa geldi, ardından kuzenim aradı. Okulun önündeyiz siz neredesiniz diye? Bende Okulun yanında ki parka gel dedim. Geldi, kuzene tokalaşıp, sarıldım. Onu da bayadır görmüyordum, özlemişim kendisini. O da zaten bana laf vurdu, zütün sıkışmasa bizi hiç aramıcan diye güldü. Bende Kuzen sen çalışıyorsun bende okulla meşgulum amk dedim. Sonra kuzenimi Erdoğan'la orada ki 3-5 kişiyle tanıştırdım. Orada hepimiz oturup lak lak yapıyoruz bir yandan da onların gelmesini bekliyoruz. Kuzenim oturmuyordu, Bende Fatih gel otursana kuzen dedim,

    Fatih: Şunu bi yere saklayalım dedi (bacağını gösteriyordu)
    -
    Ben: Neyi saklayalım?
    -
    Fatih çıkardı (pantolonndan bacağına kadar dizine kadar sarkıtmış.), gazeteye birşey sarmış. Bunu bi yere koyalım, polis falan gelirse gibi tutmayalım sonra. Bende ney o diye avel avel bakıyorum. Gazeteden çıkardı, bir baktım sallama.
    ···
  13. 163.
    +9
    Kavga bitmiş, ölü yaralı yok. Bir yaralı olarak Mustafa'yı gördüm. Oda polis benle konuşurken az ilerde bekliyordu. Mustafa'nın yanına gittim, polis beni saldıktan sonra.
    -
    Ben: Nasıl oldun?
    -
    Mustafa. iyiyim, hafiften bir ağrı var o kadar.
    -
    Ben: Kanka kötüysen gidek hasteneye?
    -
    Mustafa: Yok kanka, iyyim sen de birşey var mı?
    -
    Ben: Bende de yoki bş sırtıma yediğim tekme yüzünden ağrı var o kadar.
    -
    Mustafa: Birşey olmaz geçer amk
    -
    Mustafa'yla savaş gazisi gibi yürüyorduk, kuzenimi aradım.
    -
    Ben: Fatih, ne oldu nerdesiniz?
    -
    Fatih: Kuzen ben işe geçtim. Ne oldu?
    -
    Ben: Birşey yok kuzen, sağolasın.
    -
    Fatih: Trip atma olum, polisler sallamayla yakalasalar giberdi bizi. Ondan kaçtım
    -
    Ben: Yok ne tribi la, birgün dışarıya çıkak. Bi ortam kuralım
    -
    Fatih: işten fırsat bulursak yaparız kuzen, kusura bakma. Polisler gelince gittim vallaha.
    -
    Ben: Yok lan amma abarttın, bende kaçacaktım Mustafa'yı öyle görünce bırakmak istemedim.
    -
    Biraz daha konuşup telefonu kapattım. Mustafa'yla, otobüse binip onların evine gittik. Onun da annesi babası çalışan insanlardı. Bende o halde eve gitsem annemin soru bombardumanına tutulmak istemedim. Mustafa'nın evine vardık, Mustafa banyo yaptı, bana da kendi kıyafetlerinden verdi. Biraz dar gelmişti ama üstüme oturttum kıyafetleri. Sonra Mustafa'yla yumurta kırıp yedik. Atakan'ı aradım, telefonuna yine bakmıyordu zütoş.
    ···
  14. 164.
    +9
    Sınıfın camından aşağıya doğru bakıyorum, Leyla hala ağlamaya devam ediyordu. Yalan söylemiyim beyler, bende dayanamadım ağlamaya başladım. Bir yandan beddua etmekden başka birşey dememesine sinirleniyordum. Bir yandan da benim yüzünden böyle ağlamasına. Yüreğim sıkışıyordu, kendimi çok kötü hissediyordum. Kendisinin hiç birşey yapmamış gibi davranması da ayrı birşeydi.

    Sıraya kafamı yasladım, ağlamamı durdurmaya çalışıyordum. Ağlamayı kesmiştim, kitaplarımı çıkarıp, mal mal şeyler çiziyordum kafamı dağıtayım diye. Sınıfa yavaş yavaş girmeye başladı bizimkiler. Ben tekrar kafayı yasladım, sıraya kimseyle muhattap olmamak için.
    ···
  15. 165.
    +8 -1
    Volta atmaya devam ediyorum. Sinirimden duvarları yumrukluyorum, içime sanki bir öküz oturmuştu. Bizim apartmandan bir abi vardı, Rüstem abi, işten geliyordu. Oda duvarları yukladığımı görüp, napıyon olum? Duvarları daha yeni boyattık dur 2 dakka dedi. Bende yumruklamayı kestim. Elimin ağrımaya başladı sonradan tabi. Sonra Rüstem abi, neyin var olum, duvarla alıp vermediğin ne? diye dalga geçti.

    Ben: Yok abi bişey diyip geçtim kaldırıma oturdum.

    Rüstem abi tekrar yanıma gelerek, bir derdin varsa söyle bana. Ben ciddiyim, neyin var senin?
    -
    Bende, birşey yok Rüstem abi sağolasın diyip, başımdan savdım.

    Hala içimden ulan kuzenidir, kuzenidir. gibtir et diyip duruyordum, ama ne kadar kuzenidir desemde, öyle öptüğü için yinede kıskançlığımı bastıramıyordum.

    Tekrar Leyla'yı aradım, 10 defa. inat ettim açana kadar arıyacaktım. En son telefonu başka birisi açtı. Alo ne arayıp duruyorsun kızımı diye bağırdı. Annesinin olduğunu anlamıştım, sesimi bile çıkarmadan kapattım telefonu. Bu sefer de korkmaya başladım.
    ···
  16. 166.
    +1 -8
    Devam ediyorum beyler...

    O gün leylayla hiç konuşmadık. Ertesi gün yine erkenden okula geldim. Tuvalete gittim yaktım bi sigara içitim. Sonra sınıfa geçtim. Leyla yine halili yerinden kaldırmış benim yanima getirtmişti.

    Teneffüsü bekledim. Leyla kantine gidiyordu. Peşinden gittim oturduk bi yere çay söyledim ikimizede sonra konuşmaya başladık:

    -
    Ben:Neden böyle davranıyosun bana yeter artık aq
    -
    Leyla:Ya sana küfür etme demiyomuyum ben.
    -
    Ben:Tamam tamam özür dilerim.Sen anlatsana neden böyle davrandığını
    -
    Leyla: Boşver!
    -
    Ben: Ne boşveri ben senin sevgilin değilmiyim?
    -
    Leyla: Kutsal lütfen uzatma! Anlatmak istemiyorum.
    -
    Ben: Anlatmazsan annene her şeyi anlatırım. Dedim uzun bir süre sessiz kaldı. Sonra başladı anlatmaya:

    "Bak duyucakların karşısında sinirlenmeyeceksin" dedi. Tamam diyerek geçiştirdim. Devam etti.Sen hani bana hâla kötü rüyalar görüyomusun diye soruyodun bende geçistiriyodum ya.-Eveet dedim.Çünkü rüyamda çok kötü şeyler görüyodum. -Ne görüyodun diye sordum. Böyle yapıcaksan anlatmam az sabırlı ol dedi. Devam etti,O rüyalarda hep 4 tane siyah uzun şeyler bana doğru geliyolardı sende yanımdaydın uyuyordun. Sonra o 4 tane siyah şeyin bir zenci yannanı olduğunu anladım buraya geliyolardı korkmuştum. Seni uyandırdım kalkmadın. Sonra içeri geldiler.2 si beni gibiyordu 2 side seni sen hâla uykudaydın amk dedi.-iyice sıçtın leyla yalanın dıbına koydun dedim. inanmıyorsan inanma dedi.-Neyse sınıfa geçelim dedim.O sırada 4 tane 27cm malafatlı zenciler geldi bizi bi güzel gibti. Buda böyle bir anımdır.

    SON
    ···
    1. 1.
      0
      Vay aq dalmışım noluyok aq dedim bian helal panpa
      ···
  17. 167.
    +9
    Zar zor sınıfa kadar çıktım. Leyla ile selamlaşıp yerime geçtim oturdum. Sonra yasladım kafamı sıraya uyudum. Leyla hoca gelince dürttü beni, kalk hadi diye. Beni elleme Leyla yatayım dedim. Tam dalıyordum hoca geldi kaldırdı beni, birde ondan fırça yedim. Leyla neyin var? dedi. Hastayım dedim.

    Leyla, iyi fazla yaklaşma benide hasta yapma. Bende içimden vay amk dedim, tüm gün kafayı sıraya yaslayıp uyumaya çalışıyorum. Hocalar sağolsun kaldırıp duruyorlardı. Hastayım dediğim de gelmeseydin diyorlardı. Bende içimden sanki çok meraklıydım gelmeye amk diyorum. Neyse son derse kadar zar zor dayandım, Leyla sordu niye doktora gitmedin diye, bende şimdi mi soruyon amk, bizimkiler inanmadı bana. Zorla gönderdiler, Leyla'da güldü.

    Leyla; Gel o zaman seninle acile gidelim, iyi bi iğne yaparlar kendine gelirsin.
    -
    Ben: Yok yok, ben kendime gelirim ne iğnesi.
    -
    Leyla: iğneden mi korkuyorsun?
    -
    Ben: Yok yaa koldan yapsalar neyse de, kıçdan yapılınca sevmiyorum.
    -
    Leyla: Çocuklaşma gidelim.
    -

    Son ders zili çaldıktan sonra, Leyla ile yavaş yavaş acile doğru yürüyoruz.
    ···
  18. 168.
    +9
    uyandım, aynı rutin evde. Ardından okula gittim. Leyla belki bugün gelir dedim. Ama o günde gelmemişti. Telefonuma mesaj bile atmamıştı. Ama içim rahattı, kafama çok takmadım niye gelmedi diye. Okulda bize dersten çok test çözdürüyorlardı, sınava pratiğimiz artsın diye.

    Tüm gün yine ders ders, Leyla olmayınca okul hiç çekilmiyordu.
    ···
  19. 169.
    +8 -1
    Leyla'nın annesi bana doğru baktı, sürekli oraya doğru baktığımı farketti. Bende kafamı eğdim direk, yüreğim ağzıma geldi o birden bakınca. Suçluluk pgibolojisi hisserdi resmen kadın bana. Bende ara sıra bakmaya başladım Leyla'ya doğru.

    Şerife teyzeyi tabutdan çıkarmaya başladılar. Maşşallah teyzem baya şişmanmış, 10 kişi zor çıkardı amk. Ortam kızışmaya başladı, genelde kadınların çoğu ağlıyordu. Leyla, mezara biraz daha yaklaştı. Sesli bir şekilde ağlamaya başladı, o öyle ağladıkca. Yüreğim dağlandı resmen, bende Leyla'yı öyle görmeye dayanamadım. Ağlamaya başladım, millet Şerife teyzeye ağlarken bende Leyla'ya ağlıyordum. Sonra ben napıyorum amk diyerekten göz yaşlarımı sildim.

    O'an Leyla'nın göz yaşlarını silmek istesem de, kendimi geleceğimizi düşünürekten gidemedim tabi.

    Kısaca zütü yemedi, ailesi ve mahallesi yanında olunca bu durum 2 kat daha da zorlaşıyor. Birisi atar yapsa bana, tüm mahalle beni linç eder o derece
    ···
  20. 170.
    +9
    Yine aynı sabah teranesi, okulun tuvaletin de sigara içtim. Bizimkilerle konuştum, Erdoğan, Atakan, Mustafa falan. Sınıf beni 2 gün görmeyince sevinmişti amk, herkes niye gelmedin diye soruyordu. Hepsine hastaydım dedim. Leyla'da gelip, niye okula gelmedin? diye sordu.

    Ben: Ölmekle meşguldum
    -
    Leyla: Ne ölmesi? (gülerek)
    -
    Ben: Bende bilmiyorum Leyla'cım, diyip herşeyi anlattım. Leyla çok üzülmüştü.
    -
    Leyla: Başka bir hasteneye daha gidelim, iyi baktıralım.
    -
    Ben: Gerek yok, pgibolojik dedi zaten doktor.
    -
    Leyla: Eminsin dimi?
    -
    Ben: Doktorun dediği kadar.
    -
    Leyla: Olsun yine de kendine çok dikkat et. Birşey olursa bana söyle, lütfen.
    -
    Ben: Tamam Leyla sağol, beni düşündüğün için.
    -
    Leyla, sırasına geçti. Gün boyu da sadece ayak üstü selamlaştık o kadar.
    ···