sevgilimle bana musallat olan ifritlerrrrrrrrrr

evet arkadaşlar bir kere yazmıştım fakat devam edecek cesareti kendimde bulamadığım için sonunu sallamıştım. şimdi tekrar yazacağım. reserved lerinizi alın. saat 00:00de başlayacam. hem liselilerde azalmış olur...

dipnot: +20'dir arkadaşlar...

edit: arkadaşlar aranızda inanmayanlar olabilir tamam eyvallah fakat sakın dalga geçmeyin. var yok inanmayabilirsin ama dalga geçme...

http://inci.sozlukspot.co...itlerrrrrrrrrr/@orangotam

http://ccc.incisozluk.cc/...itlerrrrrrrrrr/@orangotam

@2 kolpa değil merak etme.

son kez upluyorum...

@9 2 sene öncesine kadar aynı şeyleri söyleyen biri olarak anlatacağım kardeşim...

@17 caps nerde lan ?

evet arkadaşlar, öncelikle hikayenin ana karakteri ben değilim ama tüm olayların içinde bende varım. sorularınızı her an sorabilirisiniz elimden geldiğince cevaplamaya çalışıcam...

korkmayın beyler düzgünce anlatıp bırakıcam bu kadar.

bundan 3 sene öncesi. aylardan sonbahar... üniversite tercihlerimizi beraber yapıp aynı üniversiteyi tutturuyoruz sevgilimle. babası onu bana emanet ediyor. okul başlamadan sözleniyoruz. okul bitince nişan, askerden sonrada düğün var.

şehirin ismini vermiyorum. önce sevgilimden bahsedeyim; kumraldı, saf ve doğal bir güzelliği vardı. incecik sesiyle konuşurken adeta şakırdı. tipik türk kızlarıyla hiç alakası yoktu. kocaman ela gözleriyle baktığı yeri yakıp yıkardı...

ailem yurtta kalmamı istedi fakat ben ev tutmakta ısrar edince kabul ettiler. nezih bir mahallede evi tuttuk. spotçudan koltuk kanepe halı tarzı eşyalar aldık. sevgilimde üniversitenin yanındaki apart evlerden birinde kalacaktı. neyse evdeki diğer kızlardan biriyle anlaşmışlar onlarda ayrı eve çıktılar. ana cadde üzerinde bizim evin 3-4 sokak ilerisinde. daire sıfır, hiç oturan olmamış. evin tek bir kusuru var o da banyosu yapılmamış yani halen inşaat halinde. ev sahibide fiyatı epey aşağıda tutmuş böyle olduğu için. kızlarda cadde üzerinde hamam olduğu için sıkıntı olmaz deyip taşındılar...

ses verin beyler okuyor musunuz?

neyse dönem başladı. gidip geliyoruz.ben kafa dengi adam arıyorum evde kalacak. bir çocukla tanıştım. ismi murat. yurtta kalıyormuş. tam benim kafa. kardeş gel kalalım, kira 450 lira herşey ortak dedim. çocuğun gözleri parladı. tamam dedi. gidip yurt müdürüyle görüşeyim halledelim dedi. ailesiyle arası iyi değilmiş murat'ın. o yüzden bulunduğu şehre uzak illeri yazmış. akşam aradı. kardeş hallettim ne zaman geleyim dedi. ne zaman istersen gel kardeş dedim. istersen gelip alayım dedim. yok zaten tek bir valiz var fazla bişey yok dedi. 1 saat sonra geldi. küçük odayı ona verdim. ev 2 oda bir salon bu arada.

@33 okuma kardeşim.

ertesi gün sabah muratla birlikte, pastaneden birşeyler alıp zeyneplere gittik. (zeynep sevgilim, aynurda arkadaşı) kahvaltı yapıp okula gittik. derslerdi şuydu buydu derken akşama doğru hep beraber bize gittik. müzik dinledik sohbet ettik. gece kızları evine bıraktım. günler böyle akıp geçti. muratlada baya samimi olmuştuk. zeyneplede aramız oldukça iyiydi. zaten sorunlu kızlardan değildi." şu kıza neden baktık, onunla neden konuştun" gibi tripleri kesinlikle yoktu. sorun çıkarmaktan çok sorunları çözmeyi severdi.

zaman su gibi aktı, sınavlar başladı. sınavlar başlayınca fazla görüşemez olduk. sadece telefonla konuşuyorduk. okula gelip sınavlara gidip geri geliyordu. aynı şekilde bende öyle yapıyordum. 1 hafta doğru düzgün uyku uyuyamamıştım. ders çalışmaktanda sıkıldım. bir arayım bakalım dedim ne yaptı diye. çaldı çaldı açmadı. ders çalışırken sessize felan aldı heralde dedim. 2 saat sonra tekrar aradım bu sefer kapalı. biraz yatayım kalkınca ararım dedim. yattım. sınavları felan düşünürken uyuyakalmışım. rüyamda zeynep balkonda etrafa bakıyor. bende aşağıda caddedeyim. bakıyorum. sanki birşey onu aşağı doğru çekiyor. bir anda yere düşüyor. kalktım elimi yüzümü yıkadım mesaj attım. 10 dk bekledim iletim raporuda gelmedi tekrar aradım tel yine kapalı. iyice meraklanmaya başladım gitsem mi gitmesem mi düşündüm. gitmekte karar kıldım. sabahın 5'inde montumu giyip çıktım. vardım evlerine aklıma rüya geldi, bir kötü oldum. gittim yavaşça vurdum kapıyı ...

yok mu la dinleyen amk

1 kişi mi dinliyor dıbına koduklarım ses versenize

hemen açıldı. şaşırdı bir anda, "nereden çıktın sen?" dedi. arıyorum arıyorum açmıyorsun merak ettim bende, dedim. yüzüne baktım sapsarı olmuş. saç baş dağılmış. ne oldu dedim. midem bulanıyo dedi. girdim içeri. her taraf yerli yerinde. ee telefon neden kapalı, dedim. sessize almıştım kapanmış, bozuluyo heralde dedi. iyi dedim. hareketlerinde bir gariplik vardı. sanki dokunsan ağlayacak. aynur nerde dedim. yatıyo dedi. iyi o zaman ben gidiyorum dedim. dur kahvaltı felan yaparız, dedi. 1 2 saat oldu. aynurda uyandı beraber kahvaltı yaptık. bilgisayardan televizyon seyrettik. gideyim ben dedim, öptüm çıktım. muratta evde bilgisayarda takılıyor. noldu nerdesin, dedi. zeynep e bakmaya gittim, merak ettimde dedim. oturduk çay felan içtik.

vizeler bitti. biraz olsun rahatlamıştık ama zeynebin hareketleri değişmişti. yerli yersiz sinirleniyor bağırıp çağırıyordu. bizde kahvaltı yapıyoruz çay koydu. ben demli severim canım niye açık koydun benim demli sevdiğimi bilmiyo musun? dedim. bir anda sinirlendi bağırdı işte bir kerede açık iç, ne olacak ölmezsin. kalktı ağlamaya başladı. aynura felanda böyle bağırıp çağırıyordu. bende zeynep banyodayken; aynur zeynep in biraz sinirleri bozuk bu ara aldırma tamam mı dedim. biliyorum çok strese girdi bu ara dedi. finaller başladı.

boşa yazıyoruz amk2 kişiden başka okuyan yok. amıa koduklarım gidin entry no tutturun

dinleyen varsa devam etcem beyler?

finalleri de güzelce verdik. güz dönemi bitti, bahar dönemi başladı. gidip geliyoruz uğraşıyoruz. zeynep'in hareketlerinde değişme yoktu. hatta dahada kötüleşmişti. artık hiçbirşey söylenmiyordu. öyle sinirleniyor ki. bir gün okuldan çıktık, okulun karşısındaki kafeyi gittik oturduk. "canım niye böyle yapıyosun?, dedim. ne yapıyormuşum? dedi. sürekli sinirleniyorsun, dedim. bilmiyorum ahmet (temsili) bu aralar çok kötüyüm anla beni, dedi. çay içtik eve geldik. oturduk muhabbet ediyoruz. böyle duvara bakıyor, donup kalıyor öylece. kalktım oturdum yanına. elimi omzuna attım çek elini ne yapıyosun diye bağırdı sinirlendi bir anda çektim hemen. iki dakika durulmuyor yanında dedi. çıktı gitti. muratta bende anlamadık. neden böyle yapıyordu eskiden sarılır saatlerce öylece kalırdık. şimdi elimi omzuna atmama tahammül edemiyordu. düşündüm düşündüm. niye böyle yapıyor. ders çalışcam aklımdanda çıkmıyor. mesaj attım; iletim raporu gelmedi. aradım; kapalı. neyse siniri geçsin sonra ararım dedim.