neyse beyler ben başliyim hafiften,
artık okulun son zamanları gelmişti beyler, begüm benden uzak duruyodu. bana yeteri kadar zaman vermişti, ama merveyede yapamazdım onu. bu sefer bi daha hiç mutlu olamicagımı biliyodum. saçma bi sebepten ayrılamazdım. begümde artık bizimle pek takılmıyodu. yapıcak bişey yoktu. bi sonraki adımı düşünmüyodum artık. merve çok mutluydu, yaz geliyodu. derslerini vermişti, herşey iyiydi. bi nedeni yoktu üzgün olması için. ama benim begüm gibi bi sebebim vardı. artık sesim pek çıkmıyodu beyler. arkadaslarım cok az biliyodu mevzuyu. onlar bana, merve şimdi iyi hoş, ama yarın napar bilemezsin. bugün sen yapmazsan yarın o sana eski acıları yaşatabilir dediler. haklıydılar ama. biz acı cekmeye alısıgızda. sevenimize acı cektirmek, aciz işiydi. begümle yaşadıklarımı düşününce yine de pişman değildim ama bi nevi merveden yılların rövanşını almıştım.

artık enerjim kalmamıştı beyler. derslerden yana bi sıkıntım yoktu, etrafımda hiç bi sıkıntı yoktu. sağlık olsun, ailevi olsun. yoktu bi sıkıntım. ama değişikti ruh halim. merveden uzak duruyodum. o ara zaten pek görüsemedigimiz zamana denk geliyodu. okulda konustugumuzda da bu ara pek halim yok diyodum. anlayısla karsılıyodu. ben onun adetli zamanında katlanıyosam. o da arada bana katlanmalıydı. hatta şurda şöyle bişeyde söyliyim. bu canım sıkkın oldugu zamanlar. bizimkilerle takılırken (mervesiz) ortamdaki bi kız arkadasa pek yüz vermiyomusum gibi takılmısım istemeden. kız benden hoslandıgını sevgilim olup olmadıgını sormus. yani dicegim kızlar kendisine saran erkekleri pek görmez. en iyi ihtimal arkadası olur. onlar ulasamicagı kisiler ister, gizemli olanları. ama benım o zamanki durumlarım resmen bolluk içinde yokluktu. ne merveyle mutlu olabiliyodum ne de merveyi bırakabılıyodum.

arada begümü görüyodum. yüzüne bakmadan devam ediyodum. o da aynı şekilde davranıyodu, sonra şenlikler başladı. mervenin ısrarıyla gittim konsere. begümle yanında bi çocuk vardı. sevgilisi degildi galiba, ama sevgili adayıydı işte. serkan diyim cocugun adına, baby face tipler olur ya beyler ondandı. yakışıklıydı, zaten begüm tipsiz biriyle çıkmazdı. aslında begüm böyle çokta karakter olarak aradıgım bi tip değildi hafif bi egosu vardı sizde anlamıssınızdır. ama insan asık oldugunun herşeyine aşık oluyo. ne olursaa olsun. begümler bizden uzaktı. ne kadar engel olmaya calıssamda kontrol ediyodum ara ara. gerçekten gülüyodu. yapmacık değildi. o bana bakmıyodu hiç, o bakmadıkça ben bana baktıgı anı yakalamak için bakmaya calısıyodum, bakmıyodu. neyse bi tane daha cocuk vardı mervelerin sınıfından. merveyle iyi konusuyolardı. ama dogrusu hiç umrumda değildi. o şenlikte de 5-6 kişilik arkadas grubumuzda. onların konustugunu görüyodum. seviniyodum hatta. merve gelip benimle konusmaya calısmıyo, rahatım yapmacık hareketler yapmıcam diyodum.

çok kötü oldum. böyle hani için daralır ya bi anda öyle bisey oldu. ben bi lavaboya gidiyim dicektim merveye. muhabbetindeydi, işime gelmişti ses etmeden gittim. elimi yüzümü yıkadım. gittim arabada oturdum. konserden sesler geliyodu, kapadım camları. açtım müslüm gürses-nilüfer i yaktım sigaramı. kafamı dinliyodum. saatlerce kalırdım o vaziyette aşırı huzurluydum. ulan diyorum derdime bak. dert diye adama anlatsam. gibtir çeker. ama bi laf var ya, dert yannan gibidir herkes kendininkini büyük zanneder. diye. oydu benim durumumda. o an kendime söyledim herşeyi. keşke merveden ayrılabılsem. begümle birbirimizi hep tavlamaya calıssak. ama begüm bensiz mutluydu. hatta sevgilim olan mervede bensiz mutluydu. hala telefonumda mesaj falan yoktu merveden. merak bile etmemisti nerde oldugumu resmen.

arkadaslar aradı. has arkadaslarım. aksam maç var dediler, yok dedım bugün pek halim baska zaman. iyi dediler. onada bozulmuştum, uçan kuşa trip atıcak vaziyetteydim. çıktım gittim eve. merve mesaj attı bi ara. biseyler dedim. o günde akşam oldu. annem girdi odaya, arkadasların geldi dedi. 4 tane saglam arkadasım vardı beyler. inşallah sizinde vardır o tarz adamlar hayatınızda. gibsen karşılık beklemezler senden. moralin bozuksa o adamların görevidir seni eglendirmek. çünkü sen üzgünken o adamda gülemez.
girdiler odaya. biri direk dolabı açtı üstüme gömlek pantolon falan attı. hadi çıkıcaz havasıyla. digeri geldi beni izledi, halimi gördü üzüldü. 2 si gitti babama hal hatır sordu. sohbet etti. gittik ocakbaşına, o gün tam anlamıyla rahatlamıştım. rakı içimi temizlemişti.

o gece de öyle geçti, okulların kapanmasına 1-2 hafta. begümden uzagım, merveyede mesafeliyim ama pek farkettırmıyorum, ben öyle sanıyorum. sonra bişey oldu beyler. bi arkadasım. merveyi bi çocukla görmüş bi kafede, banada söyleyememiş belki kuzenıdır bişeyidir. ortamı kızıştırmak istememiş. benim o 4 has arkadasımdan birine soylemis. cocuklar kontrol etmis. cocuktan tipini falan ogrenmis. bana soylemeden. bi bakmıslar sınıfındaki bi cocuk. bana geldiler söylediler. durum böyle böyle diye. ne yalan soylıyım inanmadım. 10 kişi kafeye gitmiştir, 8 i aynı anda tuvalete gitmiştir. merveyle cocuk kalmıstır' a bile inanırdım. ama merve nerdeyse normalden daha cok sevıyo gibi hissediyodum ben uzaklastıkca. ben önemsemedim. arkadaslarım azarladı beni. öğrenicez dedi. napıcaz falan derken benımle konusmadan planı yapmıs arkadaslarım

arkadaslarımın birininde sağlam bi manitası var, cok severim manitasını. harbi kızdır. ama merveyle pek araları yoktur. ortak bi takılıcak ortam olmadıgı için. neyse dedi arkadasım. 4ümüz bi restoranta gidelim yemek yiyelim. hem biz onun halindan tavrından bile biseyler anlarız dediler. ama asıl planlarını anlattılar. eyvallah dedim. gittik o aksam restoranta. merve ben, arkadasım ve onun sevgilisi. yarım saat falan geçti. iphone 5 ti mervenin telefonu. telefonun boyutlarından konu açtılar. arkadasım kendi telefonuyla mervenın telefonunu kıyaslamak için eline aldı ikisini de. sonra ver ben bi bakıyım dedim. plana göre. arkadasımın manitası, merveyi konusturucaktı o sırada. oyle de yaptı. merve bakmıyoken. mervenın telefonun ekranına su döktüm. arkadasım, hay senın eline dedi. aldı telefonu hemen kapatır gibi yaptı telefonu. kapatsaydı sıkıntıydı. sim kodunu bilmiyodum ama kilidin sifresini biliyodum. pirince koyalım telefonu dedi arkadasım. merve bisey olmaz ya ekrana az dokuldu zaten falan dedi. arkadas, olsun nolur nolmaz dursun biraz dedi. kapalıydı telefon zaten, merve oyle zannediyodu.

simdi ben istesem telefonu. hiç huyum değildir. cok itici gelir bana. merve bana yapsa, napıyosun sen derim. o da bilir. o yüzden direk isteyemezdim böyle bisey yaptık. hemen zütürdüm telefonu. adamlara söyliyim pirince koysunlar diye. gittim arkaya, actım direk telefonun kilidini. whatsappta mesajlasma yoktu. face e girdim. 2-3 gün önce gece 4 te o sınıfındaki cocukla konusmus. girdim konusmaya, bayada konuşmuş. ama en onemli mesaj. "bende balıkesire gelebilirim bi haftalıgına :D teyzemler orda" yazmıs. merve de: "olur:D" yazmış. zamanında mervenin ailesiyle begümün ailesi balıkesirden yazlık almıslar beraber, aynı adamdan. ama mesafe var ikisinin arasında biraz. bunlarda her yaz gider. olayı çaktıgım zaman. sinirlenmedim beyler. hafif gülme tuttu. merve yıllar sonra aynı seyı yapmıstı. allahtan bu sefer benım tanıdıgım bi cocuk degildi. o zaman saglam koyardı. kimseye güvenemezdim. mervenin huyu buymus demek ki. yapıcak bisey yoktu. artık plan yapmam lazımdı. geçen seferki gibi, onu üzmeden hayatından cıkmicaktım kafaya koydum. neyse sonra telefnu kapattım. adama, birader sunu pirince yatırabilir misin su döküldü dedim. tamam dedi. tekrar oturdum masaya

yemegimize devam ettik. arkadasımla manitası yüzüme bakıyodu durmadan. kafamla işaret ettim. evet dogruymuş gibi. arkadasım cok sinirlendi. 15 dakika dayanabildi. acilen telefon gelmis gibi yaptı. kalkmam lazım benım dedı. bizde dagıldık zaten. o gece toplandık arkadaslarla. napsak ne etsek. en mantıklısı bizimde yazın balıkesirde ev tutmamızdı. zaman geldi geçti. merveyle begüm tatile gittikten 1 hafta sonra merveye haber vermeden balıkesire yola cıktık. pek huyum degildir arkadaslarla tatile gitmek. arkadaslarımla oldugum yer farketmez tatil yapmam için. sagolsun babam sorun cıkarmadı. izin verdi hemen. çıktık yola 2 araba. gittik.(sigara molası geliyorum)

geçen yaz, mervenin yanına bi iki günlüğüne gitmiştim. o yüzden biliyodum onların yerini. onların yerine yakın bi yerde yazlık kiraladık 4 arkadaş. yerleştik, eve. merveye napıyosun dedim. begümle kahvaltı yaptık. simdi tek basıma güneşleniyorum dedi. gittim plaja. biraz aradım sonra buldum. bi anda yanına gittim. o mesajları görmesem hiç tahmin etmezdim beyler. cok sevinmisti. inanamıyodum, ya cok iyi oyuncuydu. ya da bilmiyorum. ama inanamıyodum o cocukla konustuguna. 1 saat falan oturduk konustuk. laf arasında begümün yazlıgınıda tarif etti. sonra arkadaslar cagırıyo bi kaç sey almam lazımmıs falan dedim. ayrıldım yanından. begümün oturdugu yere dogru gittim. tam gittigim sırada, ailesi. bi de akrabası oldugunu tahmin ettigim kisiler. hep beraber cıkıyodu evden. begümde kapıya kadar eslik etmisti. sonra begüm içeri girmisti. plaja gitmis evdekiler, begümde evde oturdu

napsam, konussam ne desem bilemedim. ama konusmak istiyodum. kapıdan girmek istemedim. farklı olmak istiyodum beyler begüm için. her hareketim farklı olsun istiyodum. arka tarafta bahçe oldugunu gördüm. bi baktım orda uzatmıs bacaklarını sigara içiyo müzik dinliyo. ne dicektim. nasıl giricektim konusmaya hiç düsünmeden girdim gizlice bahceye arkasından. sonra baktıgı yöne dogru. sağ taraftan önüne geçtim. beni görünce mal oldu. kulaklıgı bile çıkaramadı. sonradan söyledi hatta, ferhat göçer dinliyodum. senı oyle gorunce cok degısık, cok güzel oldu dedi. neyse durdum oyle karsısında. cektim sandalyeyi, uzattım bacaklarımı onun gibi. o da bu sırada kulaklıgını cıkardı. napıyosun sen burda dedi şaşkın vaziyette.

b:seni görmeye gelemez miyim
begüm:seninle cok acık konusmustum. bi karar vermen lazımdı.
b: benım kararım belli. ama şartlar müsait değil
begüm: merveden ayrılmadan gelme yanıma bi daha, şimdi gider misin .diyip kulaklıgını geri taktı
gitmedim. çıkardım sigaramı. çakmagımın gazı bitmisti. onun onunden cakmagını aldım. bana bakmak istemiyo gibi uzaklara bakıyodu, ama bakıyodu. tutamıyodu kendını. bu güvence veriyodu bana

bitirdim sigaramı. ülkerin, caramio diye bi çikolatası var biliyosunuz. ayrı bi seviyodu o. bi çok kez gördüm yedigini. muhabbetinide yapıyoduk hatta. sigaramı bitirdim kalktım. giderkende, yanından geçerken önüne caramio bıraktım. öyle gittim. merveden yanından ayrıldıktan sonra almıstım. balıkesire gelirken aklımdaydı. caramio almak. bozmadı istifini. bende cıktım gittim. arkadaslara hep rapor veriyodum. bi sonraki yapıcaklarımızı konusuyoduk. 2 kere salak yerine konmam onları cok sinir etmisti. artık bu onlarında mevzusu olmustu. benim artık begümle olmam içinde ugrasıyolardı. güncel konumuz artık buydu, taktik yapıyoduk beraber. birini tavlamaya calısıcaksanız. genel taktiklerden olan bisey var. ortamlardan uzak durmicaksın. kenara cekilmiceksin, kenara cekilmeninde bi zamanı var ama önce kendini göstericeksin. aksam merve su bara gidicez dedi. begümde gidicekti. haliyle bende gidicektim.

bi arkadas bana tepki gösterilince merveyi huur gösterdi demiş. hikayenin başında. merve beni ilerde 2. kez aldatıcaktı mı yazsaydım? neyin kafası
biri de hikaye tutunca uzatmaya basladı falan demis. lan maksimum 10 kişi dinliyo artık ne tutmasından bahsediyosun. bende onlar bu kadar okudu diye devam ettiriyorum ayıp olmasın diye. bu gece final vericem zaten hızlı hızlı gecıyorum olayları.

Aksam oldu bara gittik dans ettik begümü kontrol etmiyodum bu sefer uzak durmak istedim biraz. Mervenin ailesi. Begümlere gitmis aksam yemegine geceye kadar kalırlarmıs. Merve bize gidelim dedi. 4-5 saatimiz vardı. ilkten sarıldık uzandık. Sonra elini yine seyime zütürdü. Oynamaya basladı. Sonrası malüm. Ama artık canını yakmaya calısıyodum beyler. Bu ayrıntı vermem lazım bildiginiz canını yakıyodum. O da cok hosuna gidiyodu. Kan ter içinde kalmıstık. Oldugu yerden kalkamadı resmen. Bende riske atmadan cıktım evden. Onu öpmedim bilerek giderken. Kendini huur gibi hissetsin diye. Dus aldım evde. Gece oldu begümü aramaya basladık arkadaslarla dagıldık. 15 dakika sonra arkadas. Plajda tek başına dedi. Hemen gittim ama arada 4-5 şenzlong olan yere uzandım. ilgisini cekmem lazımdı. Beni bi kere gördü dahada ilgilenmedi. Denize girdim. Baya acıldım. Hatta ben bile korktum bi ara ama arkadaslarla cok yaptıgımızdan tecrübem vardı. Bi 10 dakika baya uzakta yüzdüm. Hatta bilerek pek gözükmemeye calısıyodum. Karanlıktı zaten. Begüm bi anda hasakiiii diye bagırdı. Bende kıyıya dogru yüzdüm. O da tekrar şenzlonga uzandı bişey olmamış gibi. Bende gittim şenzlonga uzandım, tişörtümle kurulanmaya calıstım.

neyse müsadenizle beyler ben son partla artık bitiriyim mevzuyu. fazla uzatıp tadını kaçırmıyım, son part geliyor.

finale bi part daha var. bu gece bitiricem beyler. normalde burda bitirmicektim. başlık tuttugunu gördügüm için ilerdeki konularıda anlatıcaktım. ama başlıkta yazan kadar anlatıcam.

artık 4. günümdü. balıkesirde. arkadas sabah kahvaltı için gittiği bakkaldan döndüğünde, mervenin konsutugu cocugu gördügünü söyledi. merveye, balıkesire uzak bi yere gidicegimizi. orda arkadasımız oldugunu söyledim. bütün gün orda olucagımı, gece gelicegimi söyledim. neyse o gün aksam oldu. aksam olana kadar iki arkadas gitti plaja merveyle cocugu görmüşler. aksam mesaj attım merveye 1 saat sonra gelicem bulusalım dedim. tamam gel. ama hastayım. bizimkiler begümlerde, begüm bizde dedi. sinüzit vardı merve de. ıslak ıslak güneslenmis dalgınlıgına geldigini söyledi. o yüzden baya siddetli sinüzitti o aksam. gittim. begüm içerde oturuyodu. artık sigarayı arttırmıştı. merveyle ilgilendim biraz. aksam 9 olmustu, uyucagını söyledi. konusucak hali bile yoktu. tamam bende giderim birazdan dedim. tamam dedi.
begüm yine yüzüme bakmıyodu.
tişörtümü çıkardım çok sıcaktı zaten hava, öyle oturdum koltuga.
b: birine aşık olmussun sen
begüm:(cevap vermedi)
b:bende aşık oldugumda sigarayla konusurum
begüm: bi daha benim hakkımda tahmin yürütme
üzerine dogru yürüdüm. öpücektim, yaklaştıgımda bi tokat attı beyler. dedim merve bişey patladı diye bagırarak koşucak içerden. uyumuştu heralde çoktan, duymadı.
ben noldugumu şaşırdım. gözlerim doldu. oturdum oldugum yere.
begüm:lan gerizekalı. ben çocukluk arkadasımın manitasına asık oldum. o da bana asık sandım. kimsenin yaklasmadıgı gibi yaklastı bana. ama oyaladı beni, yanıma dogru geldi (tek eliyle, hani birine sinirlendiginizde çenesini sıkarsınız ya. dudakları büzüşür falan) o şekilde tuttu. "şansını kaybettin sen" dedi.
tokattan daha çok acıtmıştı. sonra cıktı gitti evden. ertesi gün oldu. o aksamda, begümlerin ailesi. mervelere gitmisti. merveye mesaj attım. begümlerdeyim dedi. ama çağırmadı benı.
gittim dondurma aldım. altına da caramio koydum. bi anda çaldım kapıyı. begüm açtı şaşırdı. poşeti ona uzattım. merve gördügüne sevinmis gibiydi. ama yapmacık oldugunu anlayabılıyodum. belki de önceden kendımı ınandırıyodum. belki hep bu kadar yapmacıktı merve.

bu partta da bitmedi. 1-2 parta biter.

neyse yarım saat oturduk, sonra tuvalete gitti merve. bende mutfağa gittim miğdem kazınmıştı. kafam karışık oldugundan bütün gün bişey yemedim adam akıllı. tuvalette telefonla konusuyodu merve, gittim dinledim. şimdi gelemem falan diyodu. yakalanmiyim diye daha dinlemedim. o cocukla konustugunu bilmem yeterliydi. babası aradı begümün. aile dostlarından birisi vefat etmis. ama begümün pekte umrunda değildi. geliyoruz hazırlan dedi. gitmemesi lazımdı beyler. giderse mahvolucaktı hayal ettigim intikam, aynı zamanda begümü elde etme şansı. merve bardakları falan mutfaga zütürmeye gitti. sonra cıkıcaktık bizde. begüme, "nolur gitme" dedim. giblememez bi tipi yoktu ama sustu. merveyi beklemeden cıktım. artık hersey begüme kalmıstı. ertesi gün oldugunda. bakkala gitme sırası bendeydı. bakkalda begümü gördüm. onu görünce bi anda heyecandan. "oley be"diye bagırdım. bakkal korktu, napıyosun birader dedi. cok uzun zaman sonra begümü güldürmüştüm. baska bisey dememe gerek yoktu begüme. alıcaklarımı aldım cıktım.
begüm tek basına devam edicekti tatiline. bu arada bi arkadas sabah yürüyüs için cıktıgı sırada merveyle cocugun konustugunu görmüsler, cocuk mervelerin evinin kapısına kadar gitmiş. onada bi ayar çekmemiz lazımdı. ama zaten belli başlı bi planımız vardı

begüm ve merve bütün gün evdeydi. merve haber vermişti ama yine çağırmamıştı. ben bu sefer gitmemiştim. aksama kadar gitmedim. aksam begüm mesaj attı. caramio bitti. diye. ben önceki gün, begüm bisey soyledı merve o yüzden cagırmadı sanıyodum. ama o an anladım ki. demek ki merve, hasaki gelsin mi diye bile sormamıstı begüme 2 gündür. umursamadım. intikamımı alıcaktım. bu sefer mal durumunda ben olmicaktım. bakkaldaki bütün caramioları aldım beyler 20 tane falan vardı. gittim arka bahceden. mutfaga koydum. televizyon izliyodu begümle merve. sonra normal kapıya gittim çaldım kapıyı. begüm açtı yine. ama caramio yu görmeyince sasırmıstı. neyse oturdum içeri. begümden bana soguk biseyler getirmesini istedim. cola getirdi, colayı verirken öyle tatlı güldü ki beyler gözlerimin içine bakıp. ya o kadar istedim ki. o an merveyi ordan uçurmayı. begümle olmayı. ama zamanı vardı daha

saat 11 e yaklasmıstı, mervenin gözleri kapanıyodu. uyku düzeni cok kötüydü. dün geceden beri uyumamıs daha fazla dayanamadı. ben de birazdan giderim dedim o uyumadan önce, tamam dedi gitti içerde uyudu. begüm le basbasa kalmıstık, sigaralarımızı içiyoduk, o gün yüzü gülüyodu beyler. artık yumusamıstı. biliyodum o gün biticekti bu iş. ama planımızda bi sıra vardı, begümle cok güzel sohbet ettik, çok fazla gülüyodu. suan anlatamıyorum onları. konusma seklinde, cünkü televizyonda falan gördügümüz seylerden dönüyodu muhabbet, ordan espri yapıyodum. ama bi konusmamız vardı buraya aktarabilicegim
begüm: merveye aşık oldun mu hiç.
b: tam aşık oldum. bana gerizekalı oldugumu gösterdi, arkadasımla aldattı.
(duydugunda sasırmıstı, bu konuyu anlattım biraz bu konuda kapandı)
begüm:senınle sevgılı olursak mervenın ah ı hep üstümüzde olucak, belki hiç mutlu olamicaz.(diye söylenince morali bozuldu bi anda)
oturdugum yerden kalktım. volta attım biraz odada. dicek biseyim yoktu. tak gibi bi durumdu amk. kız benı ıstıyo, ben kızı. ama şartlar müsait degildi. aklıma bişey geldi sonra. çok saçmaydı. ama çok işe yaramıştı

sigara molası*

kalk gidiyoruz dedim. benden bişey bekliyodu beyler, onu şaşırtmamı, bi nevi tavlamamı istiyodu ilk zamanlar gibi. buna ihtiyacı vardı. soru sormadan takıldı peşime. bize gidiyoduk. arkadaslara özet geçtim mesaj attım hemen. eve girdik. dediklerimi yapmıslardı. . 2 kişi pes oynuyodu digerleride çerezlerle onları izliyodu. gülüyolardı. bizi görünce şaşırmış gibi yaptılar, kalktılar tanıştılar. hepsi cok iyi adamdı. bilirlerdi bi kız olan ortamda dikkat edilmesi gerekenleri , yavşak hareketler falan hiç birinin tarzı değildi. ne onlar, niye geldigimizi sordu ne biz bişey açıkladık. içeceklerimizi cerezlerimizi alıp ortama ayak uydurmaya calıstık. begümde çok tatlı bi şaşkınlık vardı. ortamdan biri gibi davranmaya çalısıyodu, istedigim gibi. sanki begüm hep bizimle takılıyomus. sanki benim manitammış, ve benim arkadaslarımla da cok yakın arkadasmıs gibi bi ortam yaratmaya calısmıstık. merveyle hiç böyle bişey olmamıştı. cok güldük. o gün. begümün aklını o karışık sorulardan uzaklaştırmaya çalışmıştım. öyle de oldu. bi arkadas vardı, adına emirhan diyim. hani olur ya her ortamda digerlerine göre daha komik biri. bizim ortamda o emirhandı. cocugun her konusmasında bi komiklik arıyodu insan, mimikleri falan cok tatlı bi adamdı. cok komikti. hatta yine bi esprisinde cok gülmüstük, begümde kahkaha atınca, oturarak pes oynuyodu bu arada emirhan. sakasına tekme attım bisey demeden. sanki " lan sen begümü tavlamaya mı calısıyosun, güldürmeler falan" havasında. herkes anladı zaten. begümde anladı, güldü