sevgili Merve'cim hayat uzun bir maraton gibidir.
önce yavaş başlarız bu maratona çok düşük bir tempoyla emekleye emekleye başlarız önce. kuralları bilmeyiz sadece yürürüz sebebini bilmeksizin, bir amaç doğrultusunda olmadan, sadece emekleriz. bize kuralları anlatırlar ne olmamız gerektiğini, ne yapmamız gerektiğini, nasıl davranmalı nasıl davranılmayacağını bunları anlatana da hakem (aile) derler. kimi zaman bu hakemlerin şike yaptığını düşünürüz bu uzun maratonda çıkışırız onlara, kimi zaman hafif, kimi zaman sert. fakat ne yazık ki ne olursa olsun ipler daima onların elindedir. kuralları ben koymuyorum, onlar koyuyorlar...
fakat kabul etmemiz gerekir emekleme döneminde çiğnediğimiz kurallara aldırış etmezler seslerini çıkarmazlar sana hep destek olurlar hatta elinden tutar yürütürler seni, kimi zaman çekiştirirler. yavaş yavaş alışınca artık dersin dur ak birde ayağa kalkayım emekle emekle nereye kadar ayağa kalkarsın. alışık değilsindir tabi önce biraz tökezlersin hakemlere doğru yönelirsin içten bir gülümseme ile "devam et" dercesine bakarlar. bu sefer kalkarsın ayağa ve evet başardın artık yürüyorsun.
seni tam 18 turdur tanıyorum. bu uzun koşu boyunca hiç bir zaman su istediğini, yardım istediğini ve pes ettiğini görmedim. hiç dinlenmedin daima başın dik bir şekilde koştun, daha hızlı ve daha hızlı. lafı uzatmaya gerek yok
doğum günün kutlu olsun nice güzel ve mutlu senelere ailene sağlık arkadaşlarına mutluluk sana paralı nice yeni yaşlara kendine iyi bak
*
ps : Seni çok seviyorum