Bir hafta böyle geçti gençler. Birbirimize sevgi besleyerek.O aşk filmlerindeki sahneleri yaşayarak.Ama gerçekten aklımda hiç böyle bir şey yoktu. Sanki her şey rüya gibi geliyordu bana.

Cuma günüydü. Ramazan ayı girmişti ve ben oruç tutmuyordum. Tutardım tutmasına ama kızla öpüştüğümden bozulur diyordum. Bunu ona söyleyebilirdim ama bir yanım onu seçti nedense...
Sabah okula gittik ve bize yarın seviye sınavının tekrar yapılacağını söylediler. Hemen Anna yı bulasım geldi ve buldum
A:Bende seni arıyordum
B:Duydun mu yarın tekrar yapılacakmış sınav.Bu demek oluyorki...
A:Bu demek oluyorki aynı sınıfta olacağız. OLLEY BEEEEE
Aynı iki küçük çocuk gibi birbirimize sarıldık sevinçten. Yerimizde duramıyorduk e haliyle zıpladık biraz. Kimse bizim buna sevinişimize anlam veremiyordu. Salak gibi bizi izliyolardı.
A:E o zaman şimdi sana sürprizim var.
B:Efendim seni dinliyorum.
A:Gel gidiyoruz.
B:ne..nereye
derken kolumdan çekiştirdi ve sokağa attık kendimiz.Önümde o günkü gibi koşarken gördüm onu. Gene çok mutluydu canım benim.Ona bu mutluluğu yaşatabilmenin mutluluğunu yaşıyordum.Çok bağlanmıştım ben ona be beyler. Gerçekten...
A:Hadi kaçırıcaz hızlı ol.
B:Neyi kaçırıcaz Anna bi açıklama yapar mısın ?
A:Sürpriz dedim ya gel hadii
diye bağırdı ve koşarak köşeyi döndük. Köşeyi döndüğümüzde bir fotoğrafçı dükkanı gördüm.Ama önü kalabalıktı bayağı bi.Bumuydu sürpriz dedim içimden. Bunu telefonlada yapabilirdik halbuki...
B:Anna fotoğrafçıya koşuyoruz farkındamısın ?
A:Olayıda o zaten. içerde ne var bilemessin.
Ben merak etmeye başladım. Acaba içeride ne var diye. Kalabalığın arasından sıyrıldık ve bir adamla karşılaştık. Anna adama selam verdi. Adam çakma ingiliz aktörleri gibi giyinmiş ve ona göre makyaj yaptırmıştı. ingiliz aksanı kulak gibiciydi. Normalde çok severim ama bunun sesi çok kötüydü be.
Anna adama bir şeyler dedikten sonra beni adamla tanıştırdı. Adamın adı Mike idi. Soyadını hatırlamıyorum.Bir dizide oynuyormuş. Anna'nın izlediği. Gerçekten diziyi hatırlamıyorum hatırlasam linkini atacağım buraya. Adam kalabalığa Millet kusura bakmayın ama sorularınız buraya kadardı.Şimdi izin verirseniz yapmam gereken işler var dedi.
Herkes dağıldı.Bu arada bazıları ellerinde mikrofon felan tutuyordu. Hatta bi ara youtube'a mike yazıp araştırdığım oldu acaba ordan biri o kameralardaki görüntüleri yüklemişmidir diye. Belki Anna ile kendimi görürüm demiştim.Ama bulamadım beyler. Belk ilerde bir gün bakarsınız bulurum ve atarım buraya o görüntüleri.
Adam Anna ya birşeyler söyledi ve anna kolumdan tutup beni içeri çekti. Dükkan çok değişikti. Klagib bir fotoğrafçı dükkanından farklıydı. Havası bir kere çok garip gelmişti. Size anlatamam o havayı. Anna dan açıklama bekliyordum.Bu adamla nerde tanıştığını ve burda ne işimiz olduğunu.O ise bana;
A:Aşkım şuan hayatımda hiç bu kadar mutlu olamam.
B:Niye ?
A:En sediğim iki erkek şuan burada.
B:O adamın nesini seviyosun tanrı aşkına ?
A:Ya o benim izlediğim bir dizide oyuncu ben bu adama bayılıyorum.Şans eseri sabah otobüste gördüm.
(Kızın lafını böldüm kabaca)
B:iyide adamın arabası yokmuymuş niye otobüsle gelmiş.
A:Arabası vardır ama bu adam halkla çok iç içe bu yüzden sevilen bir adam.Şuan ne kadar şanslıyım bilemezsin.
B:Adamın bizi içeri davet etmesini daha açıklamadın ama
A:Otobüste sohbet ettik biraz. Senden ve aşkımızdan bahsettim. Adamda romantik birisi çıktı ve bana bugün fotoğrafçıya gidip çekim yapacağını isterse bir hatıra fotoğrafımız olacağını söyledi.
B:Bu seni mutlu edicekse çekinelim o zaman.
Sonra bir adam geldi gözlüklü ve bize burada beklememizi söyledi.Az sonra sizi içeri alacağız dedi. Mike denen gavat içeri doğru gitti bizse orda öyle bekledik yarım saat konuşarak. Sonunda adam çıktı ve bizi içeri çağırdı. içeri girdiğimizde kameralar ışıklar her şey havalıydı. Kendimi star olarak hissetmeye başlamıştım. Mike ortaya bir sandalye almış oturuyordu bize yanına gelmemiz için el etti. Yanına gittik ve
M:Dostum harika bir kız arkadaşın var. Bana her şeyi anlattı.Ne kadar şanslı bir erkek olduğunu bilmeni istiyorum. Bende hep böyle bir şey istedim ama her zaman istediğimiz olmuyor işte.O yüzden sizle bu anı ölümsüzleştirmek istedim.
A:Çok teşekkür ederim Mike.
B:Teşekkürler. Zaten ne kadar şanslı olduğumu biliyorum. Madem fotoğraf çekinicez ortayı ben alırım.
M:Ooh dostum kıskanma hemen. Tamam yakışıklı bir aktör olabilirim ama sevgiline el uzatmam. Senin istediğin olsun ortaya geçebilirsin.
Birde senden izinmi alıcam lan yavşak diyip kafa atasım geldi.Ama neyse dedim. Anna soluma geçti Mike sağıma. Kameralara baktık ve bir adamın geri saymasıyla fotoğraf çekildi. Sonra herkese teşekkür ettik ve dışarı çıktık Anna ile.
A:Fotoğrafı yarın uğrayıp alacağım sanada bir kopyasını getiririm istersen.
B:Getirmeni çok isterim.
dedim ve o akşama kadar tekrar sahilde oturduk. Birbirimize öyküler anlattık.Ama aklım hala onun yaşadığı o olaydaydı.Ve açıkçası bugün yaşadıklarıma inanamıyordum.Ben buraya gelmeden önce asosyalin tekiydim şimdiyse starlar ile resim çekiniyordum.
Son part az sonra beyler...

Okulun girişinde Annayı göremedim. Okula girdik derslere girdik felan derken.Öğle yemeği oldu bizim grupla otururken Anna geldi elinde yemeklerle. Bende size katılabilirmiyim dedi o masum sesiyle.
ilk başta trip atıcaktım sabah göremediğim için ama o kadar masumduki atmadım.Yan masadan sandalye çekti Mehmet ve buyur dedi.
Hoop bi dakka o benim yanımda oturacak demeye kalmaz. Anna sandalyeyi alıp yanımdaki Serdar'a lütfen oraya ben geçebilirmiyim dedi. Serdarda öküz değil tabi çekildi oradan ve yanıma geldi.
Beyler şöyle bir olay var. Eğer bir grup içerisinde çoğunluklu kişiler aynı dili konşuyorsa ve bu dil ortak bir universal dil değil ise bu kabalıktır. yani demem o ki Anna masaya geldiğinde Türkçe konuşmaya devam eden arkadaşların yaptığı kabalıktı. Hepsini susturdum ve hepimiz ingilizce konuşabilirmiyiz dedim. Sonradan akıllarına dank etti.Özür dilediler Anna'dan ve devam ettiler.
Anna'nın bacağına dokundum hafiften. Kulağına ;
B:Sabah neredeydin diye fısıldadım.
A:Seni düşünürken biraz geç uyudum. Sağolsun oda arkadaşımda beni uyandırmamış o yüzden geç kalktım.
B:Birde bana geç kalma diyordun.
A:Geldim işte burdayım darling.
B:Bi yanak versene kahpenin kızıııııııııııııııı
Tabiki öyle demedim.Ama yazarken güldüm xdxdxdxd
Öptüm ve tekrar o kokusunu içime çektim. Yemekleri yedik çıktık yemekhaneden. Sonra etkinliğe gittik etkinlikte bayağı bi sarıldık felan.Ara verildi diğer etkinliğe kadar.
Anna yı bulup Seven Sisters'a gidelim mi beraber dedim?
A:Geçenki gittiğimiz yere mi ?
B:Evet
A:Orası çok uzak ama.
B:Ama değeceğine emin ol.
A:Peki biraz bekle arkadaşlarıma elvade diyip geleyim dedi
Geldi ve otobüse atladık Seven Sisters'a gittik.
Meraklılar için Seven Sisters linki : https://en.wikipedia.org/wiki/Seven_Sisters,_Sussex
Fotoğrafta gördüğünüz üzere bi tepeye oturduk ve güneşi izlemeye başladık. Kafasını omzuma koydu. Biraz muhabbet ettikten sonra ;
B:Anna sana bir şey sormak istiyorum.
A:Tabiki.
B:Bu sabah Lorenzo ile biraz muhabbet ettik. Eğer özel olmayacaksa 2 yıl önce yaşadığın şey nedir?
Elimi tutuyordu beyler. Bunu dedikten sonra bi anda elimi sıkmaya başladı. Canımı acıtmıştı. Yoksa onun canını acıtan ben miydim ?? Bu kadar güzel giderken o kabus dolu anları hatırlatarak canını yakan ben miydim ??Ve omzumda ıslaklıklar hissetmeye başladım. Evet Anna ağlıyordu.
B:Anna özür dilerim. Seni incitmek istemedim. Sadece neler olduğunu merak ettiğimden sordum.
A:Önemli değil.Bu senin hakkın.(Göz yaşlarını silerek ve burnunu çekerek).Sana bunu anlatmayı çok isterim ama şuan bunu yapamam.O günlere geri dönmek istemiyorum.Ama sana anlatacağım söz.
B:Anlatmana gerek yok seni üzüyorsa.
A:Hayır anlatacağım.
B:Peki.
Dedim ve sarılmaya devam ettik başka şeylerden konuştuk. Mesela o aralar dünya kupası vardı onu kimin kazanacağı hakkında. Sonra filmlere geçtik dizilerden konuştuk derken saat geç oluyordu. Otobüse atladık ve evlere gittik...

Sabah kalktığımda beni izliyordu Anna. Saçları yüzünü kapatmış bi eliyle yüzümü okşuyor diğer eliyle saçımı okşuyordu.Ve bana hayranlıkla bakıyordu. Bunu hissedebiliyordum. Evet hissedebiliyordum !
Gözlerimi açtığımı görünce
A:Günaydın my love.
B:Günaydın. Saat kaç ?
A:iyi uyudun mu ?
Wut dedim içimden.Ben soru sormuştum ve cevaplamamayı seçmişti.
B:Saati sormuştum galiba ben.
A:Saati boşver. Bugün hiç gidesim yok zaten. Bugün burda yatalım akşama kadar.
B:Oops. Benim grubumdaki hoca gelmediğimi görürse bana kızar. Azar işitirim ve azar işitmeyi sevmem.
A:Kal burda...
TABi KALIRIM LAN diyesim geldi.Öyle bir kal burda diyişi vardıki... ilerki partlarda anlatacağım olayı buraya bağlayacağım buraya dikkat edin.
B:Bir kerede azar işitelim o zaman dedim
ve gözlerindeki o çocuksu mutluluğu gördüm.O mutlu olunca bende mutlu oldum.Ama beyler o romantik anı bu gibtimin karnı bozdu.
GUUUULLLGG (karın guruldaması nasıl yazılır bilmiyorum xdxdxd) diye bi ses bozdu.
Anna karnıma doğru bakıp kahkaha attı.
A:Kahvaltı hazırlayımmı sana ?
işe bak arkadaşım. Lise 2 deyim ve akşam bir kızla yatıyorum sabah kalktığımda ise sana kahvaltı hazırlayımmı diyor.Ben daha ne isteyim lan
B:Beraber hazırlarız az sonra şimdi hocayı (lider diyorum aslında burda ama hoca diye yazıyorum size) arayıp hasta olduğumu söylemem gerek.
A:Peki ben aşşağıdayım.
Üstümden kalktı ve gitti. Aşşağı doğru dün akşamki kıyafetleri vardı üstünde.O güzelmi güzel kokusunuda arkasında bıraktı ve gitti. Hayır lan ossurmadı öküzler sizi...
Hocayı arayıp gelemeyeceğimi söyledim peki dedi. Telefonu bırakıp yatağı topladım ve aşşağı indim. Görünüşe göre evde kimse yoktu (Bu arada saat tam 7'ydi çok iyi hatırlıyorum.)
B:Anna evde neden kimse yok ?
A:Hepsi işte. Yalnızız şimdilik.
B:Ne yapıyoruz o zaman yemek olarak.
Beyler açıkçası aklıma direk melemen ve sucuklu yumurta gelmişti ama gavur ülkede nerden bulacaksınız bunları. Kızartılmış ekmek reçel peynir ve meyve suyuyla yetindik.
Meyve suyu ingilterede her kahvaltı sofrasında vardır.Özel sıkılmış. Hazır değil. Buda genel kültür olsun size.
Yemeği yedik felan. Tekrar yukarı çıktık. Anna odaya girip
A:Yatağı neden topladın ?
B:Ooops. Sorry.Tekrar yatacağımızı unutmuşum dedim.
A:xdxd Peki o zaman arkanı dön ben üstümü değiştireceğim.
Beyler ben bu kızı çözemedim açıkçası.Ya benimle deli gibi öpüşüyosun ama üstüne değiştirirken arkamı dön. Töbe töbeeeeeeeee
B:Peki öyle istiyosan.
dedim ve arkamı döndüm etrafta ayna felanda aramıyordum bakmak için. ilgimi çekiyordu ama saygı duyuyordum ona.
Üstünü giydi ve beni çevirdi yatağa attı tekrar öpüşerek yattık akşama kadar sarıldık birbirimize akşam oldu ailesi eve geldi felan. Benim gruptakiler beni arıyordu felan (Bu arada o kadar çok olay yaşandıki siz sıkılırsınız diye anlatmıyorum diğer olayları. Sadece kızla ilgili olanları anlatıyorum).
Benim gitme vaktim geldi. Aileyle vedalaştık beraber Annayla dışarı çıktık. Beni durağa kadar bıraktı ve bineceğim otobüsü söyledi. Otobüs geldiğinde beni öptü ve hoşçakal yarın geç kalma dedi...