BiTMiŞTiR
Normalde anlatmayacaktım ama hikayenin sonunda niye anlattığımı söyleyeceğim. Kısa sürmesini istiyorum uzatıp işi prime çevirmeyeceğim.

3 aylık düzgün bir ilişkim vardı kızdan telefon geldi açtım.
- ( Klagib konuşmalar .. )

Ben ( B ) Sevdiğim kız (K)

B : Nerdesin buluşalım

K : Müsait değilim ya bir şey söyleyip kapatacam

B : Tamam noldu

K : Ben .. Ayrılmak istiyorum

Hiçbir şey söyleyemedim. Neden böyle yaptığını bilmiyorum ama soramadım beyler kapattım.

Devamı gelecek rez alın şimdiden destek veren herkese teşekkür ederim.

Biz de acılarımız var sanırız. Niye hep suskun olduğunu o gün anlamıştım.

Bunu anlatmamın sebebi ise ercan abi bi telefon aldı. Yanlış bilmiyorsam kızdan veya kızın yakınından. Ercan abiye durma git dedim. Yaklaşık 4 hafta geçti.

Babası kızın üzüldüğünü görünce insafa gelmiş evlendirmemiş.
Çağla ise ercan abi kendine yeni bir hayat kursun diye dönmemiş. Tam 9 yıl sonra tekrardan buluşup evlendiler.

Seven hep mi üzülür ? Hayır. Aşkının peşinden koştuğu sürece hayır.

Buraya kadar beyler okuyan herkese teşekkür ederim

Saygılarımla.

Ercan abiye olanları anlattım. Yüzünde buruk bi gülümseme oluştu. Derdin bu muydu lan dedi

Biraz havadan sudan konuştuk ama unutamıyordum kızı beyler içim yanıyordu.

Kaldırdı beni kalk gel bir şeyler içeriz rahatlarsın dedi ercan abi. Bilmediğim bi mekana gittik rakı balık sofrasını kurdurduk içmeye başladık.

Normalde hiç zevk almayacağım içkide teselli bulur olmuştum halime acıyordum. Aradan yarım saat geçti ercan abi benim 2 3 katım kadar içmişti ve konu sürekli ben olunca konuşacak bir şey kalmamıştı.
Girdim lafa :

B : Abi sen niye evlenmedin şu yaşına kadar hem ailen nerde ?

E : Ailemi yıllar önce kaybettim. Başka şehre taşındım bi kız gördüm vuruldum.

Kendi derdimi unutuvermiştim o anlattıkça daha çok içiyorduk.

Bundan sonraki kısmı ercan abinin ağzından anlatacağım.

hayır hep değil ama üzüldüğü zaman onun için güçlenmek adına bir fırsat olur bu

Telefonu cebime koydum oturdum mahallenin ortasına ağlıyorum. Arkamdan birisi geldi yüzümü çevirip bakamadım çokta önemli değildi o an benim için.

Ercan abinin sesini aldım. Sürekli suskun olan birisiydi. Gel zaman git zaman biz bu adamla çok yakın olmuştuk. Öncelikle size adamdan bahsedeyim esrarengiz tiplerden , pek konuşmayan soğuk birisiydi ercan abi.

Ercan abi (E) Ben (B)

E : Ne oldu kardeşim

B : -Kafamı hafif yukarı kaldırarak- boşver be abi

E : Lan ağlıyor musun sen kalk bakayım

Ayağı kalktım beni evine zütürdü. Kimi kimsesi yoktu zaten içeri girdik oturduk.

Sakaryaya taşındım 1+1 küçük bir ev tuttum. Her gün işe gidip geliyorum. işim ne diye soracak olursan hastanenin yemek listesiyle falan uğraşıyorum yaptığım pek bir iş yok.

Hayatım çok sıkıcı geçiyordu. Yine eve doğru yürüyordum. Ta ki onu görene kadar..

Öyle güzel gözleri vardı ki gördüğümde kilitlendim. Siyah saçları kahverengi büyük gözleri. Bir gülümsemesi var bir ömre bedel.

Sakarya erenler sağlık ocağının karşısındaki park hiç unutmam. 22 yaşındayım kanım kaynıyor tabi o yaşlarda yanına gidiyim ne kaybedecem diye düşündüm.

Erhan abi bizimkine yürüyor

Sene 90lar

Gençlik yıllarımdı ailem misafirliğe gidecekti ben ise evde oturup sınavlara hazırlanıyordum. Hava kararınca kapıya polisler geldi ve ailemin bir trafik kazası geçirdiğini söyledi.

Hastaneye gittim babamı göstermediler annemi ise ameliyata almışlardı sabaha kadar bekledim babam buraya geldiğinde zaten vefat etmiş ne kadar uğraşsalarda nafile.

Annemin ise beyin kanaması varmış. Operasyon başarısız olmuş. Kısacası şu hayatta tek kalmıştım.

Amcam isteksiz bir şekilde onlara gidebileceğimi söyledi benim içinde iyi olurdu aslında tek kalmamak. Sınava girdim memurluğu kazandım başka şehre taşınma kararı aldım.

Maaşımla hem kendime yeni bi hayat kuracaktım hem de amcamdan ayrılacaktım.

Cumartesi oldu pazar oldu günler geçti kızı hiçbir yerde göremiyordum. Bir gün yine işte oturuyordum kalk dedi içimden bi ses.

Kalktım üst kata çıktım kızın evine gidecektim iyiden iyiye meraklanmıştım. Tam kapıdan çıkarken yine bana her şeyi unutturan o güzel gözleri gördüm. Ağlıyordu bu defa. Yanına gittim telaşlı bir şekilde ne olduğunu sordum.

Annem diyip bağırmaya başladı yanına oturup sakinleşmesini bekledim. Birkaç dakika sonra bana dönüp sana güvenebilir miyim diye sordu

Başımla onayladım.

K : Babam annemi aldatıyormuş. Annem öğrenince intihar etmeye kalktı hastaneye getirdik ama durumu kötü diyorlar.

Sigaramı çıkardım o anlattıkça dinliyor ben de ağlıyordum.

Ercan abi bunları anlatırken saat bayağı geç olmuştu içtikçe içmiştik. Meyhane sahibi geldi saat geç oldu kapatıyoruz dedi hesabı ödeyip çıktık.

Ercan abinin evine gittik ağlıyordu eli titreyerek dolabından bir şey çıkardı. Çağlanın yazdığı mektuptu bu. Elime aldım gözüm tekrardan doldu.

E : Bu sende kalsın. Benim bir hatıram olarak , onu bir daha göremeyeceğimi biliyorum

B : Abi bu mektubu al aşkının peşinden koş elbet bir gün görürsün onu

Mektubu geri uzattım.

Merhaba diyip gülümsedim , karşılık verdi çok sıcakkanlıydı.

Havadan sudan konuştuk ama ilerleme kat etmiştim ismini bile öğrendim Çağlaymış.

Nerede oturduklarını sordum karşı binayı gösterdi. Sevinmiştim onu bir daha görebilme şansım vardı.

8 9 yaşlarında küçük bi erkek çocuğu gelip abla sıkıldım gidelim demesiyle muhabbetimiz bitti. Görüşürüz dedim arkasını dönüp bana baktı giderken. O an ki mutluluğumu anlatamam. Bi ümit vardı benim için. Eve gittim radyodan şarkı dinlerken uyuyakalmışım.

Odamı ona vermiştim. Bir yastıkla battaniye alıp salondaki koltuğa geçtim uyumuşum.

Uyandığımda güneş doğuyordu ve bi ses almıştım. Odaya gidip baktım yatak boştu. Yastığın üzerinde bir kağıt gördüm alıp okudum.

"Sen benim hayatımda tanıdığım en iyi insansın. Ama ben senin yanında kaldıkça sana zarar verdiğimin farkındayım. Babamın sana zarar vereceğinden korkuyorum inan bana gitmem ikimiz içinde iyi olacak. Kendine iyi bak. "

Kağıdı atıp kapıya doğru koştum.

Sabah oldu hazırlandım çıktım. Parkın önündeki durakta beklemeye başladım. Aslında pek uzak değildi ama sabah sabah yol yürümek istemiyordum. Arkamdan birisi günaydın dedi döndüm baktım , evet o kız.

Nasıl mutlu olduğumu anlatamam. Günaydın dedim.
Çark caddesine alışverişe gideceğini söyledi. Yoluma ters olmasına rağmen bende oraya gidiyorum dedim bindik yola çıktık. Biraz gezip dolaştık hatta yemek bile yedik. Artık birbirimize yaklaştığımızı söyleyebilirim.

Normalde egolu birisi değilim ama o da bana karşı boş değildi hissediyordum. O eve döndü ben de hastaneye çabucak gittim.

Sabah erken çıktığım için işe geç kalmamıştım. işteyken bile dikkatsizdim sürekli onu düşünüyordum.

Ciğerim çürüdü okumuycam amk

Okuduğunuzu belli edin beyler.

Evet şimdi uzulebilirsin

Aradan zaman geçti bir kez denedim teklif etmeyi ama cesaret edemedim.

Bu sefer kararlıydım. Biriktirdiğim parayla yüzük aldım işten yakın olduğum 1 2 arkadaşın yardımıyla tanıştığımız parka ışıklar havai fişekler yerleştirdim.

Çağırdım diz çöktüm benimle evlenir misin dedim. Elim titriyordu zaman benim için durmuştu gözümün içine bakarak evet dedi.

En kısa zamanda nikah için gün alacaktım.

Merdivenleri hızlıca indim parkın yanındaki durağa kadar koştum arabayla yanımdan geçti.

Son kez onun güzel gözlerini görüyordum. Gidiyordu.. beni bırakıp gidiyordu.

Ama ona hiç kızamıyordum ne yapalım kaderimiz bize gülmüyor be.

Sen otur ben 2 kahve alıp gidiyorum dedim. Tepki vermedi yere bakıyordu. Gidip annesinin kaldığı yeri hemşirelerden öğrendim doktoruyla konuştum durumu çok kötüymüş. Bileklerini kesmiş derin bir şekilde.

Ben de bu acıları yaşadım nasıl olduğunu bilirim onun yanında olmak istiyordum. 2 kahve alıp döndüm

B : Peki baban nerde şuan ?

K : inan hiç umrumda değil nereye giderse gitsin artık bizden uzak olsun.

Birkaç saat sonra annesinin vefat ettiğini öğrendik. Ailede bir tek Çağla ve küçük erkek kardeşi vardı.

Cenaze işlerinde yardımcı oldum.

Günler böyle ilerledi. Kız gün geçtikçe bana yaklaşıyordu ama hayattan uzaklaşıyordu. Annesini ve babasını kaybetmesi onu çok üzüyordu. Hem bir de bakacağı erkek kardeşi vardı.

Bir çözüm bulalım dedik. Çocuğu teyzesinin yanına yolladık ve her hafta onu kardeşinin yanına zütüreceğime dair söz verdim. Zor da olsa kabul etmişti.

Birbirimize sevgilim aşkım canım cicim demesekte birbirimizden hoşlanıyorduk bu apaçık ortadaydı.

Birkaç hafta sonra evlenme teklifi edecektim. işi fazla uzatmak istemedim.