+1
Ben seni çocuklar gibi sevmiştim, hani anlarsın ya. Bir çocuk her gün sarılarak yattığı ayıcığını nasıl seviyorsa öyle sevmiştim seni. Sokakta balon satan birilerini görünce ağlamaya başlar ya işte o kadar çok istiyordum seni. Benim sevgim çocuklar kadar saftı . Yanında olmak istiyorum. Sen bilmesende senin geçtiğin yollardan defalarca yürümek, kokunu yaydığın sokakların bütün havasını solumak, dönüp arkana baktığında beni fark etmeni istiyorum. Elini tutmak, tuttuğum anda zamanı durdurmak, hayatın o tüm işleyişini aşkımızla durdurmak, senden başka hiçbir şeyin farkında olmak istemiyorum.
Seni anlıyorum derler ya her şeyi bilmeden. Beni ne zaman anlarsın biliyormusun; Birini delicesine sevip yüreğine gömmek zorunda olduğun zaman, Sana onu sorduklarında gözlerin dolu dolu unuttum dediğin zaman, her ayrılık şarkısı çaldığında yüreğinin bedenine sığmadığı zaman. Onu gördüğünde mutluluk her zerreni sardığı zaman, o sana olmaz dediğinde ölmeden ölümü tattığın zaman. işte o zaman anlarsın "BENi". Ben aşık olmak istemiyorum ki, ben başımı yaslayıp müzik dinleyebileceğim birini arıyorum.. Sıkılmadan saatlerce konuşabileceğim birini.. Gittiğimiz yerleri beraber keşfedeceğim birini, ben ağlarken göz yaşlarımı silip ağlama diyecek birini.. Gözlerime mutlulukla bakan birini arıyorum ben. Bütün günün sonunda biten paramız yüzünden metrelerce yolu yürüyeceğim birini istiyorum.. Zamanla aşık oluruz belki, ama tanıyıp yaşayıp aşık olmak istiyorum.
Hani böyle seversin seversin, çok seversin. Olsun istersin, bu sefer olsun her şeyi beraber yapalım, sadece biz olalım istersin, hem de her şeyden çok. Seversin seversin olmaz, hiç olmaz, biraz bile olmaz. Sonra sevmelere küsüyor insan işte. Ama ben küsmdeim hala SENi SEViYORUM. Bunaldım her gece ağlamaktan bunaldım seni böyle sessiz, sessiz beklemekten, bunaldım sensiz hayaller kurmaktan, bunaldım sensiz yaşamaktan, bunaldım, hasret beni benden aldı, ama TEK bir şeyden bunalmıyorum, seni sevmekten.
Ağlamak sorun değil de, insan bazen karanlık bir oda yerine aydınlık bir omuzda dökmek istiyor göz yaşlarını. Haykırmak sorun değil de, insan bazen 'keşke' yerine 'seni seviyorum' demek istiyor. Pişman olmak sorun değil de, insan bazen tanıdığım güne' yerine geç tanıdığıma demek istiyor. insan olmak sorun değil de, insan da bir insan istiyor.
Sevsen beni. Gözümün içine baktığında kendini kaybedecek kadar çok sevsen. Nefes almak gibi olsam senin için. Öyle sevsek ki, 'seni seviyorum' cümlesi anldıbını yitirse. Gülen gözlerin, gözlerimin tam içindeyken çeneni ısırarakseni sevdiğimi. Ve anlasan. Cevap versen; sarılıp kokumu ilk kez nefes alıyormuşcasına içine çekerek. Ve anlasam. Bi evimiz olsa seninle. Bilirsin, vanilya kokulu. Kapısında turkuaz bir saksı ve beyaz çiçekler olan bi ev. O eve girmek için saatleri saysam. Hep o anın enerjisiyle geçirsem günü. Ve girsem. Vanilya kokusu. Saat aynı, 6 ya çeyrek kala. Gelsen. Sütlü kahveler yapsam sana. Önce kahveyi koklasan, sonra beni. Kafanı boynuma sokup öpsen, öpsen.. Kaçıp kurtulsam sonra kollarından. 'Acıktıım!' diye bağırsam. Belimden sarılsan yine, 'Şımarma da makarnaları getir' desem gülüşümü saklayarak. Makarna yapsak birlikte. O mutfak makarna değil, huzur koksa ama. Öyle ki ahşap beyaz iskemlelerinde bile oturanın gözlerinin içi parlasa. Bitane içicrk olsa en sevdigimizden Onu içip bir film izlesek seninle. Filmdeki Londra'da tanışıp Paris'te evlenen o çifte baksak ,sonra sağımıza çevirsek kafamızı ve o kocaman mavi çerçevedeki siyah beyaz resmimize baksak bir de. 'En güzel aşk filmi biziz!' desek aynı anda. Dudakların bir kez daha benim olsa, kanıtlarcasına. ispatlarcasına bu aitliği. Bu eve, duvarlara, krem rengi o koltuğa. Yanımızdaki sehpaya uzatsam kolumu, ekoseli battaniyemizi alsam. 'Adım atmaya üşeniyorum' desem fısıltıyla. 'Burda uyusak?' Aynı ses tonuyla cevap versen. 'Sarılacaksak, farketmez.' Orda o koltukta uyuyakalsak birbirimizin nefesiyle. Ve ertesi güne senin ellerini yüzümde hissederek başlasam. Güzel olmaz mıydı?
Tümünü Göster