ikinci şiirim dahagzel ondan başlayabilirsiniz
`yoksun ya serkan
`
yoksun ya, güneş doğmuyor serkan,
her entryde hüzün var,
gibertmeler bile dost değil,
her capste yüzün var.
yazarlığımda kokun var,
her kasapda yüzün var,
sen yoksun ya sanki erken boşalmışım,
sen yoksun ya çıldırmış gibimi doğramışım,
sen yoksun ya hep anan yanımda şarkısını çalmışım
sen gemilerdesin,
yoksun gelemiyorsun,
yoksun ağlatıyorsun.
ne başlıklarımız vardı,
inci beni anlayacaktı,
gib düştü umutlara,
böyle mi olacaktı,
korkuyorum tahirden,
böyle mi olacaktı,
sen yoksun ya şimdi bomboş olan biten,
sen yoksun ya gözyaşım pişmanlık saklar,
sen yoksun ya umrumda mı yaraklar,
sen neredesin bro,
yoksun beni gibmiyorsun,
yoksun niye yazmıyorsun.
inci kısaparmak...
diğer bir şiirim..
adı serkan
adı serkan'dı,
adını zütüme yazdığım.
gemide alev alev,
adı serkan'dı unutamadığım.
ay tutulurken züt deliğinde,
bir am buldum, bir gib yitirdim...
dev bir yannanın gölgesinde.
büyümüştür pipisi,
belki boşalmıştır, yeryüzünde.
belki de hala boşalıyordur.
kuytu bir köşesinde geminin.
yabanıl bir coninin gibi vurdu zütüne,
dötüncü binlere doğru ağır aksak
devriyeler başında gibişirken,
uzayıp gidiyordu, ince, narin bir yannan.
'zütür' dedi, 'zütür beni de malign'.
o,ardımdan ağladı dokunaklı,
ben, iktidarsızlığımdan.
adı serkan' dı, unutamadığım.
ezberlemişti hiç tanımadığı 'ekşi''yi.
hep 'ekşi' diyordu,
herkese 'ekşi'.
kıvrık yannanlar arasından,
mahzun mahzun yalarken.
dilerim, bitmiştir gibine asılması.
sarışın, beyaz, esmer yazarlarınn,
bölünen nesilleri arasında.
durgun sulara atmıştır adminlğini,
belki de eşcinseldir, tahirdir sperm kokulu,
çocuklarına...
adı serkan'dı.
gözyaşlarıyla bulutlandı yazarların zütleri.
doğmanın vajişşşş öyküsüyle,
filikalardan düşen bir yannan gibi,
tekmeledi bacısını.
koştu, yannanıma sarıldı.
lanet okudum, azgınlığıma,
lanet okudum, o günahkar yarrağa.
'anne' dedi, ağladı.
yırtılan ipek sesiyle.
'anne' dedi, ağladım, yüreğim paramparça..
çok isterdim, ona anne olmayı.
olmadı, olamadım.