/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +2
    dışardan gelen çığlık sesine uyandım. kan ter içinde banyoya girip elimi yüzümü yıkadım. sonra hemen kimin neden ve ne için çığlık attığına bakmak için balkona çıktım. yaklaşık 10 - 15 kişilik bir grup küçük bir kızı kovalıyordu, ama nasıl oluyorsa kız onlardan daha çevik ve daha hızlıydı. peki neden kovalıyolardı? her türlü mevzu çıkma ihtimaline karşı yanıma demirden yapılmış sağlam beyzbol sopası aldım ve aşağı indim. garip bir şekilde apartmandan hiç ses soluk çıkmıyordu normalde bu saatlerde alt komşudan pompa sesleri gelirdi. apartmanın kapısına yaklaştım bir silüet görünüyordu buzlu camın arkasından. içimden bi his sopamı sıkıca tutmam gerektiğini söylüyordu. içimdeki sesler beni hiçbir zaman yanıltmadı. sopamı çıkartıp sımsıkı kavradım. mahallede çokça mevzu çıktığı için sopayı kullanmakta tecrübeliydim. otomatiğe bastım kapıyı açtım karşımda gördüğüm bir hayvan değildi, insan hiç değildi. bu neydi lan?
    ···
  2. 2.
    +1
    Devam pnpa ben okuyorum
    ···
  3. 3.
    0
    internet kafayı yedi okuyan varsa kusura bakmasın ben yatıyorum yarın müsait olursam yine yazarım
    ···
  4. 4.
    0
    Yazsana moruq
    ···
    1. 1.
      0
      ölüyorum aq 2 gündür yollardayız restorantın intiyle gireyim dedim
      ···
  5. 5.
    0
    teknik servisin önüne geldik. kepenk vardı kaldırılabilirdi ama çok fazla ses yapardı. bu aylakları bize çekebilirdi. yine de denemeye karar verdik. Serra bir taraftan ben bir taraftan kaldırmayı denedik. daha ilk 1 cm de bir silahın çıkarabileceğinden daha çok ses çıkardı ve gizlenen veya uyuyan aylaklar ortaya çıkmaya başladı. ne yapacağımızı bilemiyorduk. elime hızlıca sopayı aldım sıkıca kavradım.hem etrafıma hızlı hızlı bakıyordum hem de ne yapmamız gerektiğini düşünüyordum. kepenki kaldırmayı deneyebilirdik, riskli bir işti üstelik içerde aylak olup olmadığını bilmiyorduk hem de muhtemelen birimizin koruma olması, diğerinin de kepenki kaldırabilecek kuvvete sahip olması lazımdı. ben her ikisine de uygundum ama Serra değildi. ben bunları düşünürken yanıma baktığımda Serra yoktu. ulan içeri de girmemişti nereye kayboldu bu kız? tek başıma kaldığımı düşünmeye başlamıştım. bana doğru yaklaşan iki aylak gördüm. hakka sığınarak en yakınımdakine Allah ne verdiyse vurdum. anında yere kapaklandı. ikincisi ise uzaktadır sanıyordum, yanılmışım. ani bir refleksle kolumla bana saldırmasını önlüyordum. ama kolları rahat durmuyordu. elleri yüzüme doğru ilerledi, sopayı sıkıca kavramadan vurursam hiçbir etki etmeyeceğini biliyordum. sopayı kavrayana kadar bir şekilde tutmam lazımdı.

    sopayı sıkıca kavradım tam elleri yüzüme ulaşmıştı ki bir anda üzerime yığıldı. kafasının arkasında tornavida vardı. üstüme yığılan bedeninden kurtulduktan sonra karşımda tanıdık bir silüet vardı.

    + Serra?
    ···
  6. 6.
    0
    - efendim.

    yüzünde korkmuş bir ifade vardı. yüzüne aylaktan dolayı kan sıçramıştı. bembeyaz kesilmişti.

    + nereye kayboldun sen !
    - servise girişi arıyordum.
    + beni gibtiğimin zombileriyle başbaşa bırakarak mı yaptın bunu ?
    - ...
    + buldun mu bari?
    - hıhı
    + iyi

    galiba fazla sert çıkmıştım. normalde trakyalı olduğum için rahat bir insandım kolay sinirlenmem asla kin gütmezdim. ama o an ne olduysa içimde bir sinir vardı bu kıza karşı. beni ölümle başbaşa bırakmak beni deliye çevirmişti. kızın bozulduğu her halinden anlaşılıyordu. şu gibtiğimin kıyametinde bile daha önce nasıl davrandıysam öyle davranacağım. öncelikli hedefimiz annemi bulmak olacak. babam olsa şimdiden nasihate başlamıştı...

    == 5 YIL ÖNCE
    ===

    babamla bir restorana oturduk. annemle kavga etmişlerdi. kafasının dağılması lazımdı. alışmıştım böyle durumlara, küçüklüğümden beri hep aynıydılar. babam rakı ve peynir söyledi. sporcu olduğumu bildiği için bana da balık ekmek söyledi. babam her rakı içtiğinde tavsiye verir. bu sefer farklıydı ama. bu sefer gerçek bir tavsiyeydi. bu zaten son kez yaşanıyordu

    bak oğlum bu dünya fazla gibtiritaktan ayağını denk almalısın. kendine bir kız bul, aşık ol. benim gibi sersefil aşık olma tabii. liseyi annen için bırakmıştım. deli gibi aşıktık birbirimize. yaşımızın tutmasını bekledik, aptal gençlik kafası. okusana okulunu evlenene kadar. evlendik. sen doğdun. doğduğun gün bir erkek bir erkeğe aşık olabilir mi diye sordum kendime. olurmuş be oğlum. sen benim birtanemsin. sen olmasan bu hayatın benim için bir anlamı kalmazdı. sakın kendini suçlama annenle ettiğimiz kavgalar için. çünkü seninle bir alakası yok. annen hiçbir zaman seni istemedi. senin aşkımıza bir engel olacağını söylerdi hep. ben içimden kolum kadar velet bu büyük aşka nasıl engel olabiliyormuş diye sordum hep. evlat aşkı bambaşkaymış be oğlum. işin garibi de, iki insana birden aşık olmak çok zormuş. birini memnun etsen diğeri memnun değil. ben artık ne yapacağımı şaşırdım oğul. şunu unutma yeter ki:

    ben senin her zaman yanında olacağım


    3 sene sonra akciğer kanserinden kaybettik kendisini.

    ama o hala yanımda...
    ···
  7. 7.
    0
    o gün bugündür kimseyi üzmem. çünkü babamı sadece kanser yormadı. sevdiklerinden aldığı darbeler ruhsal anlamda da kanser etti onu.

    oto galerinin içerisine girdik. Serra bana servise giden yolu gösterdi. tek sorun kapının kilitli olmasıydı. kapıyı tekmelemeye başladım.

    - napıyorsun !
    + kapıyı açıyorum.
    - sessiz bir yol bulamadın mı
    + dışarı çıkıp aylakların buraya gelen seslerini duymak ister misin? yeteri kadar ses yaptık.
    - tamam yapabileceğim birşey var mı?
    + aylakların yaklaşıp yaklaşmadığını haber verebilirsin.
    - tamamdır

    Serra galerinin cdıbına doğru koştu, aylakları dikkatlice izliyordu. ben de kapıyı açmaya koyuldum. sokayım neden içerden giriş aramak aklımıza gelmedi ki şimdi bu arabayı nasıl çıkartıcaz? biz kapıyı açana kadar aylaklar buraya baskını yapardı. kapıyı açmalıydım, sonrasını düşünmek için daha zamanımız olurdu. tekmeyle olacak iş değildi bu. kapı tahtaydı evet ama yine de ekstra güç istiyordu. sopayı çıkarma kararı aldım. sopanın dipçiğiyle kilide vurmaya başladım. sopayla olacak iş değildi. bize keskin bir alet lazımdı. gözüme yangın durumunda camı kırıp alabileceğimiz bir balta çarptı. bunu nasıl kimse almamıştı? camı kırıp baltayı aldım. baltayı almamla beraber Serra yanımda bitti.

    - çok yaklaştılar
    + hasgibtir HASGiBTiR

    acele etmeliydim. baltayla kilide vurdum... açılmadı.. bir kez daha... son bir darbeye açılacak.
    galeriden bir ses geldi. camlardan biri kırılmıştı. hasgibtir içeri girmeye başladılar. son darbeyi indirdim kapıya. sonunda kapı açılmıştı. içeri girdik Serrayla. kapı kırık olduğu için kapanamazdı. bişeyle bloklamalıydık. ama neyle? takım dolabı gözüme çarptı, kapının hemen sağındaydı. hemen ittirip kapıyı blokladıktan sonra kendimi yere attım. kepenklere vuran aylakların sesi geliyordu. başarmıştık ulan bundan sonra anneme gidiyorduk.

    ayağa kalktım arkama bakmadan.

    + uzun süre burda bekleyecek gibiyiz.
    - ...
    + sana uyar mı hanımefendi?
    - ...
    + noldu sesin soluğun çıkmıyor .d
    - ...
    + harbiden noluy-

    h-a-s-g-i-b-t-i-r

    karşımda 4x4 bir range rover duruyordu aq kızın dili tutuldu galiba. arabayı incelemeye koyulduk. önce depoya baktık. yarıya kadar doluydu. dışarda kalan benzin bidonlarını da hesaba katarsak depoyu fulleyebilirdik. akü doluydu. motorun durumu da sağlamdı. şans bizden yanaydı.
    Tümünü Göster
    ···
  8. 8.
    0
    2 ay sonra ay em bek eheuehe

    neyse yazayım bari bir iki şey mobilden yazdığım için fazla hızlı olamam

    şansın bizden yana olması ayakların kepenkleri dışarısında olduğu gerçeğini değiştirmiyordu. arabayı bulduk iyi hoş ama nasıl çıkartacağız. kara kara bunları düşünürken dışardan bir ses duyuldu. galiba bir havan mermisi binaya çarpmıştı, bina yıkılıyordu. bütün ayaklar sustu, bütün sesler durdu. etrafımızda noluyor bilmiyorduk ama ordu yakınlardaydı. arabayı çıkarmadan önce dışarısını kontrol ettik. ilk geldiğimizde gibiydi, hiçkimse yok. kepenki kaldırıp arabayı çalıştırdım. lanet olsun ki sürmeyi bilmiyorduk. boş arazide sürmüşlüğüm çok ama bu gibi yollarda heyecanlanmamak mümkün değildi. besmele i çekip kontağı çevirdim, debriyaj basıp vitesi bire attım. debriyajdan yavaşça ayağımı çektim ve gaza yavaşça bastım. sakin bi şekilde kalktık, en başarılı kalkışım oldu galiba. sırada bıraktığımız çantaları bulmak vardı. hatırlamaya çalıştım. nasıldı, nasıldı, NASILDI LAN. sağ tarafta apartman vardı, ama henüz inşaatı bitmemişti. ara sokaktaydı ve sokağın sonunda tel örgü vardı. sol tarafta ise park vardı. bu ara sokağı genelde tinerciler kullanırdı. tamamdır bu da halloldu. çöp konteynırına yaklaştık çantaları alıp bagaja attık. sırada annemi bulmak var ama önce Serrayla konuşman lazımdı

    +annemi bulmam lazım, eşlik etmek ister misin
    -başka bir seçeneğim yok zaten
    +bak tanıdığın ya da sevdiğin biri varsa onu da arayabiliriz. şu an annemden başka kimsem yok benim.
    -benim de kimseyle görüşecek halim yok. bas gaza gidelim
    +depresyona girmek şu an ihtiyacımız olan en son şey, lütfen güçlü kalmaya çalış
    -denerim
    ···
  9. 9.
    0
    dikkatlice kullanıyordum arabayı. hiçbir yere çarpmak istemiyordum. bir de arabanın kazasıyla uğraşamazdık. annem iki sokak altımızdaydı. evin anahtarı bende vardı, herhangi birşey olursa rahatça girebilmem için vermişti annem. onu da ölü bulursam artık yaşamamın tek sebebi yanımdaki kız olacağı aşikârdı. başarılı bir frenden sonra evin önünde durduk. Serra arabada kalmayı tercih etti. birşey olursa diye sopayı ona bıraktım. anahtarı alıp dışarı çıktım. apartman kapısını açarken derin bir iç çektim. Allaha yalvarıyordum ölü bulmayayım annemi diye. 1. katı geçtim 2. katı geçtim 3. kata geldim. durdum, içimden bir ses kapıyı açtığımda hiçbirşey eskisi gibi olmayacak diyordu. anahtarı kilide soktum, çevirdim kapıyı açtım. salona baktım kimse yok, mutfak temiz, tuvalet temiz. yatak odasının kapısı kapalıydı. buzlu camların arkasında bir silüet vardı. annem olmalıydı kapıyı sevinçle açtım

    +ANN-

    HASGIBTIR LAN

    annemin ayakları yere değmiyordu, havada sallanıyordu. asmıştı kendini. dizlerimin bağı çözüldü, yere yığıldım. bebek gibi ağlamaya başladım. olamazdı lan olamazdı. hayatta kalan değer verdiğim tek insandı o. o da beni bırakıp gidemezdi. gitmişti lan o da gitmişti yapayalnız kalmıştım. ağzımı bıçak açamıyordu, resmen sessiz ağlıyordum. yavaşça ayağa kalktım. annemin ölü bedenine bakamıyordum, bakmak istemiyordum. odanın etrafını araştırmaya koyuldum. belki son bir not bırakmıştır diye. bırakmış, dolabın üstünde duran kağıdı aldım. okumaya başladım.

    "Oğlum,

    Eğer bunu bulursan bilmiş ol ki ben şu an bu kağıdı bulduğun odada, tavanda sallanıyor olacağım. Hayatta kaldıysan bu notu çoktan bulmuş olman lazım.

    Babanla neden kavga ederdik biliyor musun? Çünkü hiçbir zaman seni istememiştim. Çünkü doğacak çocuğun babandan olmadığını biliyordum. Babanı aldattım evet. bunun için her gün kavga ediyor ve seni bu işin dışında tutuyorduk. beni affetmezsen seni anlarım. babandan olmasan bile benden bi parçasın. seni çok seviyorum bunu asla unutma.

    Sevgilerle, Annen. "
    ···
  10. 10.
    0
    eğer bir çekicimiz olsaydı çok rahat hallederdik ama zaten arabayı zor bulmuşuz çekiciyi nasıl bulucaz? aklımda binbir türlü fikir uçuşuyodu. diğer arabaların el frenini çekip ittirsek? olmaz 2 gün orda kalmamız gerekir kaybedecek zamanımız yok. araba rampanın üzerinde çalıştırıp diğer arabaların üstünden geçmeyi deneyebiliriz. oha aq çok saçma olurdu kırılan camlar lastikleri patlatabilir hem boşluklara da takılabiliriz. arabanın benzinini başka sağlam bir arabaya aktarabiliriz. yok lan delilik bu-

    ne deliliği olm çok güzel fikir dedim kendi kendime. Serraya söyledim o da onayladı ve çıkışa en yakın ve en iyi arabayı seçtik. araba ford mustangdı. hayatım boyunca hep böyle bir arabam olsun istemiştim. tek problem benzini çekecek hortum ve benzini ona ualştıracak bir bidonumuz yoktu. en yakın petrol istsyonu ise 50 km ötedeydi. teknik servis kısmına baktık. orda muhtemelen bir araba için ihtiyacımız olan her şey vardı. işler tıkırında ilerliyordu. biraz fazla tıkırında...
    ···
  11. 11.
    0
    Serra kolumdan çekiştire çekiştire apartmana soktu beni. galiba bu apartmanın dairelerinden birinde oturuyor. sonunda bir dairenin içine attık kendimizi. woodville tarzı döşenmişti bütün ev. garip. genç odası olduğunu sandığım bir odaya girdik. Serra hemen kapıyı kitleyip kapıyı blokladı. sapık çıkmasın sakın aq.

    + tamam artık konuşabiliriz
    - neden kapıyı o kadar kilitledin ki?
    + zombiler...
    - aahahaha güldürme onlar gerçek değil.
    + az önce onlardan 3 tane öldürdün.
    - bana insan gibi gelmemişlerdi
    + zombi oldular o yüzden insana benzememeleri normal
    (abla nereye domalalım)
    - hala şüpheliyim
    + bak 3 gün önce devlet açıklama yaptı çok kötü bir salgın yaklaşıyor her türlü hastalık için önleminizi alın denildi.
    (olm ben kaç gündür uyuyorum aq)
    + kimse salgının bu denli büyük olacağını tahmin edemedi. medyanın ve doğaseverlerin şişirmesi zannettiler
    (onların da aq zaten)
    + sonra olaylar boy göstermeye başladı.
    - 3 gündür tek başına mısın?
    +...
    - sen... ağlıyor musun?
    + annem ve babamı bu aylaklara kaybettim. beni kurtarmaya çalışırken öldüler.

    hasgibtir... benim annemi bulmak için hala bir şansım var ama. onu en son 2 ay önce evim için eşya eksiğini tamamlarken görmüştüm kim bilir ne oldu. neden salak depresyona girip telefon kullanmama kararı aldım ki. babam olsaydı böyle mi olurdu.

    - bu dükkanlarda kimsenin olmamasını açıklıyor.
    + şehirde neredeyse kimse kalmadı. herkes güvenli bir arazi arıyor.
    - bizim de aramamız gerekiyor öyleyse.
    + nasıl?
    - silivride bir arsamız vardı fazla lüks değil ama güvenlidir oraya gidebiliriz.
    + o kadar kolay değil.
    - kolay olacağını kim söyledi?
    (hep sen mi laf çakıcan aq)
    + ne zaman gidiyoruz ?
    - şimdi
    + ne? çıldırdın mı etraf aylak kaynıyor.
    - daha iyi bir planın varsa buyur. hem hemen yola koyulacağımızı sanma. daha mağazaları gezmedik.
    + o zaman şunu kaldırmama yardım et.
    - geldim

    birlikte kapıdaki bloğu kaldırdıktan sonra kendimizi hemen sokağa attık. şanslıyız ki etrafta hiç aylak yoktu. (evet twd yüzünden aylak diyorum) mağazaları teker teker dolaşmaya başladık. kışlık, yazlık, ağır, hafif ne kadar giyecek ve yiyecek varsa bulduğumuz en büyük çantalara doldurduk. ama bir sorun vardı. bu kadar çanta ve ağırlık yürüyerek taşınamazdı. bir araç lazımdı. ikimiz de reşit değildik ve araba kullanmayı ikimiz de bilmiyorduk. daha kötüsü ise etrafta tek bir araç yoktu. çantaları kimse çalmasın diye boş bir çöp konteynırına attık. yerini hatırlamak için de yanındaki binaları ezberlemeye koyulduk. sağ tarafta apartman vardı, ama henüz inşaatı bitmemişti. ara sokaktaydı ve sokağın sonunda tel örgü vardı. sol tarafta ise park vardı. bu ara sokağı genelde tinerciler kullanırdı. (beşiktaşlılara selam xd) yerini de ezberlediğimize göre artık araba bulmaya çalışabilirdik. aklıma ilk 4 sokak ötedeki oto galerisi geldi. ilk iş olarak oraya bakmaya karar verdik. etrafta hiç aylak olmaması çok garibime gitmişti. galiba sürü halinde dolaşıyorlardı. oto galeriye vardıktan sonra anahtar aramaya koyulduk. bir süre bütün galeriyi alt üst ettikten sonra hiçbirşey bulamayınca umudum kırılmıştı tam Serraya aramayı bırakması için sesleniyordum ki Serra bana seslendi.

    + antilop KOŞMAN LAZIM
    sopama sarılarak yanına gittim. tam aylağa vurmak için pozisyon almıştım ki:

    + bak anahtar arabanın içindeydi.
    - benzini var mı ?
    + ona bakmadım
    - tamam bana bırak

    anahtarı elinden alıp kontağa taktım... çalıştı... ÇALIŞTI LAN!
    hemen benzin seviyesine baktım. depo yarıya kadar doluydu. bu bizi değil silivri ankaraya kadar zütürürdü. araba 4x4 bir dacia dusterdı. bu çantaları rahatça taşırdı. tek sıkıntımız bu arabayı çıkarmaktı. galerinin tam ortasındaydı çünkü.
    Tümünü Göster
    ···
  12. 12.
    0
    5 gün olmuş la okuyan kimse yok yazq amk

    ben kimse okumasa da yazıcam ama tibini gibtiklerim

    devam...

    ülkeye birşeyler olduğu belliydi. en kısa sürede bir silah bulmalıydım. ev e-5'e çok yakındı ve oralarda bir poligon olduğunu biliyordum çünkü babamla bir kaç kez atış yapmaya gitmişitk. babamı çok özlüyordum. öleli daha 2 yıl olmuştu, öğrendiğim gün dünya başıma yıkılmıştı. poligona giderken etrafa iyice baktım. dükkanlar ve sokaklar bomboştu. istanbulda değil miyim lan ben niye kimse yok diye geçirdim içimden. dükkanlar boştu evet ama fazla boştu. hiçbir esnafın ciddi bir olay yaşanmadığı sürece eşyalarını veya arabalarını bırakacağını zannetmiyorum. sırayla bütün mağazaları dolaştım, belki yaşayan vardır diye ama yoktu. 12 milyonluk şehir tuzla buz olmuştu sanki. aklıma bu mağazalarda alabilidiğim kadar eşya almak geldi ama ya esnaf beni yakalarsa? ya hırsızz diye mahallede adım çıkarsa? bütün bu ihtimalleri hesap ederken arkamdan çok sesli bir çığlık geldi, kanım donmuştu resmen.

    - iMDAAAAAT!

    çığlığın geldiği yöne doğru koşmak mantıklı değildi ama nefes alan hayatta kalan biri vardı. hem bana ne yaşandığını anlatabilirdi. çığlık alt sokaktan gelmişti. alt sokağa doğru var gücümle koştum. karşımda 3 tane yaratık belirdi ne yapacağımı şaşırdım o yüzden sağdakinin kafasına bir sopa indirdim. o daha yerden kalkamadan üzerime doğru gelen 2. yaratığı da hallettim. 2 gitti 1 kal-

    diğeri nerde lan?

    bu sorunun cevabını galiba bir sonraki çığlıkta alacaktım.

    - YARDIM EDiiiiN!

    mağazaya girmişti aradığım insan 3. yaratık onu bir odada yakalamıştı, üstüne doğru yavaşça gidiyordu. insana yardım edene kadar aklımda tonlarca soru vardı. bu yaratıklar neyin nesi ? neden bizi öldürmek istiyorlar? neden çok yavaşlar? kaç gündür uyuyorum? bu sorular saniyeler içinde aklımdan geçerken yaratık adamın kolundan tutunca daha hızlı davranmam gerektiğini anladım. yaratık adamın eline doğru eğiliyordu. öpecek miydi? hiç zannetmiyorum. ağzını neredeyse 10 cm açmıştı. ısıracaktı. artık ne kadar sert vurdum bilmiyorum ama yaratığın beyin parçacıklarını görüyordum. adama döndüm

    - evet, sonunda bana ne olduğunu anlatacak biri. nasılsın
    + iyi, sayılırım
    - ?

    e bu adam değildi ki. bir kadındı.

    - ben antilop
    + ben de Serra.
    - evet bana ne olduğunu anlatacak mısın ?
    + burda olmaz güvenli bir yere geçmemiz lazım
    - tamamdır yolu göster

    sokakları ışık hızıyla geçmeye başladık. en sonunda bir apartmanın önünde durduk.
    Tümünü Göster
    ···
  13. 13.
    0
    yatıyorum ben beyler sabaha devam ederim mobilden yazmak çok zor
    ···
  14. 14.
    0
    okuyan olursa okusun diğerleri gibtir olup gidebilir zorla tutan yok sözlük anancı kaynıyor ne güzel xd

    devam...

    üzerime doğru geliyordu, ne olduğunu anlamadığım bir yaratık üzerinize gelirse ne yaparsınız? elinizde sopa varsa Allah ne verdiyse vurursunuz tabii. ben de öyle yaptım. öldürmek niyetinde değildim, o yüzden kafası hariç heryerine vurdum ama üstüme gelmekten vazgeçmiyordu. sanki yıllardır yemek yememiş gibi üzerime çullanıyordu. dayanamayıp kafasına sağlam bir darbe oturttum. yere yığıldı, hırsımı alamayıp bir kez daha vurdum, tekrar, tekrar ve tekrar. ilk kez birini öldürmüştüm ama bunu yaparken neden zevk almıştım? cesedi saklamalıydım. ne olduğu belli olmasa bile canlıydı. polis bunu görmemeliydi. kanlı sopamı temizleyip cesedi koymak için valiz aramaya koyuldum. eve koşup hemen bir valiz kaptım, cesedi de içine attım. bu kadar kolay mıydı? eşek ölüsü kadar ağır valizi sonunda çöp konteynırına atmıştım. garip bi his vardı içimde ama. sanki o varlıkla son kez karşılaşmayacaktım.
    ···
  15. 15.
    0
    Yarrrraaaak gibi yarıda bıraktım
    ···
  16. 16.
    0
    Pardon et 2nin anasıyla baş başa kalmıştım kusura bakma yat uyu
    ···
  17. 17.
    0
    Rez alınır
    ···
  18. 18.
    0
    Ananın çığlık sesidir
    ···
    1. 1.
      0
      bi dur gibtimin anancısı
      ···
  19. 19.
    0
    2 ay sonra tekrar görüşürüz ahauah
    ···