0
faik bey köyümüzün ileri gelenlerindendir, kendisi sehirde yasar ve yazları köyümüzü ziyaret eder. Yine bu ziyaretlerinin birinde; atımla dörtnala köy sınırlarına girdim ve saloon 'un önüne çektim atımı o sırada faik bey çinli terzimiz kwan-han chi den öteberi alıyordu. Atımdan indim ve onu bagladım hemen yanında bulunan keko isimli esege bindim hafif hafif gün batımına dogru uzaklasırken faik bey arkadan çıgırdı.
faik pustu: ulan siz köylü milleti hiç adam olmayacagınız lan hiç attan inip esege binilirmi.
ben: bre dıbına kodugumun putperesti sen o esegin gibini gördümmü
faik denyosu: heee gördüm nolacak
iç sesim: iste o sana... (neyse diye içimden gecirerek pis pis sırıttım
ben: ben o essege binmeyimde günün birinde o mu bana binsin bin.
faik hibinesi: nealaka lannnnn
ben: annene sor bin zamanında binmedigdi essege 9 aya kalmadı aldı kucagına sıpayı.
sessizce uzaklastım gözden kayboldum kızıl günesin altında. Tam gözden kaybolunca kosarak geri döndüm saloona ve oturup kankan kızlarını seyrettim bourbonumu yudumlarken.
özet: köylü millettin efendisidir. gib gib bakmayınlar ben demedim bu lafı...