sağ eller sike hikaye var

ağağağağğağa

ağağağağğağa

@48 boşaldı birader hızlı yaz inci erken boşalmaya geçti

hızlı anlat bin

çok detaya girion mk eksilicem artık

ağağağağğağa

Ben ise evde neden kimsenin olmadığının merakı içindeydim. Serpil ablaya sorduğumda ise Salı günü nihat abilerin halı saha günüymüş ve serkanda onla gitmiş.Ben serkanı iyi tanırdım playstationda bile winning eleven oynamazdı, garip garip oyunlar açardı. neyse dedim kendi kendime. Serpil abla cevap verdikten sonra nedense aramızdaki mesafenin yarıya düştüğünü farkettim...

Ben daha fazla uzatmak istemiyordum.ama zevkin doruklarındaydım.ben uzanırken onun belinden kavrayışım. onun hafifçe oturup kalkması, daha sonra o hastası olduğum göğüsleri sıkışlarım nirvanaya ulaştırmıştı beni zaten. sonra bi anda artık geldiğini hissettim ve serpil'e üstümden kalkmasını söyledim.o da anlamıştı birazda telaşlıydı ama seri bir biçimde üstümden kalktı.ben elime boşalmaya çalıştım.ama ilk atmıklar halının ucuna hafiften değmişti.Üstümü giyinip eve çıktım. Evde babam her zamanki gibi klagib ders çalıştınız mı sorgusunu yaptı.ben ise evet vs. geçiştirdim.ama vicdan azabı çekiyordum.

bu olaydan sonra serpil abla ile 1 kez konuşma fırsatı buldum ve kesinlike bunu unutmamız gerektiğini söyledim. zaten daha sonra serkanın ebru konusunda hedefine ulaşması ve serpil ablanın benden önce o marketçinin oğluyla (30 yaşlarında) bir şeyler yaşadığını duymam(rüveyda tarafından) ve aslında nihat abiyle serpil ablanın arasının çok bozuk olduğu, ayrılma seviyesinde oldukları ve nihat abinin o yüzden onlarla birlikte hiç tatile gitmediğini öğrenince vicdan azabım baya bi azalmıştı.

Saygılarımla quick *

Bundan yaklaşık 10 sene önce apartmanımıza taşınan Nihat abi, serpil abla ve benle yaşıt oğulları serkan çok yakın aile dostumuz olmuşlardı. Serkan 1-2 sene içinde en iyi arkadaşım olmuştu. Nihat abi içine kapanık biriydi, genelde işleriyle uğraşan, karşılaştığınızda seldıbını ekgib etmeyen ama muhabbeti olmayan biriydi. Serpil abla ise gayet sempatik ve rahat tavırları olan, annemin en yakın arkadaşı olmuş biriydi..

hızlı yazarsan dinleriz

ben hikayedeki serkan...
ben bu çocuğu yıllardır hiç sevmezdim. anasıda yolluydu zaten. gittim bunu bir güzel gibtim
ee tabi durum böyle oluncada kabullenemedi durumu.o günden beri yıllardır internette bulduğu her yere böyle hikayeler yazar durur...

Aradan yıllar geçti,bu 3 kişilik ailedeki herkesin karakteri iyice ortaya çıkmaya başlamıştı. Nihat abi karısının 1 dediğini 2 etmeyen biriydi. Serpil abla evin en baskın üyesiydi ve apartmanımıza taşındıktan 5 yıl sonra 1 çocukları daha olmuştu. Serkan ise tam benim kafamdan fırlama bir çocuktu. Girdiği her ortamda kendini belli ederdi.Ama ben her zaman ablamla annemin serpil ablayı ziyaret ettikten sonra eve dönüp mutfaktaki konuşmalarını dinlerdim.Çok ilgi çekici şeylerdi bunlar. Serpil ablanın bir gün bizim üst sokaktaki mini marketin sahibi Mehmet abinin oğlu Sedatla çok fazla muhabbet ettiğini(hiç tanımamasına rağmen), dükkandan kahkahalar atarak çıktığını söylediğini duymuştum annemin. Zaten benim ailem biraz tutucudur. Kadınların tanımadığı erkeklerle o kadar fazla muhattap olması belki annemin tutucu karakterine ters düşmüş olabilir ama ablamın anlattığı şeyi duyduğumda annemin söylediklerinin içi boş olmadığının birazda olsa farkına vardım...

Üstünden 1 hafta geçmemiştiki okuldan(Sanırım Lise 3) dönüp eve çıkıyordum.ben sabahçıydım, serkan öğlenciydi.ben eve vardığımda serkan çıkmış oluyordu. apartmanda merdivenleri ağır ağır çıkıyordum. Serkanlar 2. kattaydı bizim ev ise 4. kattaydı.1. katı geçtim ve 2. kata doğru çıkıyordum.Bi anda serkanların evinin kapısının açıldığını gördüm, serkan sanırım okula gitmemiştir diye düşündüm bi an.gitmeseydi iyide olurdu. okuldan eve gelince ders çalıştığım yoktu zaten iyi makara yapıyorduk.ama kapıdaki serkan değildi.Çok kısa bir şort ve 0 kollu baya iddaalı bi bluzla serpil ablayı gördüm. nasılsın serpil abla dedim.ama bunu derken bi yandan bacaklara kitleniyordum,bi yandan göğüslere. iyiyim sen nasılsın dedi ve gülümsedi. bende iyiyim teşekkürler dedim ve merdivenleri çıkmaya devam ettim.3. kata geldiğimde kapıyı kapatmıstı serpil abla. kapıyı neden açtığını ise anlayamamıstım...

ablam serpil ablanın balkonda çamaşırları asarken giydiği mini şorta takmıştı kafayı. aslında haksızda sayılmazdı. onlar 2. katta oturuyorlardı ve apartman kahvehane karşısıydı.Ben bile o adamların kaç kez serkanların evine kitlendiğine tanık olmuştum. Bütün bu olanlar bana serpil ablanın karakteri hakkında yeterince bilgi veriyordu. Aslında ben kesinlikle mini şorta falan takan bi insan değilim. bana göre yakışan giymelidir ve serpil ablaya gayet yakışıyodu.
Ben serkanlara çok az giden bir insandım. gerçi ilk taşındıklarında çok 15 yaşında olmalıydım ve çok sık gittiğimi hatırlıyorum. Serpil ablanın o zamanki rahat tavırları beni her zaman şaşırtıyordu. Mesela evin içinde giyim kuşamı gayet açık olan bir insandı ve bu tarzını eve badanacı, elektrikçi vs. kişiler gelsede değiştirmezdi.Bu bana hep garip gelirdi. sanırım ailemden kaynaklanıyordu birazda...

Kadınların beni en çok azdıran yerleride baldır kısmıydı zaten.o dolgun baldırları şortun aldından sıkıyordum. sağ elimide yavaştan kafasının arkasından kalça kısmına doğru ilerletmeye başlamıştım. Giydiği şort sanırım arkası lastikli önü düğmeliydi. Sağ elimi şortun arkadaki lastikli tarafından derinliklere indiriyor ve tanga tarzı daha geniş bir iç çamaşırın arka tarafında ulaştığımı anlıyordum. parmaklarımla bi andan serpil ablanın popoyu avuçluyor bi yandanda iç çamaşırın altına ulaşmaya çalışıyordum...

Serkanda garip çocuktu aslında. Tipi baya yerinde olan,bir sürü manita değiştiren ama nedense teyzesinin kızına takıntılı biriydi.Onu defalarca uyarmama rağmen bu sene köye gidersek kesin kayıcam ebruya(teyzesinin kızı) diyordu. Bunu dediği sene köye gitmeden önce serkan, serpil abla ile teyzesi, ebru ve bir erkek kardeşi(adını hatırlamıyorum) erikliye tatile gitmişler. Serkan baya sevindim demişti, köye gerek kalmadan ebruya hafif iş olayım bakalım yollumu diyordu. Ebrunun bir evetine bakıyordu her şey. Neyse bunlar erikliye devre mülke geçtiği gün serkan ebrunun odada olduğunu farketmemiş. dolabın kapakları açıkmış ve dolabın yanında geçip telefonunu almaya gidecekmiş.tam bu sırada dolabın kapaklarının arasında duran ebruyu görmüş. ebrunun bi anlık dalgınlığıyla göğüslerinin üst tarafından dizinin üstüne kadar sardığı bornozun üst tarafı göbeğine kadar gelmiş. serkan ilk defa ebrunun göğüslerini tamamen gördüm diye ağızlarının suyu akarak anlatıyordu...

Bu olaydan sonra serkanlara daha sık gitmeye başladım.O zamanlar sanırım playstation 1 vardı. kimi zaman playstation için, kimi zaman ders çalışmak bahanesiyle sık sık onlara gitmeye başladım. genelde serkanlara gittiğimde serpil abla olmazdı. serpil ablanın evde olduğu günlerden birinde playstation oynuyorduk ve serpil abla benle serkana çay ve kurabiye tarzı bir şeyler hazırlamıştı. Serkana mutfaktan seslendi kurabiyeleri alması için.ben nedensiz bir biçimde hemen atıldım ve serkana otur be olm alıp geliyorum hemen dedim. Mutfağa gittiğimde serpil abla sandalyenin üstüne çıkmış, üst mutfak dolaplarından birindeki kavanoz gibi bir şeyi indirmeye çalışıyordu. güç bela uzanıp aldı ve eğilerek bana uzattı. eğildiğinde göğüslerinin yarısına kadar ortaya çıktığını gördüm. gözümü alamıyordum ve serpil ablada bunu farketti. surat ifadesini değiştirmeden sandalyeden indi ve kavanozu geri verdim. Kurabiye ve çayları alıp serkanın yanına gittim...

Serkanda olan ebru takıntısıyla kendi kendime hep dalga geçerdim ama bu tarz bir şeyi serkanın annesine karşı kendime takıntı yapmak beni korkutuyordu. Serkan merdivenlerden ritimle çıkan biriydi onun geldiğini anladım ve hemen sütyeni çekmeceye yerleştirip televizyona kuruldum. anahtarı almıştı çıkarken, direkt kapıyı açıp girdi içeri. kolaları doldurdu. allahtan bir şey anlamamıştı...

Sağ el yüzük parmağımı değdirdikten sonra serpil abla ile aramdaki mesefenin bir karış kadar falan olduğunu gördüm. Serpil abla bi elini dizimin 1 karış üstüne atıp okulla ilgili sorular sormaya başladı. Benim beklediğim hareket zaten buydu.O elini dizimin üstüne atıp babacan bir tavır sergiliyormuş gibi yapıyordu resmen.ben vucudumu hafif sağa doğru yatırdım ve serpil ablanın eli kasıklarıma baya yaklaşmıştı. Sağ elimi koltuğun sırtımızı koyduğumuz bölümün üstüne serpil ablanın kafasının üst kısmına zütürdüm...

Serpil abla birden konuyu annemlere getirdi.1 haftadır görüşemiyoruz ne yapıyorlar dedi. Bende klagib cevapları verdim ama bi yandanda serpil ablanın o kusursuz göğüslerinden gözlerimi alamıyorum. Sonra ben biraz fazla kitlenince gülerek dediki. nereye bakıyosun quick? bende hiç öyle bakıyorum diye kaçamak bi cevap verdim. Nedense yüzü gülümsüyordu serpil ablanın.o hastası olduğum şortunun biraz daha uzununu giymişti ama üstündeki bluz aynen duruyordu.Ben nedense kendimin cevap veremeyeceği soruları eylemlerimle cevaplıyordum. Getirdiği çayı sehpadan alma bahanesiyle sağ elimin yüzün parmağını çok hafiften serpil ablanın dizinin üst tarafına değdirdim ama vereceği tepkiyi ölçemiyordum önceden...