1. 1.
    0
    selam arkadaşlar, beni bilen bilir.
    17 yaşındayım, ağustos'ta 18 oluyorum. bu sene ilk kez girdiğim ygs- lys sınavlarında, her ne kadar büyük hayal kırıklığı olsa da gene iyi kötü 60 bininci olmayı başardım. hedef ilk 30 bindi, ne yapalım sağlık olsun. yıldız teknik veya kocaeli olmadı da ankara atılım oldu. (mekatronik mühendisliği)

    ben bu sene içerisinde yaşadığım bütün tecrübeleri sizlere aktarmak üzere bu başlığı açtım. şimdiden hepinize hayırlı uğurlu olsun.

    not: başlıktan dolayı bazı kişiler bu başlıkta üniversite tavsiyeleri verildiğini sanabilir, hayır. ben lise 1. sınıf, 2. sınıf hatta 3. sınıf öğrencilerine tavsiyeler vermek üzere bu başlığı açtım. hatta bu sene 4. sınıfa yeni geçmiş kardeşlerime de yardımcı olmak istiyorum.

    aranızda bunlardan yararlanmak isteyenler olabilir, elbette her öğrencinin düzeyi farklıdır. dolayısıyla başarılı öğrenciler, kendi bildiklerini okusunlar, zaten bu başlıkta aşırı başarılı öğrencinin pek de işi olacağını zannetmem. orta düzey, ortanın daha üstü düzey, vasat düzey, iyi düzey öğrenciler bana kulak verebilir. daha iyi olmak için. haydi başlıyorum.

    aşırı uzun gözükmemesi için bu şekilde satır satır yazacağım.

    laf arasında sorularınıza da cevap vermeye çalışacağım.

    haydi bakalım..

    edit: beyler ankara atılım kötüymüş, tercihlerim farklı oldu. ama yine bu sıralamayla gidebileceğim en iyi yere gidiyorum inşallah. ilk tercihime istanbul üniversitesi gemi ulaştırma işletme yazdım. 55 binle almış geçen sene, inşallah girerim.

    <güncelleme güncelleme güncelleme;>
    beyler bu arada istanbul üniversitesi deniz ulaştırma işletme mühendisliğini kazandım. ilk tercihimi tutturduğum için çok mutluyum.

    aranızda bazı hıyarlar var, @27'ye de bir baksınlar.
    ···
  1. 2.
    0
    seni sayısal giberim.
    ···
  2. 3.
    0
    60 binci olmuş. nasihat verio züt oğlan
    ···
  3. 4.
    0
    reserved
    ···
  4. 5.
    0
    panpa ders çalışmaya yazın mı başladın yoksa okul başlayınca mı
    ···
  5. 6.
    0
    istatistik bölümü hakkın da bilgi verirmisin panpa
    ···
  6. 7.
    0
    ya 17 yaşında ne tecrübesi gibtir git burdan ben o sınava 3 kere girdim amk
    ···
  7. 8.
    0
    @3 hahaha şuku
    ···
  8. 9.
    0
    aile kavramı ve bu süreç içerisinde ailenizin önemi

    şimdi gençler, konuya bodoslama dalacak olursak, çoğumuzun ailesi bu işlerden pek anlamaz. dolayısıyla bilmedikleri için saçma sapan konuşurlar. ben gerek kendimden, gerek çevremdeki insanlardan bunu gözlemledim. gerçi benim baba subay, anne hemşire. az çok bilirler doğruyu yanlışı da benle samimi söylüyorum bu yaşıma kadar hiç ilgilenilmedi. sürekli iş iş iş.. işten gelince yemek, ardından geçerler televizyonun karşısına. zaten işte gibilmiş beyni, vücudu o şekilde rahatlatmaya çalışırlardı.

    ben bu konuda türlü sıkıntılar yaşadım. ilgisizlik beni çok bunalttı. ve şu an görüyorum ki boşa üzülmüşüm. motivasyonu ailenizden beklemeyin, kendinizin motive edicisi olun.

    çeşitli motive etme teknikleri vardır, bunu da yazımın ilerleyen kısımlarında ele alacağım. şimdilik düşünerek motive üzerinde duralım. ailenizin sizin hakkınızda yaptığı olumsuz görüşlere aldırmayın, siz sadece elinizden ne geliyorsa daha fazlasını yapmaya çalışın. kendi kafanızda kendinizin ne olduğunu bilin. kimseye aldırmayın. okuldan bir arkadaşınız sizin tıp istediğinize gülüp geçince, "hasgibtir ulan sen tıpa mı gideceksin?" şeklinde alay edince o arkadaşla irtibatınızı kesin.
    hatta arkadaş kavrdıbını sözlüğünüzden silin beyler, merak etmeyin üniversitede edineceğiniz arkadaşlar çok daha olgun, çok daha sürekli arkadaşlar olacak.

    anne- babanıza "tamam" "he oldu" "evet tamam" deyip geçiştirin ancak kendi planlarınızı çok iyi ayarlayın. bu ailesi bir tak bilmeyenler içindi.

    ailesi ilgili olanlar zaten ilgilenir. onlara tavsiyem yok bu konuda.

    ama ailenizin sizin motivasyonunuzu düşürmesine kesinlikle izin vermeyin.

    aldığınız bir kötü not, artık size tecrübe olsun. "bir daha kötü not almayacağım" deyin.

    ve her zaman yükseğe oynayın. unutmayın, ay'a çıkmayı hedefleyenler, en uzak olasılıkla yıldızlara çıkar.
    siz 100 hedefliyorsanız en kötü 80 alırsınız burası kesindir. 60 alıp geçeyim derseniz 45 alırsınız. çok gördüm ben öylelerini. o yüzden, lise 1-2 ve 3'teki arkadaşlarım, lisedeki yazılılarda mantığınız hep bu yönde olsun.

    benim ailem inanın ki sene içerisinde motivasyonumu defalarda, binlerce kez düşürerek belki de bugün 40 bininci olmamı engellemişlerdir.

    motivasyon en önemli unsurdur.
    ···
  9. 10.
    0
    3'e yanıt: sen istersen birinci ol bilader başlığımın altına bunu yazdığından dolayı senin düzeyin benimkiyle asla aynı olamaz. bunu da bilmiş ol. sen istersen birinci ol, sen mi büyüksün? hayır, ben büyüğüm.
    ···
  10. 11.
    0
    8'e yanıt: 3 kere girdiysen istediğin bölümü kazanmaya yönelik bir çalışma yapmıyorsun demektir bilader, bence bir daha da girme. artık bir cacık olmaz. ciddiyim, git sanayide falan hamallık yap.
    ben istediğim yeri ilk yılımda kazandıysam, sen 3 senedir kazanamadıysan ben senden daha başarılı, daha tecrübeliyimdir.
    ···
  11. 12.
    0
    gençler başlığımın girişinde zaten açıkladım, "bu başlığa gelecek düzeyde öğrenci var, gelmeyecek düzeyde öğrenci var" cümlesini açıklayarak belirttim durumu. siz daha neyin kafasındasınız ben onu anlamadım? gibtirsin gitsin şu işe yaramaz kendini bir tak sanan bilgiçlik taslayan huur çocukları.
    ···
  12. 13.
    0
    panpa @5 e bakta cevap ver amk
    ···
  13. 14.
    0
    izlemedeyim
    ···
  14. 15.
    0
    @12 sen kimsin adama deneme bi daha diosun lan züt lalesi 1 kere sınava girmişin bi tak bilio sanıon kendini. senin gibi beyinsiz heriflerin millete şöyle çalış böyle çalış demesine ayar oluyorum. çok biliodun kendin nie yapmadın huurnun evladı demezler mi adama.60 binci olmuş hala intihar etmemiş lale.
    ···
  15. 16.
    0
    bu arada diş hekimliği 3. sınıfım.bu sene iş olsun diye ygs ye girdim 18 bin. oldum ygs-2 puan türünde. aklını alırım.
    ···
  16. 17.
    0
    zaman kavramı ve bu kavramla ilgili değerlendirmeler

    en çok zorluk yaşanılan nokta, zaman kavrdıbına geldi sıra.
    arkadaşlar, lise 1 öğrencilerine peşin peşin söyleyeyim. önünüzde 4 yıl gibi uzuuun bir süre yok. ilk seneden oturtacaksınız o disiplini ve kesinlikle uyacaksınız. uymadığınız an herşey kül olur.

    bakın gençler, okul+dersane yaklaşık 9 ay. o 9 ay, köpek gibi çalışacaksınız.

    zamanı verimli kullanmak burda devreye giren en önemli faktör, zaman çok ilginç bir kavram. kişiye göre, mekana göre değişen bir kavramdır. dolayısıyla herkes kendi zaman disiplinini en iyi şekilde bulmak, ve uygulamak zorundadır.

    benden size tavsiye, okul, sizin günlük zaman disiplininizi sağlayan en önemli faktör olsun. okulda boş ders bulduğunuz an kesinlikle yardırın, sohbet yok. oyun yok. şişe çevirmece yok, sokarım o şişeyi zütüne. sadece ders olacak aklında bu 8-9 ay.

    sonra 3 ay kral gibi tatilinizi yapın, bakmayın bana. ben 8 ay adam akıllı çalışırım belki, arada birkaç doğum günü partisi olur onu da genelde dersanede kutlarız. ama yazları ailemle beraber türkiye'nin en gözde tatil mekanlarına gider, sabahlara kadar eğleniriz. hele kuzenlerim de geldiyse tamam. neyse gençler konu benim tatil yaşantım değil, (şu anda da didim'deyim.) konu zaman.

    sabah 7'de kalkacak, her gün, burası en önemli nokta, her gün kahvaltınızı yapacaksınız. "ay iştahım yok" demeyeceksiniz. ben hiç kahvaltı yapmazdım. yapsam belki bugün 60 bin değildi de, 55 bindi mesela. kahvaltı zihni açar, sizi uyku modundan bir anda çıkarır. mesela dün sabaha karşı 7 gibi falan uyudum, bugün 14 gibi kalktım yemin ediyorum şu an başımda filler gibişiyor. hala uyanamadım. işte yapacağınız bir kahvaltı, sizi bu dertten kurtarır. gözlerinizi açar.

    bu arada yüzünüzü buz gibi suyla yıkayacaksınız sabahları. üşenmek, kalkmamak yok. ben çok iyi hatırlarım, okula 3-4 gün sırf o yüzden gitmedim uyuya kalmışım sabah. işe giderlerken çağırıyorlar annem- babam beni. 3-4 gün devamsızlık yedim, toplamda 19 günle kurtardım bu seneyi yemin ediyorum size. ama pişman mıyım? hayır. çünkü gece 2'ye kadar başım zonklayana kadar test çözdüğüm günlerdi onlar.

    "vay dıbına koyayım herif çalışıyor" dediğinizi duyar gibiyim ama dinleyin hele. neden 2'lere kadar çalıştığımı da dinleyin. zamanı iyi kullanmazdım. gece 2'ye kadar aksardı o günkü çalışma. bir de ben biraz disiplinliyimdir, o gün o çalışma varsa o proğramda, o bitecek kaçarı yok. bitmesse de çok üzülürdüm uyuyamazdım gece. döner dururdum. çünkü cidden yoğun bir çalışma proğramım vardı, sizin de öyle olsun ama zamanı aksatmayın. uygulayamassınız. kendinize çok sıkı, mükemmel bir proğram hazırlayın. ben hafta hafta giderdim, boş bir a4 kağıdını ortadan ikiye katlardım. böylece yazabileceğim 4 tane yer olurdu. önümdeki 4 günü o kağıda proğramlardım. ama yannan gibi çalışmalar koyardım. bir güne en az 4 ders, en az 200 soru yazardım. çoğu zaman soruları bitiremezdim, 140- 150'de kalırdı o. bir koyardı o bana, neden yetiştiremezdim biliyor musunuz? dersane etütleri bütün proğramımı giberdi. onu hiç hesaba katmazdım, siz bu tür ufak detayları da ince ince düşünerek yazın o proğrdıbınızı. ama günde 150'den aşağı soru çözmeyin aman diyeyim. ben bazen o kadar ilgisiz davranırdım ki özellikle sene başlarında, 90 soru, 70 soruyla yetinirdim. bu senenin başından önce, daha önceleri oturup 50 soru çözmüşlüğüm var mıdır bilmiyorum. ben bu sene tavan yaptım açıkçası.

    okulda yazılılarda çok başarılı olurdum, çünkü ezber zekam harbi kuvvetliydi. nerdeyse tüm hocalarım demiştir bana "sen eşit ağırlık, sözel okusan en kötü hakim, avukat olurdun" diye. ama benim aşık olduğum meslek sayısaldaydı burayı tercih ettik. siz de sınıftaki - özellikle edebiyat- gibi dersleri ezberleyerek çalışın yazılılara.

    ben mesela yine de edebiyatı çok severdim, sayısalcı olmama rağmen edebiyat dersinde dikkat kesilirdim ve edebiyat bilgim iyi şu anda. mutluyum açıkçası. özellikle lise 1'ler, bütün dersleri aynı seviyede sayın, sevin. matematik fizikten, biyoloji kimyadan önemli olmasın hiçbiriniz için. hepsine eşit önem verin çünkü sene sonunda hayatınızın önemli kararını, alan seçme kararını vereceksiniz. her ders hakkında bilginiz olsun. mesleğe göre alan seçimi yapın.

    beyler konumuz zamandı biz nerelere geldik, her neyse. zamanı çok iyi kullanın. ayrıca çok da düzenli olun, düzensiz iseniz zamanınızı boşa yersiniz.

    mesela çalışma odamdan bir caps: http://imgim.com/560994_4...501127693_834677227_n.jpg

    siz bir de yatak odamı görün, bütün kitaplık orda ve herşey özenle dosyalanmış haldedir. bulabilirsem onu da atarım elbet.

    gelgelelim diğer bir önemli noktaya, zamanla ilgili gene tahmin edeceğiniz üzere

    sınavlarda, testlerde nasıl kullanacağız zamanı.
    öncelikle ben size şunu söyleyeyim ben test çözerken zaman tutmaya çok korkardım, "kesin yetiştiremem, rahat rahat çözeyim testimi" derdim. ama bu çok yanlıştı. korkularınızla yüzleşin. zaman tutun, öyle çözün. belli bir düzeye gelince 20 soruyu 15 dakikada çözmeye çalışın.

    türkçe ve matematik alanında bu yöntemi daha çok uygulayın, özellikle piyasadaki türkçe deneme sınavlarından alıp 40 soruluk bir denemeyi, belli bir düzeye geldikten sonra, 40 dakikada her defasında yetiştirdikten sonra 30 dakikada çözmeyi deneyin. ve başarısız olmak, sizi başarılı olmaya hep 1 adım daha yaklaştıracak bunu unutmayın. ama direk 30 dk dan başlamayın tabiki. önce bi 40 dk da halletmeye çalışın. olmadı 45 olsun. ama en az 5 deneme sonra 5 dakika azaltın o süreyi artık lan. sizde iyi alıştınız ha huur çocukları.

    piyasadaki deneme sınavlarını mutlaka alın çözün, dersanedeki deneme sınavlarına zütünüzü gibseler gene girin. bakın size bir anımı anlatayım bununla ilgili.

    sene, bu sene. ygs bitmiş, dersane her hafta ikişerli lys denemesi yapıyor. sanırım perşembe günüydü, hava kapalı. bulutlar karanlık, yağmur yağıyor dışarda bardaktan boşanırcasına. ben okuldan eve gelmişim. ha bu arada değinmedim size, bende hafif boyun fıtığı başlangıç seviyesinde ve migren var her saniye başım zaten ağrıyor, eve geldim. bir baş ağrısı tuttu beyler, ölüyorum dıbını gibeyim. 14 gibi eve geldim, başımı koydum yatağa. geçmiyor, evde kimse de yok annem olsa arveles verir, minoset verir. az yatarım geçer, ama yok. işte hepsi.
    kafamı koydum biraz dalmışım, saate baktım saat 16. sınav 16:30'da. benim baş hala zonkluyor, artık "kafamı koparsalar da kurtulsam" seviyesindeyim o moddayım. dışarda da yağmur yağıyor. hemen banyoya girip yüzümü yıkadım, üstüme dandik birşeyer giyip evden koşarak bir çıktım. dersaneye deparla gittim. müthiş bir baş ağrısıyla girmiştim o sınava. o günden sonra yemin ettim zaten "zütümü de gibseler her sınava gireceğim" diye. zaten hiç sınav kaçırmazdım da o günden sonra kendim adına da bir özgüven yaşadım. o sınavdan 350 civarı birşey almıştım çok iyi hatırlarım. o gün fkb'ye girmiştik.

    kısacası anlatmak istediğim durum şu, ne durumda olursanız olun deneme sınavı kaçırmayın. piyasadan en az 2 deneme sınavı serisi alın 10lu 12li. onları çözün evinizde ve zaman tutun mutlaka. zaman tutman çok önemli. zamanın bitti ama daha sorun mu var? bırak kalemi kağıdı. "eeehhh ama 1 soru daha" diye zırlama. cevaplarını kontrol et, puanını hesapla. ardından dön yapamadığın sorulara.

    bakın ben bu sene en az, en az diyorum 40-50 deneme sınavı çözmüşümdür.
    hatta mümkünse 12. sınıflar yazın deneme sınavları çözün, adam akıllı. seviyenizi bir görün. "nereye daha çok çalışacağım? nerde eksiğim?" genel olarak haritanızı çıkartın.
    Tümünü Göster
    ···
  17. 18.
    0
    16'dakine yanıt: la bi gibtir git artık amk.
    sen yapsaydın falan demişsin yaptım işte gerizekalı ben istediğim yere gidiyorum. bi sktrgt amk
    ···
  18. 19.
    0
    5'e yanıt
    yazın
    ···
  19. 20.
    0
    reserved
    ···