sayısal lotoyu tutturduktan sonra nasıl bozuldum

Tercihler yapıldı. Sonuçlar geldi. istanbul üniversitesi lojistik bölümünü kazanmıştım. Adaletini gibeyim dünya. Geldiğim yere geri dönüyordum. Bir yandan da içimde dur durak bilmeyen uçuşan kelebekler vardı. Ailemin yanına gittim. Audi a3 ü belediyenin otoparkından çekip bizimkilere bıraktım. Anahtarı da verdim üniversite okumaya gideceğimi kazandığım bölümü anlattım. Çok sevindiler ve istanbul a okulun başlamasına çok varken erkenden gittim

Eski tuttuğum ev hala duruyordu. Kirasını aksatmadan ödemiştim. ilk işim eve gitmek oldu. Eve tam girecekken durdum ve karşı binaya baktım. Sezen ile dilaranın kaldığı ev boşaltılmıştı. içime aniden bi sızıma girdi. Neler olmuştu? Merak etmeden duramıyordum. Hemen eve geçtim. Bi 3lü sardım ve düşünmeye başladım. Acaba aramalı mıydım? Aramalıysam da kimi aramalıydım ? sezeni mi yoksa dilarayı mı ? dilarayı aramaya karar verdim. Kalbi kırık birisini bırakmıştım arkamda. Gönlünü almam gerekirdi, neler yaşandığını öğrenmeliydim. ilk aramamda açmadı telefonunu birkaç saat sonra tekrar aradım

dinleyen var mı lan ?

derdime ortak olan çıkar mı diye yazıyorum amk

neyse devam.

Yine cevap vermedi. Yalama olmuştum artık gurur falan kalmadı 4 gün boyunca her gün en az 3 4 kez arıyordum ama cevap alamadım. Sezeni aramaya karar verdim. ilk aramamda cevap verdi. Efendim ? merhaba sezen nasılsın? Tanıyamadım ? burada sağlam bi züt oldum beyler. Ben emir dedim. Sessizce kaldı bi süre. Sezen ? orda mısın ? çat kapandı telefon. Anlaşılan her şeyi konuşmuşlardı. Nasıl bi tak yemiştim ? nasıl çıkacaktım bu işin içinden? Mesaj çekmeyi sevmeyen adam öyle bir mesaj çekti ki sezen’e 10sms lik bir mesaj yazdım. Anlattım da anlattım. Bastım yolladım mesajı. Cvp yoktu.

Çekildim yatağıma . uyumaya çalışıyordum ama 1 gram uyku yoktu. Gece çıktım dışarıya. Eskiden oturduğumuz mekana gittim. Barda içiyordum bir başıma. 4 masa ileri de tanıdık bi ses geldi kulağıma. Dilaraydı! Birden çok mutlu olmuştum. Yanında 3 kız arkadaşı vardı , aralarında sezen yoktu ve oldukça neşeli görünüyorlardı. Hiç bozmak istemedim, sessizce içkimi yudumluyordum. Bi süre sonra onun orada olduğunu bi unutmuş kafamın içinde kendimle gibişiyordum. 1 paket sigaranın dibine vuracaktım neredeyse. Birini yakıyordum yaktığımı unutup 2.yi yakıp kül tablasına koyuyor salak salak bakıyordum aptallığıma. Barmen kız yüzünde ufak bi tebessüm ile 2 ellerini koydu tezgaha çok mu derdin var? Dedi. Cevap beklemeden döndü tekrar müşteriler ile ilgilenmeye başladı.

Ara ara bana bakıp gülümsüyordu. O kadar çok ihtiyacım vardı ki bir çift gülümsemeye. Her şeyi unutmuş onu izliyordum. Salınan düz kumral saçlarını arkadan tutturmaya çalışmış, hafif makyajı ve nazikliği ile büyüleyici geliyordu gözüme. Barın boşalmasını bekliyordum. Yavaş yavaş ortam sakinleşmeye başladı. Dilara nın masasına baktım kalkmışlardı. Nasıl fark edemedim? Barmen kız beni benden almıştı.

Ortam sakinleşince adım emir dedim. Yaklaştı hızlıca ben de gizem dedi. Gizem? Muhteşem bir isim. Memnun oldum gizem . ben de memnun oldum. Ee ne derdin var bu kadar ? dinlemeyi severim.ben de içimde yaşamayı severim. Boşver en güzeli sen derdimi. Çıkışta ne yapıyorsun ? sabaha anca çıkarım ben buradan. Gider bir şeyler yer eve geçerim. Sana eşlik edebilir miyim ? burada ölüp kalmazsan olabilir dedi ve gülümseyerek temizlemeye devam etti barı.

Sabah 6,30 gibi çıktık dışarıya. Boğazda güzel bir mekana çektim arabayı. Sıcak kahvaltı söyledik. Çok neşeli bi tipti , aklımın içini boşaltıyor resmen huzur veriyordu. Nereli olduğumu istanbul da ne yaptığımı sordu. Yeni geldiğimi ve üniversiteye başlayacağımı söyledim. Muhabbet uzadıkça uzuyordu. Saat 10 gibi kalktık mekandan. Evinin önüne kadar zütürdüm. Telefon numarasını verdi ve en kısa zamanda tekrar görüşmek istediğini söyledi. Kafalarımız uymuştu. iyi uykular dedim ve gülümseyerek uğurladım.

Yine salak bi mutluluğun içinde bulmuştum kendimi. Eve geçtim. Sade bir kahve yapıp bi3 lü sardım. Laptopun başına oturdum ve telefonuma bir mesaj geldi. Kimden: Dilara
Aklım kaset misali kalemi soktu içeri başladı geriye sarmaya. Tamamen unutmuşken nereden çıkmıştı bu mesaj ? mesajı açtım ‘’ seni çok özlemişim, o halin beni üzdü. Mutlu olmanı isterdim.’’ Diyordu. Bozuntuya vermedim hiç. Nerede gördüğünü ve mutlu olduğumu yazdım. Israrla mutlu olmadığıma inandırmaya çalışıyordu beni. biyerde buluşmak için ikna etmeye çalışıyordum. Görüşüp , konuşmam ben gittikten sonra neler olduğunu öğrenmem gerekiyordu.

beyler dışarıya çıkmam gerekiyor. ahmet abi gelmiş bekliyor dışarıda. devamı geceye

beyler kusura bakmayın lütfen bu aralar biraz yoğunum. müsait oldukça yazmaya devam edicem. 1 saat kadar bi boşluğum var. ne kadar anlatabilirsem anlatıcam. devdıbını bi sorun çıkmazsa bu gece yazıcam. cidden kusura bakmayın.

@227 alkollü içecekler akşam 8 e kadar herşey dahilin içinde panpa. oda numarası 114tü . kat kat sıralı odalar. bu o odaya doğru yönelmişti. yalanım varsa gel buyur gib. birşey paylaşıyoruz şurada

---devam

Öncelikle parçamızı açıyoruz beyler. (gerekli) ; http://youtu.be/Uyf6wdHF2X8?t=9s


Dilara ile bir süre mesajlaştıktan sonra cevap atmayı bıraktı. Biraz geç olsa da beni gerçekten sevdiğini fark ettim. Ama çok uykum vardı. Daha fazla ısrar etmedim, zaten mesajlarıma cevapta vermiyordu. Vurdum kafayı yattım. Gece 3 gibi uyandım. Hayvan gibi uyumuş ve sersem gibi hissediyordum. Hava karanlık, sokaklar sessizdi. Koca dünyada bir başıma olduğumu hissettim, çok acı veriyordu. Ne dışarıya çıkmak ne de bir şey yapmak istiyordum. Koca bi boşluğun içinde hissediyordum kendimi. Laptopu açtım face e girdim ve yalandan takılmaya başladım. Eski bi lise arkadaşımla boş bi muhabbetin içindeydim ve heyecanlı heyecanlı (bunlar eski konuşmalardan direk kopyalıyorum) ‘’ hasgibtir lan inci sözlüğe alım açık’’ inci sözlük ne aga ? ‘’ taşak bi yer kanka üye ol sen kırk yılda bi açıyolar’’ link yolladı ve o gece üye oldum sözlüğe. Şuan o hesap silik yedi tabi. Serkan bini sağolsun. işte o gece sizlerle tanıştım. Kısa sürede çözdüm zaten sözlüğü. Muhabbetlere katılmaya çalışıyor bol bol da gülüyordum. Dakikalar içinde çocukluğum gözlerimin önüne seriliyor , başka bi başlıkta hayatta hiçbirşeyin beni üzmeye hakkı olmadığını hissediyordum. Sizlere ve bu sözlüğe en çok o gece için çok teşekkür ederim . sosyal mesajı da kondurdum hemen amk. Ayna da ki adam da öldü ya la. Çok duyguluyum şuan amk. Seviyorum sizleri. Neyse devam edelim. Sabah 10 a kadar sözlükte takıldım. Çok eğlenmiştim ve yaşama sevinci dolmuştu içime. Kalktım pc başından duşa girdim. Duştan çıkıp barda tanıştığım gizemi aradım…

Bir yandan umarım uyumamıştır diye dua ediyordum içimden. Telefonu açtı merhaba dedi. Merhaba gizem nasılsın dedim. iyiyim sen nasılsın? Dedi. Beni tanımadın mı dedim. Emir ben dün beraberdik dedim. Tanıdım tanıdım heyecan yapma hemen dedi. güldüm. kız tam kafaydı . resmen hayata bağlıyordu beni. Müsait misin işten çıktın mı ? görüşebilir miyiz ? dedim. Çalışmadım zaten gece, yeni uyandım dedi. sadece hafta sonları çalıştığını söyledi. Çok mutlu olmuştum. Nereden aliyim seni dedim. bıraktığın yerden alabilirsin dedi, gülmüştüm yine. tamam 1 saate yanındayım dedim ve kapadım. Mutluluktan havalara uçmak üzereydim. Ne Dilara ne de sezen gibimdeydi artık. Sözlükte ki muhabbetler çok etkilemişti beni. Ulan siz olmasınız ne tak yerdim ben. Neyse üzerimi giyindim evden çıktım. Atladım arabaya gizem in yanına doğru yola çıktım.

insanı krize sokan o çilekeş istanbul trafiği güzel hayallerime ev sahipliği yapıyordu o gün. Bir yandan trafikte ilerlemeye çalışıyor, bir yandan gizem i düşünüyordum. incin saçları , kahve gözleri , narin vücudu ve tatlı gülümsemesi hiç çıkmıyordu hafızamdan. Nihayet evin önüne gelebilmiştim. Aradım, geldim, aşağıdayım dedim. yukarıya gel 3. Kat dedi kapadı direk telefonu. arabadan indim otomatik açıldı direk. Asansöre bindim çıktım yukarıya, kapı açıktı. Çıkardım ayakkabılarımı gizem? Diye seslendim. Ağzı dolu gibiydi gel gel dedi. girdim içeriye , odalara bakıyor antrede ilerliyordum yavaş yavaş. işte bu an gözlerimin önünden asla gitmiyor. Ağlamaklı oluyorum her seferinde.

Üzerinde göbeğinin biraz üzerine kadar inen bembeyaz dar bi t-shirt altında çok tatlı bembeyaz kısa bi şort ayak parmaklarının üzerine doğru yüklenmiş saçlarını toplamaya çalışan o kadar tatlı bi kız vardı ki karşımda. saniyelerce onu izledim orada. Saatlerce, günlerce oturup oracıkta izleyebilirdim o tatlığı, o samimiyeti.. merhaba dedim. hoş geldin dedi döndü ve bir sarıldı, öyle bir sarıldı ki oracıkta ölebilirdim. Geç içeriye, keyfine bak dedi. burada iyiyim dedim ve kalorifer peteğinin üzerine dayandım , kollarımı bağladım birbirine. o güzelliği doyasıya izlekemek istiyordum. Yalnız mı yaşıyorsun dedim evet dedi. zor olmuyor mu tek başına yaşamak ? dedim. alıştım ben yalnızlığa dedi. fazla da alışma artık ben varım dedim. kafasını çevirip öyle bi gülücük daha attı ki tamam dedim. artık kalbim senin!

duşa giriyorum beyler. giyinip çıkıcam. bi aksilik çıkmazsa geceye damlarım. seviliyosunuz

geldim beyler. yavaştan başlıyorum.

Üzerini giyindi ve dışarıya çıktık. Kahvaltı yapmak için boğaza ilk kahvaltımızı yaptığımız yere gittik. Soğuk kahvaltı söyledik. Hava çok güzeldi. Birbirimizden bahsede bahsede kahvaltımızı yapıyorduk. ailesinin Ankara’da yaşadığını üniversite okumak için istanbul’a geldiğini daha sonra okulu bıraktığını anlattı. Ailenin haberi var mı dedim. var dedi. muhabbetimiz gayet düzeyli ve hoş bi şekilde sürüyordu. Telefonum çaldı. Her hafta aksatmadan aradığım annem arıyordu.

Açtım, bi hal hatır sordu ve ablamı istemeye geleceklerini söyledi. Bi yandan çok sevinmiştim bi yandan da içimde bi burukluk olmuştu. Gelmeme gerek var mı dedim. sen bilirsin ama gelsen daha iyi olur dedi. ne zaman gelecekler diye sordum, yarın akşama geleceklerini söyledi. Tamam orada olacağım dedim ve kapattım telefonu. iş buraya gelene kadar hiç bir şeyden haberim olmadığından dolayı kırılmıştım biraz. Yeni bir ilişkinin temellerini henüz atmaya başlamışken denizli’ye gitmem gerekiyordu. Düşünceli halimi gören gizem bi sorun mu var? Dedi. hayır dedim, anlattım ve yarın denizliye gitmem gerektiğini söyledim. Ne zaman gelirsin dedi. en kısa zamanda gelmeye çalışırım dedim ve yüzünde hafiften bi kırıklık ifadesi gördüm. Hiç bozuntuya vermeden tamam dedi.

Yanında 1 gün bile olsa ayrılmak istemiyordum. çözüm üretmem gerekiyordu. Bi planın yoksa beraber gidelim mi? dedim güler bi yüzle. inceden sevinmişti ama belli etmedi. Olur mu ? olmaz öyle şey. Hem ne işim var benim oralarda? Seni de kaç gündür tanıyorum ki? Nereden bileceğim beni kaçırmayacağını? hem ben kendi ailemin yanına gitmiyorum 3 aydır! O günün gecesi aldık bi kaç eşyamızı atladık arabaya ve yola çıktık:)