sayısal lotoyu tutturduktan sonra nasıl bozuldum

Gizem hiç yabancılık çekmiyordu. Kültürlü , asil ve güleryüzlüydü. Biraz sohbet muhabbetin ardından annemleri eve bıraktım vedalaştık ve denizliden ayrıldık. Hemen istanbul’a gitmek istemiyordum. Gizem ile daha çok vakit geçirmek, baş başa yan yana olmaktı tek istediğim. Rotayı adaya doğru çevirdim. Hiç sormadım bile gidelim mi diye. Uzun bi süre hiç bir şey fark etmedi , belki de dayanamadı nereye gidiyoruz? Doğru yolda mıyız? Dedi. kuşadasına gidiyoruz dedim ve güldüm. Ufak bi tebessüm etti. Biraz sonra Adaya gelmiştik .

güzel bi cafeye çektim arabayı. Kahvelerimizi söyledik ve laptoptan bi kaç yer baktık. Kararlaştırıp yerleştik otelimize. 2 günlük rezerv yaptırmıştık. Hayatımın en hızlı geçen 2i günüydü. Koca 2 günümüzü sahilde ve odamızda geçirdik. ilk defa orada beraber olduk . her şeyi ile hapsetmişti artık beni kendisine. Tamamen onun hissediyordum kendimi.

yazsana bin

Bu kısa ve hızlı geçen tatilin ardından istanbul’un yolunu tuttuk tekrar. Sohbetimiz hala devam ediyordu. Yolda ilerlerken isterse bar da çalışmayı bırakabileceğini söyledim. O kadar hızlı ve sert bir biçimde karşı çıktı ki. Dona kaldım orda. Ben hayatımı kendim kazanmayı seçtim ve işimi seviyorum dedi. tamam dedim. nasıl istersen. O an fark ettim ki iplerini çoktan eline vermiştim artık. Ama hiç umrumda değildi. Kendimi tamamen devretmiştim artık…

--- devam

Evden çıkmıyordum. Kendimi alkol ve sigaraya verdim. Günler geçiyordu. ne dilaraya cevap veriyor ne de gizem’i arıyordum. Cesaretim kırılmıştı bir kere. Ne yapacağım diye düşünürken kapı çaldı. Açmak istemedim. Tekrar çaldı. Kalktım yerimden yavaşça ve açtım kapıyı.

Dünya turuna 1 hafta kalmıştı ve hala seçim yapamamıştım. Durumu idare ediyor birisinden birinin açığını bulmaya çalışıyordum. Seçim yapamamıştım. Evin balkonunda otururken sezenin gece 10 da dışarıya çıktığını gördüm ve hemen arkasından çıkıp takibe başladım. 2 sokak yukarıda bir eve girdi. O arada cepten aradım ve nasıl olduğunu ne yaptıgını sordum. Evde dilara ile baş başa oturup film izlediklerini söyledi. Yalan söylemişti, bu durumu fırsata çevirmem gerekiyordu ama ne yapabilirdim ? peki dedim.

Eski tuttuğum ev hala duruyordu. Kirasını aksatmadan ödemiştim. ilk işim eve gitmek oldu. Eve tam girecekken durdum ve karşı binaya baktım. Sezen ile dilaranın kaldığı ev boşaltılmıştı. içime aniden bi sızıma girdi. Neler olmuştu? Merak etmeden duramıyordum. Hemen eve geçtim. Bi 3lü sardım ve düşünmeye başladım. Acaba aramalı mıydım? Aramalıysam da kimi aramalıydım ? sezeni mi yoksa dilarayı mı ? dilarayı aramaya karar verdim. Kalbi kırık birisini bırakmıştım arkamda. Gönlünü almam gerekirdi, neler yaşandığını öğrenmeliydim. ilk aramamda açmadı telefonunu birkaç saat sonra tekrar aradım

dinleyen var mı lan ?

yazsana oç millet dinliyo diyemi yazıyon

derdime ortak olan çıkar mı diye yazıyorum amk

yaz artık yaz bırak soru sormayı amk

anlat panpa okuyorum amk

hem kendini gibtirip hem para vermiş

neyse devam.

Yine cevap vermedi. Yalama olmuştum artık gurur falan kalmadı 4 gün boyunca her gün en az 3 4 kez arıyordum ama cevap alamadım. Sezeni aramaya karar verdim. ilk aramamda cevap verdi. Efendim ? merhaba sezen nasılsın? Tanıyamadım ? burada sağlam bi züt oldum beyler. Ben emir dedim. Sessizce kaldı bi süre. Sezen ? orda mısın ? çat kapandı telefon. Anlaşılan her şeyi konuşmuşlardı. Nasıl bi tak yemiştim ? nasıl çıkacaktım bu işin içinden? Mesaj çekmeyi sevmeyen adam öyle bir mesaj çekti ki sezen’e 10sms lik bir mesaj yazdım. Anlattım da anlattım. Bastım yolladım mesajı. Cvp yoktu.

Çekildim yatağıma . uyumaya çalışıyordum ama 1 gram uyku yoktu. Gece çıktım dışarıya. Eskiden oturduğumuz mekana gittim. Barda içiyordum bir başıma. 4 masa ileri de tanıdık bi ses geldi kulağıma. Dilaraydı! Birden çok mutlu olmuştum. Yanında 3 kız arkadaşı vardı , aralarında sezen yoktu ve oldukça neşeli görünüyorlardı. Hiç bozmak istemedim, sessizce içkimi yudumluyordum. Bi süre sonra onun orada olduğunu bi unutmuş kafamın içinde kendimle gibişiyordum. 1 paket sigaranın dibine vuracaktım neredeyse. Birini yakıyordum yaktığımı unutup 2.yi yakıp kül tablasına koyuyor salak salak bakıyordum aptallığıma. Barmen kız yüzünde ufak bi tebessüm ile 2 ellerini koydu tezgaha çok mu derdin var? Dedi. Cevap beklemeden döndü tekrar müşteriler ile ilgilenmeye başladı.

Tercihler yapıldı. Sonuçlar geldi. istanbul üniversitesi lojistik bölümünü kazanmıştım. Adaletini gibeyim dünya. Geldiğim yere geri dönüyordum. Bir yandan da içimde dur durak bilmeyen uçuşan kelebekler vardı. Ailemin yanına gittim. Audi a3 ü belediyenin otoparkından çekip bizimkilere bıraktım. Anahtarı da verdim üniversite okumaya gideceğimi kazandığım bölümü anlattım. Çok sevindiler ve istanbul a okulun başlamasına çok varken erkenden gittim

Ne yapacağım sorusu yine yerleşmişti hafızama. En güzeli üniversite okumak dedim daha sonra. Sınavlara çalışmaya başladım. Özel hocalar tuttum. Memlekette güzel bi ev satın aldım. Kafama göre döşedim. 3 tane havuz yaptırdım bahçesine. Yeşilliğin içinde yeni cennetimdi benim. Tek başıma kalıyordum. Ailem yoğun bir çalışma hayatım olduğunu sanıyordu ama kafam güzel , arkadaşlarla takılıyordum hergün. Özel hocalar dersler derken 2011 de üniversite sınavına girdim

Eve gidemezdim. Uzaklaşmam gerekiyordu. Atladım arabaya memlekete dönmeye karar verdim. Dünya turu da yalan olmuştu. Reserv yaptırdığım yerleri eski bir lise arkadaşıma verdim. Sevgilisi ile onlar çıktı dünya turuna. Kırık bir kalp ile fakir arkadaşlarımı düşünebiliyordum. Yine de kaybetmemiştim içimdeki duyguyu. Ailem sevgi seline boğdu beni. Annem en sevdiğim yemekleri pişirmişti. Onlar olmasaydı ayakta kalamazdım o zor günlerde.

dinleyen var mı ki bu saatte ? yattı mı lan herkes. devam edeyim mi?

neyse az ara veriyorum. gelen oldu mu devam