Evet beyler bir sorunuz varsa adam gibi taşşak geçmeden sorun.
Eğer sizin inancınıza saygı duyulmasını istiyorsanız sizde diğer insanların inancına saygı duyun lütfen...
EDiT: Satan/Lucifer ın kahinleri aracılığıyla gönderdiği 3 kitaptan 2 sini buraya bırakıyorum spiritual satanizmi öğrenmek isteyen arkadaşlar okuyabilirler.
Gerçekler Kitabı
https://yadi.sk/i/KqxU9nJD3LjVsi
Ayetler Kitabı
https://yadi.sk/i/hAwWitmPjnpms
Önce Gerçekler Kitabını okuyun. Kitapları adam gibi okuyun düşünün ve sorgulayın lütfen boş boş sorular sormayın, bazı sorularınızın cevaplarını bu yazıda bulabilirsiniz;
A. iNANÇ
1. Varlık sonsuz süre önceden beri vardır ve sonsuz süre sonra da varolacaktır. Varolan
enerji/madde yokolmaz, ve olmayan enerji/madde varolamaz. Yoktan var eden hiçbir varlık yoktur.
2. islam dini yada benzerlerindeki, her şeye gücü yeten, evreni bile sonradan yaratan ve bu şekilde evrenden bile daha büyük olan; yoktan var edebilen bir tanrı modeli imkansızdır.
3. Yaratım gücü olan varlıklar tanrıdır. Ruhsal konularda; isimlendirmeler önemli değildir ve her
yaratıcı varlık/olgu bir tanrı kelimesi adi altinda olarak sunulabilir. Bununla beraber, kelime
karışıklığı olmaması için, tanrı derken bizim, herhangi yaratıcı bir güçten değil de, ruhsal alemin
güçlü varlıklarından bahsettiğimiz bilinmelidir.
4. Astral (ruhsal) düzlemde iki taraf mevcuttur; Şeytan'ın güç dengesiyle, Elohim'in güç dengesi. Bu
iki taraf mücadele içindedir ve biz Şeytan'ın yandaşlariyiz. Burada adı geçen hem Şeytan, hem de
Elohim(Yahve/Allah); varlığın bütünün parçalarına etkilerde bulunurlar, mutlak varlığın içinde her
ikisinin de etkisi yuksektir. Mutlak gücü hiçbir varlik tek başına kontrol edemez. Dengeyi
birbirleriyle olan mucadelelerindeki ustunlukleri ve mutlak enerjinin hükmünün paylaşımındaki
üstündekileriyle kullanabilirler. Muhakkak ki Şeytan'ın gücünün mutlak güce denk oldugu yerde
Elohim hiçbirşeydir.
5. Antik dinlerin inanç motifleriyle 'taşlara tapıyorlardı' diye alay edenler, bilmelidirler ki, o taşlar
insanlar için sadece tanrılarının simgeleriydi. Ve dahası; antik dinlerde "tanrı"nın anlamı, göksel
kuvvetlerdi. Rahip sınıfı tarafından, sıradan halkın anlayabilmesi için, tanrılar kişileştirildiler. Tanrı
hanedanları şemaları (panteonlar) böyle ortaya çıktı. Bunlar evrenin başına gelmiş olan ve dünyayı
oluşturan fiziksel/astronomik olayların kişileştirilerek/insanlaştırılarak anlatılmasından başka
birşey değillerdi.
6. Biz antik inançlarin devamıyız, ama asla hiçbir antik dinin panteonunu ele alıp da 'Hermes'e,
Luki'ye, Enki'ye, Enlil'e, Baal'e, Marduk'a yada Osiris'e tapıyoruz' demedik, demeyiz..Biz, astral
(ruhsal) alemlerdeki liderimiz olan Şeytan/Lucifer'e bile tapmayız! O vardır, onun Elohim ile olan
mücadelesinde sonuna kadar yanındayız, hem bu dünyada hem de ruhsal katlarda savaşımızı
zaferle sonuçlandırmak için kanımızı ve bin tane yaşamımız olsa binini de veririz. Ama biz
tapıcılardan değiliz.
7. islam, Hristiyanlık veyahut Yahudilik, insanın yaratımının birkaç bin yıl önce gerçekleştiğini
söylemektedir. Ve işin eğlenceli tarafı şudur: insanlığın geliştirdiği bilim şu an milyon yıllar
yaşında insan kemikleri keşfetmiştir ve keşfetmektedir! Bu klagib üç dinin devletler tarafından hala
dünya üzerinde bulundurulma sebebi, sosyal düzeni sağlama-devam ettirme kaygısıdır. insanlık,
kolay yönetilebilsin/güdülebilsin diye, cahillik içinde bırakılmaktadır.
8. Ruhani Satanizm, astral/ruhsal alemde Şeytan'ın yanında mücadele etmeyi ve dünyada
insanlığın bütününün gelişimini amaçlayan, kendi yeteneklerinin farkında olan ve bunları elinden
geldiğince geliştiren insanların inanç sistemidir.
9. Ruhani Satanistler; tüm insanlığa, insanlığın bilincinin açılımı olacak “Ruhani Satanist” inancın,
insanı yükselten ve ona hakettiği değeri veren, kısıtlamasız yaşam tarzını önermektedirler.
Sınırlarını yalnızca insanın kendisinin çizdiği bu önerdiğimiz yaşam tarzı, ruhani gelişme ve
çalışmalar ile zorunlu olarak bütünleşmiştir. Çünkü insanoğlu, ruhsal ve zihinsel yeteneklerini
kullanmayı öğrenmedikçe, toplumsal ve sosyal sınırlamaların aptalca yönetiminden/diktasından
kendisini kurtaramayacaktır. Ruhsal aydınlanma ve toplumsal özgürleşme ya bir arada
ilerleyecektir, ya da ilerlemeyecektir.
10. Cahillik içinde bırakılmış insanlar, bizimle irtibata geçtiklerinde hep benzer sorular
soragelmişlerdir. Ve aynı şeylere aynı cevapları vermekten yorulduk. Burada potansiyel sorulara,
hep verdiğimiz yanıtlardan birkaçını koyduk:
a. Siz Şeytana mı tapıyorsunuz?
-Biz tapmayız.
b. Şeytanı da Allah yaratmadı mı?
-Hayır, her şeyi yaratan, tüm varlığın birleşkesi, evren/kosmos'tur, ve evren şuursuzdur. Sizin
dininizdeki Allah modeli, Yahudi Tanrısının kötü bir kopyasıdır (islam'ın ve Hristiyanlığın, tüm
dini tarih-bilgi-inanç ve peygamberleriyle beraber kökeni Yahudi dinidir), orijinali olan Elohim
ise, ruhsal bir varlıktır; Şeytanı yaratmamıştır, tam aksine Şeytan'ın en büyük rakibidir.
c. Siz Allah yerine Şeytan kelimesini koyup ona mı tapıyorsunuz?
-Hayır, Allah'ın olmadığını, kökeninde olan Elohim/YHVH'in ise yalancılık ve kurban etme
üzerine kurulu enerjilerin merkezi olduğunu biliriz. Biz tam tersi enerji kaynaklarından
yararlanırız, ve tanrı diye nitelediğimiz varlıklar, kesinlikle sizinkilere benzememektedir.
d. Cehenneme mi gitmek istiyorsunuz?
-Hayır, cehennem yada cennet fantastik kurgulardır. Karşıt taraf olan Yahudilerde bile, MS.
birinci yüzyıla kadar cennet ve cehennem düşüncesi oluşmamıştır. Cennet ve cehennem
düşüncesi, saçmalıktır, ve ruhun ölümsüzlüğünün önemini perdelemektedir. Ruh vardır, ruhun
yükselişi de mümkündür, ama ne cennet ne de cehennem diye bir yer yoktur.
e. Ölünce nereye gideceksiniz?
-insanlar bu dünyadayken de uygun çalışmalarla fiziksel dünyadan kısa sürelerle ayrılıp, ruhsal
dünyayı gezebilirler (Yeni başlayan eğer azimliyse, 3 aylık bir çalışma dahi yeterli olur). Bu tip
çalışmaların bütününe "Astral seyahat" diyoruz. Ve mümkün olduğunca, ruhsal alemde yükselip
bu dünyayı terkedeceğimiz zamanı kendimiz seçmeye çalışıyoruz. Bunun anlamı asla intihar
değildir.
f. Olağanüstü güçlere inanıyor musunuz:
-Hayır, olağanüstü hiçbir şey yoktur. Ruh, maddenin bir halidir ve şuan insanoğlunun bilimi
tarafından tam olarak açıklanamamıştır, ama ileride biliminin açıklayacağına güveniyoruz. Ruh
vardır ve olağanüstü değildir, normal bir varlık halidir. Şuurlu plazma varlıktır, esir/madde'dir,
titreşim frekansı farklı oluş'tur. Bunun yanında, insanların; telekinezi, pirokinezi, telepati,
durugörü ve duruişiti, lüsid rüya ve benzeri yöntemleri kullanabilecek kadar yetenekleri
mevcuttur. Ama insanlığın neredeyse tamamı; bırakın kullanmayı, bu yeteneklerin varlığını inkar
etmektedir.
g. Kedi kesiyor musunuz? Bakire öldürdüğünüz ve kanlı ayinler yaptığınız söyleniyor..
-Hayır, biz bırakın kedi kesmeyi, asla en ufak canlıya dahi zarar vermeyi doğru bulmayız! Bize
kedi kesmeyi isnad edenler, kurban bayramı adı altında yaptıkları canlı katlia. ını ve vahşiliği
insanların gözlerinden kaçırmaya çalışmaktadırlar, bu suçlamaların da sebebi budur. Ayrıca eğer
birileri kedi kesiyorsa, o kedi kesen vahşilerin, bizim gözümüzde kurban kesen diğer vahşilerden
hiçbir farkları yoktur.. Kanlı ayin ve diğer benzeri saçmalıklara verecek bir cevabımız yoktur,
ibadetlerimiz ise binlerce yıllık, insanlık tarihi boyunca kullanılagelmiş ruhani tekniklerdir,
“hayatsever”dirler. Ve asla kurban adı altında ölüm saçan ibadetler gibi olmamışlardır..
h. Demon cin midir? Demonunuz var mı?
-Hayır, Demon olarak adlandırdığımız varlıklar, sözleşmeli olarak kabul edilen cinlerden
farklıdırlar. Demonlar astral varlıklardır, ve astral çalışmalarında ilerlemeden, ruhsal aleme
geçemeden kimsenin demonlarla iletişime geçemeyeceğini peşinen söylemeliyiz. Türkiye'de
birkaç şarlatan, demonlarla oturup masa/tahta başında görüştüklerini iddia etti, insanların içlerine
demon sokacaklarını söylediler. Neyse ki şarlatanlıkları, kızları soymaya çalıştıklarında ortaya
çıkmıştır. Bizim kendi demonumuz da yoktur, olamaz; insanlar demonlara sahip olamazlar.
Türkiyede bir diğer yalancı kişi de internet sitesinde demonlarla iletişim içinde olduğunu
söylemekte ve istediği gibi afaki sallamakta, atıp tutmaktadır. Size programlı astral çalışmaları
önermeyen, ve bu çalıştırma programlarını sistemli ilerletmeyen kimsenin demonlar hakkında
söylediklerine kulak asmayınız.