0
Yerde duran kanlı bandanama takıldı...
Bir kez daha bana baktı sonra elleriyle bandanamı elleri arasına aldı.
Ayaga kalktı. Aynanın başına gecip göz altlarına sürdü bandamı...
Ufak ufak kan lekeleri belirmişti yuzunde sonra iceriye goturdu ...
ayaga kalktım bende peşinden ilerledim...
yastığının altına yerleştirdi onu.
kapının önündeydim yine goz göze geldik.
-Neden oraya koydun bitanem?
-Uyurken senin kokunu hissetmek icin.
diye yanıtladı.
Bu yanıtlara artık şaşırmıyordum.
Ona hayli alışmıştım. Yaptığı birçok hareket normalleşmiş olmakla beraber eskisi kadar yankı uyandırmıyordu bende...
Yatağı kapının sol köşesinde olup siyah bir görünüme sahipti.
Çarşafın üzerinde ince uzun kırmızı çizgiler olup ortasında büyükce kırmızı kalp vardı.
Yorganı ise acık kahverengiyi anımsatan bir tonda üzerinde mavi yuvarlaklar olan ince bir görünüme sahipti.
Yastığı bembeyazdı...
Duvarda şarkıcı posterleri cizgi film karakterleri vardı...
Duvarlarında heryerde oldugu gibi siyah ton ağır basıyordu...
Hayata karamsar bakıyor yaptıkları ile bunu gösteriyordu.
Hayatı karmaşıklarla geçmiş biriydi. Anne ve babası ayrı olmakla birlikte düzenli bir yaşantısı yoktu.
Sevgiden hayli yoksun büyümüş olması onu karamsırlığa itmiş kendini tatmin etmek için farklı metodlara
başvurduğunu düşünüyordum.
Onu tanıdıkça, hayatının karelerini inceledikçe neden bu yola saptığını anlamak zor olmuyordu.
Diğer kişilerden farklı olmak onu daha çekici kılıyordu. Sanki ulaşılmazdı ne kadar yanımda olsada dokunsam koklasamda
ulaşılmazdı...
Gözleri...
Hayatım boyunca insanların gözleri ilgimi çekmişti. Lakin böyle bir çift gözle hiç karşılaşmamıstım...
Bakınca birşey seni ona çekiyor ve gözlerini ne kadar kaçırmak istersen o iki göz seni o kadar çekiyordu...
Ellerimden tutup beni balkona çıkardı. Ufak bir sandalyeye oturttu. Elleri ile elimi tutuyordu.
-Evde yalnız oldugumda ki zaten çoğu zaman öyleyim hep bu sandalyeye geçer kendimle baş başa kalırım...
Düşünürüm...
Benim için önemli ne var. Neden nefes alıyorum. Neden değersizim ve neden kimsesisizim...
Ayağa kalktım. saçlarından bir tutam alıp kokladım...
gözlerine bakarak.
-Kimsesiz değilsin Sevgi. Bir boşluktayken seni buldum ve bırakmayacağım.
Sözümü tamamlayacaktım ki kapı çalmaya başladı.
Endişelendim.
-Annen mi geldi ?
-Bilmiyorum. Ama o değildir iş çıkışı değil.
Ben balkonda kaldım
Kapıyı açmak için ellerimi bıraktı ve kapıya dogru ufak adımlarla ilerledi.
Biraz sonra arkadaşını sandıgım biri ile balkona geldiler.
-Bu arkadaşım Sercan.
-Merhaba Ekin ben
-Merhaba.
Aklımdan ilk gecen şey acaba oda sevgi gibimiydi? yani satanistmiydi...
Titrek birazda ürkek ellerimle selamlaştım.
Ekin 1.70 boylarında,, saçları karamel sarısı gözleri iri ve mavi oldukça çekici bir bayandı.
balkonda biraz daha aldıktan sonra içeriye geçtik.
iceride koyu bir sohbete başladık...
Önce ben kendimi tanıttım sonra Sevgiyle nasıl tanıştığımızı filan derken sohbet iyice sarmıştı.
Ben Ekini, Sevginin arkadaşı olduğunu beklerken Ekinin Sevginin babasında kalan kardeşi olduğunu öğreniyorum.
Bir anlık şaşkınlıkla anne ve babalarının ne zaman niçin ayrıldıklarını soruyorum.
5 yıl öncesinde şiddetli geçimsizlikten olduğunu söyluyor Sevgi fakat nedense bu cevap beni fazlasıyla tatmin etmiyor.
-Siz sürekli iletişim halindemisiniz peki?
Ekin-Sık sık değil fakat ben derslerden fırsat buldukça geliyorum
Ekinin güneş çarpıkta ışıldayan gözleri gözlerimi alıyordu. Mavinin doruğu vardı gözlerinde.
iri gözlerinin göz kapakları yeşil göz boyasıyla süslenmiş uzun ince kaşları ona ayrı bi çekicilik katıyordu.
Uysal sessiz görünüyordu. Onunla sohbet etmek güzel en önemlisi ve içimi kemiren şey acaba onundamı satanist olmasıydı?
Sevgi gözlerimin içine bakıyor bendeki değişikliği sezmiş gibiydi.
Şaşkındım fakat şaşkın olmamın bir çok nedeni vardı.
2 gun içerisinde olağanca şey yaşamıştım ve bunlara alışmam hayli zamanımı alacak gibi görünüyordu.
2 gun öncesinde tanıdığım Sevgi hayatımda bambaşka bir şekil vermiş
ellerim bağlı bu nehirde sürüklenmekten başka birşey yapmıyordum.
Garip olanda bu olsa gerek bu durumdan şikayetçi yada rahatsız değildim hoşuma gidiyordu.
Hayliyle monoton olan yaşantım birden hız kazanmış cok farklı yönlerde değişik kişiler ve yaşam kareleri tanıma fırsatım
olmuştu.
Adını koyamadığım şey Sevgiye gerçekten duyduğum aşkmıydı.
onu cok tanımıyordum etkilenmiştim fakat boşluktaydımda...
henüz sevgilimden ayrılalı 3 hafta olmuş bu zaman diliminde Sevgi ile karşılaşıyordum ve bi anda onun esiri oluyordum
Bunun nedeni aşkmıydı yoksa merakmı?
Ondan yeni şeyleri farketmek hoştu.En önemlisi şaşkınlık uyandırması beni hayliyle kendisine çekiyordu.
Özellikle bakışları...
Bir şey söylemeden o bakışlardan herşey anlayabiliyordum.
Bu zaman diliminde birde kardeşi Ekinle tanışmış 2 bakış arasında öylece kalmıştım...
Sevgi içecek getirmek için ayağa kalktı.
üzerimde biraz yorgunluk vardı dün geceden kalan. Gözlerimi kapattığımda karşıma çıkan göz beni cok fazla uyutmamıştı.
Bende bir koltuga uzanmak için ayağa kalktım bir yastık alarak başımın altına uzandım...
Çantasına uzandı çıkardığı göz kalemiyle gözlerini hafifçe yeniledi. Kırmızının cok hafif bir tonu olan rujlarıyla uzun dolgun
ve çok çekici dudaklarını boyadı Ekin...
Onu izliyordum ...
izlediğimin farkındaydı. Arkasını döndü...
Tümünü Göster