sat komandosuyum yunan adalarına çıkartma

yaptığımız zamanları anlatıcam. askeriyede foto video çekimi falan yasak. o yüzden caps falan yok. ama anlatacaklarımı iyi dinleyin.

25 aralık 1995.. figen akat isimli türk gemisi kardak kayalıklarında karaya oturdu.. bu haber bizim aramızda pek yankı yapmadı. bir kurtarma ekibinin gidip halledeceğini düşünmüştük. ki öylede olacaktı. ancak yunanistan ulusal kanaldan kardak kayalıklarının kendi sınırları içerisinde olduğunu iddia etti.. türk silahlı kuvvetleri ise bunu reddederek kardak adalarının kendi sınırları içerisinde olduğunu bildirdi. bunun üzerine devletler krizin eşiğine geldi. şimdi siyasal olarak olaylar böyle gelişti ancak olayın blinmeyen kısmı var eğer burdaysanız yunan adalarına yaptığımız çıkartmayı ve kardağın ana vatana katılmasını anlatıcam.

bir video var elimde swf yaptım. normal olarak videoyu atamam. swf : http://inciswf.com/127283744663.swf

@2 ister inan ister inanma. ben silahlı kuvvetlerin şerefli bir sat komandosuyum.

beyler dinlemek istemiyorsanız dahi söyleyin.

evet beyler ?

4 dakika içinde bir entry gelmezse yazmayacağım.

bu arada bu anlatacaklarımı anlatmam normalde yasak. çünkü gizli devlet operasyonları.

1-2 entry giriyim sonra okunmaya göre devdıbını getiririm.

biz ne olacağını bekliyorduk. bu sırada yunanistan kayalıklara bindirme yaptı ve rum bayrağını dikti. gemimizde onların elinde kaldı. bunun üzerine başbakan tansu çiller " o bayrak inecek, o asker gidecek " dedi. ve silahlı kuvvetler ile harekatın emrini verdi. deniz kuvvetleri çıkartma timlerini oluşturdu. ben ve timim önce kardak ardından on iki adalardan kaşota saldıracaktık.

@12 değerli kardeşim askeriyede foto çekimi yasak.

balık adam kıyafetlerimizi giydik. mp5 türü silahlarımızı aldık. jarjörleri belimize yerleştirdik. ardından helikopterle ege üzerine harekete geçtik.

1 ocak 1996 günü.. sabah 03:45. botların ses çıkarma ihtimali yüzünden kayalara 10 metre kala denize daldık. ve su altından ilerlemeye başladık. kayalıklarda 2 rum askeri ve yunan bayrağı vardı. sudan çıktık. gizlice kayalara tırmandık. arkadalarından sessizce geldik. bize ateş etmedikçe vur emrimiz yoktu. o yüzden silahı sırtlarına dayadık. silahlarını aldık. yunan bayrağını denize attık. türk bayrağını diktik. bunları soyduk. don katı kaldılar. sonra bizim botu getirip bunları don katı botla yunanistana doğru yolladık.

ardından 3 arkadaş kayalıklarda kaldı. bizse takviye botumuza bindik ve kaşota üzerine harekete geçtik.

okunmuyorsa yazmayacağım. zaten buradan sonrası devlet sırrı. kimse dinlemiyorsa boş yere mesleki hayatımı riske atamam. tek isteğim şu zor günlerde devletinizin ve ordunuzun ne kadar güçlü olduğunu göstermek istediğimdi.

siz bilirsiniz.

@21 kardeşim sadece sen okuyacaksan pmden söyle. yoksa alenen yazamam. ya herkes burda okuyacak, yada bir kişi pmde.

5-6 kişi daha okusun gene yeter devam edeceğim. ilginiz için şimdiden teşekkürler.

peki, devam ediyorum.

kaşotaya daha doğrusu on iki adaya girme amacımız yunanistana bir nevi " akıllı ol giberim " mesajı vermekti. yani işgal gibi bi maksadımız yoktu. sadece rum askerlerini tepeleyip on iki adaya türk bayraklarını dikecek ve rumların biraz yavaşlamasını sağlayacaktık.

kaşotada ateş izni vardı. kaşota öyle çok büyük bi tatil merkezi değil. kasaba tarzı küçük bi rum adası. ancak limanı bikaç yatla çevreliydi. bide kış olduğu için fazla insan yoktu. botlarla önce yatlara sızdık. içerideki insanlara sakin olmalarını ve kimseye zarar vermeyeceğimizi ingilizce anlattık. ve ne olur ne olmaz diyerek onları yatların en alt kısmı vardır bodrum gibi bişey. oralara aldık telefonlarını alıp. telefonları denize attık. ve kilitledik. ardından adaya girdik.

orda küçük bi rum karakolu vardı. ve unutmadan her timde mutlaka sniper kullanan iki asker vardır. onlar arkada koruyucu ateş açan askerlerdir genelde. herneyse. karakolda nöbet tutan polisleri vurdular. ardından biz sis bombalarını ve mp5leri hazırladık ve gizlice karakola ilerlemeye başladık.