sanırım bu son hikayem

(bkz: komikli hikayelerimi tek başlıkta topladım) bu da kısa hikayelerimin toplu halde bulunduğu başlık.
son hikayemi yazıyorum dostlar. kısa yazmamam için bi çok pm geldi. bu sefer son kez ve uzun yazıyorum. inşallah verceğim emeğe değer. 2 entry okuyup bırakmayın sonradan tad gelcek.

sadece benim yazdıklarım : http://ccc.incisozluk.cc/...u-son-hikayem/@sosiskadar

nerden başlasam bilemedim. babam. evet babamdan başlayayım.Babam 1.50 boylarında 120 kg civarında davarın biri. Şekilsiz muallaknin teki.
Bu adam bizden önce başka dünyada yaşamış, çok günah işlemiş, sonra çarpılmış, burasıda onun cehennemi sanırım.
Kendisi apartmanın kapıcısı. Her allahın günü küfrederek uyanır, bi tekmede bana vurup yataktan düşürür pekekent, apartmanı temizlemeye öyle çıkar. dıbına kodumun oğlu yüzünden her gün 6 da açarım gözlerimi. Asansör her sabah bu azmanı taşımakla işe başlar.
Bizim asansörün çektiğini ben bile çekmemişimdir amk. Neyse, apartmanı iyice temizleyip eve döner yarım saat içinde.

Ben de o gelmeden büyükbabanemi ve annemi kaldırırım. El birliğiyle kahvaltıyı hazırlarız. Büyükbabanemden para alıp 5 ekmek 1 süt almaya
giderim her sabah. 3 ünü babam yer 2 sini biz. sütüde dikerek içer ağzına sıçtığımın aygırı.
Büyükbabanem mahallenin en zengin karısıdır ama kimseye kuruş koklatmaz kendiside parasına dokunmaz. Gavat babamsa bi tek ona
söz geçiremez bu evde. Ayrıca kendisi ölümsüz sanırım. Zamanında Bi çok kez sıçtığımın azrailinin işini ben üstlenmeye çalışsam da başarılı olamadım. Acaba parayı azraile mi yediriyor amk.

Annem benden sonra evin en zavallı insanı sayılır. Kafasında başörtüsü 6 da uyanır fukaram. kahvaltıdır, bulaşıktır, temizliktir, öğle yemeğidir, babamın 3.ve 4. öğünleridir, ütüsüdür, emel hanımın çocuğuna bakması ve niceleri. Yapmadığı iş yoktur zavallının. Bi tek akşama doğru
babam bahçeyle ilgilenirken benden bilgisayarı alır. bütün şifreleri yazıp gtada ortalığın dıbına koyar.
ben de hayranlıkla onu izlerim. anne bunu nasıl yaptın diye sorarım. ogul vaktim yoktur sus hele diye geçiştirir. ben sessiz sessiz izlemeye
devam ederim. Tam en heyecanlı yerinde babam kapıyı çalar ve zavallı carl johson yine benim yönetimimde hayata gözlerini yumar.

Benim adım münür. Arkadaşlarım bana münürü münürü der. Hiçbir anlamı ve zerre komik olmamasına rağmen gülüyorum.
Alıştım artık. Lise 1. sınıf öğrencisiyim. Sınıfın sondan 2. fakiriyim. Sabah 6.30 da kahvaltımı yaptığım için karnım
öğle yemeği vakti gelmeden acıkır. Her gün son 2 ders karnımdan gelen seslerle geçer. Bi de suphi var.
O dünyada yaşayan en fakir insan. Hocalar ona soru sormuyor. Bi kere hocanın dalgınlığına geldi. Suphiye sen ne düşünüyorsun diye
sordu. Suphi ağzını açtıktan sonra önündeki kız bayıldı ve sınıf o gün karantinaya alındı. Zamanımın çoğunu büyükbabanemle geçiririm.
Enteresan bi kadın, 140 yaşında ama yeni doğmuş bebekten daha genç olduğunu hissediyor. En kısa böyle tanıtabilirdim bizi.
Şimdi hikayeme geçebilirim.

Okulun ilk günü büyükbabanem ve annemle beraber gittim okula. Meslek lisesinde okuyorum ben. Herkes tek gelmiş avradını gibeyim.
9. sınıf muallaklerde, sakal vardı. Bütün gün ellerimle yanaklarımı kaşıdım herkes yüzümün bu haline aşina olmasın diye.
Bütün herkes 3lü-4 lü gruplar kurmuş muhabbet ediyordu sağda solda. Bende büyükbanem ve annemle 3 lü gruptuk.
Büyükbabanem tanıtımda bahsettiğim suphiyi tek gördü yanımıza çağırdı o gün. Ne yapıyon büyükbabane ya rezil ediyon ben...
diyemeden suphi grubun 4.sü olmuştu bile.Pis Pis sırıtarak Merhaba deyince bizim grup dağılmıştı birden hepimiz tekli olduk
anlamadan. işte o anlık baş dönmesini atlattıktan sonra hayata sıkı sıkı sarılmıştım. Dünyada benden fakir biri daha var diye.
Suphiyle arkadaşlığımızda böyle başlamıştı.

büyükBabanem çantasından zeytinli poğaça çıkarıp al oğlum ye şunu ağzın belediye çöplüğü gibi kokuyor dedi utanmadan.
Yemin ederim kıpkırmızı olmuştum suphiye bu lafı deyince. Suphide aksine pis pis sırıttı umursamaz bin kurusu.
Bu büyükbabane bu çocuğa daha çok yakışırdı. Tek lokmada yok etti poğaçayı hayvan olu hayvanı.
sonra omzuma kolunu atıp gel şu kızlarla tanışalım diye sürüklemeye çabaladı beni. Büyükbabanemde suphiyi destekleyen bi konuşma yapıp anneme eve gitmesini söyledi. Daha okulun ilk günü sınıflar bile belli değil amk.
bütün okul bahçedeyken suphi,ben ve büyükbabanem kızlarla tanışmaya doğru yola koyulduk.

Yola koyulduk koyulmasına ama grupta gram hayır yok dıbına koyayım. Suphinin ağzı lağım çukuru, ben zaten konuşamam, geriye 140 yaşındaki
büyükbabanem kalıyor amk. Kızlar kadının kimliğini görse ölmüş akrabalarını hatırlayıp ağlamaya başlarlar. Zaten bi çok cenazede kötü kötü
bakarlar büyükbabaneme. Gencecik çocuklarımız ölüyor bu yüzsüz kadın inadına yaşıyor diye. Neyse konudan kopmayalım. Kızlara doğru iyice yaklaştık.
15 adımlık yol kaldığında büyükbabanem suphiye sen burda bekle dedi, çantadan bi poğaça daha çıkardı. Ben dayanamadım gülmeye başladım. Suphi hayvanı gülmemi farketmedi bile.
poğaçayı o kadar çabuk yedi ki görseniz. E be huur evladı o poğaçada o kadar emek var, yapana acımıyosan pişiren fırına saygı duyup 2. yudumada şans tanı diye söverdiniz.

Ben suphi canavarını izlerken büyükbabanem kızların yanına gitti ve kızlarla anlam veremediğim bi diyaloğu başlatmış oldu. Kızlar büyükbabanemi çok iştahlı dinleyip, sürekli gülümsüyolardı. Çok şaşırmıştım. Ne konuştuklarını çok merak ediyodum ki büyükbabanem, münüüürrr diye seslenmeye başladı. Öyle seslenince, bana ismimi veren rahmetli babaneme bi kez daha sövüp kafamı yere eğdim. Duymamazlığa geldim.
Kızların gülümsemeleri münürrrr den sonra birden patlak verdi kahkahaya dönüştü dıbını gibeyim.
Suphide la senin adın münür mü diye dürtmeye başladı gavat. Gerçeklerden kaçamadım suphiyide yanıma alıp kızlara doğru yürümeye başladım. Büyükbabanem suphiyi görünce çantasını suphiye verdi sen kapının oraya git biz gelcez birazdan diye gönderdi. Suphide garibim pis bi gülümsemeyle teşekkür edip koşa koşa kapıya doğru yol aldı bi yandan da çantayı kurcalıyodu poğaçaları gümletmek için.
kız falan kalmadı aklında aç köpeğin. Büyükbabanem kızların bizden soğumaması için ilk izlenimin değerini biliyordu ve suphinin ağız kokusu yüzünden zaten az olan şansımızın bitmesini istemiyordu. Ah ne zeki kadın büyükbabanem.

O gün büyükbabanem sayesinde 5 kızla birden tanışma fırsatım olmuştu. işin diğer iyi yanıysa kızlar lise 2ydi onlar ezilen yaş grubundan değillerdi artık.
Benimde daha ilk günden üst sınıflarla zanpalığım başlamış oldu. tanışma faslından sonra okul kapısına gittik suphi çantanın dibini yalıyodu. büyükbabanem bunu görünce gözlerinden ateş topu fırlattı amk. dıbına kodumun doğurduğu ver şu çantayı sıçtığımın pis boğazi diyip, 2 tane kafaya baston darbesiyle çantasını geri aldı.
Sonra oğlum bende eve gidiyorum artık gerisini sen halledersin bak arkadaşlarında oldu dedi. ardından suphi gel sanada sarılayım diye kandırdı çocuğu. Çocuk yaklaşınca omuzlarından tutup karnına sağlam bi diz çıkardı.Şimdi rahatladım diyerek okul kapısından çıktı.
Diz darbesiyle poğaçalardan birini çıkaran suphi son anda poğaçayı yakaladı ve amina kodumun karısı az daha düşüttürüyodu deyip tekrar yuttu. Sonra sınıflara çıkıldı bu pisboğazla aynı sınıfa düşmüştük. O gün başka kayda değer bi şey olmadı.

Ertesi gün babamın çenemden iteklemesiyle yataktan düşerek uyandım yine. Senin gibi babanın evveliyatını gibeyim dedim. Sırıtarak çıktı odadan. Kahvaltımızı yaptık. Tam evden çıkıyorum büyükbabanem geldi. al şu 10 lirayı kızlarla çay-simit falan bi şeyler yaparsınız okulda dedi.
Sehpanın etrafında 2 tur sevinç koşusu attıktan sonra parayı alıp çıktım. Ders 8 de başlıyor ben 7 de evden çıkmıştım. Okula gidip üst sınıftaki kızları bulmalıydım. Okul kapısına geldim suphi muallaksi giriş kapısına pusu kurmuş.

Kapıdan girince omzuma atladı direk, kanka nerde kaldın diyo amk olu. Zaten okulda bi tek biz vardık ne nerde kalması bin. Hadi kahvaltı yapalım dedi.
Ben yapıp geldim falan dedim ama yapıştı muallak bırakmadı. Kabul edip kantine doğru yol aldım suphiyle. Kafamda dünkü kızlar ama yanımda suphiyle kantine girdim. Direk, abla günaydın 5 tane peynirli 4 tane patatesli poğaça 2 de çay versene bize dedi.
Siparişi duyunca direk etrafıma bakındım. Bu muallak kızlarla buluşmuş bana sürpriz yapıyo herhalde diye.
Yok amk nerde. Kız falan yok ortalıkta. Kucağına doldurdu hepsini tepsi bile almadan. Kadında 10 lira yeter ablacım diyo.
pekekent, kanka ellerim dolu sen ver sınıfta hallederiz dedi. Amk evladı o para 5 kızla beni doyurcaktı. seni doğuran anayı doğurtan babayı gibeyim. Kadına 1-2 kere uzatıp geri çektim parayı. Amk veledi sabah sabah oynama benimle işim gücüm var deyip parayı aldı elimden. 1 er poğaça ben yedim 1 tanede çay içtim. Kalanları ona bırakıp kantinden ayrıldım.

kimse okumuyor galiba panpa. sonra mı devam etsem çok uğraştıran bi başlangıcı vardı hikayenin.

Okulun ilk günü herkes sessizdi bizim sınıfta. Tanışma faslı bile olmamıştı. tanışma 2.gün başlar umuduyla suphiyi beklemeden sınıfa gittim. Bizim sınıf gayet iyiydi. Meslek lisesine göre fazla kız oranına sahiptik. Sınıfta 20 kız 21 erkek vardı. Kişi başına 1 kız düşüyordu. Suphiyede yemek ver çekilsin kenarı zaten.
En önün bi arkasına cam kenarına geçip milletin gelmesini bekledim. Sınıfımızın en sevimli kızı girdi içeri. Bi an gibim zaten çürük olan masanın altlığına çarptı. Masanın altını son anda yakaladım düşmeden, suphinin masasının altına koydum hemen. gibim boşa çıkmıştı artık önü açıktı. Günaydın hoş geldin dedim gayet yüzsüz bir hamleyle. Günaydın kimse gelmedimi daha yaa falan dedi. ceketini asıp benim izamdaki orta sıraya geçti. Suphiden bahsetmek istemedim sadece biz varız sanırım diye geçiştirdim ve tanışıp teker teker sınıfa girenleri izlemeye koyulduk.

Suphiyi gördüm kapının orda. Çocuğun birine yarım poğaçasını veriyodu al ye lan ağzın kokuyo it derken duydum. Bizim sınıftan gülüşmeler geldi suphinin diyalog duyulunca. Amk evladı benim aldığım poğaçarla dışardakileri eziyo. Neyse ilk 5-10 gün geçsin görücektim ben seni aç köpek. melisle gayet iyi muhabbet kurmuştum 1 günde.
Hatta çıkışta yarın lütfen yanıma gel suphiyle oturmak istemiyorum falan dedim. Baya gülmüştü bakarız falan dedi. Sınıfın yarısıyla tanıştım ilk günden. Sadece 1 tane ders işledik öyle geçti o gün. Sonra eve doğru yola koyuldum hatta ilk 5 dk koşarak gittim suphiye yakalanmamak için. Eve döndüğümde annem pc de cs atıyodu.
Karşısına 8 tane prof koymuş. 1 versus 8 yapıyor kadın. Annemi hala çözebilmiş değilim. Nasıl oynuyon adıbına kodumun oyunlarını ev kadınısın sen amk. Babamı sordum kahveye gitmiş yine gavat. 3 kuruş para kazanıyor onuda ekmeğe ve okeydeki arkadaşlarına yediriyor.

Annemi pc den kaldıramayınca büyükbabanemin nerde olduğunu sordum. Çatıya çıkmış apartmanın. Niye ne işi var orda deyince, uyducu gelcekti bugün, onun kafasını gibiyodur şimdi dedi. Üstümü değiştiirip çatıya çıktım bende.
Bakarsınız kazayla falan düşer ölür umuduyla. Aslında severim büyükbabanemi ama ölmesi bütün hayatımı değiştircek. Adamın, teyzecim yalvarırım git
çanakları düzeltip para bile almadan gitcem diyişini duydum. Kahkahayı patlattım direk. Görünmeden izlemeye devam ettim. Adam nereye döndürürse büyükbabanem bastonuyla diğer yöne itekliyodu. Atıcam bu kadını artık canıma tak etti dedi erif. Hah işte böyle yola gelin dedim sessizce. Büyükbabanem, 5. kattayız gavat burdan düşsem ölürmüyüm sence deyince adam afalladı. çanağa bi tekme atıp giberim böyle hayatı deyip 5. kattan atladı. Şok olmuştum amk. Büyükbabanemi alıp eve döndüm direk. cama çıktık adamı yerden kazıyışlarını izledik bi süre.
Hala utanmadan, tek seferde öldü vitaminsiz bin tarzı laflar söylüyodu adama.

Onu orda bırakıp televizyona geçtim. Biraz arka sokakları izleyip mesut komiserimin odun verişlerine tanık oldum. Gavat hüsnünün kızı yine onun bunun oğluyla geziyodu. Nazike teyze leğencinin biriyle tapu muhabbetleri yapıyodu. Bölümüm sonuna doğru rıza babayı çöp kovasına atıp gömdü şerefsizler. Elim ayağım titredi sinirden neredeyse ağlıcaktım. Dayanamadım o haline kanalı değiştirdim. Kanalları gezerken esra erolun sesini duyan büyükbabanem dur orda gavatın oğlu diye seslendi.
Yanıma geldi esra erolu izlemeye başladık. Hobileri arasında kültürlü olmak diyen adamı gördükten sonra hayatı sorgularcasına dalıp gittim 5-10 dk. Akşam yemeği saati yaklaşmıştı. Annemin yanına gittim yemekte ne var diye sormak için. dıbına kodumun teröristi bomba kurmakla meşguldu cevap vermeden eliyle gibtir git işareti yaptı. Ben de görürsün sen diyip babamı çağırmak için kahveye doğru yola çıktım.

valla okuyan yok dıbına koyayım yarın erken yazmaya devam edeyim.

Yolun karşısındaki kaldırımdan kahvenin içini didiklemeye başladı gözlerim. Bizim gavatı arıyordum. Öyle bulunmucak bi tipide yoktur aslında, estetikle yüzüne 10 kez operasyon yapıp çinin ortasına atın. Gözlerimi kapatıp aha orda gavat diye elimle gösterebilirim. Sonunda gördüm su aygırını. 4 kişilik okey masasında 5. olarak oturuyodu bin üstünde sadece atletle. yolun karşısına geçip kahveye girdim. yan masaya bakıyomuş gibi onlara kulak verdim. Murat abi bi şans daha verin hele diyodu gavat. yaklaşınca gördüm altında sadece beyaz kiloduyla oturuyo.
zütüne kadar sokmuşlar hala şans diyo pekekent. bine görünmeden ordan uzaklaştım.
terörist annem ortalığın dıbına koymaya devam edebilcekti şimdilik. Sokakta biraz gezinip eve döndüm. allahtan büyükbabanem acıkmış yemeğe geçmişler. Hemen gömüldüm.
anneme, bütün olan ekmeği uzatmasını söyledim. O babanın ekmeği huur çocuğu cesaret hapımı içtin sen dedi. Ver gibtirtme babamı, o bugün masadan kalkıp gelemez dedim.
Metin abiyle beraber kapatırlar dükkanı deyip ekmeği aldım. Salça yağ abandım dıbına koydum masanın her şeyi yalayıp yuttum.

Yemekten sonra canım sıkıldı büyükbabanemin yanına gidip para istedim cafeye gitmek için. Sol eliyle yanağımı okşayıp sağ eliyle tokadı gömdü dıbına kodumun karısı. Her zaman kandırmayı beceriyor amcık suratlı. Yanağımı ovalaya ovalaya odama dönerken üstünü getir diye bağırıp gülmeye başladı arkadan huur. O akşamı odamda geçircektim sanırım. En azından Melise güzel görünmek için spora başlayayım, hem zaman geçer dedim.
17 mekik 3 tane şınavdan sonra kilitlendim. hareketsiz halde halının üstünde 5 dk boyunca uzandım.
sadece gözler kullanılır halde etrafı izledim. Kafamdan aşağısı tutmuyordu. Çözüldükten sonra ayna karşısında kaslarımı kontrol edip yatağa geçtim. Yorgunluk uykuyu çabuk getirdi ve tatlı rüyalar eşliğinde o günü tamamladım.

Ertesi gün saat 7 gibi sakince uyanınca çok şaşırdım. Babam eve dönmemişti sanırım. Doğrudan büyükbabanemle annemi kaldırmaya gittim. Onlar kalkmış kahvaltıyı hazırlıyolardı.
Babamı sordum. Annem gözü yaşlı banyoda adi erif dedi. Altında bim poşetiyle dönmüş eve haysiyetsiz bin kurusu. Murat abi bi şans daha tanımış sanırım. Hayır o hayvanın zütündeki donu napcanız kodumun pislikleri. Sizinde dıbınıza koyayım. iştahımın kaçtığını kahvaltı etmeyeceğimi söyleyip giyinmeye gittim.
Evden çıkmadan bir umut büyükbabanemden para istedim. Dalgınlığına geldi herhalde çıkardı 5 tl verdi. Kendine gelip parasını istemeden hemen evden çıktım.

Okula yaklaştığımda bütün pusu yerlerini uzaktan kontrol ede ede yürüdüm. Suphi her yerden çıkıp 5 tl mi poğaçayla yok edebilirdi. 7.40 gibi birazda oyala oyalana sınıfa vardım. Melis cam kenarına geçmiş bana gülümsüyordu kapıdan girince. Ricamı yerine getirip yanıma geçtiğini ve akabinde gelen o tatlı gülümsemesini görünce benimki yerinden oynadı. Direk kıza arkamı dönüp sınıftan çıktım. arkam dönük halde kalemi düşürdüm hemen geliyorum diye bağırarak uzaklaştım. Hemen tuvalete gidip benimkini terbiye ettikten sonra sınıfa döndüm.
Kodumun aç köpeği kızın yanına oturmuş kalkmıyor. Melis orası dolu gelcek var deyince suphi kızı kucağına alıp arka masaya oturttu beyler şok oldum.
Orası münirin yeri diyor bi de pekekent. Benim için yapmış bi de o hareketi. Sövsem mi gülsem mi bilemedim. Cool bi tavırla içeri girip 5 lirayı suphiye uzattım.
hadi suphi poğaça ve çay kap gel hepimize dedim. ellerini çırpıp koşarak sınıftan çıktı sıçtığımın yaban domuzu. Melisi elinden tutup yanıma aldım 2 miz oturduk. Kız hareketime şaşırmış yüzüme gülümsüyordu. Nasıl öyle dediğini yaptı ki hemen diye soruyordu zavallım. Ben ise 5 liranın bi anda gitmesiyle içim alevler almış halde 3-5 sn yanıtsız bıraktım sorusunu. Zararsız çocuktur ya severim, 2 günde çok alıştı bana. dinler beni falan diye geçiştirdim 30 yaşındaki abi edasıyla sonradan.