sakarya üniversitesi bayrak tepe

geçtiğimiz bahar şenliklerinde düşürdüğüm bi hatunla sevişmek için gittik. öncesinde ben yurttan battaniye almıştım sabahlıcaktık da.
bayırın başına geldiğimizde aşağıda biri vardı sevişen birilerinin olduğunu düşündük. yolumuza devam ettik. patika yoldan aşağıya doğru ilerliyorduk saat 10 civarı ve konserden sesleri geliyor ve sesten uzaklaşmanın verdiği hazla yürüyorduk.

böyle de bi anım var 1 sene oldu o zütü unutamadım. bu sene hepbirlikte gidelim yakalayalım bini var mısınız?

kolonlar deprem sırasında sabit kalıyordu fakat binanın geri kalanı esnekti

varım

ben oturdum hemen çok yorulmuştum. manitanında elinden tutup yanıma çektim o da oturdu. günün yorgunluğunu ay ışığını izleyerek ve yıldızları sayarak atmaya çalışıyorduk. sadece ay ışığı vardı ve benim şarjım bitmişti. manitanın ise %3 te idi.

viraj kısmına geldik ve sola doğru gidilen bir yol vardı oraya yönelcik ama aşağıda gördüğümüz kişi bizi gördüğünde ormanın arasına dalmıştı viraja gelince onu görememiştik. virajdan döndükten sonra 100metre kadar yürüdük ve biraz yukarı ağaçların arasında doğru girdik rüzgardan korunmak için. aslında hava da güzeldi nolur nolmaz diye. yerimizi bulduk ve çantamdan battaniyeyi çıkarıp yere serdim.

panpa hatunun facebooku falan varsa özelden paslasana bi, tanıdık biridir belki. iş atmayacam söz

amk kesin cine denk geldiniz. eğer öyle birşey varsa gibseler gitmem bayraktepeye

aklımızda bir çok soruyla yürüyoruz. ama anlam veremiyoruz genelde buraya sevişmek için gelenlerle dolu olur. böyle biriyle karşılaşmanın çok fazla anlamı olamaz. eleman ya bizi kesecekti veya bişeyler çalıcaktı ya videomuzu kaydedicekti yada ağır abaza biri izlicekti. fakat hiçbirinden emin değildik.

tihihihi onlar sizmiydiniz ya ben sizi travesti sanip beyninizin pekmezini akıtmaya gelmiştim . Neyse ucuz atlatmışsınız

hangi film amk söyle izleyelim yazma 2 saat

viraja sağsalim ulaşmıştık.ama yukarı çıkan yol 1 genişliği bir metreye kadar daralıyordu ve etrafımız aynı tarz ağaçlarla dolu. her an bişey olabilir endişeyle yüzyüzeydik.

bu yaz bende düşünüyorum orayı

hızlı adımlarla koşturarak yukarıya ulaştık ve bir kaç insan görünce içimiz rahatladı. saat epey ilermişti. hemen kalabalığa doğru ilerledik. konser bitmiş herkes minibüs bekliyordu. bizse kütüphane tarafına gittik tam önünde ülkücülerin kurduğu oba çadırı vardı. kapayıp gitmişler. benimde aklıma oraya girmek geldi . orda sabahlayıp sevişebilirdik.

zamanın biraz daha geçmesi etrafın sakinleşmesi için kütüphaneye girdik zaman geçiriyorduk. kütüphanede çok sıcaktı uykumuz gelmişti. manita kafayı masaya koydu uyukluyordu. bende zaman geçiriyordum kitaplara bakıyordum yalandan. saat 1.30 civarı olunca çıktık ve çadıra girdik. çadırda da şark köşesi minderlerinden vardı. yere serdim birçoğunu güzelce yatak yaptım üstümüzüde battaniyeyi serdim sabaha kadar gibiştik. kütüphanenin önüne sigara içmek için çıkanların sesleri sahaba kadar geldi. o gelen esnalarda daha çok köklüyordum çıkan sesi bastırsın diye. sabaha kadar la pompier. uyayakalmışım ve sabah 2 tane süs köpeği içeri girmiş bize havlıyor. ve sisten göz gözü görmüyordu. hayatımda hiç bu şekilde uyanamıştım. sonra köpekleri kovdum bi posta daha kaydım. bankamatiklerin ordaki börekçiden börek alıp kafetaryadan da çay alıp yedik. daha sonra okulun 2. çıkış kapısı olan izmit kapıdan otostop çekip izmite gittik.

vay amk

dıbınakoyim bayraktepe diyon tepe kampusumu anlatıyon.. bende sabah sabah diyorum bayraktepede ne konseri ne şenliği

elimdeki sopayla yere vurarak ağaçların arasında ilerliyoruz. pakita yola indik fakat daha viraja gelemedik. viraj ortamala 100 metre ilerde ve patika yolun genişliği 2 metre var yok. hemen 2 tarafıda sıralı çam ağaçlarında dolu. geldiğimiz yere kadar yolumuz böyle.

hemen yerde olan battaniyeyi alıp çantanın içine tıktım. çanta kapanmıyordu bu seferde. çıkardım güzelce katladım ama ağaçların arasındayız hala ne olacağı belli değil. eleman çıkıp agaçların arkasından gelse kötü şeyler olur korkusu var üzerimizde. yerden bir tane sopa buldum, çantamı sırtladım manitanın elinden tuttum. kendimizi bir an önce pakita yola atmak itiyorduk fakat 50 metre kadar ağaçların arasından gitmemiz lazımdı.

hangi korku filmiydi lan bu bi yerden tanıdık geldi