sabahın 5inde kalktım

otobüste lan dıbına çaktığım malımadem gecenin körüne aldık bileti o zaman neden şeker içtik uyumayacaksak demedim ağır hanzoluk olur amk. zaten defalarca kalmamış yaraklar defalarca ondan önce boşalmış bünyeler defalarca onu yalarken ellerken uyumuş kimliklerimden dolayı. ayrılmamız üstüne arkamdan bide ayı demesin diye susutum.

aştide bi şekilde yan yana oturacak modele getirditik kedimizi. açık söyliyeyim hatırlamıyorum. hem kafamzüt gibiydi. hemde esra ona buna ya ffff diye çingeneleşti. ve yanyana gittik. gitmez olaydık. otobüste tam kendi içimde bi aydınlanma yaşıyacağım bu ya öpüp bozuyo büyüy ya gibime atıyo elini. yandakiler uyuyo gibimi pantolandan çıkarıp emmeye falan çalışıyo. o dakka bi şeyden emin oldum işte antalyada çok ağır kavgalar edecektik. hem esraylahemde esra sayesinde antalyadaki kimi erkeklerle. gözünü karatmıştı amk.

antalya girerken deniz kenarlarından geçmek hoş oldu. esraya baktım uyanık koridora boş boş bakıp dişlerini şıkıyo. hiiş inince bi sigara içelim üstüne soğuk birerbira kayalım dedim. offf aşkım aynen yaa dedi. indik amk nem sıcak ağustosun sonunda züte döndüm. biraz yürüdük oralardan taksiye binmeyelim idye her yer tarla tarla. en son bayadır görmediğim bi eski model şahin taksiye bindik. ikimizde arkya oturduk bence şöförün tam arkasına oturup sigara yaptım. esrada konuştu zütünde ufacık şortla. arda dinliyo gibi yaptım. ışıkların sonunda indik bu kale kapısının oralarda. yada abaşı ışıkları. kale kjapısına yürüyüp. ara sokaklarda ateşleddik sigarayı.

sigarnın ortasında kulaklarım tıkanıp açılmaya başladı. esra acil bira içmem lazım. hemen bi yer bulalım olum dedim. aynen aynen dedi. ama ver birer şekerdaha yuvarlayalım lan diye karşılık verdi. istemeye istemeye içecektim. ona verdim şekeri ben 1 bira içtikten sonra içicem dedim.

çünkü hatun kendini kayebtmiş vaziyeteydi. ben ayık kalırsam hem feyazlarla bağlantı kurma şansımız aratar. hemde bunun zütünü toparlarım. yaeee eaaff diye içti şekeri bakkalda buz gibi bi su alıp. yarısını da ben içip dibinde kalan soğuk suyu başımdan aşağı döktüm. kale içinin sonlarına dağru bği mekan bulup girdik siikmeseler bizi diye. lan alakası yok bira 4:50 tl amk şişe calsbörg. oradan çıktık ben acıkınca. lan nasılsın dedim aşkııım sen ne istiyosan onuyapalım deddi. karnım aç dedim. aşkım o zaman yemek ye dedi. kebepçıya oturduk. orada bira içiliyodu. gayet bakkal fiyatına.

gelen adanayı biraz yedim biraz pidenin üstünde kaş göz falan çizdim adanayla. buz gibi biraya abanadım. apaçi garsonu gelip kardeşim yeiyosanız alalım dedi. lan esra olay çıkaracak dşyoduk. ben tutamadım kendimi hayırdır lan diye başladığım atarın ardından, aklıma bi fikir gelmedi. kafamı öyle boş boş salladım sağa sola bi süre. mekanın sahibi gelip olayı toparladı. agresif ruhumu hiç kaybetmeden feyazı aradım. ohaaa harbiden burdamısınız laan dedi. eöhh dedim

millet çatır çutur patlıyor düşüşünü biz çekiyoruz. gibtirin gidin lan muallakler.
not:sardı lan bi kısmı ama devam edemeyecem yarın okurum

gelip bizi bi tane unoyla aldılar şanırmı şöyle bi şey açlıyodu ki onlara da ikram etmek süretiyle yuvarladım bitane laleyi

http://www.youtube.com/watch?v=q1LOR64gIw4

oluuuum akşaaam mangaaal yakalım diyo. serap esraya dönüp eliyle lanne alaka bunlar mal gibisinden hareketler yaptı. esrada ah sorma ya gibinden karşılık verince önce ben sonra feyyaz duruma ayar oldu. dikiz aynasından birbirimize baktık ben ona göz kırtım. oda sağa bakıp dikiz aynasına geri gülerek bakarak karşılık verdi.

kardeşim boşa zahmet etiişiniz yaa dedi. burada biz boş mu duruyoruz sanıyonuz siz ankaradan yüklenip böyle geliyonuz hapları mapları. dedi feyyaz. serap oooöööfffffhhhhhh diye karşıladı bunu. feyyaz 1-2 saniye seraba bakıp. bana dikiz aynasından anlatmaya devam etti. olum taş falan var daha bunlar hikaye'' dedi.

biraz bozulmuştum. sanki biz ankarada içmiyoruz taş... tamam esranın düzen kurma muhabetine bi süredir içmiyoruz ok. lan bu muallak bana kılıbık mı demeye çalışıyo galiba. yok kardeşim estafurlah diye karşılık verdim. ya kendime dedim bunu yada ona. hahahahahahaha diye güldü şımarık huur evladı

ot kafası bu işte binler yap bakalım bi 6lı

iyi tak yemişsin amın oğlu. okusaydın da adam olsaydın.

denize girsek yaaaa dedi esra feyyazın omzunu sıkarak. olum ayıb ediyonu lan dedi. bizi geri kale içine zütürdüler. yat limanında küçük bi plaja gittik. on numara bi yerdi. arada sigara kayıp yüzdük haplı kafayla çok değişik oldu bu bi gerçek.

dönerken nedeni bilmiyorum feyyaza dedim ki; olum biz burada bi pansiyanda falnda kalırız sizin düzeninizi bozmayalım aslında.

gene bu dünyanın en süper şarkısı çalıyodu ben istedim aç dedim feyaaza http://www.youtube.com/watch?v=q1LOR64gIw4

hısfhhhh diye gülüp. bu nediyo ya dercesine sözm ona bizi oaraya çağıran seraba döndü.. karşılık alamadı. esra bacağımı sıktı.

kendi yaratığımız kötü bir evrende yaşıyoruz. çok sıkı düşünersek bunlar geçecek diye kandırdım kendimi. işe yaramış olacak ki feyyazların güllükteki giriş katı evde mangal yaparken buldum kendimi. mangala düşmeden önce feyyazla beraber gerilimli bi rakı alma seyansı yaşadık ki sebebi bu kadar hapın üzerine rakıyı kim içecek düşüncelerimdi.

feyyaz hakl çıktı rakı aktıkça aktı.

sabah üstümde çıplak esrayla uyandım. onu yatakta yavaşça yana ittim. uyanmaması imkansız. dıbınakydmnhhh falan diye mırıldandı. dolaba gidip su aradım. yok yok yok. feyyaz noluyo mamk diye mırıldandı duydum. kaltı bana baktı. olum noldu lan dedi. susadım kardeş dedim. oo kardeşim. dur dedi. koşarak bakkala gitti. plastik şişeleri buğulanmış sularla geri geldi. galiba feyyaz benim en süper arkadaşım.

bi süre su içip koltukta oturdum. olum sizin nasıl gidiyo lan antalyada hayatınız dedim. aynı taklar aynı sıçışlr kanka dedi.

napıyonuz olum çok sıcak lan dedim. yok ya alışıyosun dedi. biz fazla kalmayalım feyazım kaçalım 1-2 güne dedim o işi gibiceksin kanka dedi. serap içemeya kalktı. neden bilmiyorum. sanki bu konuşmanın üstüne trip yapmak için işiyo gibime geldi. ama sonuçta yetişkin insanları değil mi. sifon sesi geldi. serabineri geldi. ooo cemo naptı yya dedi. bizim odadan esranın kalma sesini duyudum. tabiki serapla feyyazda duydu bunu.

ankara da aşık olmak zor iki gözüm

haa harbiden de zor ankarada aşık olmak. ohho bi sürü dalga. zaten kimse kollarını açmış birbirini beklemiyo. umutsuzca düşüyosun birbirine ankarada. ortam müsayit olursa tabi. ev mev para. pul..

gibi tutumuş vaziyette sahile yürüdüm güllükten. nasıl yürüdüm bilmiyorum. sora sora stadı buldum. statdan konya altına yürüdüm. saat kulesinde yuvarladım şekeri. cebimde yarısı içilmiş sigarayı çek ederek. bir gün daha kalsam ıssız adını anımsamadığım bi sahilde sahilde mantar iğecektik dördümüz.

lan yapmadığım şeymi diye teselli ettim bozum bünyeyi. en sevdiğim yönümdür. kendi kendime bulduğum, yratığım çıkış kapıları. sahile dolanarak inen yolu elimde saniyesinde ısınmış birayla yürüdüm. son bi birayı konya altında içip. sanki bana mantar. 30 yaşına geldik manta diye taksi durdurdum otogara gitmek için. ankaraya ilk bileti aldım koşarak. 1 saat otogarda takıldım. içmeden sıçmadan dünyanı pişmanlıkarıyla.

içimden bi ses hep gitme demişti antalyaya. olum gibtir et demişti. çok nadirdinlediğim olmuştur bu duru, ıssız aslındasessiz sesi. amk esra sakso çekti diye anytalyaya gitğimi fark ettim. otobüsün camından dışarıya bakarken. antalyaya gelirken yaşayamadığım aydınlanmayı şimdi özgürce yaşabilirdim borumtak bi şekilde ankaraya gidiyordum...

zenci bi karı gibtim japon ve saçları sarı

http://www.youtube.com/wa...=UU9FUj8Ybaydnk-qXQ38jafA

haftaya görüşürüz gençler