sabah sabah korku hikayesi piçler

doluşun up up

olay bizzat yaşanmıştır beyler, kastamonuda. Cinlerin evliliği de içindedir, birazdan geliyor aşırı derece korkunç bir olay altınıza sıçma garantisi veriyorum

Beyler olay çok önceden yaşanmış yani 1870 ler zamanı. Evlilik düğünü var. Tabi Osmanlı zamanındaki düğünler farklı. Her neyse, gelin 18 damat 35 yaşında. Düğün bitiyor, gerdeğe girecekler. Zifaf oluyorlar yani ilişkiye giriyorlar herşey normal ertesi gün kızda bir tuhaflıklar oluyor. Böyle kocasına karşı bir tavır takınma, aynaya bakıp arapça ve değişik kalın ses tonlarıyla konuşma bunlardan bazıları. Tip tip sağa sola bakmalar, dalgınlıklarda cabası. Erkek bunu fark ediyor ama ilk başta pek bir şey yapmıyor. 1 hafta civarı olaylar böyle devam ediyor fakat bir gece erkek uyandığında kızı yatağında bulamıyor ve...

aramaya koyuluyor. Kızı evin bodrum katında,gaz lambasını yakmış dua ediyor ileri geri sallanarak. Sırtı kapıya dönük dolayısıyla kocasına da dönük. Kocası bir adım atıyor ona yaklaşmak için ve kız ona ''yaklaşma sakın. kapıyı kapat ve git' diyor. Adamın içine bir korku,bir telaş evden uzaklaşıyor ve kızın annesine giderek durumu anlatıyor. Kızı alıp bir hocaya zütürüyorlar. Hoca kıza 'cin çıkarma' tedavisi uyguladığını söylüyor ve eve geri gönderiyor

bir kaç gün gene normal devam diyor yaşantıları. Bir gece kız bilinçsiz bir şekilde ayağı kalkıyor ve kocasının üstüne atlıyor, boğazlıyor. Ona seni öldürücem diye bağırıyor tabi bu bağırış farklı bir dilde. Adam kıza vuruyor dövüyor ve kızı evden atıyor. Kız yavaş yavaş evden uzağa doğru yürürken adam camdan bakıyor ve kızın ayakları ters bir şekilde ormana doğru ilerliyor. Adam hemen kızın ailesine haber veriyor ve kızı ormanda ağlarken buluyolar. Kız hiçbişeyi hatırlamadığını iddia ediyor ve bir kaç gün ailesinde kalıyor

Ailesinde kaldığı bir gece evde yüksek bir çığlık sesi duyuluyor ve annesi babası hemen kızın odasına gidiyor. Fakat kızı bulamıyorlar ve panikleyip kendilerini sokağa atıyorlar. Kızlarının adını sayıklayarak bağırıyolar koşturuyolar oraya buraya doğal olarak mahalleli de ayaklanıyor ve başlıyorlar kızı aramaya. Kızı gene ormanda,bir ağacın önünde ağlarken buluyorlar. Kız gene ne olduğunu hatırlamıyorum diyor ve bunu cinci bir hocaya zütürüyolar

Başka hoca bu beyler yukarda yazmayı unutmuşum. Neyse devam ediyom

Bu hoca, kızın bir gün burda kalmasını istiyor. Ailesinden rıza aldıktan sonra gece kız uyurken odaya girip kızın başucuna oturuyor ve ayetler okumaya başlıyor, kız çığlık çığlığa uyanıyor ve avazının çıktığı kadar bağırıyor, elini kolunu hareket ettiremiyor. Ayetlerin bitmesine paralel kızda susuyor ve ağlamaya başlıyor. Hoca ise hiç bir şey demeden odadan çıkıyor. Ertesi sabah ailesi geldiğinde kızı odada bekletiyor ve ailesine kızla birlikte babasınında burda kalmasını istiyor. Gene rızalarını alınca hoca bir gece babasının başucuna gidiyor ve aynı işlemi yapıyor. Babası bağırmıyor ve normal bir insan gibi uyanık hocaya ne olduğunu soruyor hoca ise bir şey olmadığını söyleyerek kızın odaısna gidiyor ve aynı duayı kıza okuyor kız gene çığlıklar içinde kalıyor..

Sabah oluyor babayla kız uyanıyor. Hoca daha uyanmıyor, bekliyorlar öğlen oluyor ama hala yok en son hocanın odasına giriyorlar ve hocayı kendini asmış bi şekilde görüyolar.. Bağıra bağıra evden kaçıyolar ve kendi evlerine dönüyolar. Kendi evlerine döndüklerinde evlerinin yanmış olduğunu görüyolar.. Harabe olmuş, kocasına bakıyolar kocasını cin çarpmış. Bir komşu bunları evine alıyor ve uyuyorlar.

Kız kabus görerek uyanıyor ve baktığında ise komşularını da babasını da cin çarpmış vaziyette buluyor ve apar topar evden kaçıyor ve bu olay o zamanın müftüsüne kadar ulaşıyor. Müftü kıza bir kaç ritüel uyguluyor ve kıza gözlerini açmamasını ve sakın korkmamasını söylüyor. Ve adam bir kaç arapça bişeyler okuyarak kıza musallat olan cini karşısında insan kılığında görüyor. Cine kızdan ne istediğini soruyor,cin ise kız daha küçükken ona aşık olduğunu, onunla evlenmek istediğini ama başkasıyla evlenince önce kocasını sonra ailesini kısaca kıza yardım eden herkesi öldürdüğünü söylüyor hoca da dahil. Müftü yani burda müftü dediğim böyle çok bilgin bir şeyh. Şeyh karşısındaki cine bir kaç ayet okuyor ve kağıda bişeyler yazıp kağıdı yakıyor ve cin ölüyor..

@26 sünnet düğünü de düğün değil mi huur evladı

evet huur çocukları hikaye bu kadardı.

@33 ne gerek var amk