Evet beyler öncelikle trende giren part 1 i okumanızı tavsiye ederim. Hikaye onun devamı. Ama 1 i okumadan da devam edebilirsiniz. Sorunuz varsa burdayım.

(bkz: sağlık lisesinde aşk hikayem)

Evet başlıyorum 10.sınıf bitmişti ve yaz tatilinde torna işine girmiştim. Ve baya çalışmıştım beyler gece gündüz demeden o pis işte çalıştım. Berfu sürekli aklımdaydı. Nası ayrılalım demiştim nası kıymıştım ona. Ve 11. Sınıf başladı ilk gün berfu orda yine herzaman ki gibi çok güzel. Bu yaz 2 bin 500 liraya yakın para biriktirmiştim. Tabi 2 bini aileme. Babam işe girmişti hatta önceki işten daha fazla maaş veriyordu. Yani yavaş yavaş toparlanmaya çalışıyorduk. Neyse nerde kalmıştık berfu oradaydı. Yanına gitsem mi diye düşünüyordum..

Özet :yazın çalıştım para biriktirdim ve 11. Sınıf başladı.

Kızı baya üzmüştüm. Sırf param yok diye aşık olduğum kızdan ayrılmıştım. Haliyle kızmıştı bana fazlasıyla. Haklıydı da. Ama panpalar parasızlık nedir az çok bilen vardır. Kızı kantine zütürüp bir çay bile içiremiyordum. Neyse yüzsüzlük olacaktı ama hala aşıktım ona ilk günkü gibi. Yanına gittim. Arkadaşları ve berfu bana tip tip bakıyolardı baya kızgın. Berfu gelirmisin bi ilk önce gelmiyorum dedi ama sonra bi arkadaşın dürtmesiyle geldi..

Geldi. Berfu meraba meraba felan bana öyle bir bakıyodu ki bildiğin kin kusuyordu bana karşı. Biliyorum üzdüm seni dedim bilmene sevindim ama artık kimse için üzülmicem dedi kimse için ağlamaya değmez. Eskiden canımdan çok sevdiğim bazı insanlardan şimdi nefret ediyorum dedi ve gitti. O an bende benden gittim. Gözlerim yaşardı. Kalbim yine çarpıntı yaptı. Şu duygularımı kontrol edemiyorum aq gittim tuvalete yine kız gibi ağladım. Berfu olgunlaşmıştı, hareketleri, fiziği, yüzü şekil almıştı. Eskisinden de güzel. Yine başa dönmüş gibiydim derste yine onu izliyodum saçlarını gözlerini herşeyini tutup sarılasım geliyordu sevgili olduğum zamandaki gibi..

Kimse yok mu lan belli edin kendinizi

Sürekli yanına gidiyordum konuşmak istiyordum ama nafile berfu yüz vermiyordu haklı şekilde. Arkadaşı geldi yanıma. Naptığını sanıyorsun sen ne hakla gelip konuşmaya çalışıyorsun o kız senin için kaç ay kaç gece ağladı biliyormusun dedi sert bir dille. On yüreğim yandı aq. Ben ona dokunmaya kıyamazken günlerce ağlatmışım. Bida olmaz o iş hadi kendini de onuda bizide yorma dedi. Kendime defalarca küfür ettim o gün. Nası olamaz dı gerekirse ömür boyu peşinden koşardım. Benim olurdu. Ama bu sefer baya kızmıştı. Eve gidince sms attım arkadaş olamazmıyız diye geri döndü..

Senden değil arkadaş yüzünü bile görmek istemiyorum yeterince üzdün ne istiyorsun artık bırak beni çok değer verdiğin paranı kazan dedi. Ulan param yok utanıyorum aq diyemedim. Para artık umrumda felan değil dedim bana biraz zaman ver ama lütfen nefret etme dedim benden. Neden nefret etmiyim dedi. Hayatımı mahvettin lan dedi. Ulan dünyalar başıma yıkıldı o gece yine ağladım ertesi gün okula gitmedim. Kafa dağıtmam lazımdı. Cezaevine abimin yanına gittim dertleşmek için..

Abimin 1 yıldan az zamanı kalmıştı çıkması için. Bana aileme göz kulak olmamı derslerime çalışmamı felan söyledi. Neyse o hafta staj için hangi hastaneyi felan seçiyoduk önümüze bir kağıt verdiler çaktırmadan berfu nun yazdığı hastane yi yazdım. Kartal Eğitim ve Araştırma hastanesi. Neyse sonuç çıktı aynı hastaneye gidiyorduk. Mutlu oldum her gün berfuyla hastaneye gitmek. Çok güzel bişi olacaktı. Diye düşünürken berfu yanıma geldi kağıda baktı aynı hastane yazıyordu. Bunu bilerek yapıyosun dimi sırf acı çektirmek için yapıyosun bunu diyip geçti sıraya ağladı. Yine herzaman ki gibi bende ağladım ama ortalıkta değil tuvalette. Haftada 3 gün stajımız vardı stajyer hemşireydim. Aylık 250 lira felan alıyodum. 50 si bana kalacaktı. Neyse stajın ilk günü bindim 132 m ye hastaneye gitmek üzere. Sultanbeyli merkezde de berfuyu gördüm. Üstelik bu otobüse binecekti. O an kalp atışlarım tekrar hızlandı. Beni görmedi oturdu orta bir yere. Yanına gitmek için ayağa kalktım..

Yanına oturdum. Kulakları takmış camı seyrediyordu. Sonra tünele girdik yansıma mı gördü herhalde birden bana döndü. Ne işin var burda ya diye ofladı. Bende staja gidiyorum dedim. Oda farkettim mal değilim niye yanıma oturdun rahatsız oluyorum dedi. Bende bu bir toplu taşıma aracı istediğim yere otururum dedim. Oda yine oflayarak ne tak yersen ye diyip kulaklığını taktı ve başını cama döndü. Aslında berfu nun en yakın arkadaşı da geliyordu ama bugün gelemedi herhalde. Neyse bu işime geliyordu. Onu hep yalnız bulacaktım. Girdik hastaneye hoca bişiler anlatıyo bize felan ilk olarak nabız almadan başlayıp zorlaştırıcaz dedi zamanla. 10 kişiydik o hastaneye staja gelen hoca şimdi herkes bir arkadaşından karşılıklı nabız alsın dedi. Herkes eşleşti benle berfu kaldık. Hoca Ercan berfu neyi bekliyorsunuz hadisenize dedi. O an mutlu olmuştum uzun süre sonra birbirimizin elini tutacaktık. Keyifle yaklaştım berfuya elini tuttuğum an hızla ileri itti elimi hocam tuvalete gidebilir miyim midem bulanıyor diyerek gitti. Utandım. Kötü olmuştum. Moralim 0 a inmişti..

Beyler bu partı atıp uyuyorum yarın fazla yoğun değilim yazarım takipte kalın.

https://m.youtube.com/watch?v=HIph-g8tn7Y Bunu da dinlersiniz hiç kimse bilmez bu adamı ama kalemi sağlam.
Devam ediyorum.

izin alıp eve gelmiştim. Baya kötü olmuştum. Gerçekten de nefret mi ediyordu benden yoksa nefret etmeye mi çalışıyordu? Ne olursa olsun ben ona hala aşıktım deliler gibi seviyordum. Bugün verdiği tepki baya koymuştu. Geçtim eve girdim yorganın altına ağladım. Beyler part 1 de de söylemiştim. Normalde asla ağlamam ama konu berfu olunca tutamıyordum kendimi. O gün ful öyle geçti. Sabah olunca tekrar bindim otobüse yine aynı yerde yani evine en yakın durak olan merkezde bindi otobüse ama bu sefer tek değildi yanında arkadaşı vardı ve bir erkek. Başka okuldan bizim hastaneye staja geliyor herhalde. Gözümü berfudan ayıramıyodum ama o gidip o erkekle konuşuyordu. Bi gülüşü var çocuğa ulan içime bi çivi saplandı sanki beyler yemin ediyorum nefes alıp veremiyodum ikisini görünce belki sadece arkadaştılar ama içim gitti be dıbına koyim. Daha fazla dayanamadım 30 dkkalık yol kala indim otobüsten. inerken berfu nun bana bi bakışı var. Ayrıldığımız gün ki bakışın aynısı. Çaresiz, üzgün, sinirli..

Beyler ilk entryi şukularsanız sevinirim.

Beyler o kadar yazdım elim geri tuşuna bastı yanlışlıkla hepsi gitti aq hemen aynısı yazıyorum beklemede kalın.

indim taktım kulaklığı ağlamaklı bir şekilde yürüdüm. 1 saat sonra yorgun bir şekilde hastaneye geldim. Berfu oradaydı yanında da o çocuk vardı. Ulan keşke seçmeseydim bu hastaneyi. Ben onla birlikte olmak için seçmiştim. Ama şu an ızdırap gibi. En yakın arkadaşı yanıma geldi. Bu hastaneye gelmek le en büyük hatayı yaptın. Ona çektirdiğin acının aynısını sana çektircez dedi. O çocuk kim dedim. Belki arkadaşı belki sevgilisi belki kardeşi seni ilgilendirir mi? Dedi ve gitti. O gün vazgeçme kararı almıştım artık bırakıcaktım peşini. Kararlıydım. Taki sabah otobüste gördüğüm zaman a kadar. Onu her gördüğümde daha fazla aşık oluyordum. Ben ondan vazgeçemezdim. Hastane ye geldik. Hoca beni deneme mankeni seçti. yani biri iğne yapacaktı. Hoca kim yapmak ister dedi. Berfu parmak kaldırdı. Şaşırmıştım. Bana iğne vurmak istedi bu ne anlama geliyordu? Belki de sadece canımı yakmak istemişti bilmiyorum. iğneyle yanıma geldi..

Beyler yeni hasta geldi kusura bakmayın yazamadım.

iğneyle yanıma geldi. Yanında da gerçek hemşire vardı o öğretecekti ve berfu vuracaktı iğneyi. Aslında berfu iğne yapmayın biliyor. 10.sınıf ta yasak olsa bile arasıra arkadaşlarıyla birbirlerine vuruyorlardı. Neyse geldi yanıma yavaşça iğneyi damarıma soktu. Hoca şaşırmıştı nası bu kadar iyi vurabiliyordu? Ama beni ilgilendiren bu değildi o benle ilgileniyordu uzun süre sonra elimi daha doğrusu kolumu tutmuştu. Derken iğneyi tam çıkarırken yanlış çıkarmasın mı. ilk dik olarak aşağı bastırdı ve sonra tek hamleyle çıkardı. Canım çok acımıştı. Hemen hoca elinden aldı elinden iğneyi benim koluma felan baktıklar. Neyseki öyle önemli bişi değildi. Hoca eve gönderdi biraz yatırdıktan sonra. Tam çıkarken berfu özür dilerim dedi. Belliydi bilerek yapmıştı sırf canımı acıtmak için. Ama umrumda değildi benim canımı acıtmak istemesi benimle uğraşması bile benim için büyük bişiydi. Ertesi gün raporluydum. Ama evde iş vardı annem şu an hala kırdığımız ceviz leri kırıyordu. O zamanlar 6 lira veriyordu oçlar. 1 çuval ceviz kırıp ayıklıyoruz 6 lira neyse. Şu an da çok farksız değil 15 lira felan veriyorlar. O işi yapmak gerçekten de çok kötü bişiydi. O yüzden hastaneye gittim. Berfu otobüsteydi beni gördü yanıma doğru yürümeye başladı. Kalp atışlarımı hissedebiliyordum..

Berfu geldi. Tekrardan özür dilerim ya istemeden oldu biliyosun dedi. Bende yok sorun değil gelecek acı senden gelsin be dedim. Oda ufaktan tebessüm etti ve gitti. O ufaktan tebessüm beni benden aldı. Sanki hala seviyormuş gibi. indik hastaneye girdim. Hoca bugün raporlusun oğlum sen çalışma git otur dinlen dedi. Bende hocam burda kalsam çalışmasam dedim. Tamam dedi. Bunlar çalışırken arada espriler yapıyordum. Berfu gülüyordu. Bu hoşuma gidiyordu. Eve gidince mesaj attım. Böyle arkadaş gibi konuşuyordum. Artık nefret etmiyor gibiydi. Hafta sonu ful konuştuk. Çok güzeldi lan. Tekrar tekrar özür diliyordu iğne olayı için. Ertesi sabah okuldaydık. Yanına gittim günaydın dedim. Günaydın dedi sinirli bir şekilde. Ne olmuştu niye böyle dedi şimdi..

O gün pek konuşmadı benle. Son ders arkadaşı geldi. Ben izin verilmiyim berfu nun böyle bi hatayı ikinci kez yapmasına. Sana berfu nun peşini bırakmanı söyledim. Niye hala peşinden peşindesin. Yok diyoruz olm anlamıyormusun? Dedi ve birşey söyletmeden gitti. Eve geldim berfu ya mesaj attım. Sen mi hayatına yön veriyorsun arkadaşların mı? Oda ben yön veririm arkadaşlarım da bu konuda yardımcı olur dedi. Pek öyle gözükmüyor Dedim. Niye ne oldu hayırdır yazdı. Bende hala aşığım sana farkındamısın yazdım. Oda maalesef farkındayım. Abi niye böyle yapıyorsun niye hem kendini hem beni yıpratıyorsun, bizim yeniden olma ihtimalimiz %001 sende bunun farkındamısın dedi. Olsun küçükte olsa ihtimal varmış yine. Berfu sende biliyorsun isteyerek ayrılmadığımı dedim. Oda para benim umrumdamıydı sanıyordun. Ben seni her türlü seviyordum dedi. Ama şimdi eskisi gibi olmamız imkansız gibi Ercan iyi geceler dedi. O gece kendimi nasıl eskisi gibi sevdirirdim diye düşündüm ve bir hediye almaya karar verdim..

Beyler trende giremeden çıktık canınız sağolsun.

Ona geçen sene çıktığımız ilk gün ki hediye yi vericektim. Tahmin ettiğiniz gibi ucuz bişi. Açlık oyunları nın sembolik olan bileklik. 3.5 lira. Ertesi gün oldu. Berfu yu yanıma çağırdım geldi. Efendim dedi üzgün bir şekilde. Niye üzgünsün dedim. Yoo bişi yok aynı dedi. Neyse çıkardım hediye yi. Küçük bir hediye dedim. Ercan ne gerek var dedi ve o bilekliği gördü. Böyle 1 2 sn şoka girdi. Ve sonra sarıldı. Hemde sımsıkı. Ağlayarak. Çok özledim seni diyordu. O bana sarıldığında dert felan hiç bi tak kalmadı içimde sadece huzur vardı. Saf huzur. Bende hemen sarıldım. Seni çok seviyorum dedim. 3 5 saniye sonra sarılmayı kesti ve hızla yürüdü önümden gitti. Ders ingilizceydi yani boş sayılır gittim yanına en baştan konuşalım dedim. Oda gerek yok herşey ortada belki de sen haklıydın. Parasızlık nedir bilmem ailem saolsun desteklerini üzerimden esirgemez dedi. Bende olması gereken şey bu zaten ama malesef benim ailem sorunlu biraz öyle böyle geçiniyoruz dedim. Berfu tekrar olalım mı dedim. Oda neden olmasın dedi gülerek. Ulan sonunda olmuştu be. Seven bekler beyler. Asla vazgeçmez. Beni bir daha bırakmıcan dimi dedi ağlayarak. Bırakırsam şerefsizim namerdim dedim. Ve yine sarıldık. En yakın arkadaşı bizi gördü..

Naptığınızı sanıyorsunuz siz dedi. Berfu bu çocuk varsa ben yokum demedim mi dedi. Senle bi konuşalım dedi ve gittiler. Döndüklerinde arkadaşı bana tip tip bakıyordu. iyi allah ayırmasın. Ama bidaha bu kızı üzersen sonu kötü olur benden söylemesi dedi ve gitti. Umrumda değildi. Berfu yanımdaydı o yetiyordu bana. O yıl hep beraberdik ama 12. Sınıfta anlaşmalı olarak ayrıldık. Ygs denen illet yüzünden. Onuda bi ara part 3 olarak anlatırım beyler.