1. 1.
    +2 -1
    caps atmazsa nick altını gibiyoruz beyler
    ···
  2. 2.
    -2
    hızlı ol aq hadi sabaha kadar senimi beklicez
    ···
  3. 3.
    +1
    burun deliklerini gibtin galiba o ne amk
    ···
  4. 4.
    -1
    neyse gittik passage a hatun beklediğimden iyi çıktı hoştu yani. bende azgınım amk oracıkta verse giberim. ama orasıda passage yani toplumun içinde bi bar amk. öpüşmek bile yadırganıyo. toplumumuz aşamadı daha bazı şeyleri. neyse oturduk 2 bira içtik. kalktık dedik napalım sinemaya falan gidelim bari. aha dedim gün doğdu amk. hatunda azgınsa deme keyfine. e nolcak tabi internette tanıştığı biriyle buluşan kızdan ne beklersin. neyse gittik sinemaya film falan bulamadık girdik altın pusulaya. zaten kıza odaklandığımdan filmi falanda izlemedim. icraatta olmadı pek anca öpüşme falan.
    ···
  5. 5.
    0
    video da mı çektin amk at yalanı gibeyim inananı
    ···
  6. 6.
    0
    rezervatif
    ···
  7. 7.
    0
    neyse bende dedim bunun neresi ileri sen daha önce yapmışsın bile dedim. şimdi de benle yapmanı istiyorum dedim. ilerledik bişey demedi. önce yaladım heryerini sonra o benimkini ağzına aldı. sadece öncen yapabildim. arkadan olmaz dedi. ve inanmayan binler videosunu yükliycem amk. siz daha aynı iki resmin farkına varamıyosunuz.
    ···
  8. 8.
    0
    ne malsın ya
    ···
  9. 9.
    0
    anlat hadi
    ···
  10. 10.
    0
    anlatıosan anlat
    ···
  11. 11.
    0
    Felsefesi [değiştir]
    Üstinsan [değiştir]

    Ana madde: Üst-insan

    Üstinsan sözcüğünü ilk olarak teolog ve yazar Heinrich Miller, 17. yy'da yazdığı Geistlichen Erquickstunden adlı eserinde kullanmıştır.[20] Nietzsche, üstüninsanın tüm evrenin amacı ve sebebi olduğunu ileri sürmektedir. Ona göre Üstüninsan insanlığın da amacıdır.

    Nietzsche, üstüninsan kavramıyla, soylu bir insan eylemliliği kavrdıbını yeniden kurmaya çalışır. Son insan, yalnızca maddi teselli peşindeyken, üstinsan yaşdıbını büyük eylemler uğruna harcamaya hazırdır. Üstün olmak, isteyerek iyinin ve kötünün ötesinde durmaktır.[21]

    Nietzsche kendisini, üstüninsanın habercisi olarak tanıtır. Bu konuda eserinde şöyle yazmıştır[22]:
    “ insan bir iptir ki hayvanla üstinsan arasına gerilmiştir. Uçurumun üstünde bir ip. Tehlikeli bir geçiş, tehlikeli bir yolculuk, tehlikeli bir geriye bakış, tehlikeli bir ürperiş ve duraksayış. ”

    Ayrıca eşitliğe de inanmayan filozof, bunu şöyle belirtir[23]:
    “ Çünkü insanlar eşit değildirler. Gerçek budur. Ve benim istediğim şeyi onlar istemezler. ”

    insanların üstinsanı karalayacaklarını şu ifadelerle bildirir[24]:
    “ iddia ederim ki benim üstinsan dediğime, siz şeytan diyeceksiniz. ”

    Ona göre üstinsan sert olmalıdır[25].
    “ Sert olunuz! ”

    Halk tabakasını küçümser ve eşitliğe inanmadığını tekrar vurgular[26]:
    “ Panayırda kimse üstinsanlara inanmaz. Orada konuşmak isterseniz halk tabakası göz kırpar ve "Biz hep eşitiz" der. ”

    Ayrıca üstinsan hakkında şöyle der[27]:
    “ Haydi haydi, ey üstinsanlar! Ancak şimdi insan, geleceğin doğum sancısındadır. Tanrı öldü, şimdi dileriz ki üstinsan yaşasın.[28]
    Ey üstinsanlar, içten adamlar, açık kalpliler; güvensiz olun! Derinliklerinizi gizli tutun; çünkü bugün halk tabakasının günüdür. ”

    Nietzsche'nin üstün insanı, belli bir evrim sürecinin ardından, insanlar arasından çıkıp, bütün insanlığı yönetecek, tüm insanlara tahakküm edecek bir diktatör değildir. O, her ne kadar on dokuzuncu yüz­yılda kapitalizmin yarattığı fabrika köleleri­ne, kapitalizmin Hıristiyanlıktan miras alıp koruduğu köle ahlâkına, burjuva demokrasi­siyle onun eşitlik idealine karşı çıkarken, bu düzenin veya Avrupa'daki demokratikleş­menin bir yandan da zorbalık, acımasız bir diktatörün ortaya çıkışı için gerekli altyapı­yı hazırladığını söylemiş olmakla birlikte, onun üstün insanı, sanıldığının tersine, Hitler değildir.[29]
    "Tanrı Öldü" iddiası [değiştir]

    Ana madde: Tanrı öldü

    "Tanrı öldü", Nietzsche'nin en popüler sözüdür.[30] Bu düşünceyi Nietzsche, ilk kez Şen Bilim adlı eserinde dile getirmiştir. O dönemin koşullarına göre yorumlanması gereken "Tanrı'nın Ölümü" düşüncesini, kendi tabiriyle bir kaçığın ağzından duyurur. Gündüz vakti elinde fenerle dolaşıp "Tanrı öldü! Tanrı öldü!" diye bağıran bir delinin ağzından, Tanrı'nın ölümünü ilan eder.
    Friedrich Nietzsche, Basel, yaklaşık olarak 1875.

    Nietzsche "Hiçbir adalete sığmayan, sayısız çatışma ve acılar iyi bir Tanrı'ya nasıl mal edilebilir?" düşüncesinden yola çıkarak, Tanrı'nın ölümünün insanın anlaşılmaz olan doğasını yenmesi için ve üst insan'a ulaşılabilmesi için bir mecburiyet olduğunu savunmuştur.

    Tanrı'nın, insanı yeryüzüne acı çekmesi için yolladığına inanır. Nietzsche bunu Empedokles adlı eserinde de vurgulamıştır. Nietzsche'ye göre "Sanatçı Tanrı" kendisini Yunanlıya bir model olarak sunar. Onun kendisine bir şekil vermesini, mermerin ya da taşın içinde gizli kalan heykeli çıkarıp, sonra da gerçekleştirilen bu sanat yapıtının tadına varmasını önerir. "Hristiyan Tanrı" ise emredicidir. insanın dünya nimetlerinden faydalanması yerine, çile çekmesini ister. "Tanrı'yı yadsıyoruz, Tanrı'nın sorumluluğunu yadsıyoruz ve böylece, yalnızca dünyayı biliyoruz." Nietzsche olaylar sonrası insanların Tanrı'yı suçlamayarak suçu dünyaya bulmalarının yanlış olduğunu düşünmüştür. Nietzsche'ye göre geliştirmiş olduğumuz tüm değerler, dünyanın gerçek doğasını görmemizi engellemek amacıyla geliştirilmiş araçlardan başka hiçbir şey değildirler.

    Bununla beraber, bu araçlar bizim için dayanılması zor bir dünyayı dayanılabilir kılabilmeye hizmet ederler. Bu hizmet yıllardır dinlerin varoluşu ile de desteklenmektedir. Dinler bize öbür dünya gibi güzel vaatler sunarak, bize bu dünyada yapmamız gerekenleri buyururlar. Bu buyruklar, insanların özgür ve başkaldıran doğasını yoketmeye onları birer sürü parçası haline getirmeye yöneliktir.

    Nietzsche Tanrı anlayışına ve hayatı katlanılabilir kılan araçlara karşı çıkar. Öte yandan, bunlar varolmadan yaşamanın ne kadar zor olduğunu ve ne kadar yüksek düzeyde hayat ve birey bilinci gerektirdiğini söyler. işte onun istediği de budur. Bilime ve dine hizmet edenler bu noktada birbirinden farklı değillerdir. ikisi de bu araçların ve vaatlerin tekrar tekrar insan hayatına girmesine ve insanların bunlara körü körüne bağlanmasına neden olurlar.

    insanlar bu araçlardan kurtulup zorla bir gereklilik kazandırılmış dünyadan sıyrılmalıdırlar. Tanrı ölmüştür; çünkü insan kendi hareketlerini yönlendirebilecek düzeydedir. Fakat tahmin edildiği gibi Nietzsche bu durumdan tam bir çıkış önermez. Bu çıkışı insanların başarabileceğini söyler.[31]

    Tanrı'nın ölümünü büyük bir reddedişe ve kendi üzerimizde sürekli bir zafere dönüştüremezsek, bu kaybın bedelini ödemek zorunda kalırız
    Tümünü Göster
    ···
  12. 12.
    0
    @108 inanma amk dötüncüsü. biz birinci nesiliz bilen bilir
    ···
  13. 13.
    0
    @110 yarraağam biz de 1 yıldır sözlükteyiz sırf hikayeleri rezerveleyip kaybetmemek için üye oldum yaş 23 amk dötüncü olsam nolur
    ···
  14. 14.
    0
    @111 o zmaan hayatında hiç gibişmedin. noluyo videoya alınmıyo mu kız kaşar zaten amk.
    ···
  15. 15.
    0
    kavga etmeyin ipneler elimiz gibimizde tahriş oldu alet amk hadi lan..
    ···
  16. 16.
    0
    işte olayın özeti bu. ayda bir gibiyorum zaten video isterseniz yüklerim. koyarım. çekincem yok
    ···
  17. 17.
    0
    lan hadi ankaralı olduğum için dinliyom yalanlarını
    ···
  18. 18.
    0
    yolla videoyu
    ···
  19. 19.
    0
    suzan avi
    ···
  20. 20.
    0
    sıçtın bari sıvama
    ···