nice bu hasret-i dildar ile giryan olayım 

yanayım ateş-i aşkın ile büryan olayım

için temiz olmadıktan sonra
Hacı hoca olmuşsun, kaç para!
Hırka, tespih, post, seccade güzel;
Ama Tanrı kanar mı bunlara?

Seni bir kere öpsem ikinin hatrı kalıyordu,iki kere öpsem üçün boynu bükük. En iyisi geçte şöyle güzel bir siqeyim seni... (eski sevgilim leylaya)

herkes şiir sevmez amk bilmek zorundamıyım

Men lebün muştakiyem ziyyad Kevser talibi
Nitekim meste mey içmek hoş gelir hoşyare su

Bana yar olmayan devri dervanın izzeti itibarını gibeyim.

Yansın şu muallakler su veren itfayenin hortumunu gibeyim.

O zaman bir beyit benden olsun. Eyleme dilini edebsiz/giberler seni sebebsiz

Duydumki bizi bırakmaya azmediyorsun etme
Başka bir yar, başka bir dosta meylediyorsun, etme.
Sen yadeller dünyasında ne arıyorsun yabancı?
Hangi hasta gönüllüyü kastediyorsun, etme.

Sosyalizme verdik emek
Yok bilmeyiz dur ne demek
Amacimiz ilerlemek
Kitabimiz yazmaz geri

Bizim elde urum olur uç olur, sızılaşır bozkırları aç olur,bir yiğide emmi deme güç olur,bir kız bana emmi dedi neyleyim. Karacoğlan der ki; ne oldu,ne olayım, Akan sularımla ben de geleyim, Sakal seni cımbız ile yolayım,Bir kız bana emmi dedi neyleyim.

Tahir efendi bize kelp demiş
iltifatı bu sözde zahirdir
Maliki mezhebim zira
itikadımca kelp tahirdir

Her gece gelesen vehbi kuluna veresen
Esselamü Aleyküm ve aleyküm selam

SANA DAR GELMEYECEK MAKBERI KiMLER YAZSIN

"GÖMELIM GEL SENi TARiHE" DESEM SIĞMAZSIN.

Suratımda her suç bir ayrı imza,
Benmişim kendime en büyük ceza!
Ey dipsiz berraklık, ulvi mahkeme!
Acı, hapsettiğin sefil gölgeme!

Ruhun mu ateş yoksa o gözler mı alevden
Bilmem bu yanardağ ne biçim korla tutuştu
Pervane olan kendini gizler mı alevden
Sen istedin ondan bu gönül zorla tutuştu

Hakkıdır hakka tapan milletimin istiklal

Felek her türlü esbâb-ı cefasın toplasın gelsin
Dönersem kahbeyim millet yolunda bir azîmetten

Mutlak seveceksin beni
Bundan kaçamazsın

azm-u hamam edelim sürtüştürem ben sana
kese ile sabunu rahat etsincism-u can

lal-ı şarap içirem ve ıslatıp geçirem
parmağına yüzüğü hatem-izer drahşan

eğil eğil sokayım iki tutam azmıdır
lale ile sümbülü kankulane nevcivan

diz çökerek önüne ılık ılık akıtam
bir gümüş ibrik ile destine ab-revan

salınarak giderken arkandan ben sokayım
ard eteğin beline olmasın çamur aman

kulaklarından tutam dibine kadar sokam
sahtıyandan çizmeyi olasın yola revan

öyle bir sokayımki kalmasın dışarda hiç
düşmanın bağrına hançerimi nagehan

ağer arzu edersen ben ağzına vereyim
yeterki sen kulundan lokum iste herzaman

herkeze vermektesin birde bana versene
avuç avuç altını olsun kulun şaduman

sen herzaman gelesin ben vehbiye veresin
esselamun aleyküm ve aleykümu selam.

Öyle bir sokayım ki, kalmasın dışarda hiç,

Düşmanın bağrına, hançerimi nagehan.

Eğer arzu edersen, ben ağzına vereyim,

Yeter ki sen kulundan lokum iste her zaman.