giremedim, vizelerle uğraşıyordum..

sen git, allegory-imagery kombinasyonunu grammar kalıplarıyla süslemiş bir şekilde, exposition-body-resolution yerli yerinde koca bir sayfa ingilizce essay yaz, iki senedir yazıyorum ve en beğendiğim buydu üstelik şahsen..
ama nefes almana kızan hocaya "pardon hocam bidaa yapmam" demeyip kendini savunduğun için 38 gibi, anneye küfür derecesinde bir not al..

Geçen sene aynı dersi 90 gibi bir not ile vermiş iken hocanın değişmesi ile daha iyisini yaptığım halde aldığım bir 38 bu..

Sonra birisi gelsin, üniversite okumayı bilgi birikim seviyesi sayarcasına sana hürmet göstersin..

Yok ağabey öyle bir şey, bu ülkede bu tarz eğitmenler barındırılmaya devam edildikçe üniversite bitirmeyi başarmak için birey öncelikle kendi değerlerinden vazgeçmeli, hocanın söyledikleri çelişse de ses çıkarmamalı, hatta bizatihi göstermelik sahte ithamlar ve hakaretler ile üzerine gelinse dahi ses çıkarmayıp yiyeceği yarrağa razı olmalıdır..

Bu ülkede bu eğitmenlerden ders görüp her şeye katlanarak diploma için boyun eğen bir birey, okuduğu üniversite için övülmemeli katiyen..
hatta kendim de dahil, böyle şerefsizlere menfaat için boyun eğen herkesin adı batsın, bizden bir gibim olmaz, zorlamayın..
Arkamızda durmayan devlet bir bahane değil.. hepimiz aciziz..

şimdi şöyle yapalım..
şunu hepiniz izlediniz mutlaka, https://youtu.be/O_-lrmQEBVk tekrar izleyin bu söylediklerim aklınızda bir yerlerde dururken..
vay amısına goyyim.. bundan edebiyat çıkarılabileceği kimin aklına gelirdi..

normalde görsek, 1 kilometrelik gibe sahip olsak dahi santiminde olmayacak bu tip karaktersiz heriflere karşı bir şekilde bir menfaatimiz olduğunda domalır vaziyete geçmemiz, ve en fazla benim burada yaptığım gibi arkasından sallayabilmemiz, bunların bulduğu o yüzle tavşan'ın eve girdiği gibi hayatımıza girmeleri, bununla yetinmeyip tahrik çabaları, aynı haydo gibi arkasından çaresizce sövmemiz, bazen küçük ipnelikler ile tuzaklar kurmamız en fazla..
ve en son ne oluyor haydo'da?
"Beni öyle bir hale getirdin ki hayatta sinirlenmiyorum, gibseler bir şey demem" moduna girmemiz..
hepimiz böyle oluyoruz.. başlangıçtaki haydo ile finaldeki haydo nasıl farklıysa biz de farklılaşıyoruz, değişiyoruz, ve bu iyi bir değişim değil..
haydo küfürden vazgeçiyor, biz karakterimizden, sorgulama hakkımızdan, benliğimizden vaz geçiyoruz..
bizi kıvama getiriyorlar, o günün gecesi de sistem sokmaya başlıyor.. ama kimin gibinde artık, alışmışız zaten, Kıvama gelmişiz bir kez...

kim dinler kim gibler bilmiyorum, yazdım işte..
(#205)..