sönük hayatımın pek sönük hikayesi beyler

güzel başladın da sıradan bir ciks hikayesine döndü panpa sıçtın yani şimdi teyzesiyle karı koca hayatı yaşar sonra pişman olur eniştesi basar falan filan uzar gider okumayın boşuna

rezerved

reserved

reserved

yemeği yedikten sonra odama geçip yine hayallere bıraktım kendimi kalçalı hayallere. teyzem her gece 11 olmadan yatardı ve 11'e hala 4 saat vardı. bu dört saat bir türlü geçmek bilmiyordu. bir hayli kıvrandım saat 11 olana dek ama sonunda 11 olmuştu. salonun ışığının kapanmasını gözlemeye koyuldum. bir süre bekledim teyzemin tv ve ışığı kapatıp odasına geçmesini ama saat 12 olmuştu ve bir türlü odasına geçmiyordu. iyice sabırsızlanmaya başladım, vakit geçtikçe daha geriyordu beni bu durum. neyse ki sonunda tv'yi kapatıp odama yöneldi hemen yatağıma geçtim. iyi geceler dileyip odasına geçti. artık zaman dolmuştu, ama hemen arkasından gitmek olmazdı ışığımı kapatıp yarım saat kadar daha bekledim. zamanın geldiğini hissettiğimde odasına doğru sokuldum ve yanına kıvrıldım. sırtüstü yatıyordu ve kalbim yerinden fırlayacak gibiydi. geldiğimi fark etmiş olacak ki hemen yanaştı bana doğru.

üşümüşsün sarılıp ısıtayım seni dedi, şok olmuştum. büyük hayallerle gitmiştim akşama kadar vakit geçsin diye karnım çatlamıştı ama o sarıldı bana. galiba artık hiç öyle bir şey yaşanmayacaktı. dumura uğramıştım, kollarının arasındaydım ama kalçasına uzaktım bir hayli. artık o gecenin tekrarlanmayacağını o an anladım. teyzem şeytana uymuştu ve pişmandı. bir daha yapmak istemiyordu anlaşılan. o gün öylece uyudum. sabah okul vardı. liseden, hocalardan ve sınıftaki çocuklardan nefret ediyor olmama karşın gitmek zorundaydım. teyzeme bugün gitmek istemiyorum desem üzülürdü ve ben onu üzmeyi hiç istemem. geçen gecenin uyumamış olmamın etkisiyle derin bir uykuya dalmıştım. teyzemin kahvaltı için yanımdan kalkmasını hissetmemiştim bile. kahvaltımı edip okula doğru yola koyuldum. pazartesi sendromu yoktu bende zira bütün haftaiçi benim için pazartesi idi. okul bana çok aptalca gelmeye başlamıştı. üniversite hayalim yoktu hiç olmamıştı. üniversiteye ilişkin birkaç şey işittim ancak onlar da beni cezbetmemişti. lise bitince ne yapacağıma dair en ufak bir fikrim yoktu. o gün sınıfta enteresan bir olaya şahit oldum.

devam et o zaman.

devam bakalım

elim memelerinin altındaydı artık, kalbi deli gibi atıyordu. o an bana çok büyük bir özgüven ve cesaret gelmişti. elimi usulca memelerinin altından çıkardım, önce memesinin alt tarafına elimi attım, sonra da avuçladım gül memesini. aman allahım çok yumuşaktı. içine su koyup patlattığımız balonlar gibi. çok hafif hareketlerle okşuyor memesini. okşadıkça deliriyordum. elini attı birden elimin üzerine rahatsız olduğunu düşünmeye kalmadan elimi iyice bastırdı memesine. bastırılmasından hoşlanıyordu belli ki. bastırdım, artık daha sert okşuyordum, avuçluyordum. ara ara meme uçlarını çekiyordum baş ve işaret parmağımla. memesinin ucunu sağa sola kıvırmam bunu heyecanlandırıyordu. önce sol memesini iyice okşadım sonra sağdakine geçtim. aynı işlemleri sırasıyla tekrarladım. sonra tekrar sola. bu avuçlama işlemi devam ederken irkildim birden. gibimin ucunu bir şey tutuyormuş gibi hissettim. teyzem elini gibime atmıştı, tam baş kısmına. eşofmanımın üzerinden ucunu usul usul okşuyordu. bu beni deliye döndürmüştü. o an kendimi sıktım sıktım sıktım ama olan oldu. boşaldım. çok utanmıştım . eline geldiğine emindim. hatta kalçasına. hızlıca çıkıp odama geçtim. arkamdan gelecek mi diye bekledim ama gelmedi, utandırmak istemedi galiba. iyi ki de gelmedi. bu benim için büyük bir hüsrandı, boşalmıştım teyzemin benden iğrendiğini bundan sonra da iğreneceğini düşündüm.

gece pek uyuyamadım sabah teyzem kahvaltı için kaldırmamıştı. bir gariplik olduğunu sezdim hasta bile olsa mutlaka kahvaltı hazırlar, beni kaldırırdı. teyzeme bakmaya gitmek istedim ama utandım, cesaret edemedim ters bir tepki verecek diye. hemen hazırlanıp okula gittim, ama aklım teyzemde kalmıştı acaba başına bir iş mi gelmişti? aklımı bu tür sorular kemiriyordu, daha fazla dayanamayıp 3. der bittikten sonra okuldan kaçtım, doğru eve. anahtarımla açtım kapıyı mutfaktan sesler geliyordu. gidip baktım teyzem yemek için birkaç şey hazırlıyordu kendine. beni gördü, utana sıkıla baktım yüzüne ama o özür diledi uyanamadığı için. neden bu saatte burada olduğumu sordu. ben de seni merak ettim diyemedim. öğretmenler toplantısı vardı, dedim. aç mısın diye sordu bir şey yiyecek halim yoktu, okulda bir şeyler atıştırdım ama çay içerim dedim. teyzemin yine hiçbir şey olmamış gibi davranması yine rahatlatmıştı beni. galiba bu bizim gizli sırrımızdı, gece farklı bir boyutta, gündüz farklı bir boyutta. bu çok hoşuma gitmişti gündüz teyzem gece kadınım.

senin yazacağın hikayenin tam ortasına sokayım bin

@78 canın sağ olsun panpa

Panpa biraz hızlansan daha iyi olur ama çok ağır ilerliyoruz

en azından hikayeyi güzel anlatıyorsun gibtir et buda bi yetenek

@81 panpa elimden geldiğince anlatıyorum ama ciks hikayesi falan değil hayatımın dıbına koyan şu an bile beynimi giben sıkıntılardı

sonunu bekleyin.

bu gece 1-2 sayfa devam et.

bunun arkasından zaten kesin bi yıkıntı çıkar çabuk geç sonunu merak ediyorum

dur bakalım biraz okuyam sarcakmı bakalım

gün yine her zamanki meşgalelerle geçiyordu, teyzem evin işlerini yapıyor ben de teyzemi düşünüyor ve bir an önce gece olsun istiyordum. o gün tuvaletle oda arasında mekik dokudum. boşalmayı geciktirmek için çılgınlar gibi mastürbasyon yapıyordum, ama nafileydi. gece oldu yanına gittim, bana sarıldı. yine artık yapmayacağız galiba diye düşünmemi sağladı bu hareketi, ama her gün her gün yapmak istemiyor da olabilirdi. ikinci ihtimali beynime yerleştirdim ve uyudum.

ertesi gün de ben gitmedim yanına. sonraki gün, okuldan geldikten sonra teyzemin yanına gittim sohbet edelim diye çay yaptı, sohbet ettik biraz okuldan eniştemden bahsetti. eniştemle konuşmuşlar oradaki işleri ayarladığında bizi de yanına aldıracakmış. bu haber beni çok mutlu etti önce, ama sonra eniştemle aynı evde yaşadığımı düşündüm. teyzem ve eniştem, o zaman teyzeme bir daha dokunamazdım, gözüm kararır gibi oldu. teyzem duşa girmek için izin istedi ve gitti ben yine kalça ve memelerle dolu hülyalara daldım. artık duş yaparken kapısına gitmiyordum. bu hareket beni azdırmıyordu çünkü. memelerini düşünmek daha heyecan vericiydi, yumuşacık memelerini. teyzem duştan çıkıp odasına geçti, ama o da nesi. hayal mi görüyordum, üzerinde bornozu yoktu. hayal görmediğimden emindim. çırılçıplak yürüdü 3 metrelik mesafeyi, o an odasına girmek istedim. geceyi beklemek daha iyi diye düşündüm, bu hareketini bu gece istediğine yordum. üzerini giyip yanıma geldi saçlarını taramak için. altında lacivert donu vardı yine. üzerinde de kırmızı bir t-shirt, sütyeni yoktu altında meme uçları t-shirtun üstünden oldukça azdırıcı görünüyordu. iki küçük ıslak iz bırakmıştı memesinin uçları t-shirtte. gözümü meme uçlarından alamıyordum, baktığımı fark etti gülümsedi. ben donuk kaldım bir süre sonra odama çekildim ve başladım bu gece olacakların hayalini kurmaya.