+4
Beyler bugün akşama doğru başıma gelen bir şeyi anlatmak istiyorum. Eğer ciddi ciddi dinleyen olursa güncelleyeceğim mesajı. Dalgaya almadan ama. Zira ben de din ile iman ile pek alakası olan biri değilim normalde. Eğer rüya gerçekten dehşet verici ve bir o kadar gerçek olmasaydı hiç anlatmaya yeltenmezdim. Şu an tekrardan uyumaya korkuyorum saatlerdir.
Dinleyen varsa anlatırım...
ANLATIYORUM...
Öncelikle konuya şuradan giriş yapayım en kısa haliyle. inançlı bir sevgilim var. Ben ise inançlardan uzağım. O benimle evlenmek isterken ben böyle bir şeyin uyumsuzluk sebebiyle olmayacağını düşündüm hep. Dün akşam da bunun kavgası oldu ve ben "Senin Allah'ına bile inanmıyorum." tarzında cümleler kurdum. Ağlattım istemeden...
Gelelim bugüne...
Gün boyu evdeydim. Akşama doğru havanın yavaş yavaş karardığı vakitlerde tv karşısında uzay ve evren belgeseli izliyordum. Bir anda sebepsiz bir ağırlık çöktü üstüme. Bir anda uykuya dalıverdim...
Rüyada gözümü uyuduğum koltuğun üstünde açtım. Her yer kararmıştı. Ve kıpırdayamıyordum. (Buraya kadar standart karabasan vakası gibi duruyor) Ciddi manada kıpırdayamıyordum. Sanki kollarım, bacaklarım ve tüm gövdem kıstırılmış gibi... Bağırmaya çalıştım, sesim çıkmadı... Çaresizlik içinde üst üste "bismillahirrahmanirrahim... " demeye başladım. Defalarca... Defalarca... Ve sonuç olarak hareket etmeye başlayamasam da her söyleyişimde üzerimdeki o basınç giderek azalıyor, kollarım ve bacaklarım yavaş yavaş gevşiyordu. Ufaktan hareket edebilmeye, ve sesimi kısık da olsa çıkarabilmeye başladım. Ardından bir hışım kendimi yana döndererek koltuktan aşağı düştüm. Güçlükle doğrulup yarı ayakta, yarı yerde sendeleyerek odadan dışarı çıktım. Koridor da aynı biçimde karanlıktı. Bu karanlığın ortasında yürümeye başladım ve karşıda mutfağın ışığının yandığını gördüm. Mutfağa girdim, karşımda annem duruyordu. Yere düştüm ve bacaklarına tutundum.
"Anne bana yardım et !" demeye çalıştım. Tabi bu cümlenin ağzımdan çıkış şekli "ağğe ğağa yağğığ eğ... " şeklindeydi. O an ağzımdan kan geldiğini gördüm. Dönüp camdaki yansımama bakınca ağzımdaki bütün dişlerin döküldüğünü fark ettim. Annem tuttu ellerimden ve beni sandalyeye oturttu. Ben oturur vaziyetteyken annem ayakta ellerini yanaklarıma koymuş vaziyette yüzüme bakıyordu şefkatle.
"Sana X olmuş oğlum." dedi ama o X in yerine geçen şeyi anlayamamıştım. Bu yüzden ağzımın aynı kayma durumuyla
"Anlamadım anne bana ne olmuş ? Tekrar söyle."
dedim.
Ve annemin o gözleri bir anda kızardı. Yüzü değişti ve ağzı kocaman, korkunç biçimde açıldı. Burnu burnuma değecek kadar yüzünü yüzüme yaklaştırdı. Kalın bir sesle tüm salonu deprem etkisiyle sallayarak aynı şeyi bağırarak tekrar söyledi.
Çığlık attım... Çığlığın ardından kendimi yine o uzandığım koltukta aynı biçimde hareketsiz buldum. Rüya devam ediyordu ama gerçek gibiydi her şey... Ve her şeyin bilincindeydim...
Etraftan ince sesi tuhaf ve korkunç gülme sesleri geliyordu. Kulağıma fısıldayan sesler
"Artık Allah da sana yardım etmeyecek. Seni kimse kurtaramayacak."
diyordu.
Yalvarmaya başladım...
"Allah'ım bana yardım et... Affet beni... Al tekrardan yanına. Bırakma beni burada ne olur... "
Ve ardından kendimi tüm şehre tepeden bakarken buldum. Gökyüzünden izliyordum her yeri. Daha sonra yere indim. Hava buz gibiydi. Üzerimde sadece bir pijama ve t-shirt vardı. Yolun kenarında bekliyordum titreyerek. Karşıdan annemi gördüm. Seslendim ona.
"Gel. Yürü bu tarafa... "
dedi.
Sendeleyerek ona doğru yürürken bir anda yatakta irkilerek sıçradım ve uyandım.
Nefes nefeseydim. 2-3 dakikamı aldı kendimi ayağa kalkacak kadar toparlayabilmek.
Ve işin ilginci, kalktıktan sonra aynı şekilde kapıyı açıp, karanlık koridordan yürürken sadece mutfağın ışığının yandığını gördüm yine. Kapıyı açtığımda annem aynı şekilde karşımda duruyordu. inanın yine aynı şey olacak diye öyle korktum ki...
Yanına gittim. Dokundum koluna, şaşkınca bana bakıyordu.
"Ne oldu oğlum ?"
dedi.
Hiç bir şey söyleyemedim. Sadece sarıldım. Uzunca... Daha sonra hemen su içtim. Ama adeta günlerdir su içmiyor gibi içtim. içim yanarak... Anneme anlattım, güldü. Rüyaydı geçti gitti... dedi.
Ama bu yaşadığım öyle bir şeydi ki, sanki beni tutup cehennemin en dibine zütürmüşler ve etrafı tüm detaylarıyla izlettikten sonra "Hadi şimdi gidebilirsin" diyip bırakmışlar gibi...
Bu nedir arkadaşlar ? Normal bir şey mi ? Çünkü ben 24 yıllık ömrümde hiç yaşamamıştım böyle bir olayı...