1. 51.
    0
    ramadan geldi bos geldi
    ···
  2. 52.
    0
    vay amk.
    ···
  3. 53.
    +2
    ayı gibi kıllı bir herif aşağı indi. " tak mu var " sesiyle cihadımız başladı davulcuyla.

    - ağzınızı bozmayın.
    - ben tek kişiyim dıbına kodumun nereye çoğul konuşuyorsun??
    - bu ay 11 ayın sultanı ramazan saygılı ol.
    - ananı giberim senin.

    aha liseli dedim. içimden tabi. incinin faydalarından biri de şu aslında, adama hiç sinirlenmedim.

    - adamakıllı konuş.

    dememle yumruğu suratımda patladı. çok çelimsiz değilim ama hantalım. kendimi koruyamadan yere yuvarlandım. dudağım patlamış..
    ···
  4. 54.
    0
    @takarca boşaldım bin. hızlı anlat sonuna yetişim bari.
    ···
  5. 55.
    0
    hadisene lan
    ···
  6. 56.
    0
    sinirim tavan yapmıştı, dudağımın patladığının farkında değilim. davulcunun önünde dayak yemek sinirime combo etkisi yapıyor. yavaşça ayağa kalktım. karakteristik özelliğimdir sinirlenince aşırı sakinleşirim. adama doğru yaklaştım. 2. yumruk için hamle yaptı. geri çekildim. beklemiyordu, öne doğru yalpaladı. dengesiz yakaladığım için takımlarına attığım tekmeyi savuşturamadı. böğürerek yere yıkıldı.

    davulcunun gözleri gülüyordu.
    ···
  7. 57.
    0
    beyler uzun yazacağım biraz entrylerin arası açılacak.
    ···
  8. 58.
    0
    hikayenin sonu taktan biterse davulcunun zütüne davulu senin zütüne tokmağı sokarım
    ···
  9. 59.
    0
    " allahuekber allahuuekber "

    o kafayla sahuru da unutmuştuk. çok aklımdaydı da... davulcu için üzülüyordum.

    - oruçsun değil mi?
    - tutmuyorum.
    - nasıl davulcusun len sen?
    - ben hristiyanım.

    evet gecenin ikinci flaş haberi. " atayıst " adamı bana şikayet eden davulcu hristiyan çıkıyor.

    - ne demeye davulculuk yapıyorsun?
    - anlatayım dilersen?
    ···
  10. 60.
    0
    devam bin
    ···
  11. 61.
    0
    rumuzunu kibarca yap hocu
    ···
  12. 62.
    0
    devam et olm çok heyecanlı
    ···
  13. 63.
    0
    hadisiene velet
    ···
  14. 64.
    0
    davulcunun ağzında anlatıyorum gerisini:

    yaklaşık 30 sene önceydi. annemi ve babamı kaybetmiştim. bin bir dayım vardı avrupa'da ordan oraya gezerdi. kafası çalışırdı her türlü binliğe. dedi ki bana " gel seni yanıma alayım x ". ne dicektim 10 yaşındaki aklımla. kimse yoktu. he dayı.

    istanbul'dan trenle yola çıktık. ben nereleri geçtiğimizi o zamanlar bilmiyordum ama her yerin yemyeşil olduğunu çok net hatırlarım. bir de vagonun leş gibi ter koktuğunu.

    " hadi kalk bakalım romanya'ya geldik " sesi de unutmadıklarımın arasında.
    ···
  15. 65.
    0
    @55 oww rüya içinde rüya gibi bişi bu da.hikaye içinde hikayee wuu
    ···
  16. 66.
    0
    romanya. ülkeler o yaştaki bir çocuk için pek bir şey ifade etmez. fakat insanlar... hiç unutamıyorum. istanbul'la uzaktan yakından alakası olmayan sarışın insanlar. çocuk aklım bu kadar sarışın insanı zor kaldırıyordu.

    dayımın peşisıra sürükleniyordum sokaklarda. dayım nedendir bilmem çok değişmişti. suratı asık dolaşıyordu. en sonunda bir eve girdik. ufak bir depremde yıkılmak üzere tasarlanmıştı bu ev.

    içerde hiç erkek yoktu. sadece kadınlar. yaşları 13 - 50 arasında değişiyordu diyebilirim. dayım en yaşlısıyla hızlı hızlı yabancı bir dilde konuşmaya başladı.
    ···
  17. 67.
    0
    ayraç.bu gece bu hikaye bitsin sabah okuyacam bin
    ···
  18. 68.
    0
    bundan sonra burada kalacaksın x dedi dayım. yabancı bir ortamdı istemeden de olsa kabuğuma çekilmiştim. sessizce peki dedim. dayımı bundan sonra hiç göremeyeceğimi bilsem belki sarılırdım...

    kadınlardan 25'li yaşlardı biri yanıma yaklaştı. bozuk bir türkçe'yle çocuk muhabbeti çevirmeye başladı. cevap vermiyordum, korkuyordum. elimden tuttu içerde bi odaya zütürdü. burası benim odam bundan sonra birlikte kalacağız ufaklık dedi bozuk türkçesiyle. fazla seçeneğim yoktu..
    ···
  19. 69.
    -1
    uzun bir süre anatasia'nın gösterdiği yatakta düşündüm. düşündüm düşündüm... kimsesizdim kaybedecek bir şeyim yoktu. 10 yaşında bir çocuğun düşünmeyeceği şeyleri düşündüm.

    kararımı vermiştim. önce anatasia'yı bulmalıydım o benim dış dünyaya açılan kapımdı. en azından ben öyle düşünüyordum.

    kapıyı açtım içeride o kadar fazla kadın yoktu. birkaç içki kokulu erkek vardı. bir tanesi seslendi bana. aslında böğürmüştü fakat benden başka kimse olmadığı için bana hitap ettiğini anladım. yaklaştım, o sırada gülerek yanındaki adama bişeyler söyledi. kahkahalarla güldüler.
    ···
  20. 70.
    -1
    odaların aralık kapılarından bakarak anatasia'yı arıyordum. ev dandik mimariye rağmen büyüktü. anatasia bu odalardan birinde bir adamla birlikteydi, öpüşüyordu. odama çekilip biraz daha beklemeye karar verdim. öpüşme vs bilmediğim konulardı henüz.

    anatasia geldiğinde ona çalışmak istediğimi söyledim. anlayışla karşıladı, o da zaten beni yarın bir türk'ün dükkanına zütürecekmiş.

    sonraki gün güneş doğar doğmaz kaldırdı beni.. yüzümü buz gibi suyla yıkadıktan sonra kamil abi'nin dükkanına vardık. nalburdu. güzel bir deneyim olacaktı benim için.
    ···