1. 1.
    +8 -1
    ---
    reserved alın liste zamanla dolduracağım
    ---

    1) nekromantik

    Kişilik korkusu dediğimiz, bu ayrık karakterlerin tüm detaylarıyla sergilenen iğrenç yaşantılarının haricinde film, iç organ, kan, irin, her türlü vücutsal ifrazat vs göstermekten çekinmiyor. Nekromantik ise kişilik korkusunun yanı sıra izleyiciye tükketirdiği gore unsurları ile mide bulantısını bir üst seviyeye çıkarıyor.

    2) cannibal holocaust

    amazon ormanlarında yamyanlar hakkında geçiyor .hayvan katliamı, oldukça gerçekçi insan öldürme sahneleri, şok eden dini ritüeller ve geleneklerin olduğu sahneler ister istemez ekran karşısına izleyiciyi kilitliyor.

    3) sweet movie

    iki kadın karakterin üzerinden anlatılan sürreel bir özgürlük filmi. işeme, sevişme, kusma ve dışkı yeme içeren sahneler mevcut. siyah beyaz görüntülerde savaş sonrası toprak altında çürüyen cesetler gösteriliyor. bunun yanında, işeyen ve tabağa sıçan adamlar, şeker yığını içinde ciks ve cinayet, kusma sahneleri var.

    4) irreversible

    kafa parçalama sahnesi, çekimler, ambians, sesler ve şiddet eşiği insanı bi garip yapıyor. aşırı derecede rahatsız edici bi filmdir. sürekli dönen kamera ve kırmızı loş ışıklı sahneler, kafanın iyica bulanmasına, daha çabuk güzel olmasına neden olur.

    5) hard candy

    küçük bir kız ile 40 yaşındaki bir adamın tanışması ile başlar film. kızı bir odaya zütürür ve kız adama uyutur olay başlar. çocuk istismarı , taşşak kesme sahnesi. pid0fili bir adamın masum gösterilmesine tanık oluyoruz film tek mekanda çekilmiş diye biliriz kafe yerini yok sayarsak

    6) salo or the 120 days of sodom

    ince elemelerle sectikleri 9 kız ve 9 erkegi alıp salo ya hapsetmesiyle başlar film.tak yedirmek, homociksüel ilişkiler, sapkınlıklar,işkenceler be çocuğun dilini şişleme.. insanların bir saniyeliğine bile olsa kendilerini görmelerini sağlar

    7) i spit on your grave

    dört adam tarafından tecavüze uğrayan bir kadının olaydan sonra kaçmayıp tek tek bu adamları öldürmesi üzerinedir kırk dakikanın üzerinde ki tecavüz sahneleri ile kendisinden iğrendiriyor adeta. film 1978 ve 2010 da çekilmişi var. 2010 u gibtir edin

    8) eraserhead

    film öncelikle anlaşılması çok zor bir film anlamanız için bir kaç kere izleyin düşünün. kafa karıştırıcı metaforlar, simsiyah imgeler, ürkütücü simgeler, enteresan göstergeler ve garip mecazlarla dolu. çocuk yapmaktan korkan çifti anlatıyor siyah beyaz çekilmiştir.

    9) aftermath

    30 dakikalık kısa bir film diyalog kesinlikle yok film morgta geçiyor ve otopsi yapan doktor yer yer ölüler ile yakınlaşıyor kana ve nekrofiliye dayanacaklar için gelsin. 1994 çekimli bir filmdir

    10) taxidermia

    Mide bulandırıcı, tiksindirici fakat her anında büyüleyici ve sıradışı bir görsel estetik yakalayan Taxidermia’da bir aileden üç kuşak erkeğin hikâyesine tanık oluyoruz: Büyükbaba, baba ve oğul.

    11) a serbian film

    yeni doğmuş bebeği gibmek falan ilginç gelebilir bir çok tecavüz sahnesi pid0fililer felan hertak bu filmde var ferre yıldızları sırplar ne ararsan amk kardeşin kardeşi becerdiği ölümden sonra bile devam ediyor kendi oğluna tecavüz eden bir adam

    12) martyrs

    pgibolojik-gerilim filmi diyeceğimiz türden anlaşılması güç filmlerden birşey ve şiddet ferresi türündedir. felsefi şizofreni dram gibi şeyler var açılıştan ortasına kadar seyirciyi hiç elinden bırakmayışı sonra da uzun bir süre boyunca diyalogsuz sarsıcı gidişi çok önemli.

    13)begotten

    Siyah beyaz olarak çekilen filmde hiç diyalog yok. Yaşanan acıları imajlarla anlatan, hışırtıların kullanıldığı filmde müzik de yok.

    14) the human centipede (2009)

    Hasta ruhlu alman bir emekli doktor. dünyadan izole bir evde yaşıyor. Evinin altı tahmin edebileceğiniz gibi mezbaha, laboratuvar, kanunsuz tıbbi deneyler merkezi. Ve Avrupa'yı gezmeye çıkmış iki Amerikan kız. Hasta herif, bunları hasta deneyinde kullanmak üzere aşağıya indiriyor.

    laboratuvarda bir turist daha var (japon), o da bir şekilde doktorun eline düşmüş. neyse korkunç deney şu, iki kız ve japon herif köpek pozisyonunda arka arka dizilir. ağızlar, anüslere gelecek şekilde birbirlerine dikilir, sadece en öndekine yiyecek verilir. arkadakiler de hayatta kalmak için ve dikili olduklarından dolayı -mecburen- öndekinin takunu yer ve bu şekilde ne kadar hayatta kalabilecekleri test edilerek deney sonuçlanır. ve hayır, denekleri kurtarmak için eve gelen polis de saçma sapan bir şekilde ölüyor. oley, kurtulduk gibi bir son da yok ki kasvetler ötesi. daha korkunç olanı ise bu olayın tıbben mümkün olması ki buna hiç değinmiyorum bile.

    15)men behind the sun

    Japonların ikinci Dünya Savaşı döneminde yaptığı tıbbi deneyleri anlatan ve istismar filmi kategorisinde ayrı bir yeri bulunan son derece ağır bir filmdir Hei tai yang. insanı en derin korkularıyla yüzleştirmesinin yanı sıra ekrana bakması çok zor anları da içerisinde barındırır. Akla hayale gelmeyecek işkence yöntemlerini sadizm terminolojisine yılmadan ekleyen film, sinema tarihinin en hastalıklı vahşet filmlerinden biri…

    16) pink flamingos

    Kıyıda köşede kalmış, mide kaldıran kültlerden birisi aslında. Kara mizah unsurlarını daha önce denenmemiş bir biçimde kullanan film, ağızda biraz acı biraz tatlı bir tat bırakmaktadır. Ensestten giren, yamyamlıktan çıkan ve bu esnada da hayvanlara eziyet etmekten geri kalmayan Pink Flamingos, gösterildiği her yerde seyirci kitlesini ikiye bölmüştür. Zaten rahatsız edici herhangi bir filmin üzerinde uzlaşmaya varmak zordur.

    17) eraserhead

    David Lynch’in ilk filmi, haliyle Lynch’in zihnine ve bilinçaltına ilk yolculuk… Birkaç ironik istisna dışında neredeyse tüm filmlerinde bizi rahatsız etmeyi kendine görev edinen David Lynch, tüm zamanların en iyi ilk filmlerinden birinde üstlendiği görevi en etkili biçimde yerine getiriyordu. Hiçbir zaman grotesk karakterlere olan sevdasını ve “öteki” anlatımını saklamayacak olan üstad, Henry Spencer ve onun karanlık dünyası ile kabuslarımızın değişmez başrollerinden birini üstlendi yıllarca.

    18) happiness

    Tek kelimede ironinin tanımını yapan ismiyle, aile üzerine çekilmiş en rahatsız edici ve en “hardcore” filmlerden biri olan Happiness, Todd Solondz’un başyapıtı olarak kabul görüyor. Amerikan ailesinin zayıflıklarına acımasızca saldıran film, yaptığı gerçekliği acıtan tespitler ile tam bir “dost acı söyler” vakası. Filmin herhangi bir karakterine sempati duymak neredeyse imkansız, “empati”den ile hiç söz etmiyorum bile. Mutsuzluk ferresidur bu film.

    19)i spit on your grave

    Yine intikam kelimesinin hakkını veren, sözlük anlamıyla “mide bulandıran”, kanlı mı kanlı bir vahşet film… Çizdiği kadın kahraman portresiyle kısa bir sürede kült olarak anılmaya başlanan Day of the Woman. Orijinal filmin etkisi ise elbette ki eskiliğinde ve bu eskiliğin yarattığı atmosferinde yatıyor. Tecavüze uğrayan bir kadının kanlı geri dönüşünü anlatan Meir Zarchi eseri, şiddetin sinemadaki çarpıcı tezahürlerinden birisi.

    20) sweet movie

    Sweet Movie, Dusan Makavejev’in hastalıklı düşüncelerini bütünsel bir yapıdan ziyade parça parça görselleştirdiği bir sinemasal deneyim. Politik bir eleştirelliğin etrafına dizilen ve ciks ve cinayet gerçekselliğinden gücünü alan rahatsız edici unsurlar tipik bir iticilikten çok daha fazlasını oluşturuyorlar. ‘Başyapıt’ ve ‘çöp’ temelli olarak iki farklı koldan değerlendirilebilen bu tartışmalı ve can sıkıcı film hem tuhaflığıyla hem de kendine özgülüğüyle her bakımdan göz

    21) august underground s mordum

    Kurgu yok; müzik yok; hatta senaryo bile yok… Var olan bir şey varsa o da dibine kadar vahşet, dibine kadar ‘gore’… Sinema yapma hevesinden çok vahşet sunma hevesiyle dikkat çekiyor. Bu şekilde sinema bir kez daha vahşilerin ve kötücül düşüncelerin elinde istismar ediliyor. Bebek cinayetleri, nekrofili, içest, tecavüz ve daha birçok manyaklık tek bir videoda karşımıza çıkıyorlar ve kişisel pgibolojimiz insancıllıktan çok daha uzaklara savruluyor.

    22) inside

    Fransız korkularının vahşete, kana ve şiddete bolca sırt yasladığı bir film. Fakat gelin görün ki, À l’intérieur eğilimi belli olan bir ülke sinemasının içinde bile kan kırmızısıyla daha bir parlıyor daha bir rahatsız ediyor. Sinemanın en kanlı deneyimlerinden birine şahit olmak, elbette ki epeyce zor. Yakın bir dönemde eşini kaybeden hamile bir kadının doğumuna yalnızca bir gün kala uğradığı vahşet dolu ‘gasp’ı anlatan film sözünü sakınmaz bir şiddetin elçilerinden biri.
    Tümünü Göster
    ···
  2. 2.
    +1
    nekromantik'i kesinlikle izlemeyin dünyanın en aptal filmi. film beğenmemezlik alışkanlığı hiç olmayan biriyim. ona göre düşünün.
    ···
  3. 3.
    0
    reserved
    ···
  4. 4.
    0
    reverveuuudd
    ···
  5. 5.
    0
    up up up
    ···
  6. 6.
    0
    reserved
    ···
  7. 7.
    0
    güzel liste olmuş. bence taxidermia'yı da eklemelisin. trailerında çok belli olmuyo ama oldukça rahatsız edici bir film. emeğine sağlık,":)"
    ···
  8. 8.
    0
    cezerye
    ···
  9. 9.
    0
    reserve
    ···
  10. 10.
    0
    rezerved
    ···
  11. 11.
    0
    @25 yarın eklerim
    ···
  12. 12.
    0
    reservee
    ···
  13. 13.
    0
    reserved
    ···
  14. 14.
    0
    izlemem mi be hemide gece yarısı
    ···
  15. 15.
    0
    salo izleyecekseniz dikkatli olun. bu film nasıl çekildi, oyuncular hayatlarına nasıl devam etti şaşıyorum amk. bu filmi izlediğimin gecesi kocaman yannanların bana saldırdığını gördüm. zira filmin yarısı çeşit çeşit yannanların sergilenmesinden oluşur. aynı derecede tak, kusmuk, kıl, tüy, tiksinç kıllı kadınlar...

    freaks adlı 1930 civarı çekilmiş yasaklı bir film var. bir panayırda freak show insanlarının hayatını anlatıyor. ki bu insanlar gerçek. kolları bacakları olmayan, sürekli sigara içen bir zenci, yumruk kadar kafası olan, saçma sapan sırıtan kadınlar, sakallı teyzeler...

    http://www.olgabaclanova....browning_and_freaks_6.jpg
    ···
  16. 16.
    0
    reserved.
    ···
  17. 17.
    0
    reserved
    ···
  18. 18.
    0
    rezervedddd
    ···
  19. 19.
    0
    reserved
    ···
  20. 20.
    0
    salo or the 120 days of sodom panpa ağır derecede rahatsız film
    ···