Bugün günlerden salı. Her gün kendimi saklamaktan bıkmış yüzümle okula gidiyorum. Sessizce nefesimi tutup insanları izliyorum. Onların zayıf yönlerini inceliyorum. Onları öldürmek istemiyorum. Onlara acı çektirmek istiyorum. Nedenini bilmiyorum ama insan eti yemek istiyorum. Tadını tahmin edip , daha da zevk alıyorum. Bunlar benim çocukluğumdan beri düşüncülerim. Sahi, neden ben insan olarak doğmuştum ki? Eğer seçme sanşım olsaydı şeytan olurdum. Eğer Tanrı gerçekten varsa. Ben şeytandan yanayım. Bugün okul bitti. Evime doğru gidiyordum. Evime gelince yine o şerefsizin yüzünü gördüm. Kimin? Babamın. O şerefsiz birsürü insanı kandııp , saf rölüne yattı. Annem ise ölmüştü. Onunla konuşmadan eve girdim ve herzamanki şeylerimi yapacaktıö. Kendi elime bıçaklayıp , tırnağımla derimi yüzüyordum. Tam zevke bürünmüşken babam gördü ve pgibiyariste gitmemi istedi. Umrumda mıydı? Hayır. Bundan sonra yine o pislik Barış gelmişti...
Barış benim içimde yaşayan biriydi. Evet şizofrendim. Pislik barış herkesin iyiliğini isteyen masum biriydi. Ondan nefret ederdim. Keşke gerçek olsaydıda onu öldürseydim. 4 kişiyi duyuyorum.
Gizem , Barış , Zeki ve şeytan.
Şeytan ve Gizem'le çok iyi anlaşıyorum. Benimle aynı kafadılar.
Zeki'yide sevmiyordum çünkü sürekli akıl verip duruyordu. Hepsine işkende yapmak istiyodum aslında. Doğru ya, bunu tüm insanlara yapmak istyordum...

Hevi Ez Fak.
Norveç'li Kızarmış Kilise severlere üyemisin pnp.

Rez. Yerimi alayim

Bugün günlerde çarşamba. Okula gittim yine. Sessizce nefesimi tutup yine birilerini izliyordum. ilk defa bana cesaret gelmişti. Birini bulup sonuna kadar işkence ile öldürüp , etini yiyecektim. Nasıl bana böyle bir cesaret geldiğini bilmiyordum. O masum yüzümle gittim ve en yakın arkadaşımla konuşmaya başladım. Yahu , ne arkadaşı? O , benim arkadaşım değildi. Sadece tek konuştuğum kişiydi. Kimseyle konuşmazdım sınıfta. Tek onla konuşurdum. Ama onunla konuşma sebebi ise fazla masum olmazsıydı. Masum olması iyice beni baştan çıkarıyordu. Onu dahada çok öldürmek istiyordum. Kurbanımı seçmiştim. Şimdiden planlara yapacaktım. ilk olarak onu ıssız biyere zütürecektim. O , evinde tek kalıyordu. Bundan güzel fırsat yoktu. Onu takip ettim. Hiç duyulmadım. Evine girmişti. Hemen balkondan çıktım. 1. kattalardı zaten. Hemen girdim ve masum yüzümle onun yanına gittim. Beni görünce korktu. Evinde olduğuma şaşırdı ama boşver dedi. Sonra öldürmem çok kolay oldu. ilk öncelikle bıçağımı aldım. ilköncelikle ses tellerini kestim. Sonrada her yerini pança pinçik ettim. Gözünü oydum. Acıya dayanamadı ve öldü. Yeterince tatmin olmamıştım. Etinide yedim ve bir sonraki kurbanı düşünüyordum...

Sonraki kurbanımı düşünürken ölmüş arkadaşımı nereye saklıcağımı düşünüyordum aynı zamanda. Sonra onu lavaboya koyup. Serkan yazdırdım. Sınıfın en iyi niyetli birilerindendi. Gerçekten çok iyiydi. Ama benim gibi bir şeytan göz yummadan herşeyi yapabilir. Herneyse evime geldim ve babama arkadaşıma ders çalışmaya gittim. dedim. Hala insan etinin tadını düşünüyordum. Çok lezzetliydi... Gözler , bağırsaklar ve ciğer... En son ciğeri bırakmıştım. Yamyamdım. öldürdükten sonra 2 gün sesimi çıkartmadım. Sonra okullar bitmişti. Sıradakı kurbanımı düşünürken aklıma babam geldi. Niye olmasın ki? O annemi öldürdü ve suçu başkasına attığını biliyordum. Bende babasının oğluyum işte. Ne bekliyorsunuz? Babamı öldürecektim. ilköncelikle buna bıçak yetmezdi. Çünkü daha çok işkence ettirmek istiyordum. Nerden bulacağım hakkında bişey bilmiyordum. internette gayet güzel bir işkence yöntemi bulmuştum. Gereken tek şey koyun derisiydi. Bunuda çabucak buldum zaten. Yazın memlekete gidiyorduk. Sonra babamı bayıltım. Bayıltıktan sonra saçını kazıtıp , koyun derisini kafasına diktim. Böylece şaçları içine çıkacaktı. Ses tellerini kesmeyi yine unutmadım tabi. Babamı işkence ederek izliyordum. Çok zevkliydi. Sonra aklıma fikir geldi. Neden canlı canlı etini yemeyeyim ki? Hemen yeeye başladım ama o anda polisler geldi...

Polisler geldi. Neden geldiğini bilmiyordum ama babamı gördüler. Kaçmak zorundaydım. Bir polisi arkasından vurup silahını aldım. O anda diğer polis beni bildirdi. Onu silahla öldürdüm. Artık aranan biriydim...
Ne yaparsam yapayım kaçmak zorundaydım. Hemen Az polis olan biyere gitmek zorundaydım. Babamın arabasına bindim. Geçen sene yazın bir köye gitmiştik. Çok az polis vardı. Burda beni bulamazlar dedim. Bolu , Gerede'de olan Kalaç köyüne gittim. Orda topu topuna 10 kişi vardı zaten. Telefonumu attım. Oraya gittim. Kimse olmaması güzeldi. Artık herşeyime dikaat etmeliydim. Sonra 3. kurbanımı rasgele seçtim. Evime hoşgeldin için gelen biri vardı. Onla konuştuk biraz ve güvenini kazandım. Ardından arkasından bıçakladım. Malesef hemen öldü. Ama bu zevk alamıcam mı demekti? Hayır. Ölmüş derisini yüzdüm ve etlerini yedim. Artık zevk alışım bitmişti. Bunu başka biri öldürdüğünü göstermek için tanımadığım bir bahçenin evine gömdüm. Kalaç kövüne yakın bir köydü. Evimde hiç bir iz bırakmadım ve kurbanımın fotoğrafını çekip zevk alıyordum. Artık istanbula geri dönecektim. Orda olduğumdan şüphenelebilirderdi ama olsun... Her türlü gidecektim.

baba sevgisi olmadan böyle olunuyo işte görün amk..