1. 1351.
    0
    Bir gün çok güzel bir ilkbahar sabahına uyanmıştım,

    Hava çok sıcaktı bahçeye çıktığımda babamın işe gitmende önce bahçeyi suladığı o temiz toprak ve bahçemize ektiğimiz sebzelerin o taze kokusu ciğerlerime doldu.
    Annem kahvaltıdan sonra kardeşimi bana emanet etti,

    -“Al kardeşini bahçede beraber oynayın ama sakın gözünün önünden ayırma.”

    içimde öyle bir sevinç oluştu ki, kardeşime karşı olan sevgim her geçen gün daha fazla artıyordu ilk defa sorumluluğu bende olacaktı. Zaten evin içinde o küçük elleri ile o hep gülen yüzü ve gözleri ile hiçbir zaman kıskanmamıştım onu hep çok sevmiştim hep oyun oynardık zaten.

    Bahçeye çıkardım onu, elimi sımsıkı tuttu, jo’nun yanına zütürdüm onu biraz korkuyordu Jo’dan fazla yaklaşmadık bu yüzden. Jo’da beni görür görmez başlamıştı sevimliliklerine havaya zıplaması, yanıma gelme çabası, zincirinin ona engel olması kardeşimin çok hoşuna gitti.

    Onu salıncağa zütürdüm, yavaş-yavaş salladım,

    Bir an olsun gözümün önünden ayırmadım,
    ···
  2. 1352.
    +1
    takipteyiz
    ···
  3. 1353.
    0
    Sonra arkadaşlarımın sesini duydum hepsi toplanmış maç yapacaklar,

    Yukarı mahallede ki büyük sahaya çağırıyorlar beni,

    Bir an kardeşimi unuttum onlarla konuşurken sohbet ederek büyük sahaya doğru yürümeye başladık.

    Sahada maç başlamak üzereyken bir anda kardeşim aklıma geldi,

    Kafamda bir şimşek çaktı, bütün vücudum elektriklendi,

    Eve doğru öyle bir koşmaya başladım ki nefes bile almıyordum.

    Arkadaşlarım arkamdan bağırdı –“Nereye?” diye,

    Hiç birini duymadım, aklıma o kadar ihtimal geldi ki yolda ağlamak üzereydim,

    O kadar hızlı konuşuyordum ki bir an dengemi kaybettim ve yere düştüm,

    Dizlerim soyuldu, biraz da kanadı ama koşmaya devam ettim.

    Bahçeye geldiğimde kardeşimi hala salıncak üzerinde görünce o an nasıl sevindiğimi anlatamam.
    ···
  4. 1354.
    0
    Ancak kardeşleri olanlar ve kardeşlerini çok sevenler bunu anlaya bilir.

    Kardeşiniz varsa onları hep sevin asla salıncakta yalnız bırakmayın asla ellerini bırakmayın onlar sizin küçük kardeşiniz onu koruyacak, ona sahip çıkacak sadece siz varsınız asla yalnız bırakmayın. Yalnız kaldıklarını düşündüğünüz anda da bütün gücünüzle yanına koşun, belki yolda sizde düşersiniz belki sizinde dizleriniz kanar ama onun yanına vardığınızda ona sarıldığınızda onu güvene aldığınızda hissedeceğiniz duygu bütün yaraları bir anda iĞleştiriyor…

    ···
  5. 1355.
    0
    Yol boyunca bunları düşündüm,

    Birazdan eve geleceğiz ve belki de kardeşim salıncakta yine yalnızdır, bir an içimi korku kapladı, eğer arabadan daha hızlı koşacağımı bilseydim arabadan inip kalan yolu koşarak tamamlayacaktım.

    Nihayet yol bitti, ve biz evimizin olduğu caddeye vardık,

    Artık rüya bitti, aylardır gördüğüm o korkunç rüya bitti birazdan babam ve kardeşime kavuşacağım…
    ···
  6. 1356.
    0
    Caddeye gelince göz ucumla baktım, evimiz tam karşımda duruyor kafamı hiç kaldırmadan yürümeye başladım, önde annem ve diğer akrabalar ben en arkadayım, başka hiç bir şey duymak görmek istemiyorum tek istediğim bahçeye girince uyanacağımı biliyorum, duymak istediğim tek şey kardeşimin bana dünyaları veren o gülümseyişi başka hiç bir şey istemiyorum…

    Kalan yol boyunca nefesimi tuttum,

    Az kaldı çok az kaldı biraz sonra bahçeye gireceğiz ve ben kafamı kaldıracağım, uyanacağım.

    AZ KALDI,

    Çok az kaldı.



    Bir çığlık sesi,
    ···
  7. 1357.
    0
    Uyanmak istediğim bu rüyada bir çığlık sesi bunun bir rüya olmadığını bu sefer kesin olarak öğretti bana,

    Kafamı kaldırdığımda annemi gördüm bahçenin kapısının önünde gözyaşları içinde bayıldı,

    Ağlayan insanları gördüm, komşular, akrabalar…

    Ne olurdu da sussalardı ne olurdu da biraz daha dayansalardı, çok az kalmıştı 2 metre daha yürüsek bahçenin içinde olacaktık, eğer dayana bilselerdi ağlamayacaklardı hepimiz uyanacaktık kardeşimi görecektim salıncakta, babam balkonda oturuyordu bizi orada karşılayacaktı.

    Ne olurdu 2 metre daha yürüseydik ne olurdu bu kabustan uyansaydık…

    O salıncak boştu,

    Balkonda bizi bekleyen hiç kimse yoktu.

    Ne olurdu 2 metre daha yürüseydik…
    ···
  8. 1358.
    0
    Ertesi gün, artık bunun bir rüya olmadığını kavradığım ilk gün,

    içimde ki nefretin filizlendiği, kendimi hedeflerime adayacağım ilk gün,

    Şuan ki duygularım hissettiklerim ve hissedemediklerim ne ise 9 yaşındayken o gün hissettiklerim 1 gram değişmedi.

    Artık mutluluk hayaldi, bu duyguyu bir günde o kadar kesin olarak unuttum ki duygular kalbimde birer parçaydı ama teker-teker bir bıçakla kesilip alınıyordu. Aynen böyle hissediyorum.
    ···
  9. 1359.
    0
    Kardeşim artık yok, ona karşı duyduğum o sevgi o koruma duygusu eskisi gibi değil,

    Artık olmadığını biliyorum artık onun için koşamayacağım, düştüğümde kanayan dizlerim hep acıyacak, bu acının geçmesi için bir sebebim kalmadı artık.

    Babam artık yok, beni koruyacak kimse kalmadı, korkunca, üzülünce sarılacağım, kollarında kendimi güvende hissedeceğim kimsem kalmadı.

    insanlar bize acıyarak bakıyor, bizim için üzülüyor,

    Bu bakışlardan nefret ediyorum, bana acımalarından nefret ediyorum bana böyle bakmalarından nefret ediyorum hayattan nefret ediyorum, nefes almaktan nefret ediyorum, her şeyden herkesten nefret ediyorum, nefret ediyoruM!!
    ···
  10. 1360.
    0
    O gün babam ve kardeşimin mezarına gidecektik, beni zütürmek istemediler bırakıp gitmeye kalktılar.

    O gün bunu yapanlardan nefret ettim, ağladım sinirlendim ve koşmaya başladım.
    Biliyordum mezarlığın yerini çok uzaktı ama ben koşardım,

    Tüm gücümle koşar bulurdum,

    Peşimden araba ile geldiler,

    Yolun sonunda buldular beni koşarken yakaladılar, arabaya bindirdiler ve mezarlığa zütürdüler.

    Mezarlığa geldik annem yine bayıldı,

    Kardeşimin küçük mezarı,

    Babamın hemen yanında, yan yana gömmüşler babam yalnız bırakmamış kardeşimi.
    ···
  11. 1361.
    0
    Dualar okunmaya başladı, annemler ağlayarak Kuran okudu, ben hiç konuşamadım, ayakta dikilip kaldım öyle, gözlerimden düşen yaşlara engel olamadım, boğazım yanıyordu gözlerim hiç durmuyordu hıçkırarak ağlamak istedim ama olmuyordu,

    gözlerime engel olamadım sadece ağladım sessiz sessiz gözyaşlarımla ıslattım onların mezarlığını.

    işte böyle oldu,

    Kendimi nefretin kollarına bıraktığım, içimde nefret ile büyümeye başladığım gün bu gündü.

    O gün o mezar başında bir daha hiç ağlamayacağım diye söz verdim kendime,

    hayatımda ne zorluk yaşarsam yaşayayım ne olursa olsun ağlamayacaktım. O gün hayatımı değiştirmeye karar verdim, kimseye muhtaç olmadan kendi ayaklarımın üstünde duracaktım,

    bana acıyarak bakan gözler bu dik duruşum karşısında bu mücadelem karşısında artık acıyamayacaktı.
    ···
  12. 1362.
    0
    Asla güçsüz olmayacaktım ve en önemlisi bunu bana yaşatanların başkalarına yaşatmaması için hayatım boyunca mücadele edecek bunu düzeltecektim. Hayattan intikam almayı o gün kafama koydum. 9 yaşındaydım, şuan 25 yaşındayım ama o gün ne düşündüysem neye inandıysam şuan kafamda aynı şeyler var ve aynı şeylere inanıyorum.

    Bir gram değişen bir şey olmadı, bir gram sözümden dönmedim o hırsım bir gram azalmadı değişen tek şey nefretim oldu her gün arttı benimle beraber büyüdü katlandı-katlandı beni ele geçirdi kendine bağladı bu hırsımı bu düşüncelerimi hep sıcak tuttu.
    ···
  13. 1363.
    0
    Ve ben artık onsuz yaşayamayacağıma inandım…

    O günden sonra hiç dönmedim memlekete hiç gitmedim,

    Hiç ağlamadım,

    Ta ki bu hedefleri başarana kadar intikamımı alacağım güne kadar.

    Hedeflerimi başardığım gün hayattan alacağım intikamı aldığım gün ağlayacaktım. Sonra onların yanına gidecektim mezarlarını seneler sonra ziyaret edecektim mezarlarında ağlayacaktım. Başardığımı intikamlarını, intikamımı aldığımı söyleyecektim ve ağlayacaktım.

    içimde ki nefret bitene kadar ağlayacaktım.

    Bu nefretten sadece ağlayarak kurtulacaktım, bunu biliyorum…

    ···
  14. 1364.
    0
    bakalım nereye gidecek konu
    ···
  15. 1365.
    0
    Saatime baktım uzun zaman geçmiş, saatlerdir bu düşünceler ile direksiyon başındayım, boğazım düğümlendi gözlerim yeniden yandı, geceden beri yoldayım saat sabah 5 oldu biraz sonra varmış olacağım. Hiç uykum yok, beynim yine uyku ile savaşıyor, uyku hudutlarıma yaklaşamıyor bile, sadece yola ve düşüncelere odaklandım ama yollar da bomboş.

    30 dk sonra Zonguldak sınırları içine girdim, kendime kalacak bir yer ayarlamam gerekiyor burada ne kadar kalacağımı bilmiyorum işim uzaya bilir.

    Merkeze yakın yerde oteller var ama benim aradığım daha küçük hatta sadece uyku ihtiyacımı karşılayacak bir yer, küçük bir yer.

    Merkezin hemen dışında ufak bir yer buldum, 4 metre karelik bir oda zaten ihtiyacım olan daha fazlası değil.
    ···
  16. 1366.
    0
    O gün hiç bir şey yememiştim, geceden beri araba sürüyorum ama canım hiç bir şey istemiyor aksine midem bulanıyor. Yanımda hiçbir eşyam yok sadece odayı gördüm 5 dk yatağın ucuna oturdum, geceden beri telefonum kapalı

    Telefonu açtım, Gizem’den mesaj gelmiş –“Telefonunu açtığında beni hemen arar mısın?"

    Anneme haber vermiştim ama Gizem’le konuşmamıştım. Hemen Gizem’i aradım,

    Merakla cevap verdi,

    -“Neredesin sen? Annen gece yola çıktığını söyledi neredesin neden haber vermedin?”

    -“Sakin ol canım, bir iş durumu var acil bir şey bende gece-gece rahatsız etmek daha doğrusu korkutmak istemedim.”

    -“Anlıyorum ama keşke haber versen, aklım çıkıyor böyle durumlarda…”

    -“Biliyorum canım ama gecenin bir vakti arayıp korkutmak istemedim annen falan duyar meraklanır…”
    ···
  17. 1367.
    0
    -“Tamam anlıyorum ama sende beni anla lütfen. Ne zaman döneceksin nereye gittin yani çok acil bir iş mi? hiç olmamıştı böyle bir şey?”

    -“Canım henüz adamlarla görüşmedim ama çok yoğun sürecek belki bir hafta belki daha kısa belki de uzar tam bilmiyorum uzun-uzun toplantılar olacak birazdan toplantı için çıkacağım birazdan.”

    -“Lütfen çıktığı zaman haber ver akşam detaylı konuşalım..”

    -“Tamam canım konuşuruz, döndüğümde de detaylı olarak anlatırım.”

    Odadan çıktım arabayı çalıştırıp merkeze sürdüm,

    Öğle olmuştu,
    ···
  18. 1368.
    0
    Biraz dolandıktan sonra, zorda olsa aradığım adresi buldum. Zonguldak’ta hava genelde kapalıdır galiba, baharda olmamıza rağmen daha doğrusu neredeyse yazın başında olmamıza rağmen hava kapalı yağmur yağacak gibi. Akşama kadar arabada oturdum, etrafa baktım hava iyice karardı sonra kaldığım yere geri döndüm.

    Odaya gelince dün geceden beri hiç bir şey yememiş olduğumu hatırladım,

    Bunu hatırlayınca midem yeniden bulandı, dün geceden beri uykusuz kalmam ve yol yorgunluğum büyük bir uyku yükü getirdi yanımda hiç bir şey getirmemiştim yatağa uzandığım gibi uykuya dalmışım.
    ···
  19. 1369.
    0
    Sabah 6 gibi uyandım, yeni bir gün yeni bir şehir ama değişmeyen tek şey dünden kalan yağmurlu ve kapalı hava dün aradığım adresi bu sefer bir seferde buldum. Yolları caddeleri döndüğüm her sokağı iyice beynime kazımıştım. Yeniden aynı adresteyim, karnımın aç olduğunu hissetmeye başladım ama canım hiç bir şey istemiyor geç kalmamak ya da zaman kaybetmemek için erkenden bir fırından simit ve meyve suyu alıp köşeye koydum, öğlene kadar hiç dokunmadım öğleden sonra karnıma kramplar girmeye başladı az da olsa simidin ucundan bir parça yedim ama yer yemez midem bulandı.
    ···
  20. 1370.
    +1
    Akşam geç saatlere kadar arabada bekledim. Sonra yeniden kaldığım odaya döndüm, bu aç kalma ve mide bulanma durumu acayip derecede uyku yapmaya başladı yatağa uzandığım gibi uykuya daldım.

    Bu iki akşam boyunca da Gizem’i arayıp günümün nasıl geçtiğine dair açıklamalar yapıyorum, hep ne zaman döneceğimi soruyor her seferinde de belli olmadığını söylüyorum.
    2. akşam sesin çok yorgun geliyor dedi,

    işimin çok yoğun olduğunu söyledim,

    Çok büyük bir iş mi? Bu kadar uğraşıp yorulacağına değecek kadar büyük bir iş mi diye sordu,

    Hayatımın en büyük işiydi…

    Gerçekten de hayatımın en büyük işi…
    ···