psikoloji içeren bir hikaye

Bir Pazar gününe Gizem’in sesi ile uyandım. Bu sahneyi bir kere daha yaşamıştım ama henüz alışamamışım anlaşılan, yine rüyada mıyım bakışı attım Gizem’e o da değilsin gülüşü attı hınzırca. Biz beraber olduktan sonra Gizem annemle iki kere görüşmüş ancak bundan haberim olmuyor. Açıkçası ilk öğrendiğim de sinirlendim ama Gizem’in buraya kız arkadaşım sıfatı yerine annemin misafiri olarak gelmesi tepkilerimi engelliyor.

Ne olursa olsun güne sevgilinin yanağına kondurduğu sıcak bir öpücükle uyanmak her şeye değer.

Yüzümü yıkayıp mutfağa geçtim, annem, teyzelerim ve ananem devlet erkânı gibi masaya dizilmişler bizi göz hapsine almak için bekliyorlar. Masaya oturdum, annemde oturdu Gizem çay servislerini yaptı. Sıcak simit ve poğaça da almış ekmeklerin yanına güzelce dizip masaya koydu sonunda o da yanıma oturdu. Çok garip oldum böyle bir durum ilk defa başıma geliyor işin garibi masada kimse de konuşmuyor, bizi süzüyorlar ama sonunda teyzem lafa girdi okullardan mezuniyetten muhabbet açıldı da üzerimizde ki baskıyı biraz azalttık. Bütün kahvaltı boyunca servisleri Gizem yaptı o sabah geçirdiğim en huzurlu ve mutlu sabahlardan biri oldu. Gizem çalışkanlığı ve hanımefendiliği ile bizimkilerden tam not almıştı ama her şeyden önemlisi ananem Gizem’i çok beğenmişti çünkü onun fikri benim için herkes den daha önemliydi.

Annemin misafiri olması nedeniyle sohbetlere dâhil olmadım kahvaltıdan sonra odama geçtim. Bayanlar içeride sohbete devam ettiler, öğlene az kalmıştı içeri geçtim bizimkiler hala sohbet ediyorlar üstümü değiştirmemiştim Gizem’le göz göze geldik üstümü değiştirmediğime şaşırmıştı.

Aklımda Gizem’i biraz kızdırmak vardı yani annemle görüştüğünü bilmeye hakkım vardı ama annemin misafiri olarak burada bulunmasına takılmak birazda kızdırmak için ona misafir gibi davranmaya karar vermiştim.

Gizem yavaş-yavaş gitme hazırlıklarına başladı ama ben buna hiç tepki vermedim her hareketliliğinde gözümün içine bakıyor acaba hareketlenecek mi üstünü değiştirmeye gidecek mi diye ama hareket etmeye niyetli değilim. Su içme bahanesi ile mutfağa geçtim Gizem’de hemen arkamdan geldi;

rezerved

-“Neden hazırlanmıyorsun çıkmayacak mıyız?”

-“Seninle gelmem doğru olmaz sonuçta burada annemin misafirisin şuan da kız arkadaşım değilsin.” Biraz daha kızdırmak için gülümsedim ama Gizem gülümsemedi kızmak yerine üzüldü. Gizem’i ilk defa üzdüğümü düşündüm onu böyle görmek canımı yaktı.

-“Hadi gel uyumlu bir çift olmak için bugün ne giyineceğimi sen seç.” Gülümsedi o gülümseyince dünyalar benim oluyor.

Elbisemi o seçti çantasını almak ve bizimkilerle devalaşmak için salona döndü bende üstümü değiştirdim ve beraber evden çıktık. Onu üzdüğüm için gün boyunca elini hiç bıraktım her fırsatta sımsıkı sarıldım.

Günler geçmeye devam etti bayram gelmişti, bu bayram benim için çok farklı bir bayram olacaktı çünkü Gizem’in annesi ile tanışacaktım. Açıkçası çekiniyorum bu konuda pek şanslı olmadığım için. Sabah bayram namazı için erkenden kalktım, ne kadar erken gitsem de namazı dışarıda kıldım. Cemaat bayramlaşması için yeniden sıraya girdim, tanımadığım onlarca insanla bayramlaştım sanırım bu heyecan bende hiç azalmayacak. Planımıza göre öğlene doğru ben Gizem’lere gideceğim annesi ile tanışıp bayramlaşacağız sonrasında da Gizem ile bize geleceğiz bizimkilerle bayramlaşacağız şekilde planımızı yaptık. Eve geldim biraz tv izledikten sonra kahvaltımızı yaparken kapı çaldı. Ben bayramlaşmaya gelen küçük çocuklardır diye düşünürken içeri Gizem girdi.

Onu gördüğüme ne kadar çok sevindiğimi anlatamam, o kadar ince düşünmüş ki annesinin yanına giderken yalnız kalmamayım ev sahibi gibi kapılarda beni karşılamasın diye yanıma gelmiş. Bu heyecanı benimle paylaşmaya gelmiş. Bu davranışı beni gerçekten çok mutlu etti. içeri girdi tüm ısrarlarımıza rağmen kahvaltı yaptığı için bir şey yemedi ancak çay içmeyi kabul etti. Yârim gelip yanıma oturdu bu niyetini bilmek beni gerçekten çok sevindirmişti masanın altından elini tuttum parmaklarını okşadım ona olan hayranlığım onu tanıdıkça her gün biraz daha artıyor.

Kahvaltıdan sonra annemle bayramlaştık, sonra birbirimizle bayramlaşmadığımızı hatırlayıp güldük birbirimizle de bayramlaştık bu vesileyle teşekkür için sımsıkı sarıldım ona. Ananemlere geçtik ananemin elini öptük teyzemlerle bayramlaştık bizimkiler Gizem’i gerçekten çok sevmişti her hallerinden belliydi. Şekerlerimizi alıp tatlı ikramından sonra Gizem’lere gitmek için yola çıktık.

Tüm yol boyunca Gizem elimi hiç bırakmadım. Ece’nin annesi ile aramızda geçenleri o da biliyordu bu durumu da beraber aşacağımızı göstermek istiyordu sadece.

Kapıyı çaldık annesi kapıyı açınca Gizem’in ailede kime çektiği belli oldu. Çok sıcak karşıladı bizi elini öptüm çekingenliğimi önlemek resmiyeti ortadan kaldırdı ve sarıldı bana. Mutlu oldum çünkü daha resmi bir tanışma bekliyordum. içeri geçtik evin kızı şeker tuttu bana annesi tatlı ikramı için mutfağa geçti Gizem’de yardım etmek peşinden gitti. Salonda yalnız kaldım etrafı incelemeye koyuldum. Duvarlarda bulunan resimlere gözüm takıldı rahmetli babasını gördüm, Gizem’in küçüklük resimlerini gördüm bu kızın bir zamanlar böyle ele avuca gelen bir tombik olduğunu görmek şaşırttı beni. Annesi ile salona geldiler Gizem sehpaları çıkardı tatlılar ve içecekleri servis etti.

Sohbete okul durumlarından başladık, son senemizdi mezun olacaktık artık hayata atılacaktık… Uzun- uzun konuştuk sonra Gizem’in tombik bebeklik resimlerinden konu açtım bu sefer onu kızdırmayı başardım. Bu konu annesi ve benim çok hoşuma gitti, tombik halini kurgulayıp çok güldük, annesi içeriden çocukluk albümünü getirmeye gitti Gizem ters-ters bana bakıyor, yanaştım ve ellerini tuttum,

-“Canım, şuan da tombik bir şey olsaydın ellerin yine ellerimde olurdu.” Yanağından kaçamak bir öpücük aldım ve yerime geçtim. Gönlünü aldım bir zamanlar tombik şimdilerde fit sevgilimin.

Resimler geldi hepsine baktık, Gizem’in tombik bebekliği, güzelliği…

Yaklaşık 2 saat geçmiş geçen zamanın farkında değildim üzerimde hiç baskı hissetmiyorum ortam ve sohbetimiz gayet sıcak mutluyum. Bayramda olduğumuzu şeker almak için kapıyı çalan çocuklar hatırlattı birkaç kere. Sanırım annelere karşı olan şansım değişecek. Kapı çaldı yine çocuklardır diye düşündüm ama içeri kalabalık bir grup geldi Gizem’in amcası, yengesi, kuzenleri… Bu kadarına hazır değilim, sadece annesi ile tanışacaktım bu çok fazla. Onlar içeri girerken ben kalkmak için hareketlendim ayaküstü selam verdim annesi hareketlendiğimi görünce yanıma geldi ve öğle yemeğine kalmamı istedi.

Şimdi benim yerime kendinizi koyarsanız hiç biriniz kalmayı istemezsiniz bende istemedim ama ısrar etti Gizem’de yanıma geldi o da kalmamı istedi onları kırmamak için oturdum. Bütün gözlerin üzerimde olması merakla sorulan sorular böyle bir durumda olmaktan nefret ediyorum.

-“Aynı okulda mısınız?”

-“Senin bölümün ne?”

-“Mezun oluyor musun?”

Sorular, sorular, sorular…

Aslında sıcak insanlar ama sohbet etmek ve iyice tanımak için sürekli soru sormaları belli bir süreden sonra rahatsız etmeye başlıyor. Kuzenler durumumuzu biliyorlar muhtemelen yengesi de biliyor ama amcadan şüpheliyim. Sanırım babalık rolünü o oynayacak; benimle fazla muhatap olmadı, kuzenlerden ve yengeden gelen sorulara cevap verirken bana bakmamaya çalışıyor ama göz ucuyla da süzmeyi ihmal etmiyor ama amcaya kanım ısındı sevdim bu tavırlarını birbirimizi tanıyınca o da beni sevecek. Yaklaşık 1 saat daha bu şekilde geçti Gizem, annesi, yengesi ve 2 kuzeni mutfakta yemekle meşgullerken içeride ben ve amcası kaldık. Yüz vermemek için televizyonu açtı, haberlere göz gezdirirken siyasi gündem için birkaç yorumda bulundu cevap vermedim.