profesorle tartistik kafasini yardim beyler capsli

verdiler telefonu "reisim bu kiz temiz, beni zaten tanidin bizim kimseye yamugumuz olmaz ona da kefilim" dedim

biraz tehdit ve bi dahakine kafalarinizi kopeklere yediririm tarzi prim vermeyecegim mekgibali tehditlerinin (hangi turk mekgibali ipnelerden korkar amk) ardindan yola devam ettik nesemiz yerindeydi hele kath in diyecek yoktu ve benim aklim aldigi kutulardaydi

caktirmadan dusunsemde soru sormadim ve silahimin emniyetini acik tuttum. arabayi birakacagimiz alana geldik. ciktigimizda deli gibi ruzgar esiyordu, firtinanin anlami tam arabayi birakacagimiz arazi birkac gun icinde mekgibaya dogru deli gibi akan bi nehire donusecek ve ardimizda biraktigimiz son delil de tarihe karisacakti

simdi hesap vakti gelmisti. uzerinde yeleginden baska hicbir gibi olmayan kath yengeniz kutulari kasada sakladigi yerden cikardi ve agir birseye benzedigi icin cantama koymayi teklif ettim. kabul etti, silahlarin oldugu cantalari alip kaderimizin yazilacagi daga yuruyuse gectik

devamini yarin getiricem beyler burada kesiyorum

reserved

devam et panpa copy paste yapmiyon umarim

bu hikaye yuzde yuz gercek yasadigim hikayedir panpa. benzer konular ilgini cekiyorsa bide su var; (bkz: simdi size inanamaycaginiz bisey soyluyorum beyler)

simdi inanmazsiniz anlattiklarima. ama soyle ozetliyeyim kendimi; turkiyedeyken esas meslegim bomba yapimiydi, en masum musterimin cami avlusuna guvercin yemi atip toplasan 50 guvercini birden diri diri patlattigini gorunce meslegi birakip kendimi kuslara adadim beyler. once guvercin egittim sonra baktim ki bulundugum bolgenin ovalarinda pek cok kelebek cesidi var onlara merak saldim greenpeace'ten tavladigim bi kizla nesli tukenen kelebekleri korumak icin bi organizasyon kurduk manitam biyologdu tanesi 5000 euro eden kelebekleri gosterdi bana. ardindan da dedigim gibi bu isin ticaretine girdim ve basim yandi abd ye kactim kazandigim paralarla buraya gelince de yeteneklerime gore is ararken haarp ci prof la tanistik bi kumarhanede ve olay bu noktaya geldi

simdi cikiyorum burda saat gece 01:08. yarin gelir devamini anlatirim

anlat bakalım kolpacı

geldim ve birazdan basliyorum panpalar

kath yengenizin kutulari cantama koymasinin ardindan ne yaptigini 10% yanilma payiyla cozmustum panpalar. ben de o dakikadan itibaren bireysel planlama asamasina gectim ve fakat ayni zamanda da kutulari cantama koymus olmasi kendimi daha guvende hissetmemi sagladi

hava kararmaya yakin zamanda manzarali bi yamaca cadirimizi kurduk panpalar ve kath'le ilgili tedirginlik hissime paralel olarak yeseren cinsel arzunun yogunlastigi ana gelmistik. benim cadirimda gecirecektik geceyi

outdoor cu picler sleeping bag denilen yataklari bilir. cadirin icine iki kisinin sigabilecegi sekilde yerlestirdik ve telefondan neset ertas sarkisi acip dinlemeye basladik

arjantinden, siliden, bolivyadan, kuba'dan... genel olarak latin amerikadan konustuk. bu arada pipoma doldurdugum tutunleri atese verip icmeye basladik, ilk gece keyifli geciyordu

ardindan muhabbeti yavas yavas gibise getirmek adina cantamdan kucuk bi ahsap kutudan olusan satranc takimimi cikardim. her check icin ustumuzdeki birseyi cikaricaz dedim. cadirin icine gectik ve oynamaya basladik. dikkatimiz cok incinti ve kasparovun klagib acilisiyla filimi dogrudan one cikardigi piyonnunun yanina cekerek sah demistim. tshirtini cikardi, gogusleri kucuktu. atletik bi vucut yapisi vardi

--spoiler--
caylak oldum beyler 15 gun sonra kaldigimiz yerden devam edicez.
--spoiler--

ii gidiyo panpa sukunu verdim

geri dondum beyler. hikayeyi devam ettiricem bi banka borcunu odedikten sonra

o geceyi birlikte marijuana icip satranc oynayarak ve seviserek gecirdik beyler. ertesi gun tekrar yola koyulduk, rotadan sapmadan asagi yukari 9 saat daha yuruduk ve hava kararmadan mekgiba sinirini astik.