tehlike listesinde ikinci sırada ise radyasyon geliyor: mantıken radyasyonun 30km'lik alanın merkezine gittikçe artacağını tahmin ediyor olabilirsiniz ama durum pek de öyle değil. hatta reaktörde (misal kafeterya civarı) alacağınız radyasyon, şehir dışındaki ormanda alacağınız radyasyondan daha az. ağaçlar radyasyonu tutuyor, toprak tutuyor, terk edilmiş binalar, eşyalar tutuyor. özellikle yağmur ve rüzgar olduğu durumlarda dışarıdaysanız sıçtığınızın resmidir. doğal ortamlara ek olarak bir de bizzat bizim sıçtığımız yerler var. kullanılan o kadar araba, kamyon, tanker, vinç, traktör, otobüs, kazıcı yok olup gitmedi. elbiseler, tabak-çanaklar bile ya gömüldü ya da bir daha kullanılmamak üzere kaldırıldıçbakınız:
https://maps.google.com/… kiev oblast, ukraine&z=18
http://englishrussia.com/...nt/uploads/2011/01/31.jpg
http://home.cc.umanitoba.ca/…graphs/npp/1995 1b.jpg
http://home.cc.umanitoba.ca/…/npp/1994 vehidog.html
http://www.rusrep.ru/…0...7809168632_big_photo.jpeg
http://www.rusrep.ru/…0...1079168668_big_photo.jpeg
http://www.rusrep.ru/…0...1135168680_big_photo.jpeg
http://g.io.ua/img_aa/large/1961/10/19611060.jpg
https://lh5.googleusercon...t.com/…720/img_4342.jpg bu fotoğrafta hiç alet olmadığını biliyorum. burası temizlik sırasında öldürmek zorunda kalının atlar, inekler, geyikler gibi tüm hayvanların gömüldüğü yer.
bunları ellemeyin. nolur.
checkpointlerden herhangi birini geçebilmek bütün dertlerinizi çözmüyor. çünkü güvenlik güçleri sadece checkpointlerde değil. oradaki ekiplere ek olarak bir de "operasyonel ekipler" dediğimiz ekipler var. bunların görevi ise genelde kaçak giriş yapanları yakalamak. işin kötüsü genelde "yerli"lerden oluşmuyorlar. yerlilere bir şekilde rüşvet vs verip kurtulabiliyorsunuz. ha, kurtulmak dediysem, sizi çıkışa kadar zütürüyorlar. yani "parası neyse veririz, salarlar, devam ederiz" değil. parayı veriyorsun ama devam da edemiyorsun. senin kiev'e gittiğinden emin oluyorlar. ama dediğim gibi operasyonel ekipler genelde profesyonel adamlar. özel kuvvetler ya da "rapid-response team" denen ekipler bunlar. bilim adamlarının kullandıkları dışında güvenlik kamerası falan yok. bundan emin olabilirsiniz. ama yine de bir şekilde "lighted" olursanız, yani bölgede parlarsanız hemen peşinize düşerler. her ne kadar "the zone" hayat yokmuş gibi görünse de sizi görebilecek ve orada işi olmayan biri olduğunuzu anlayacak kadar göz olduğundan emin olabilirsiniz. yakalanırsanız sonuç belli: ivankov bölgesindeki içişleri bakanlığına bağlı mahkemeye zütürülüp gerekli işlemler yapılır. bu arada; sınır koruma, orman koruma ve silahlı operasyonel gruplar (türkçeye zütüm gibi çevirdim, vohr işte) tarafından da yakalanabilirsiniz.
radyasyon dediğin şey zaten görünmüyor, yapacak bişey yok. en fazla demirleri ellemezsin, rüzgar varsa kapalı yere girersin, ağaçtan meyve koparmazsın falan. hayvan dediğin şey için de büyükse vurursun, küçükse yapacak bişey yok sokar, ölürsün. görevliler zaten adı üzerinde görevli. göreceli de olsa "reasonable" insanlardır. en büyük tehlike ise bu saydıklarım arasında yok. en büyük tehlike, diğer insanlar.
"the zone"da birçok insana denk gelebilirsiniz. metal kaçırmaya çalışanlar, mantar toplayanlar, kaçak avcılar vs. normal şartlar altında "insancıl" biri olabilirsiniz fakat burada bu huyunuzu bırakmanız gerekebilir. bunun için şu cümleyi iyi okumak gerekir: "her zaman hayvanlarla karşılaşmak için dua edin. hayvan insandan kaçar. eğer saldırıyorsa, bu son çaresi olduğu içindir. burada da av-avcı durumu geçerlidir ve herkes rolünü bilir. insan ile karşılaştığınızda ise saklanıp tüfeğinizi hazırlamanız gerekir."
karşılaştığınız insanlar sizi polise verebilir ya da malınızı, sağlığınızı hatta komple canınızı alabilirler. ikinci opsiyon oldukça sık karşılaşılan bir ihtimal. asla kulak arkası etmeyin. bir memurun dediğini aktarayım: "kaçak avcılara güven olmaz. hayvanları avladıkları için değil, buraya giren her silahtaki her kurşunun hedef olarak bir insanı bulması mümkün olduğu için. kazayla da olur, cinayet için de olur, fark etmez."
bunlara ek olarak bir de terk edilmiş yerler var tabii ki. radyasyona ek olarak birçok farklı sorunla karşılaşabilirsiniz. kuyular, lağımlar ve özellikle bodrumlar. bunların hepsi 26 yıl boyunca ağaçlar ve diğer bitkiler tarafından kaplanmış durumda. eğer taaaaa yazının ilk başında bahsettiğim gibi tek başınıza macera arıyorsanız ve buralara düşerseniz sıçtınız. sesinizi duyurmanız pek mümkün değil, devriyeler de her devriyede farklı bir rota izliyor. işiniz zor. özellikle bataklıklara dikkat edin. hadi bi ağaca tutunur batmaktan kurtulursun falan ama yılan var. çok var. bakın tekrar yazıyorum: islak yerlerde çok yılan var. özellikle engerek.
reaktörde özel donanımlı bir tıbbi birim var. orada ilk yardım yapabilirler fakat sizi oraya kim zütürecek?
son olarak şunu söylemek istiyorum: eğer yukarıdaki yazdıklarıma rağmen, maceraya atılmak yerine 100 dolar verip tura katılmak konusunda ikna etmediyse; yani madem kötü bir şey olacak artık, kafaya koydunuz; o zaman durumu kabullenip son bilgileri vereyim:
acil durum çıkışlarını öğrenin. sanırım bölgeye girmeden önce bir harita edinip kendinize bir yol çizeceksiniz. çizeceksiniz? lan?! neyse. o haritada acil çıkış yerlerini işaretleyin. oralara yakın olmaya dikkat edin. bir görevliye yaklaştığınızda tehlikede olduğunuzu, bir şeyden kaçtığınızı hemen söyleyin. bakın buna dikkat, çünkü sizi "konuşarak görevliyi oyalarken, diğer arkadaşı bir yerlere kaçacak olan kişi" sanabilirler. ben size sayıyorum şimdi:
1. polesskoe ve çernobil, vilcha. yani merkezler.
2. paryshiv, opacic, lubyanka alanlarındaki sürekli bulunan orman koruma merkezleri.
3. lelev, paryshiv, pripyat, benevka alanlarındaki cat'lar.
4. janov tren istasyonu.
5. teremtsy, ladyzhichi, paryshiv, illintsi, dibrova, lubyanka, opacic, kupovatoe gibi hala insanların kaldığı köyler. köy dediysem çok kişi var sanmayın. misal lubyanka'da tek bir aile kalıyor.
6. korogod ve cherevach alanlarındaki orman yangın koruma kulelerinde mutlaka birilerini görebilirsiniz.
sanırım en az 4-5 entrydeki fantezilere cevap verdim. bir de "ah canım ne güzel bi yer, mutlaka görmem lazım"cılar var. onlara sesleneyim: canlarım, orası bir romandaki hayali bir yer değil. asla küçümsemeyin. sizin için turistik bir yer olsa da bazılarının şöyle anıları var:
https://lh6.googleusercon...t.com/…en-legs-feet.jpg
http://repairstemcell.fil...wordpress.com/…ctim.jpg
http://franklinperry.file...ordpress.com/…g0934.jpg
http://4.bp.blogspot.com/…radioactive poisoning.jpg
http://2.bp.blogspot.com/… - multiple sclerosis.jpg
http://photos.merinews.co...€¦928362112_chernobyl.jpg
http://www.amfir.com/…o..._victims_of_radiation.jpg
http://lh4.ggpht.com/…v...ojueuaq/s720/img_0365.jpg kiev'deki müzeden
bu fotoğraflar hills have eyes gibi filmlerden falan alınmadı. gerçek fotoğraflar.
"her yerini gezerim" diyenlere de selam ederim. her yeri gezemezsiniz canlarım. hani siz kendinizi her gün gördüğünüz için değişimleri anlayamazsınız ama yılda bir sizi gören akrabanız "aaa sen ne kadar kilo almışsın" der ya, hah işte, aynen o durum. her gün pripyat'ta tur atanlar durumun farkında olmuyor, ta ki bir gün bastığı bir merdiven parçalanıp 5 metreden aşağıya çarpana kadar.