1. 1.
    -1
    polisin orantısız güç kullanımı bir reeldir. polisin ve emniyetin bile kabul ettiği bu hatayı basit bir olay gibi göstermek yanlış olur. ama buna tepki; trafik ışıklarını, levhalarını kırmak mı, 2 iett otobüsünü kundaklamak mı, polis aracını ateşe vermek mi yoksa ambulans ve iş makinası alıkoyup hizmet vermesine engel olmak mı? dikkat ederseniz orantısız güç kullanımından, şiddete uğramış insanlar şikayetçi iken, eylemcilerin yaptıklarından bütün kesimler yani yine halk etkilenmekte.
    işte bu yüzden eylem haklılığını gün be gün kaybediyor ve oradakilere nefret artıyor.
    ···
  2. 2.
    +1
    @9'a katılmamak mümkün değil. hümanist bir reddedişten, tek tip üniforma giyen, tek tip bayrak taşıyan, yasal/yasal olmayan birçok partinin paramiliter kalkışmasını gören halk haliyle korku yaşıyor. sizler sabah yapılan mıntıka temizliğini, polise çiçek vermeleri bu hümanist argümanın devamı olarak okuyabilirsiniz. peki yakılan polis araçları, tahrip edilen mağazaları, alıkonan itfaiye ve ambulansları, polise atılan molotofları ne şekilde okumalıyız? tedirginlik her zaman kaosa ve reaksiyona yol açar. dün rizede yapılanları da o zaman bu şekilde açıklayabiliriz. halkın bir kısmı kendi habitatına hükümetten bir müdahale olmasını istemediği gibi, bir diğer kesim de bu şekilde militarist yaklaşımları reddediyor. kısaca ortaya kutuplaşma ve iç savaş dinamikleri çıkıyor. biri geri adım atacak ama bu adım geciktikçe çatışmalar yaygınlaşacak endişesindeyim.
    ···
  3. 3.
    0
    @1 gerçek devrim insanı nedir amk ? neden illa bir sınıf bir hücreye konulmak zorunda insanlar ? binlerce insanın sokakta oluşu, ve polis etkisiyle birinin ölüşü, gözlerin çıkışı, ttb'lerin baro'ların işin içine girmiş olmaları ? tüm bütün bunlar sana gerçekten bir ergen tepkisi mi hissettiriyor bilader ? bence izlediğin rüyayı ya da filmi stopla ve başka filme geç.
    ···
  4. 4.
    0
    orantısız güçten kastın ne? illa zütüne cop mu sokulsun, tak mu yedirilsin, işkence mi görsün göstericiler?
    ···
  5. 5.
    0
    incisözlüğü ekşi sözlük gibi kullanmaya çalışan yemişinci nesil züt feryadıdır
    ···
  6. 6.
    0
    @4 etkilerin ve tepkilerin geçmişin siyah sayfalarında sende daha fazla savaş ruhu canlandırdığı kesin ama zaman geçiyor bilader. Her şey pürüzsüzleşmeye başlıyor, iletişim hızlandı, teknoloji diye bir durum söz konusu. O günlerdeki iletişimsizliklerin, ve cumhuriyetimizin şimdiye oranla daha genç oluşunun, teknolojisizliklerin ve imkansızlıkların yaşandığı o ortamda gösterilen direniş elbette ki taktire şayan bir tablo olarak karşımıza çıkar. Ama olayı doğru analiz etmek lazım, senin gözüne bu olayların bu kadar kolay ve basit kıvılcımlanmış oluşu gözüne batmış ve biraz da geçmiş bazlı düşünüyorsun. Artık globalliğe, dünya stillerine ve değişimlere - her ne kadar zorlansak da - ayak uydurulmalıdır bilader. Bu karşılaştırma unsuru olmamalıdır. O direniş de kendi ortdıbına göre binlerce imkansızlıklar içerisinde geçti, bu direniş de artık kıvılcımların çok fazla olmasına gerek olmayışını gösterdi alevi korlamak için. Her iki durumun da kendi içlerinde artıları ve eksileri var. Referans noktaları, bu iki ucun orantılı noktalarından alarak düşünmek lazım diyorum.
    ···
  7. 7.
    0
    ne yapalım amk eskiden daha fazla güç kullanıyorlar diye sesimizi çıkarmayalım anamızı gibsinler mi bu nası bi mantıktır. yemin ediyorum hacim israfısın boşa yer kaplıyon bu dünyada
    ···