üstnot: Son bir hikaye ve artık gerçekten aranızdan ayrılmam gerekiyor. çok vakit harcıyorum burada, telefonumda yüklü olduğunda dayanamıyorum girmeden.
mecbur silmek zorundayım, bu gece 00.00a kadar burdayım . nick6ma küfür edenler olmuş lütfen düzeltin öyle hatırlanmak istemiyorum . (bkz: flamelion1)

---
Hayatımdaki en büyük isteğim polis olabilmekti ; karşıma onlarca engel cıktı .

Ailemizin bilgi düzeyinin yetersizliğinden , cahilliğinden, suçlarından; hatalarından degilde . Sırf annem başörtülü , evlerimizde atatürk portleri yok diye alınmadık.  Kuleliye.

Evimize bakmaya geldiklerinde , burun kıvıran yetkililerin yüzleri hala aklımdan çıkmaz .

Öyle bir baktı ki , ilk müslüman olanlar gibi hissettim. Sanki bir ters bir durum yaşıyormuşçasına baktılar bize.

Mecburen liseye gitmek zorunda kaldık, okuduk bitirdik. Pek çok badireler atlattık ve hayata tutunduk .

Sınav günü geldi çattı, alnimizin akıyla iyi bir puan aldık.

Ve polis okulunun parkuruna başvurduk .  Ailemin , başka bir meslek seç , öğretmenlerimin ; yapma bunu kendine. Eline silahı verirler , ayakta dikili taş gibi kalırsın . Demelerine rağmen.  O parkuru , o mülakatı geçtim .

Ve polis özel harekat mertebesine , Allah'ın izniyle eriştim.

Çaylak olduğum zamanlar , zorlanmamış degildim. Eğitimler olsun , görevler olsun. Mesai saatleri olsum. Değil 3 -5 , 10 milyara bile yapılmazdı .

Düşünün ; Recep Tayyip Erdoğan, Kemal kılıçdaroğlu , Devlet bahçeli miting yaparken bir çatıdan etrafı gözlüyorsunuz . Ve en ağır olanı da , huur çocuğunun teki olduğunu bildiğiniz halde kafalarına ateş edemediğiniz

Hdp yanlıları ve parti üyeleri .  Onlar taşkınlık yapınca , amirimiz . Sayın demiyor mu . Elime alıp , jarjorlerim bitine kadar ateş etmek istiyorum .

Bazı zor anlar vardır bizim meslekte de. Şimdi sizlere hikayemi anlatmak istiyorum . 

Annem şehit oldum sanmış inanmamış , gozlerim doluyor şu anda . Annem kalp spazmı geçirmiş .  Oğlum oğlum diye ağlamış canım annem.

Gözlerimi açtım, annem karşımdaydı.

Sağımda  Babam , babamin yanında hüseyin vardı .

Komser yardımcısı hüseyin .

Ben 15 gün komada yatmışım, hüseyin ise gazi olmuş. Şimdi de o her gün başımda nöbet tuttu.

Komser yardımcımdı. Gazi olduk , kardeş olduk artık. Kardeş ...

Benim akCigerim , huseyenin kolu , mehmetin ayağı, zaferin canı, zeynepin eşi , muhammetin babası, ahmet dayının oğlu, gülüzar teyzenin damadı ...

Kim olduğumuz önemli değil,

Ne adımız yürüsün

Ne sanımız

VATAN ! SANA FEDADIR CANIMIZ !

Ilk gorev yerim olan Anlaradayız , haber geldi o sırada muhabbet ediyorduk .   Ve yaşananlar iştahımızı kabarttığı kadarda , zorumuza gitti. Bunlar nasıl buna cürret ederler ulan !

Şehit haberleri gelmeye başladı bir kaç gün içinde , 1 değil 2 değil .  Duyduk mi pöhlerde  olaya intikal etmiş .  Savunma bakanlığından gelen yazıyla , jöh /pöh sırt sırta vermiş.

Zaten sıradan bir durum olmadığı için , ortak harekat çok normal.

Kayıplar  artınca, bakanlık takviye yapma kararı aldı .

Butun gelismeleri takip ediyorduk .Teröristler kıskaca alınmıştı ve artık kaçacak yerleri yoktu.

Orası mezar olacaktı onlara ama bizim bir mehmetimiz, ahmetimiz şehit olunca morallerimiz bozuluyordu .

Annem babam her gün aryordu.  Nasılsın iyimisin diye.

Ve sonunda o kutlu haber bizede geldi , geçici görev yeriniz diyarbakır sur olarak seçilmiştir.

2 gün içinde orada olmam gerekiyodu, çantamızı, eşyalarımızı düzenledik yola çıktık.

Vardığımızda gerekli talimatları aldık, tahmini bulundukları alanlar , tahmini sayıları , ve bölgenin coğrafisi hakkında esktra bilgilere yer verildi .

Evlere yaptıkları mevzi stilleri , nasıl yuvalandıkları ve  bubi tuzakları hakkında açıklamalarda bulundular .

Ertesi gün, temizliğe bizler de katıldık.  Eğitim aldığımız gün , 2 mehmetimiz hastahanede  şehit olmuştu . 

Cok sinirlerimiz bozuldu , ailelerine haber verilmişti .  Ve yıkılmışlardı kesinlikle.

O akşam haberlere de çıktılar, bir tanesinin eşi yeni doğum yapmış .  3 aylık evladı vardı .

Ötekisi yeni nişanlı , uzman çavuştu.

Yaşları 23 /25 di.

Akşam üstü babam aradı

B: oğlum nasılsın,  sizin orda durumlar nasıl?

Ben: yok babacım , oturuyoruz bütün gün burada , nöbet tutuyoruz sırayla o kadar

Söyleyemedim babama , üzülürdü aklı kalırdı .  Hele ki annem duysa , her haberlerde , her şehit adı okunduğunda, her kapısının zili çalındığında kalbi yerinden oynardı .

Konu: Meslek hayatımdaki gelişmeler ve virajlar .

Sigara ve alkol kullanmadım ve kullanmayı düşünmedim . Daima dinç olmaya ve fit olmayı amaçladım, polis okulunda pöh olabilmek için  kuvvetli olmaya çalıştım .

Dersleri yüksek tutup , amirlerimizin gözlerine girip , polislikten ziyade adam olduğumuzu da göstermeye çalıştım .

Fizik olarak pek çok arkadaşımdan kısayım belki , 1.70 boyum var . Fizik olarak yetersiz kalıyordum eğitimlerde, fakat inanılmaz bir hızım vardı .

Parkurlarda , arkadaşını kurtarma etaplarında daima birincilik için koşardım .

Toz toprak çakıl demez, partnerimi diğer ekipten almak için  atlardım.  Atışlarda mermiyi sayardım .

Eğitimlerde atış yaparken , jarjorde ve namluda olan mermiyi sayardım .

Amir; kalan 10 atışta kaç isabet yaparsın ?

Diye sorduğunda; 10 atış yapamam efendim.

Amir: neden incinirmisin? Omuzun mu acır yoksa ?

;Yeterli muhimmatim yok amirim

Der ve takdir edilirsin.

Görev yeni başladığım yıllardı , yaşım genç olduğu için doğu görevini yeni bitirdim .

Hepiniz , diyarbakır surdaki olaylari bilirsiniz.

Şimdi hikayeye giriyorum.

Ben: Anam oğlun iyi kurtulacak dedim .

Nasıl ağlıyordu göreceksiniz.  Hayatınızda hiç gördünüz mü böyle bir insan ? Şehit ,gazi haberini alıp ilk saatlerde nasıl oluyor bu insanlar biliyor musunuz ?

Tam 5 defa sakinleştirici yapıldı ve en son onuda yatırdılar bi odada.

Babası ile beklemeye başladık. Kardeşleri geldi sonra okuyorlarmış .

Aglıyorlardi.

Bana baktılar: nasıl, iyi mi nasil oldu diye sordular .

4. Gün de bir yapının kontorlü sağlayacaktık.

Bu arada daha önce sıcak temas sağlanmıştı ve 3 kişi şehit olmuştu . 17 leşte serilmişti.

Binanın kapısını koç boynuzu ile kırmak üzereyken, etrafın güvenliği bendeydi .ve sol çaprazımdaki  yapının terasında bir göz gördüm .

Hızla kayboldu , yanilmista olabilirdim.

BEN:DUR SAKINNNN

Diye bağırdım. herkes bir anda gerildi ve silahlarını çevreye doğru çevirdi.

Uyari yapmaya başladım . Binanın girişini bizden 2 kişi tutuyordu ve sokağa da destek kuvvet hemen intikal etmisti. Kaçma olanağı yoktu . Ölü ya da diri ele geçirecektik.

Pöh: Teslim ol diyorum , son şansın. Geliyoruz !

Terörist: Gelmeyin loa , pişman ederim sizi . Teslim olmiyacagik yolumuzda ölürüm.

Diye bağırdı ve kurtce bir şeyler daha söyledi .

Sağ elimle , haydi işaretini verdim ve hüseyin kalkanı alarak kapıya doğru ilerledi .

Kapıyı açtığı gibi , 6-7 el kalaşnikof ile ateş edildi. Hemen geriye doğru düştü hüseyin ve biz de karşı ateş açtık .

Bina eski olduğu için duvarlar harabe olmuşlardı.

8 mermi atmıştım, 2 seferde.  Ama sesi çıkmadı ve hedefi vuramamıştık

Uyari yapmaya başladım . Binanın girişini bizden 2 kişi tutuyordu ve sokağa da destek kuvvet hemen intikal etmisti. Kaçma olanağı yoktu . Ölü ya da diri ele geçirecektik.

Pöh: Teslim ol diyorum , son şansın. Geliyoruz !

Terörist: Gelmeyin loa , pişman ederim sizi . Teslim olmiyacagik yolumuzda ölürüm.

Diye bağırdı ve kurtce bir şeyler daha söyledi .

Sağ elimle , haydi işaretini verdim ve hüseyin kalkanı alarak kapıya doğru ilerledi .

Kapıyı açtığı gibi , 6-7 el kalaşnikof ile ateş edildi. Hemen geriye doğru düştü hüseyin ve biz de karşı ateş açtık .

Bina eski olduğu için duvarlar harabe olmuşlardı.

8 mermi atmıştım, 2 seferde.  Ama sesi çıkmadı ve hedefi vuramamıştık

Diye motive ediyordum daha 23 yaşındaydı.

Etrafa baktım , parçalanan kolun parçalarını aramaya giriştim.

Gözlerimden yaşlar geliyordu , etrafı göremiyordum.

En becerikli adamım benim yuzumden bu hale gelmişti.

Gece sıra bize geliyordu , operasyon için hazırlıkları yaptık,

Silahların bakımı ve kamufle kontrolünden sonra bölgeye geçiş yaptık. Epey kalalaliktık , onlarda öyleydi.

Bizim tim 7 kişiydi ve birbirimizi pek cogumuz tanıyorduk. Yada ortak arkadaşlarımız oluyordu .

Benim yanımda olan komiser yardımcım , emirelim gibiydi. Ikimiz beraber hareket ederdik.

Mahalleye girdik , heryer yıkık döküktü

Emniyetli sekilde Ilerlememiz ve şafağa kadar , bu sokağı temizlememiz istendi.

2 kişi kapıda çevre emniyeti sağlıyordu . 

Kalan 5 kişi,  3 e 2 ayrılmıştı .  Koms. Yrd ve ben bir hareket ediyorduk .

Binaya girdik  , 2 katlıydı ve 1.kata 3 lü ekibi yönlendirdim. Biz yavaşça yukarıya doğru çıkıyorduk ,

Merdivenler bitti , sırt sırta verdik sağa ben sola hüseyin döndü.

Solda daire kapısı vardı , sağ tarafta ise kömürlük kapısına benzer harabe eski bir kapı.

Evin kapısı kapalıydı , kömürlük için yapılan kapı ise acıktı . Bir anda , kapının solundan , sağına hızlıca birisi geçti ve kapıyı üstüne örttü geçerken,

O geçtiği sırada kapıya ve gittiği kısmın duvarına ateş etmeye başladım .

Hüseyin hemen çaprazıma geçti ,

Telsiz : burası temiz kanarya , yukarıya geliyoruz .

Hüseyin kapının soluna , bende sağını çaprazlama kontrol altına aldık .

Hafif adımlarla ilerlemeye başladık , o esnada ekip arkadaşlarımiz geldi .

Delikleri görünce , hedefi anladılar ,

Samet ve atakan , dairenin kapısına kirarak eve kontrol için girdiler .

Jöhden destek geldi ve mahallenin girişini tutmaya başladılar .

En az 1 kişiydi. Ve sıkışmıştı .

Ben: Teslim ol köşeye sıkıştın.  Arkadaşların yok !. Yere yat ve ellerini başının üstünde tut.

Çatıya geldim , merdiven bitiyordu burda.

Tahtayı yukarıya doğru itiyordun ve tahta açılıyordu .

Silahimin ucu ile yukarıya firlattim tahtayı ve geri çekildim .

Ses seda yoktu ,  devam et komutunu aldım.  Çıktığım gibi saga ve sola baktım temizdi .o esnada öne doğru ilerlemek istedim.

Gece yarısına kadar bitirmeyi hedefliyorum. Teşekkür ederim anlayışınız için.

3 dakika sonra ambulans geldi , kolun parçalarını verdim ve buzhaznede hastahaneye zütürmelerini söyledim.

Hemen hastahaneye kaldırıldı saat 5 suları idi.

Amblunsla beraber ben de gittim.

Gündüz 12 gibi ailesi de geldi , annesi geldi bana sarıldı.  Şu anda bile gozlerim doldu..

Şafağa kadar sokağı temizlemiştik sayılırdık çoğu ev boştu ve mühimmat elde ediyorduk çoğunlukla , biz biraz geç gonderildik ve sayıları az kalmıştı artık . 

Geriye doğru çekilmeye çalışıyorlardı .

Hemen, telsize ; hemen ambulans gönderin acil

Diye anons geçtim .  Ağlamaya başladım ,

Hüseyinin kolu parçalara ayrılmıştı , hemen hücum yelegimin içindeki türk bayrağını çıkarttım ve kolundaki kanamaya tuttum.

Samet buraya gel hemen! Bastır şunu . Sakin ol hüseyin bir şey olmucak bir şey olmucak aslanım .

O sarsinti ile Yere düştüm ve nefes aldığımı hissettim . Yaşıyordum, bu sesi duyabilirsen . Hayattasin demektir.

Vücuduma moloz ve tahta parçalar vurmuştu
Herkesin sağlığına bakmaya çalışırken , o an
Hüseyin acı ile bağırmaya başladı . Baktım ki yan odanın kapısı yerinde yok.

Bubi tuzağı ile kapıyı tuzaklamislar . Hüseyinin sağ kolu omuzdan kopmuştu . 

Karşı taraftan, ateş kesildi .  Bizimkiler, 7sini öldürdü,2 ise saklanmışlardı ve sag ele geçirilmişti.

Cevep veremedim .kolunu kaybetti diyemedim. dikilir diye ümit ediyordum 

Doktor çıktı ameliyattan ve yoğun bakıma aldılar hüseyinimi.

Yasak olmasına rağmen  fatma anne dayanamadı. Gormek istedi  .

Kısa süreliğine  izin verdiler. Ve bir hemşire ile içeri girdi . Bizden dışardan izliyorduk .

Elini yanagina getirdi ve basını öptü . Kokladı

Bir anda feryat etti .bağırdı.  ellerini yerlere vurmaya başladı ve oğluna sarıldı .

Olamaz , kolundaki sinirler tamamen zarar görmüştü ve dikilmemisti.  Artık sağ kolu yoktu yiğidimin yoktu ...

Devamı geliyor birazdan.

Hüseyin  uyutuluyordu ve bu durumun farkında değil muhtemelen. Uyandığında hatırlamayacaktı, ellerini kaldırmak istediğinde farkedecekti.

Ama biliyorum pgibolojisi kendine geldiğinde öteki kolumuda veririm demesini bilecekti.

Hüseyinin yanında 1 gün kaldım, sonraki günde orda kaldım ve 3. Gün geriye döndüm.