1. 1.
    +12 -1
    olanı baya koyar insana. ne yaparsan yap yaranamazsın, asla seni sevmeyeceğini bile bile içinde hep bir umut olur. sırf o umut yüzünden unutmak istemezsin onu, belki oda sever düşüncesi olur beynin bir köşesinde. platonik olanda ise en azından bir umut ışığı vardır öğrenirse belki o da beni sever diye.
    ···
  2. 2.
    +1 -1
    özgüvensizliğin insana getirdiği mahcup utangaçlıktan güç bulan aşkların en temizi, içte en büyük yaşananı.
    erişilmez bir melek var önünde, utanıyorsun. daha önce kimseye bu kadar derin hisler beslememişsin. sadece utana sıkıla bakıyorsun arada, gözünü kaçıra kaçıra. ilk gördüğün anda "hayatımın en güzel kızı" demene sebep olan kız bu.
    ···
  3. 3.
    +3 -1
    onun olduğu yerde kabına sığamıyorsun. heyecan, umut, mutluluk sağlayıcın senin. ondan uzaklaştığında enerjini kaybediyorsun. yokluğunda sadece yatıyor, hayal kuruyorsun. telefonuna resimlerini indirmişsin. uzun uzadıya o resimlere bakıyorsun tekrar tekrar. müzikler belki de hiç dinlemediğin kadar melankolik.
    ···
  4. 4.
    -1
    eskiden yapmaktan hoşlanmadığın şeyler artık güzel bile gelebiliyor. hareket etmeyi sevmeyen sen, her gün sahilde yürümeye başlıyorsun onu düşünüp. yemek yiyemiyorsun. hayatında ne kadar önceliğin varsa, -ki bu kitap okumak, araştırma yapmak, ders çalışmak, siyaset, din, spor her şey olabilir- hepsi yerini bu kıza bırakıyor.
    ···
  5. 5.
    +3
    önceleri herkese bahsettiğin kızı artık paylaşamıyorsun kimseyle. en hafif şakayı kaldıramayacak kadar ağırlaşmaya başlıyor yükün. her gün sosyal medya hesaplarını kontrol ediyorsun "acaba yeni resim eklemiş mi?","tweet atmış mı?" "kimleri favlamış" "acaba sevgilisi var mı?" diye.
    yavaş yavaş o mutluluk, umut, yerini umutsuzluğa bırakmaya başlıyor. bir gün bir hırsla, yine naif bir şekilde -ya sarhoş olmuşsundur, ya bir başkasının onunla konuştuğunu öğrenmişsindir- bir şekilde derdini anlatmaya calisirsin ama basaramazsin. Kaybetmek istemezsin. Arkadasligini bitirmek..
    ···
  6. 6.
    +3
    kız, bu özgüvensizliği zaten hemen anlıyor ve muhtemelen de olmuyor.
    o zaman, platonik aşk, bir başka platonik aşk oluyor zaten.
    en kötüsü hemen kesilmesi olmuyor, onunla bu şekilde konuştukça için hep daha bir umutla doluyor. ta ki, o umutlar bir anda bitinceye kadar. sonra zaten dibe vuruyorsun.
    en kötüsü bir başkasıyla olduğunu duymak oluyor. en dibi bu oluyor.
    yine en kötüsü, bu platonik aşkı bu aşamadan sonra kafada bitirememek oluyor.
    ···
  7. 7.
    +3
    platonik aşk insanı bir bakışla mutluluktan göklere çıkarır, bir lafla mutsuzluktan yerin dibine sokar. ruh haliniz şekilsizdir, girdiği kabın şeklini alır. onun seni göremeyeceği ve senin rahatça kesebileceğin bi yeri buldurur. gülüşünü bilirsin, sesini bilirsin, mimiklerini ezberlersin. sen onla yaşarsın fotoğrafına konuşursun. gece onu düşünürken uyursun, sabah adını anarak uyanırsın, yemek yerken aklına gelir, bi şarkıda kalbini acıtır, anlık bi karşılaşmada nefesini keser.
    ···
  8. 8.
    +3
    internette profillerini takip edersin yazdığı en saçma şeyi bile ezberlersin. her fotoğrafını, her anını ezberlersin. bütün sosyal ağlardan deli gibi onu takip edersin. ki delisindir de zaten o saatten sonra. her fotoğrafını tek tek en ince ayrıntısıyla aklına kazırsın. arkadaşlarını bilirsin. eski sevgilisini bilirsin, yıllar önce beğendiği bi fotoğrafı bilirsin, kısacası manyak olursun. birden ağlayasın gelir, birden gülüşü gelir gülesin gelir. insanlar deli olduğunu düşünür ki doğrudur. saatlerce ona anlatmak istersin, avuç içinden öpmek istersin. şarkı söylemek istersin ona en berbat sesinle. bi manzara fotoğrafı görürsün onunla orada olma hayali kurarsın. gerçek hayattan koparsın bu sevdadan vurgun yersin.
    ···
  9. 9.
    +3
    o birilerine dokunur, sarilir sen ona bir kere bile dokunmadan adarsın kendini. saatlerce izleyebilirsin onu. gülerken yaptığı hareketleri bilirsin, boynunu çevirişini. adını sayıklarsın, hiç bir yere yazamazsın, yazsan okuyamazsın. o bu sevginin farkında bile değildir. günün onu düşünmekle geçer, onunkisi ise başkasını düşünmekle..
    onu beklersin, bir an farketmesini, onun da seni sevmesini beklersin. kirpiklerini öpmek istersin.
    ···
  10. 10.
    +2
    saatlerce, günlerce kıpırdamadan izlemek istersin. platonik aşk budur. acıdır, acıdandır, acıtandır. bir yandan da mutlu eder yıl olmuş 2014 ben hala aşık olabiliyorum. zordur platonik aşk.
    ···
  11. 11.
    +1
    zannedilen üzere karşılıksız, söylenmemiş aşk değildir. platon'un devlet kitabından ortaya çıkan gerçek, saf ve cinsel duygulardan, tutkulardan arınmış, temiz belki masum aşktır. tamamen onun varlığını ve onu seversin. bir tinsel davranıştır. onu tamamen büyütüp o olduğu için sadece onu seversin, birlikte yapacaklarını değil ve genelde sarılmayı ve nefesini hissetmeyi hayal edersin.
    ···
  12. 12.
    +1
    her söyledigini üstünüze almak istersiniz ama onlar baskasina aittir. kalbi de dahil.

    duygusal olarak karabasan yaşama durumudur.
    sen ona kitaplar dolusu çığlıklarla seslenirsin , seni duysun istersin ama olmaz. bir türlü duymaz seni.
    ···
  13. 13.
    +2
    http://www.youtube.com/watch?v=bk94I6QQ5SE

    uzaktan seviyorum seni
    kokunu alamadan,
    boynuna sarılamadan
    yüzüne dokunamadan
    sadece seviyorum
    öyle uzaktan seviyorum seni
    elini tutmadan
    yüreğine dokunmadan
    gözlerinde dalıp dalıp gitmeden
    şu üç günlük sevdalara inat
    serserice değil adam gibi seviyorum
    öyle uzaktan seviyorum seni
    yanaklarına sızan iki damla yaşını
    silmeden
    en çılgın kahkahalarına ortak olmadan
    en sevdiğin şarkıyı beraber
    mırıldanmadan
    öyle uzaktan seviyorum seni
    kırmadan
    dökmeden
    parçalamadan
    üzmeden
    ağlatmadan uzaktan seviyorum
    öyle uzaktan seviyorum seni;
    sana söylemek istediğim her kelimeyi
    dilimde parçalayarak seviyorum
    damla damla dökülürken kelimelerim
    masum beyaz bir kağıtta seviyorum
    ···
  14. 14.
    +2
    özlerken sarılamazsın, görmek istediğinde bir dünya engel durur karşında ve kıskandığında yapabileceğin tek şey oturup geçmesini beklemektir. kafanda yarattığın daha güzeldir belki, tanısan olmaz. yine de rüyalar gerçek olsa diye umut vadetmektir belki de.
    ···
  15. 15.
    +1
    uykuların kaçar geceleri
    bir türlü sabah olmayı bilmez
    dikilir gözlerin tavanda bir noktaya
    deli eden bir uğultudur başlar kulaklarında
    ne çarşaf halden anlar, ne yastık
    girmez pencerelerden beklediğin aydınlık
    kapanır yatağına çaresizliğine ağlarsın
    onun unutamadığın hayali
    sigaradan derin bir nefes çekmişçesine dolar içine
    sevmek neymiş bir gün anlarsın
    ···
  16. 16.
    0
    bir gün anlarsın aslında her şeyin boş olduğunu
    şerefin, faziletin, iyiliğin, güzelliğin
    gün gelir de sesini bir kerecik duymak için
    vurursun başını soğuk taş duvarlara
    büyür gitgide incinmişliğin, kırılmışlığın
    duyarsın
    ta derinden acısını çaresiz kalmışlığın
    sevmek neymiş bir gün anlarsın
    bir gün anlarsın ne işe yaradığını ellerinin
    niçin yaratıldığını
    bu iğrenç dünyaya neden geldiğini
    uzun uzun seyredersinde aynalarda güzelliğini
    boşuna geçip giden yıllarına yanarsın
    dolar gözlerin için burkulur
    sevmek neymiş bir gün anlarsın
    ···
  17. 17.
    0
    bir gün anlarsın sevilen dudakların
    sevilen gözlerin erişilmezliğini
    o hiç beklenmeyen saat geldi mi
    düşer saçların önüne ama bembeyaz
    uzanır gökyüzüne ellerin
    ama çaresiz
    ama yorgun
    ama bitkin
    bir zaman geçmiş günlerin uykusuna dalarsın
    sonra dizilir birbiri ardınca gerçekler acı
    sevmek neymiş bir gün anlarsın
    bir gün anlarsın hayal kurmayı
    beklemeyi
    ümit etmeyi
    bir kirli gömlek gibi çıkarıp atasın gelir
    bütün vücudunu saran o korkunç geceyi
    lanet edersin yaşadığına
    maziden ne kalmışsa yırtar atarsın
    o zaman bir çiçek büyür kabrimde kendiliğinden

    bir gün seni sevdiğimi anlarsın

    http://www.youtube.com/watch?v=aZJlrXy7lLY
    ···
  18. 18.
    +1
    uzaktan sevmektir, yanıbaşınızda olsa da o, olmasa da. görülemeyen günlerde içinde sebebini bulmadığın sıkıntının kaynağıdır. nasıl başladığını, ne zaman bu dumanların bacayı aştığını çözemeseniz de akşam uyumadan önce son düşünüp, sabah gözlerinizi açtığınızda ilk aklınıza gelendir. ne kadar saçma şeyler hissettiğiniz umrunuzda bile olmadan duygularızı tüm damarlarınızda dolaştırdığınızdır. acı çekmek daha bir zevkli hale gelmiştir. her gün yeni şekillerde dua edilir bir yaratıcıya inansanız da inanmasanız da. duanız bazen 'allah'ım bir daha karşılaşmayalım nolur çok acıyo kalbim, zaten farkımda bile değil' olur, bazen de 'allah'ım kesin kötü bir şey oldu, niye yok? gelmeyecek mi? onu bir kere daha göreyim, canım ne kadar acısa da hep yanında olsun lütfen'dir. yakınınızda veya uzağınızda canınızın her zaman çok yanacağı garantidir. ve genelde sizin ağladığınız saatlerde o uyuyordur.
    ···
  19. 19.
    +2
    eğlenmek icin sebebindir görmek.
    msn'de, skype'da, facebook'da online oluşu bile senin için tebessüm sebebidir.
    sanal ortamda nasılsın demesi seni mutluluktan zirvelere cıkartır.
    her sabah uyandığında, uyumadan önce tüm resimlerine baktığındır
    bilgisayarında masaüstü fotoğrafı yaptığındır
    her gün yatmadan önce, uyanır uyanmaz, sarhoş olduğun her andır
    uyuyamadığın, uykundan uyanıp acaba napıyor diye düşündüğün insandır
    aç kalmak uğruna cebindeki tüm parayı harcadığın insandır
    dış görünüş değiştirdiğin, uğruna kendini geliştirdiğin insandır..
    imkansız olduğunu bile bile sebepsiz yere bağlandığındır..
    onu düşünüp, uğrunda ardı ardına defalarca sigara yaktığındır
    uykusuz gecelerindir
    gecelerinin güneşidir
    sadece ruyalarında gerçekleşebileceğini bildiğin için, uğruna tüm gününü uyku ile katlettiğindir..
    ···
  20. 20.
    +1
    öyle ağırdır ki ezilirsin altında, söyleyemezsin sevdiğine sevdiğini, tutamazsın pamuk ellerini, bakamazsın kömür gözlerine uzun uzun, sarılıp uyuyamazsın bütün gece, çekemezsin o mis kokusunu içine doyasıya, kahrolursun içinde; gözünden yaş gelmesede kan ağlar için hergece..
    ···