piyango sikiş olayı beyler gelin bakalım

gerçi öğreniyorum ki benim eleman bırakmamış kızı. bu kız görebileceğiniz en fettan kızlardan. yani kafede tuvalete diye kalkar, garsonla ayaküstü gibişir masanın altında, ruhunuz duymaz.

yani ciks olayı tabu değil kafasında. acaip doğal görüyor bu işleri. ama o konulara girmem çok zor görünüyor.

neyse diyorum ki hadi eve gidelim, saat 2:00'ye geliyor. bırakayım seni ordan kaçarım. tamam diyor bu. içimden diyorum ki; ben bu kızla yaşarım hacı. ömrümün sonuna kadar bu gözlere bakarım.

anlayacağınız benim özgüven düşüklüğü ters işliyor. direkt ilgi görünce karşılık aldım diye aşk olayına giriyorum. ama karının bana bakışı sadece arkadaş, kardeş, ana, bacı, dayı, kanka...

çözeriz diyorum. kızın evine yollanıyoruz.

neyse kızlar. nişantaşı'nda gelene geçene bakıp sohbet ediyoruz. kızın evi gayrettepe'de. benim eve 2 dakika mesafe. ''n'apalım?diyorum.sen bilirsindiyor.

ulan uyumlu insana bitiyorum be. hadi gibişelim desem sankitabii tabii, bence de doğru olan bu diyecek''.

bu arada kızı anlatayım biraz.

boy 1.70 (+-3 cm)
saçlar simsiyah. çok hafif dalgalı.
ten beyaz. gözler kahve. ama nasıl kahve. böyle güzel bakan kız görmemişsinizdir. ya da görmüşseniz onu hayal edin işte. ben görmemiştim onu görene kadar.
bacakları direkt boyun altından başlıyor. arkadaş uzun bacak olur ama bu takunu çıkarmış. incecik ayak bilekleri var. daha önce kankam çıktığı için alıcı gözüyle bakmamışım. şimdi inceleyince beynim dönüyor. ulan bu kız bırakılır mı?

rezerveysin

prezervation

rezervuar

edit: kim o amk sniperi olmadık entrylerimi eksiliyo amk

neyse rizörv sonra
neyse rizörv sonra
neyse rizörv sonra
neyse rizörv sonra
neyse rizörv sonra
neyse rizörv sonra
neyse rizörv sonra
neyse rizörv sonra
neyse rizörv sonra
neyse rizörv sonra
neyse rizörv sonra
neyse rizörv sonra
neyse rizörv sonra
neyse rizörv sonra
neyse rizörv sonra
neyse rizörv sonra
neyse rizörv sonra
neyse rizörv sonra
neyse rizörv sonra
neyse rizörv sonra
neyse rizörv sonra
neyse rizörv sonra
neyse rizörv sonra
neyse rizörv sonra
neyse rizörv sonra
neyse rizörv sonra
neyse rizörv sonra
neyse rizörv sonra
neyse rizörv sonra

anlat +1

devam et lan ne güzel hızlanmıştın

nişantaşı'na gelince sınıf atlıyoruz birden. güzel bir kafeye oturup çaya çorbaya servet dökmeye başlıyoruz. muhabbet bitmiyor lan. eskilerden anlatıyoruz, yurtdışını anlatıyor, ben başıma gelenlerden bahsediyorum. amatem kısmını sansürlüyorum ama. kızın gözünde taksim cenk'e dönmenin manası yok.

ulan nasıl bir moddaysam karıya dönüp her baktığımda içim eriyor. ben bunla evlenirim diyorum. ama kardeşim dediğim adam yan odada bağırttıra bağırttıra gibmiş kızı. kulaklarımla duymuşum gecelerce. o da benim kız arkadaşlarımı görmüş. hatta detaylı cinsel muhabbetler, analizler yapmışız. bildiğin arkadaşız işte karıyla. nereye evleniyorsun tüm bunlardan sonra?

ama anasını gibtiğimin kalbine söz geçiremiyorsun. arkadaşının ağzına verdiğini bilsen de o kızı kendine karı olarak alır, çocuklarının yanaklarını öpmesini izlersin hayat boyu.

aşk böyle de amcıktır işte.

o kadar uyumlu bir kız ki tarif edemem. yürüdük arabaya. alet sıfır ya, güven veriyor dıbına koyim. paraya pula hiç değer vermem, nasıl bir pgibolojiyse arabadan medet umuyorum. hiç giblemedi tabii. ama muhabbet on numero. gülüyoruz ediyoruz. yurtdışındaymış. annesi rahatsızlanmış. dönüp 4-5 ay memlekette kalmış. kadın iyileşmiş ama bu yurtdışına çıkamamış tekrar. içi elvermemiş. memlekette de kalacak kız değil. acaip kopuk bir şey. tekrar istanbul durumu olmuş kısaca.

o anlatıyor ben nişantaşı'na yollanıyorum. kafamda bin türlü plan.

devam oç

cengiz yollarını gibeyim cengiz

bunun üzerindeki elbise tam kokteyl için dıbına koyim. yanında dürrük gibi kaldım. neredeyse bir saat takıldık içerde. sonra "hadi çıkalım dıbına koyim" dedim, "bir yerlerde çay içeriz". içkiden uzağım ya dıbına koyim. varsa yoksa çay sigara. karı da prenses gibi giyinmiş. beşiktaş sahilde pis bardakla çay içirilmez buna. gibe gibe nişantaşı'na gidilecek.

bu saat okuyanın gözlerini, yazanın parmaklarını amk...

reserved.

reserved.

naber lan hoşgeldin

dört kızın olduğu bir masa var. kızlar onbeş numara ama imkansız yanaşmak. dördü araya alır, taşşak malzemesi yaparlar. iki kız bir tane şişko var bir masada. (şişkoyu insandan saymıyorum lan. nasıl insanım?) geç, imkansız. (bu arada masa diyorsam, ayakta takılıp üzerine sadece içkilerin koyulduğu gibimin başı kadar masalardan. ismi her neyse artık.)

dolaş dolaş aynı yerden 5 defa geçiyorum. kalabalığın arasında herkes gruplaşmış dıbına koyim. yalnız başına takılan kız yok. şansımı gibeyim diye sigara içmek için apartman merdivenine yöneliyorum. beleş içkiler geçiyor gözümün önünden. elim gitmiyor. hayatımı gibmişim dıbına koyim içkiden.

merdivene oturuyorum. sigaramı içip takılırken bomba patlıyor işte. bir iki sene önce çok samimi bir arkadaşımın takıldığı kız çıkıyor asansörden.

ulan nasıl ilaç geliyor o yabancı ortamda anlatamam. çok sağlam muhabbetimiz vardı bununla zamanında. arkadaşımla takıldığından paso beraberdik. benim binle cinsel muhabbeti dışında hiçbir şey paylaşmıyordu. bütün muhabbeti ben çeviriyordum bununla. sabahlara kadar gülerdik dıbına koyim. on numara karıydı. bütün derdini tasasını benle paylaşırdı. arkadaşımla sadece sevişiyorlardı. pek değer vermiyordu bizim bin buna. sonra bitti olayları. ben de ister istemez kestim muhabbeti.

itiraf etmeliyim ki onlar birlikteyken de hastaydım buna. hatta bir kaç gece tehlikeli derecede yakınlaştık. ben kaçtım hemen. belki de muallak sanıyordur beni karı. emin değilim.

ama arkadaşım artık istanbul'da değildi. aradan yıllar geçmişti. kardeşlik kanunlarına göre legaldi karı.

beni görünce "cengiiiiz" diye üzerime atladı. sanki daha dün birlikteydik dıbına koyim. seneler geçmiş. "tamam" dedim, ben bunu bu gece giberim.

ama işler hiç öyle gitmedi dostlar. çok acaip işler oldu.

adam boşaldı herhalde amk