Öğlen olduğu zaman Asen geldi.. elindeki poşetlerde yiyecek bir şeyler vardı.
Onlar nedir diye sordu Oğuz.
“ Sen hiç hayatında BANiÇKA yedin mi “ diye sordu.
Hayır dedi Oğuz….O nedir ?
Yemeği baştan sonra anlattı Asen sonra poşetleri açıp yemeye başladılar.
Asen evde biraz uyudu o sırada Oğuz, Burçini aradı…
Vakit akşam olduğu zaman Yiğit aradı…

Oğuz istediği bilgileri almıştı.
Tam çıkacakları sırada nerden geldiğini bilmediği bir silah ateşlendi Asen hızlı bir şekilde önüne geçti ve “DiKKAT ET OĞUZ” diye bağırdı.
Mermi omzunu sıyırmıştı.
Barın içinden 6 kişi Oğuz ve Asen’in üzerine ateş etmeye başladılar..
Üç kişinin kafasında kar maskesi vardı.

Çıkış kapısının iki tarafında kaldılar ve kendilerine ateş edenlerin üzerine ateş etmeye başladılar.
Asen beni koru diyerek ilerledi ve bar masasının arkasına saklandı.
O sırada Oğuzda tuvaletlerin oraya pusmuştu.
Oğuzu farketmeyen iki kişi koşarak Asen’in olduğu yere doğru koştu ama önce birisi beyninden diğeride göğsünden aldığı mermileri ile öldü.

O kadar kalabalığın içinde kaybetmişti onu fakat yan tarafından bir el onu çekip duvarların sakladığı bir yere zütürdü.
Adamın karşısında Oğuz vardı ve suratının aldığı şekle bakılırsa bi sinirli gibiydi.
Kimsin lan sen dedi adamın yakasını sıkarken.
Hiç kimse sadece buralarda geziyordum diyerek cevap verdi karşısındaki adam.
- Ulan arkamda ne geziyosun p.zevenk güngörenden beri peşimdesiniz
- Ben sadece geziyorum

Oğuz yerinden çıktı ve Asen’in yanına geldi. Nasıl olduğunu sordu.
iyiyim dedi Asen.. hadi şunların kim olduğuna bakalım…
Kar maskeli adamların hepsi ölmüştü.
Kafalarındaki maskelerin heribirini çıkardıklarında başka biri çıkıyordu….
En son kalan kişinin maskesini çıkardığında ise bir süre ölü adama baktı…
Anlayamamıştı…..
Anlamakta güçlük çekiyordu….
Beyni donmuştu…..

Lezcatt

Anasını Satıyım Çok Güzel Olmuş Lan Özellikle Şarkıyla Mükemmel Olmuş Tüğlerim Diken Diken Oldu...

...

Ulan bu nasil trend olmadi be helal olsun kardesim baya guzeldi ama keske devami da gelse pensilvanya falan

rezerved

rez zumqi

iyi yazarmışsın sen ya

Okurum bunu da

Bir: Arade
iki: Sen..

Adamsın kardeşim biraz geç oldu okumam ama sözlüğü bırakmıştım, hastane falan derken hatırlayıp okudum hepsini muhteşemsin be kardeşim eline yüreğine düşüncene sağlık

14 TEMMUZ 2016…..
SOFYA, BULGARiSTAN…..

Oğuz birkaç gün boyunca evden adımını atmadı.
Evde zaten her şey vardı, arada Burçin ve Yiğit ile konuşuyordu.
Ömer abisini aradı.
- Alo ömer abi.
- Söyle koçum…durumun nasıl ?
- iyiyim abi.. gelince anlatırım….ortalık biraz karıştı.
- Tamam koçum….
- Senin durumun nasıl ?
- Koçum burada işler oradakinden farklı değil…..yerlerinde normal park halinde duran tanklara tam mühimmat takviyesi emri geldi yarım saat önce…..akıncı üssünde duran uçaklara da ve helikopterlere de aynı şekilde full ekipman takviyesi yapıldı…bu gibi çalışmalar sınırda operasyon öncesi yapılır biliyorsun….ilk defa iç Anadolu’daki ve istanbul’daki araçlara yapıldı bunlar….sadece zırhlı birliklerde bir hareketlenme yok o kadar…..harp okulları ve askeri liselerdeki öğrenciler tatil olmasına rağmen geri çağrıldılar…bende bugün mesaiye kalıcam durumu takip etmek için…yarında kendime nöbet yazdırdım….bakalım ne olucak….iyi şeyler olacak gibi durmuyo ama….içimde kötü bir his var.
- Tamam abi….dikkat et kendine…
- Sende koçum…

- Alo ömer abi.
- Hah koçum şimdi sen geçiyordun aklımdan…duydun değil mi olanları ?
- Duydum abi duydum…geldim zaten Yiğitle beraber müsteşarlıktaydık…
- Eee gel yanıma nöbetçiyim bugün
- Tamam abi ayarlıyım gelirim…birine uğramam lazımda…
- Tamam koçum burdayım bugün sabaha kadar…nöbetçiyim….
- Tamam abi…
Telefonu kapattıktan sonra hemen Burçin’i aradı…..

Pampa bu hikayeyi bitir ya gozunu seveyim guzel baglarsin bak konu baya sardi duygulandim lan OMER abimizi anlattigin yerde mekani cennet olsun

Araçlara binip gölbaşındaki polis özel harekat merkezine ilerlemeye başladılar…
Yolda ilerledikleri zaman üstlerinden çok alçak irtifada F-16 savaş uçaklarının uçtuklarını ve arada şehrin üzerinde hızlarını arttırarak ses duvarını aşarak SONiC BOOM dalgası yaydıklarını gördü.
Oluşturdukları SONiC BOOM havada ses bombası ve etrafında yüksek oranda basınç yarattığı için halk sürekli bir yerler bombalanıyor sanıyordu.
Gölbaşına vardıkları zaman özel harekat şubesi önünde çok sayıda polis olduğunu gördüler..
Hepsinin elinde silah vardı ve herhangi bir olaya karşı tamamen tetikte bekliyorlardı.
Üzerlerinden sürekli alçak uçuşta F-16’lar geçiyordu.
Polislerin kullandığı MP-5 lerden alıp beklemeye başladılar.

içeri girdiklerinde onları Yiğit karşıladı yanındaki kıza baktığı zaman Oğuz kız arkadaşım adı Burçin dedi…getirmek zorundaydım..
Kaç zamandır hareketlenmenin amacı ortaya çıktı….yaklaşık yarım saat önce zırhlı birliklerden bir asker arayıp bugün tarihli bir DARBE teşebbüsü olacağını bildirdi…….RIFAT AMiRiN bilgisayarından çıkanlarla adamın anlattıkları bire bir uyuşuyor….eğer anlattıkları doğruysa bu gece sabaha karşı saat 03:00 da ordunun içindeki bir grup darbe yapmayı planlıyor……bütün kuvvetlere bu bilgi geçildi ve onlarında teyakkuzda olmaları istendi….zırhlı birliklerdeki, güvercinlik ve diğer güçlerdeki bütün unsurların hareketi durduruldu….birazdan senin ıraktan getirdiğin hard disk getirilecek ve incelenmesi sağlanacak……seni müdür odasında bekliyor…..
Burçin Oğuza bakarak az önce Irak mı dedi o dedi gözleri büyüyerek…

- Efendim…... anlamadım……anlamıyorum sizi bu gerçekmi……yanımda kız arkadaşım var ama…..tamam…..tamam….hemen geliyorum…..
Oğuz kim o diye sordu Burçin..
Oğuz sana söylemediğim bazı şeyler var Burçin dedi Oğuz….
- Ne söylemedin bana Oğuz…..yoksa evlenip boşand……
- Öyle bişi değil
- Nasıl bişi..
- Benimle gel
Oğuz ve Burçin arabaya binip ilerlemeye başladılar.