parlak türkün götünü nasıl korudum

evet beyler anlatıyorum. kaliforniya glendale da birkaç ermeniyle yaptığım kavga sonucu 6 ay hapis cezası aldım ve san quentin cezaevine konuldum. aynı sıralarda burada iş yapan bir türk vergi kaçırma suçuyla aynı blokta kalıyordu. bu mavi gözlü parlak bir delikanlıydı. ayrıca duşta farkedebildiğim kadarıyla adeta kabak gibide bir zütü vardı.

anlatayım mi lan binler. boşuna uğraştırmayın beni okuyan yoksa

neyse lan biraz anlatacağım, herkes ders almalı böyle olaylardan. bunun zütünü görür görmez endişeye kapıldım zaten. çünkü tamda zencilerin arayıpta bulamayacağı türden bir züttü bu. mekgibalılardan zarar gelmez, onlar genelde katolikliğin ve aile değerlerininde verdiği bir ahlak anlayışıyla tenezzül etmezler. naziler var birde hapiste bunlarlada anlaşılabilir. ama parlak bir züt görmüş bir zenziyi zaptetmek çok zordur.

ananızı gibeyim sizin. birinci elden yaşadığım olayı anlatıyorum, siz gibindirik dizilerden izlediğiniz hollywood klişelerini ciddiye alıyorsunuz.

biz bunla yemekhanede yemek yerken pislik zenciler sırıtarak, çocuğu işaret ederek kendi aralarında konuşmaya başlıyorlardı. çocuğa açıkca birşeyde diyemiyordum. oğlum bak bu pislikler senin züte talipler, seni gibmeye çalışacaklar nasıl diyebilirdim ki. çocuğa acıyordum, oakland da karısı ve 2 çocuğuyla yaşıyordu. eğer zencilere av olursa inanılmaz bir bunalıma gireceği kesindi. aynı zamanda bir türk olarak bu durum acayip kanıma dokunuyordu. aklıma osmanlı imparatorluğu, atilla mete han, atatürk, fatih sultan mehmet, deniz gezmiş gibi şahsiyetler geliyor, ben böyle erdemli ve büyük insanlarla aynı soydan geliyorum, bir vatandaşıma bunu nasıl yaptırırım, gerekirse ölürüm bu cezaevinde, gerekirse kara zütlülerden bir ikisini şişlerim yakarım 6 ayımı gerekirse 60 sene yatarım ama yinede bu işi enghellerim diye kendi kendime düşünüyordum. zencilerden adeta tiksiniyordum, ırkçı olup çıkmıştım.

beyler arada müşteri geliyo kusura bakmayın. sürekli yazamıyorum. devam edimmi, okumuyorsanız uğraştırmayın beni.

önce nazilere yaklaşmaya çalıştım, bunlar kendi aralarında gruplara bölünmüşlerdi, skinheadler, klancılar, amerikan nazi partisi ve en tehlikelileri order diye bir grup. dedim bakın biz amerikalı değiliz tamam ama sizin gibi beyazız, kara köpeklere rezil mi ediceğiz, sizden birşey beklemiyorum yalnızca beni silahlandırın, bıçak tabanca ne varsa verin bana dedim, birkaçını zütünden vuracam dedim. ama amcık kalncılar ve skinheadler siz müslümansınız, zencilerden farkınız yok mudhead filan gibi şeyler dediler. anp tarafsız kaldı. order müslümanları severiz, filistinlilerin kendilerini yahudilerin ortasında patlatarak kadın çoluk cocuk yahudi katletmesini zevkle izliyoruz filan dediler, resmen kanım dondu ama birşey demedim, bu kafatasçı amcıklarla beraber güldüm.

anlatmıyorum yannan kafalılar...

neyse lan. aslında amerikan cezaevlerinde en etkili gruplar latinlermiş. mapusun gediklilerinden bir amerikalı burda tabanca bulamazsın, en fazla bıçak olur o da cezaevi yapımı. sana burda yardım edebilecek grup latinlerdir dedi. latinlerde birçok parçaya bölünmüşlerdi. ana gruplar soreno ve nureta mıydı tam hatırlamıyorum bu surenolar güneyli ve şehirli mekgibalılar, nuretolar kuzeyli fakir ve kırsal bölge çeteleri. bunlar birbirlerinden nefret ediyorlar nuretolar zencilerle, surenolar beyazlarla hareket ediyor. surenolarla işbirliği yapılması gerekiyor dedi. ayrıca mekgiba mafyası varmış, tijuana karteli diyorlardı. asıl güç bunlar, bunlar o zencilerin dışardaki ailelerine mesaj bırakırsa zenciler bunlardan ölesiye korkarlarmış. birde mekgibalı olmayan gruplar var m16 diyorlar bunlara elsalvadorlu, guetamalı filan. ama bunlarla oturulup konuşulmaz hepsi pgibopat.

neyse sırası gelmişken kara zütlülerden de bahsedeyim biraz. zenciler de birçok kola ayrılmış içerde. bloods ve crips diye birbirini anasını gibmek için hazır bekleyen 2 grup en büyükleri. sonra bu eski kara panterlerin devamı bir grup vardı ismini hatırlamıyorum, bunlar çok küçük bir gruptu. birde sözde müslüman bir grup var, aslında bunlarda aralarında birçok kola ayrılmışlar. şimdi bunlar müslüman dedim ama koftiden müslüman bu zütverenler. hani bizim hacı hüsrevdeki yobaz çingeneler var ya, hem esrar içer hem namaz kılar, bu amcıklarda aynen öyle. bizim elemanın kıçına talip olanlar bloods ların bizdeki koğuş temsilcileri gibi olan 4-5 kişilk bir grup. öyle amerikan filmlerindeki gibi hayvani vücutları yok hepsinin. 3 ü züt göbeği salmış, boyları benden kısa, biri uzun ama zayıf, rahatlıkla anasını gibebileceğim biri. ama lider konumunda olan tj diye biri tj diyolar gerçek ismini bilmiyorum, vücudunda 2-3 lkurşun yarası olan hayvani bir tip. amerikalıların thug dedikleri tiplere benziyor.

beyler devamm ı anlatayım mı, kusura bakmayın gündüz çok yoğundum.

@77 acil çıkmam lazım, gece dönecem. mutlaka takip edin şok olacağınız şeyler anlatacağım.

bu arada birazda kendimden bahsedeyim. ben 185 cm boyunda 90 kiloyum. kıbrıstayken kick box çalışmıştım, hem yumruklarımı hem tekmemi iyi kullanabilirim. amerikada pompacı (benzin pompacısı, ipneler) olarak bir süre çalıştım iş sahiplerim ermeniydi. glendale de kalıyordum. burası ermenilerin çoğunluğu oluşturduğu bir bölge. bu glendale de ayrıca iranlılar, lübnanlı maruni araplar, yahudiler filanda çok. resmen ortadoğu halkları burda toplanmış. tiplere bakıyon hep bizimkiilere benziyor. ermenilerle aram çok iyiydi, arada yok katliam yaptınız, barbarsınız filan diyorlar ama aslında amerikalılara göre bizle daha iyi anlaşıyorlar. ama taşnakçılar var mesela bunlar tam türk düşmanı. taa ki bu isviçre parlamentosunun ermeni katliamı yoktur demesi suçtur diye karar alması ve işçi partisinin bunu protesto için isviçrede eylem yapmasına kadar. hani doğu perinçekçileri yaptığı eylem var ya işte o. bu arada ulusalcı filan değilim binler. bundan sonra ermeniler bana karşı iyice ipneleştiler. o ana kadar ben ermeni kızlara filanda takılıyordum, çünkü bizim kızlara çok benziyorlar, böyle kıllı mıllılarda, göğüsler kalçalar esmerlik aynı bizim türk kızları. ben de zaten sarışın gibe gibe iyice tiksinmişim, türk kızlarına özlem duyuyorum, o yüzden ermeni kızlarına takılıyorum, kızlı erkekli, iranlı, ermeni, arap hep kulüplere filan takılıyoruz, birbirimizi kolluyoruz.
neyse velhasıl kelam ermenilerle bu katliam meslesinden dolayı barda kavga ettik, içkiliydim, kevork diye biri vardı buna ters döner tekme savurdum, karnına geldi, dalağı patladı bunun. hapise girme olayım böyle oldu kısacası. neyse konumuza dönelim...

beyler devam ediyor muyuz

düşünüp taşındım, birkaç tecrübeli mahkuma danışıp kara zütlülere diş göstermem gerektiğine karar verdim. kick box yeteneklerimi göstermem mümkün değildi. gerçek bir kavgada, hele sokaklarda yetişmiş adamlara karşı öyle filmlerdeki gib artistik hareketler yaparak yenme imkanı her zaman olmuyor. gerçek hayatta kavga en kısa sürede bitirilecek şekilde yapılır. yani adamın abondone edecek şekilde hayati bölgelere sert darbeler vuracaksın. bunlar burun, şakak, adem elması, soluk borusu, şah damarı, ense kökü, züt kemiği, böbrekler sayılabilir.5 ine karşı birşey yapmam mümkün değildi, ancak birini yakalayıp girmem gerekiyordu. ben uzun ama zayıf olanını seçtim. amcık hep kafa dumanlı geziyor, kolay lokma. sıskada, bu snoopy dog mudur ne gibimdir ona benziyor, koysam yarısı boşa gider. m16 lardan bir eleman vardı. adam el salvadorlu paramilitermiş eskiden. yani kontrgerilla. salvadorda iç savaş bitince bu katiller amerikaya gelip çeteler kurmuşlar. acayip acımasızlar. normalde bu faşist köpeklerle biraraya gelip konuşmam ama, o an mecburdum. buna haber yolladım, zencinin yalnız oladuğu an bana haber verecekti. hey turco (adam ispanyolca konuşuyor, hala doğru dürüst ingilizce öğrenememiş) diye bir ses işittim, döndüm bu eleman bana işareti verdi. hızlıca hareket edip zencinin olduğu ortak alan denilen bölgeye yöneldim. bunu görür görmez hızlı ama sessizce koşup hafif uçan tekme vaziyetinde böbreklerine tekmeyi geçirdim. huur çocuğu ancak fuckkk diye bir ses çıkarabildi. olduğu yere külçe gibi yığıldı, gözleri filan döndü. biran tırstım adam ölecek diye.

neyse elemanı revire kaldırdılar, sol böbrek yannanı yemiş sonradan duyduğuma göre. tabi bu olay işleri iyice kızıştırdı, bu onlara yapılmış bir savaş ilanıydı aslında. bu amcıklar birbirleriyle kavgalılar ama, dışardan saldırı geldiğinde birbirlerini destekliyorlar. bu olaydan sonra bütün kara zütlüler birleşti, cripsler bile bloodsları desteklemeye başladı. bana uzaktan laf atmalar başladı, adım turkish bitch e çıktı. bütün zenciler bana laf atıp turkish bitch filan diyorlardı. bu arada bizim türk elemana hücrenden fazla çıkma benden uzak dur filan dedim. latinlerden beklediğim bıçak gelmedi, çünkü adamlar bıçak için 250 dolar istediler. murat diye bir arkadaş vardı görüşte buna durumu anlattım para istedim. bırak olm elalemin zütü senden mi sorulur, bu gidişle sen zütü kaybedecen dedi, para vermedi. bende bir süredir birisinden aldığım metal parçasını bıçak haline getirmek için uğraşıyordum. bundan sonra olaylar çok hızlı gelişti.

ben masustan herkese turk mafyasından olduğumu, avrupada bir numara olduğumuzu filan söylüyorum. sedat pekerin yeğeniyim filan diyorum ama baktım kimse giblemiyor, sedat pekerin adını bile duymamışlar tabi. bıraktım işleri olacağına.
zenciyi haşat ettikten 2 gün sonra zencilerden ilk aksiyon geldi. benim oregon eyaletinden bir mahkum arkadaşım vardı. uyuşturucu işinden içerde. zenciler tutup bunu gibmişler. üstelik vazelin kullanmadan. içerde normal gibişlerde petrol jeli deikleri birşey kullanırlar, petrolleum jelly diyorlar. vazelin gibi birşey. adamı bunsuz gibmişler. eleman 3 gün revirde kaldı, 1 hafta göünün üstüne oturamadı. ben önce bu olayı sıradan birşey zannettim.  adam hücreye döndükten sonra senin yüzünden başıma gelenlere bak dedi. niye benim yüzünden dedim, dedi bu sana yapılan bir gözdağıydı aslında dedi. bunu vazelinsiz gibmeleri bir gözdağı. bu arada dipnot olarak şunu belirtmek gerek, hapiste gibiş her zaman zevk için yapılmıyor. bu bir üstünlük ifadesi veya cezalandırma aracıdır bazen. yani sana herşeyi yaparım, gerekirse zütünü bile giberim demeye getiriyorlar. bu olay beni uyandırdı tabi arkadaş haklıydı, bu elemanı gibmeleri aslında bana verilen bir mesajtı...

beyler devam mı

bu arda herkes gelişmeleri izliyor ve bu durumdan avantajlı çıkmanın yolunu bekliyordu. önceden beni ciddiye almayan nazilerde, surenolarda beni zencilere karşıo kışkırtmaya, destek vereceklerini söylemeye başladılar. bir süre kimseden bir hareket gelmedi. bu aslında fırtına öncesi sessizlikti. ben nazilerle açık açık konuşmaya karar verdim, bu pislikler aslında bölünmüşler, kkk lar yani klancı denilenler hristiyanlığa çok önem veriyor, anp yandaşları yani gerçek naziler tam kafatasçı, skinheadlar ve order dinden uzak gurplar, müslümanlara az da olsa yakınlık duyuyorlardı. hatta ister inanın ister inanmayın 11 eylül saldırısını destekleyen bile vardı. bu federal hükümete vuulmuş bir darbedir diyolardı. ben şok olmuştum duyduğum zaman. düşünün adamlar amerikalı ve hristiyan kökenli ama 11 eylülü destekliyorlar. neyse benim cezaevinden çıkmama o ara 3 ay filan kalmıştı. memlekettende haber gelmişti, babam kalp krizi geçirmiş diye. bizimkilerin benim cezaevinde olduğumdan ahberleri yok tabi. biran önce çıkıp gitmeyi düşünüyorum türkiyeye. acayip ikilmedeyim, ya napıyorum sorumlulklarım var, cezamı kazasız belasız çekip memlekete döneim diyorum kendi kendime.
ama maalesef bundan sonra herşey bir faciaya dönüşmeye başladı. önce mekgibalı pgibopatlar zencinin birini bıçakladılar. adam kimin yaptığını görmediği için zencilerin gözünde otomatikman suçlu ben oldum tabi.

bütün kara zütlüleri karşıma almanın akıllıca bir şey olmadığını düşünerek müslüman zencilerle temas kurmanın yollarını aramaya başladım. cezaevi kütüphanesine giderek namaz kılmayla ilgili birkaç kitap okudum. çocukken kılmışlığım vardı ama unutmuştum. biraz bakıp cezaevi mescitine gittim. orda amcıklar saf tutmuş namaz kılıyorlardı, aralarına karıştım. namaz bittikten sonra raheem dedikleri, aynı zamanda bunların imamı olan elemana yaklaştım. bizimde müslüman olduğumuzdan, müslümanların müslümanlarıkoruması gerektiğinden, müslümanlığın ten renginden daha önemli olduğundan, sırf bloodslar siyah diye biizm gibi müslüman olanlara karşı olmanın yanlışlığından bahsettim. tecavüzün nasıl bir günah olduğundn sodom ve gomorradan, müslümanlıkta bunun ağır bir suç olduğundan, bunu önlemeye çalıştığımdan bahsettim. kunta kinteden, siyahlara duyduğum empatiden filan dem vurdum( halbuki zencilerden nefret ediyordum) biraz dünya politikasından, ırak savaşından filan bahsettik. adamla bir samimiyet kurdum.