panpalar başıma gelen korkunç olayı anlatıyor

beyler benim uykum geldi devdıbını gece anlatırım kusura bakmayın
▲ ▲
[o.o]
/)__)
-"--"-

ccc sabahı gören tayfa ccc iyi sabahlar sabah şerifleriniz hayırlı olsun panpalar.

anlat panpa 8 e kadar burdayım reserved

açacagın başlıgı gibeyim yaz artık yarram

reserved bitir lan oyle okuycam

geçen yıla göre kendimi daha çok olgunlaşmış, daha mantıklı düşünen bir insan olarak değiştirmiştim. çevreden arkadaşlarla haber yollayan kaç kızı geri çevirdim hatırlamıyorum. kendimi derslere odaklamıştım, o bir rüyaydı, uyandım diyordum kendi kendime. facemden de silmiştim onu, çünkü facebookta online görüp yazması umuduyla beklemek çok kafamı kemiren bir şeydi.
silmiştim silmesine de ev arkadaşımın facesi açık kaldığında da ara ara bakıyordum gizliden kızın facesine, acaba ne alemdedir diye.

seviyordum onu, beni bir çağırsaydı yanına, arkadaşlardan borç alıp gidecektim ama belli ki beni unutmuştu amk. param da yoktu beyler çok sefildim o zamanlar ama bu kızı yakın birkaç arkadaşıma anlattığım için mevzudan haberdarlardı. bana eğer onun yanına gidecek olursam baya bi para yardımı edebileceklerini söylemişlerdi. aşık olan adamı iyi anlıyorlar demek ki, severim o dostlarımı çok iyi insanlardır.

bizim üniversitede kurduğumuz bir kulüp vardı panpalarım, ismini vermeyeyim ama tüm türkiye genelindeki üniversitelerde kurulan, dünya barışı sağlandığında kendi kendisini fesh edecek olan bir kulüp. velhasılkelam, bu kulüplerden birkaç temsilci, her sene iki kez düzenlenen konseye katılır. ben de bizim üniversitenin kulübünü temsilen birkaç arkadaşla bu konseye gitmiştim. kızlar erkekler aynı yerde, farklı binalarda kalıyor ama istesem zütüreceğim birçok kız vardı inanın ki.artık bundan da umudu iyice kesmeye başlamıştım, bizim kulüpten birkaç arkadaş ve orada tanıştığım elemanlarla oturup içiyorduk. ortam on numaraydı binler, amlıların bini bir para amk.
muhabbetin ortasında tanımadığım bir numara bana mesaj attı "naslsn" diye. numaradan anlamıştım o olduğunu.

"iyiyim sen?" diye cevap yazdım ama o an o ortamda dönen muhabbetle alakam kesilmişti çünkü onunla mesajlaşıyordum, çok sevinmiştim ondan mesaj aldığıma. oradan ayrılıp odama geçtim sırf bununla konuşmak için...

mesajlaşmanın sonunda neden bu kadar aradan sonra bana mesaj attığını sordum, annesinin istediğini söyledi.
ben bunu duyunca tabi çok ağırıma gitti panpalar, kendi içinden gelerek değil de annesi ısrar etti diye mesaj atmış amk.
bir yandan da seviniyorum ayrıca, beni annesine anlattı diye ama buruk bir sevinçti bendeki.

devam reyiz takipteyiz

kezban mk

merak ettim sonunu

artık daha temkinliydim amk bundan böyle daha ağırdan satacaktım kendimi, o mesaj atmayana, aramayana kadar aramayacaktım. bir de mesafeler vardı aramızda, ayrıca birbirimizi telefondan ve internet üzerinden yeterince tanıyamayacağımıza kanaat getirmek üzereydim. bu nedenle artık eskiden konuştuğumuz zamanlardaki gibi konuşmuyordum onunla.
her telefon konuşmasının sonunda ona "seni seviyorum" demiyordum mesela.

muhabbetimiz artık sürekli onun hayatını düzeltme, hatalarını gösterme üzerinden gidiyordu. sürekli olarak beni birtakım şeyler yaparak kızdırıyordu. ben onun bu davranışlarının nedenini soruyordum, o ise gayet normal davrandığını söylüyordu. kısa kesmeye de başlamıştı artık. benden sıkıldığını düşünmeye başlamıştım...

sen hafif apaçisin kız ağır kezban

zamanla bende bir fakir umudu oluşmaya başlamıştı. sonuçta kız çok güzeldi. dünya kadar abazanın bulunduğu bir üniversitede okuyordu ve illa ki birkaçı teklif edecekti. -ki bunların içinde yakışıklı binlerin bulunma olasılığı da çok yüksekti.

sürekli soruyordum ona teklif alıyor musun diye ama sınıfındakilerin hepsinin bebe olduğunu söylüyordu. sözde o hepsinden olgunmuş ve böyle şeyler yapmazmış bu saatten sonra. ben ise sürekli adı konulmamış bir ilişkimizin olduğunu söylüyordum buna, ona göre davranması gerektiğini söylüyordum. kimseye bakmadığını, okuldan yurda, yurttan okula gittiğini söylüyordu bana. benim de inanmaktan başka çarem yoktu. onu yeterince tanımıyordum ama ona inanmamak da istemiyordum.

hızlı anlat bre zındık

yine bir gün o facede offline iken birkaç fotoğrafta etiketlendiğini gördüm. o, aparttan oda arkadaşı ve apaçinin biri akşam saatlerinde sokaklarda fotoğraf çekilmişlerdi. fotoğrafları görünce kan beynime gitti. kızın benimle çekilmiş bir fotosu bile facede yokken, binin biri ile çekilmiş fotoğrafları vardı orada...

aradım onu, bu apaçinin kim olduğunu sordum. arkadaşım demişti bana o zaman. "hani yurttan okula okuldan yurda gidiyordun, gecenin bir yarısı apaçilerle geziyorsun ve fotoğrafları kendine etiketliyorsun" gibisinden birşeyler söylemiştim.

o da bana benim de arkadaşlarımla gezdiğimi benim de fotoğrafları faceme attığımı söyledi. ben ona ikimizin durumunun farklı olduğunu anlattım ama bir kulağından girip öbür kulağından çıkmıştı belli ki...

hadi panpa çok düşünme

yine olamayan bir ilişkinin olamayan bir bitişindeydik. tartıştık, sildim onu faceden de telefonumdan da.

artık onun adını dahi ağzıma almıyordum. başka limanlara yelken açacaktım. kararlıydım.

benim o zamanlar çok samimi bir arkadaşımın yine o zamanlar benle çok samimi olan bir kız arkadaşı vardı panpalar. birbirimizi çok severdik. okul çıkışında falan beraber gezer, kafelere falan giderdik. isimler karışmasın diye bu kıza m, sevgilisine de c diyeceğim.
m'nin yurttan bir oda arkadaşı vardı. kıbrıstan bu taktan şehire gelmişti. özel üniversiteye para yetiştirememişti herhalde, o yüzden gelmiş.

@99 iyi takip ediyorsun teşekkürler

@101 biz de çaktırmadan takip ediyoeruz bin.

bu kıza da t diyeceğim. m ve c bazen çok kötü kavga ediyorlardı. c benim, m ise t'nin en yakın arkadaşlarıydı o zamanlar. dolayısıyla bize de barıştırmak düşüyordu her zaman.

zaten m ve c sürekli bana bu kızın uzun boylu erkeklerden hoşlandığını söylerlerdi. kız güzeldi her gün bir teklif alırmış, o derece. ben ve c önden giderdik bazen onlar da arkamızdan gelirdi. yine bir gün t, biz önden giderken benim için "insanın sevgilisi böyle uzun boylu olacak" gibisinden bir şey söylemiş, şimdi tam hatırlamıyorum.