oysa ne güzeldi baksırı koklamak

Sıcak bir yaz günü uzanıp don meydanda kanepeye uzanırsınız ya hani..

tv de doktorlar vardır sonra o sarışın hatun çıkar..

gibiniz şaha kalkar birden ve aniden üzerinizdeki tek şeyin yani baksırınızın kenarından el sallar size umutsuzca..

sonra bakarsınız ona boş boş, çekmek onu sıvazlamak iyice büyültmek istercesine..

bi an düşünürsünüz napsam diye, o gib çekilecek diye dürter sizi şeytan..

sonra dayanamayıp indirirsiniz baksırınızı..

ve sonra delice bi koku kaplar odayı soğursunuz birden herşeyden..

artık sizin için osbirin bi anlamı kalmamıştır odadaki koltuk, perde, televizyon sehbası herşey anlamsız gelir gözünüze..

ve bi gayret asılırsınız o kokuya, engellere rağmen evet yaparsınız bunu boşalırsınız..

o an içinizden hay hıaadıbına yannan mı var da osbir çekiyosun der pişman olursunuz..

oysa yannan olmasaydı nasıl osbir çekebilirdiniz ki zaten.. herneyse

pişmanlık üzüntü herşey kaplar içinizi birden soğursunuz o karıdan bu ne amk der kanalı değiştirirsiniz..

biraz dolaştıktan sonra bişey bulamayıp tekrar doktorları açar izlersiniz çare yoktur çünkü yalnızlığa, osbire, anlamsızlığa..