-
51.
+8Burada insanları öldürmüyorlar, büyük bir acıyla yaşamaya zorluyorlar. Bu adamın uzuvlarla derdi ne? Neyse içeri geçtik ve bugün nöbetin vardı. Rolume iyice hazırlanıp nöbet yerine gittim. ilk kat, yine şu soktuğumun katı. Neyse ki jopum var sinirliyim zaten eline koluna hakim olamayani linç ederim.
Tuvalete gidip işedim kimse girmedi bu sefer. Tuvalet ihtiyacı olan muallakleri de ben çıkaracaktım yok ebesinin amı.
Neyse geziyorum sırayla hastaları. Saat geç olduğu için sakinler.
31 çeken deli uyanık ama. Vurduğum kolu mosmor. Yazık lan acıdım adama deliyle deli olunur mu?
Tragerden ne farkım kaldı bunu yaparak.
Aslında ikisi çok farklı şeyler uzuv koparmak nedir amk.
Ama sinirli adamım ben hakim olamıyorum işte. Yaklaştım 31 çekene, beni görünce kuzu gibi oldu abi abi ayakları çekiyor. Ne dersem yapar mı lan acaba diye düşündüm.
"Otur" dedim oturdu.
"Kalk" dedim kalktı.
"Git yat uyu şimdi" dedim hemen gitti kırıldı yattı.
Vay amk deli eğittim lan -
52.
+3 -5internetim sürekli kesiliyor beyler kusura bakmayın.
-
-
1.
+4gören de blu-ray film upload ediyon sanar amk
-
2.
+1 -12 gundur ayni seyi yapiyon bin. Seri yaz yoksa polis cagiricam
-
1.
-
53.
+8Çıktığımızda Richard abi ile konuşurken Anna nın gözü hep bendeydi. Ama ben donupte bakmadım. Yüz vermemek lazımdı.
Anlasin neyi kaybettiğini.
Yemekhaneye gidip boş bir masaya oturduk. Richard abiyle muhabbete devam.
"Evlat seni test için haberdar edecektim ama bekledigimden de erken olduğu için artık çok geçti. Bana kızgın değilsindir umarım."
"Yok abi ne kızgınlığı baksana herkes bana bakıyor herkesin saygınlığını kazandım kısa sürede. Oradan sağ da cikamayabilirdim. Birileri gerektiğinde öldürmenin şart olduğunu öğrenmeli" dedim.
Anladı Anna'ya baktı hemen. Ben de dönüp bakmıyorum bile.
Onun bana baktığını periferik vizyonum sayesinde fark ettim ve kontrolü kaybeder de ona bakarsam diye başka şeyler düşünmeye çalıştım.
Kasımda ki yarayı düşündüm. Şaka maka kör olacaktık amk. Yine de kasımda bir ömür taşıyacağım bir yara olacak
Bana neler hatırlatacağıni da zaman gösterecek.
Ölen adamı düşündüm acaba onu kurtarabilir miydim? Bilemiyorum ama en azından diğerini kurtardım. Ama ölen adamın kanını yerde bırakmazdım o ayrı.
Onlarca akli dengesi başında olmayan ruh hastası insan öldürdüm. Kısa bir zamanda bir ölüm makinesi haline gelmiştim. Yoksa bu sadece bir başlangıç mıydı? -
54.
+8Richard abi az çok Anna'nın misyonundan bahsetti bense gözlerimi Annadan alamıyordum. O da bu bakışlarıma karşılık vermekten çekinmiyordu. Daha sonra bizi baş başa bıraktı Richard abi. Yarım saat müddet verdi.
Bahçeye çıktık tenha bir yere gittik. Başladı konuşmaya.
"Mind bu işin çok riskli olduğunu biliyorsun değil mi? Ben burada masa başı iş yaptığım dikkat çekmiyorum ama senin çok dikkat cektigin açık, bütün yemekhane seni konuşuyordu. Ajanlık konumundayız şuan ve eğer yakalanırsan bedeli çok agir olur" dedi.
"Risk almayı severim. Burada ne haltlar dönüyor bilmiyorum ama öğreneceğim ve Amcamın bitiremediği işi bitireceğim,bu lafımı unutma şu iş bittiğinde birlikte bir yemek yemeliyiz bence." dedim.
"Cesaretin aptallık boyutuna ulaşmış ve tabi çapkınlığın hadsafhada bu kadar emin konuşma, ya şansın yaver gitmezse ya... " derken sözünü kestim.
"Kendi şansımı kendim yaratırım merak etme sen kendin için endişelen." Dedim.
Tebessüm etti, güven verici bir tebessüm. -
-
1.
+3 -1Hafsafadayı random sandım amk kızı niye gülüyoki diye 10 kere okudum aynı yeri dıbına koyam
-
1.
-
55.
+8Gittim Waylonun yanına yayılmış pc başında kahve içiyor. Oh dıbına koyayım biz ölümle vs atalım adam burada keyif yapsın.
Gittim yanına.
"Naber lan kerenacı"
"Günün adamı gelmiş, hoşgeldin dostum otur lütfen"
"Oturayım kanka da benim işim düştü sana"
"Yardımcı olabileceğim bir şeyse neden olmasın"
"Ya şu Elizabeth var ya Tragerin yerinde duran bir kaç gündür."
"Ee"
"Onun dıbına koyayım."
"Mind sadede gel artık işim var lan"
"Ya işte onun odasında kamera falan var mı bir baksana"
"Bu muydu oğlum çocuk oyuncağı lan"
Baktı baktı kamera falan bulamadı. Sağol kanka deyip ayrıldım yanından. Elizabethin odasına rahatca gidebilirdim artik ama dinleme cihazı falan varsa birde. -
-
1.
+1Panpa hala takipteyiz ha
-
1.
-
56.
+8Sessizliğimi görüp devam etti. "Amcan konuşamadığı için seni yolladı içeri iş bahanesiyle gerçekleri gör de insanlığa anlat diye. Şuan buraya sahte bir sözleşmeyle bağlısın yani seni tehdit edemezler. Amcanı tanıyan tek kişi ben değilim öylesine meşguller ki sahte olmadığını anlamayacaklar bile ama eğer anlarlarsa hemen kaç ardına bile bakma. Sana basit işler verdim ki şüphelenmesinler. Ve o deliyi dövdükleri zaman aşağı gitmeni istedim çünkü dönen olayları gördüğünü fark ederlerse buradan çıkamazsın.
Bu yüzden ben olayın geri kalanını zamanı gelince anlatana kadar sakın bir çılgınlık yapma anlaşıldı mı?"
"Anlaşıldı abi diyebildim sadece."
Amcamın beni neden bu tak çukuruna attığını anlamış oldum.
Ve daha olayın geri kalanı var burada ne haltlar dönüyor? Artık kafam almıyor bizzat şahit olmam lazım. -
57.
+7Yukarı kata kadar eşlik edecekti Richard abi. Merdivenlerden çıktık eskimiş merdivenlerden insan bir restore eder amk. Çıktık her yer eskimiş tahta kapılarla dolu yani epey eski bina. Demir parmaklıklı kapılardan geçtik ve delilerden bir grubu kitledikleri odaya geldik. Gördüğüm manzara bende gözlerimi yerinden söküp atma isteği uyandırdı.
Bor tanesi gibini parmaklıklara sıkıştırmış deli gibi 31 çekiyor. ikide bir "Babaya gel babaya gel" diyor muallaknin oğlu. Sadece deli değil cinsi sapık lan bunlar. Bir tanesi yerde varil gibi yuvarlanıyor bir tanesi var ki en çok korkutan oydu beni. -
58.
+7Biraz daha orada takıldıktan sonra kurşun geçirmez camların oraya geri döndüm. Konuşmaları dinleyecektim. Delilerin son günlerde agresifleştiklerinden bahsediyordu iki güvenlik.
Son bir kaç gündür saldırganlıkları oldukça arttı.
Hah, kaçık din adamı Martin akıllarını çelmiştir yine
Baş güvenlik Mind kadar çılgın değilim ne yazık ki, o delilerin karşısında dikilmek istemiyorum
Dikilme de gibsinler seni gergedan boynuzu burunlu.
Yarın bir gün ölürken bu lafımı hatırlarsın ahbap
Zaten bildiğim şeyler de Martin kim amk? Din adamı da mı var burada. Varsa delilerden mi yoksa akıllılardan mı. Gerçi burada ki akıllılar daha deli amk.
Neyse Steve yanıma geldi ve erkekler koğuşunda bana ihtiyaç olduğunu söyledi.
Yanıma 2 adam aldım ve çıktım yukarıya.
Telsizden de aynı bildirim yapıldı. Tamam geliyoruz amk.
Ama yanıma 2 adamdan fazla almamamı söylediler. Bindik bir alamete gidiyoruz kıyamete.
Çıktım erkekler koğuşuna kimsecikler yok. Yani deliler dışında. Demir kapılardan ikisi açılmış ve içerisi boş. Hasgibtir kim açtı lan o kapıyı.
2 adamıma derhal komut verdim çevreyi arayın diye. Bende gidip kapıyı inceledim. içeriden zorlanmamış zorlasa nasıl açacak dışarıdan açılmış çok belli.
Sonra aniden adamlarımdan birinin çığlığını duydum. Diğeri yakınımda olduğu için hemen yanıma çağırdım.
Ve sesin kaynağına gittik ve az önce kitli olan kapının aralanmış olduğunu gördük. -
59.
+6 -1ilgi çekici olabilir rez
-
-
1.
0Sabah okurum
-
-
1.
-1akşam okurum rez
-
2.
0Rez aldım pusudayım. Walrider'in zütünün gılıyık
-
1.
-
2.
+3 -1ilgi çekici ? Adam mount massiveden nasıl KAÇTIM diyor. Sonunu söylemiş amk spoiler verincede okuyasım kaçıyor amk.
-
3.
+4kaçmadan nasıl yazcak zaten amk
diğerleri 1 -
1.
-
60.
+7Vücut parçalarından bir havuz,tam ortasına düşmüşüm ve her yerden kegib uzuvlar yağıyor.
Kan öylesine çok ki boyumu aşıyor giderek alnıma ulaştığında kanın o pis tadıyla ve muhtemelen en kötü şekilde ölüyorum.
Bir saniye, o seste ne öyle? Annanın sesi uyan diyor, uyan.
O an bir rüyada olduğumu anladım ve sıçrayarak uyandım. Rüyayı ciddiye alıp nefesimi tutmuşum onca süre.
Anna yüzüme bakarak "Şükürler olsun sonunda geri döndün. Tam 2 saattir yatıyorsun. Senin için çok endişelendim ve Dr.Trager e gösterdim. Bir şeyin yokmuş sadece bayılmışsın neden bayıldın aniden? Beni korkutuyorsun artık."
Trager mi Trager evet o lanet herif yüzünden bayıldım değil mi? O rüyayı da bu yüzden gördüm
Beni neden Tragere gösterirdin be Anna. O adam tehlikeli. Yüzüm bembeyaz kesilmiş olacak ki Anna
"Mind ölü görmüş gibisin neyin var anlat?"
O an Anna ve Richard abinin de bilmediği bazı şeyler olduğunu anladım.
Ve "Richard abiyi çağır" dedim.
"Gitti yiyecek birşeyler alıp gelecek o zamana kadar benimlesin" dedi.
"Şu anda olmak isteyeceğim daha iyi yer olamazdı" dedim tam utanıp kızardı ki Richard abi içeri daldı.
"Oo aslan uyanmışsın sonunda, kalkta bir şeyler ye" dedi.
Yemek mi? Sanmıyorum. Öylesine dehşete düştüm ki yemek falan istemiyordum.
"Abi bırak yemeği size söylemem gereken bir şey var."
"Yeyince söylersin oğlum"
"Abi önemli"
Kapıyı açtı ve saga sola bakıp gelen var mı diye kontrol etti. Kimse olmadığına kanaat getirdiğinde içeri girdi ve anlat dedi.
Başladım anlatmaya.
"Doktor Rick Trager. Onun hakkında ne biliyorsunuz?"
Anna girdi söze "Bu projenin içinde ama iyi bir adam seninle çok güzel ilgilendi."
Richard abi de katıldı ona.
"Nah iyi doktor. Onu üst katta bir delinin bacağını diri diri keserken gördüm. Ortalık kan revan içinde kaldı. Adamın çığlıklarını bir tek ben mi duydum yani? Hala kulaklarımda. Yetmezmiş gibi kestiği bacakla oyun oynadı. Daha sonra acıdan şoka girip ölmesin diye sanırım Morfin verdi. Bu da bana ağır geldi koşarak size gelirken başım dönmeye başladı. Ve Anna senin kollarında derin bir uykuya daldım."
ikisi de birbirine baktılar önce. Sonra da bana. -
61.
+7O gece uyuyamadım. Ve iki hafta boyunca yaptıklarımı unutmaya çalıştım. Sakin geçen iki hafta sonrası elimin daha fazla kana bulanacağını da anladım. Ama merak ediyorum? Neden bize canlı insanlar üzerinde atış talimi yaptırdılar?
Anna son karşılaşmamızdan sonra zorunlu olarak toplansakta benimle görev dışında hiç konuşmadı.
Richard abi ile hayal kuruyorduk. Şu iş bir bitsin içmeye gideceğiz, zütü başı dağıtacağız, hiç tanımadığımız kızları yatağa atacağız. Hayal gibiydi, çünkü buradan çıkmanın o kadar kolay olmayacağını öğrenecektik.
Benim öfke kontrol problemim de giderek artıyordu ve nedense patronlar bundan çok hoşnutlardı.
Ve sabah olduğunda, kapıdan geçmeme izin verdiler. Şu büyük kapıdan. -
62.
+7Yemekhaneye girdim böyle hayırlı olsunlar canımlar kankamlar havada uçuşuyor.
Hepsine gibtir çekip masaya oturdum. Yemekte de salata, makarna var. Yerken yemekhanede birkaç gün önce yoksa haftamiydi lan konuştuğum kızlar geldi yanıma oturdu.
Hiç giblemedim yemeye devam ettim. Benden bir atak bekliyorlardı züt gibi kaldılar.
Sonra başladılar yavsamaya yok çok yakışmış üniforma da bilmem ne de. yannan istiyor belli yani. Aralarından güzel olanına beraber dışarı çıkmayı teklif ettim. Tabi ki dışarı dediğim bahçe.
Hemen kabul etti. Girdi koluma hazır Anna da ortalarda yok bu kızla ihtiyaçlarımi karşılayabilirim.
Kameraların bazıları çalışmıyor koridorun birini göstermiyor. Waylon Park onaylı. Kimse gibine takmaz gerçi de olsun işi sağlama almak lazım. Odaya girdik hani su bayıldığımda uyandığım oda. Richard abi özellikle seçmiş akıllı adam. Bu dedi nereye getirdin beni, bir şeyler içeriz demiştim deyip gülümsedim günaha davet edercesine. O da bu gülümsememe karşılık verince saçlarını geriye atıp tepkisini ölçtüm kendini geri çekmedi yavaşça dudaklarına yaklaşıp nefesimi soludum. Sonra kenarından öptüm nazikçe. Baktım yine kendini çekmedi direkt yapıştım dudaklarına. O da bu anı beklercesine yapıştı.
Uzun bir öpüşmece sonrası beni bir pişmanlık kapladı Anna aklıma geldi birden. Ama artik kalkmıştı dalga bir şekilde boşalacaktim. Bu yüzden saksoya başlattım kızı. Dişlerini degdirmeyisi gırtlağına alıp vakumlamasi daha önce bu işi çok sık yaptığını kanıtlar nitelikteydi. Uzun dakikalar sonucunda tam gırtlağına almışken boşaldım. Hiç gibimde olmaz. Tükürmek yerine yuttu ve tertemiz yaptı. Yanağından öpüp çıkardım odadan, sonra görüşürüz dedim. Görüşürüz yakışıklı dedi.
Vay amk huurya bak sen. Rütbe, mevki olunca gibemedigin kız olmuyormuş demek hele ki böyle ortamlarda. -
-
1.
0Panpa cok ağır gidiyon be amk
-
1.
-
63.
+7Hemen toparlanip tekrar üzerime koşmaya başladılar. Bende hemen odaya girdim ve kapıyı kapatmayı denedim kırmışlar huur çocukları. Hemen dolabın birini alıp yatırdım üzerine bir dolap daha sürükledim ve yığdım. Sadece üst kısım açık kaldı oradan da giremezlerdi.
Adamım hayattaydı ama kanaması vardı.
Ve lanet telsizden kimseye ulaşamıyorduk.
Silahimin mermisi bitmiş, uzaktan indirme planım suya düşmüştü. Daha sonra bunlar kapının önünden ayrıldılar. Pes ettiler herhalde
inşaat demirini nerden bulupta soktu hiçbir fikrim yoktu ama onu şimdi çıkarırsam kanama artar ve şoka girerdi.
Onun yerine üzerimde ki gömleğin birazını yırtıp tampon yapmayı denedim.
10 dakika kadar sonra arkada ki diğer koridora çıkan kapının gümledigini duydum. Kısa süre sonra kapı açıldı, başka yol bulmuş huur çocukları.
Dolapları hemen kaldırmayı denedim. Tek başıma fazla zordu, üsttekini ittikten sonra hemen adamımı koridor tarafına dolabın üstünden sürükleyip bıraktım.
Jopumu çıkardım ve en ondekine vurdum ve digerine. Ama nereye kadar?
Kollarım yorulmuş ve jopu düşürmüştüm. Artık ya ölecektim ya kaçacaktım.
Kullanabilecegim tek bir silah kaldı, adamımın karnında ki inşaat demiri. Hızla karnından çıkarıp birinin boynuna sapladım. Bu onları duraklatti. Sonra adamı kollarıma alıp hemen koşmaya başladım.
Arkamdan deli gibi koşuyorlardı.
Merdivenlere ulaştım ve aşağı indim aşağıda bütün güvenliklerin ve Jeremy Blaire'nin beklediğini gördüm. Arkalarından silahlı bir tim geldi, güvenlik değil bu defa askerler. Ve bana yere yat demeleriyle hemen yere yattım ve hepsini taradılar.
Daha sonra alkış sesleri yükseldi. Ne oluyor amk? -
64.
+7O Haznelere insanlar konup hortumlara bağlanıyor ve ekranlara gelen o garip gibko görüntüler izletiliyormuş. Birazcık bakayım dedim başım hemen ağrımaya başladı ki hızla gelip geçen sadistçe görüntüler akıllı adamı delirtecek cinsten. 25.kare yöntemi aklıma geldi nedense hızla geçen görüntülerden. Bilinç altıyla ilgili bir durum olduğu belliydi.
Ne yalan söyleyeyim, o makineye bağlanmak istemezdim.
Biraz daha bakayım dedim ekrana aniden korkunçlu karıya benzer bir surat çıktı korkudan hasgibtir diye bağırdım.
Gülüştüler, Steve Korkma Mind, seni etkilemez bu görüntüler. Etkilemesi için saatlerce kesintisiz izlemek gerekir ha çok meraklıysan seni bağlayabiliriz seve seve
Bak bak konuşmaya bak huur çocuğunun.
Yok sağol ben almayayım hocam dedim.
Gizliliğe öylesine önem veriyorlar ki bunun için sayfalarca sözleşme imzalattılar.
Tabi ki benimkinin geçerli olmadığını fark eden yoktu. Anna ve Waylon bunu hallettiler.
Güvenlikler aralarında konuşurlarken duydum. istifa etmeye kalkan kişiyi doğruca Morfojenik Motora bağlanmaya gönüllü sayıyorlarmış.
Gizliliğe o derece önem veriyorlar.
Şuan sadece deniyorlarmış, daha yaşam destek ünitesinde falan sıkıntılar varmış. Ne bileyim işte anlamam ben bu işlerden.
Bu makineye bağlanan kişi tanrısal niteliklere sahip oluyor deniyor.
Ama kesin değil bence, kesin olsaydı bunu deli insanlar üzerinde denemezlerdi. -
65.
+7"Oğlum daha göreceklerin vardı hemen niye atarlandin?"
"Ne bileyim abi deliyle deli oldum işte."
"Neyse bahçeye çıkalım Anna da gelecek biriyle daha tanışacaksın." Dedi.
"Tamam abi"dedim mutlu oldum lan Annayi görecektim hem belki tanışacağım kişi de kızdır ona da yürürüm diye düşündüm.
Bahçeye çıktık sigara yaktım o ara yağmur yağdı söndü sigara.
Uzaktan Annayi ve muhtemelen tanışacağım kişinin siluetini gördüm. -
66.
+6Saat 5 e geliyordu olayı bizimkilere anlattım ve bahçeye doğru yürüdüm.
Elizabeth benden önce gelmiş, sigarasını içiyordu.
iyice süslenmiş falan, kızın hevesini kıracaktık ama önemi yoktu. Hemen konuya girdim
"Ceplerine bakabilir miyim?"
"Anlamadım?"
"Lütfen"
"Pekala"
onayı aldıktan sonra ceplerini aramak üzere yaklaştım ne kadar güzel bir hatun olduğunu iyice fark etmiş oldum.
Ses kayıt cihazı türevi bir şey yoktu evet takmıştım bu konuya. Küpelerini süzdüm sorun yok gibiydi.
Yine de işi riske atamazdım.
"Burada çalışmaktan onur duyuyorum, keske daha önce gelseydim"
Dedim şaşırdı bir an.
Sonra hemen cebimde hazirladigim not kağıdını çıkarıp verdim.
O notu okurken konuşmaya devam ettim.
"Yemekte ne var cidden merak ediyorum. Açlıktan ne bulursam silip süpürecegim.
Yarama baktığın için sana tesekkur sigarası ısmarlamak istedim"
O ara notu okudu ve hemen birşeyler yazmaya başladı arka da boş bıraktığım kısıma. Akıllı kadındı.
Notta bize katılması gerektiğinden falan bahsetmişim, amacımızdan kısaca. Yazdığı cevapta şu şekildeydi.
"Tuhaf davranışlarından bir şeyler çevirdiğin zaten belliydi. Burada doktor olarak öylesine iğrenç şeylerle karşılaşıyorum ki buradan kurtulmak için nelerimi vermezdim. Amacınıza saygı duyuyorum ve size katılmayı kesinlikle istiyorum. Ama beni riske atmadığınız sürece.
Kabul mü?
Hiç düşünmeden kabul yazdım. Biz kimseyi riske atmayız.
Notu çiğneyip yedim ve zorda olsa yuttum.
Yakacak yer yok not bulunursa her şey biterdi.
Daha sonra beraber muhabbet ederek döndük aşağı. -
67.
+6Hemen adamıma sağlık personeli müdahale etti ölmedi çok şükür. Jeremy bana doğru yaklaştı ve "Bravo, çok etkilendim doğrusu. Hepimiz seni izledik bence çok iyiydin. Yanında ki adamı bırakmaman da ne kadar sadakat taşıdığını gösteriyor."
Bir şey demedim boş boş baktım suratına.
"Anlamadıysan söylüyorum bu bir testti seni sınamak için. Richard ve diğer gordugun güvenlikler de böyle bir testten geçirildi.Bir çoğu öldü bu gördüklerin sağ kalanlar. Sana anlatmadı mı? Büyük bir supriz olmuş olmalı." Dedi.
"Ama adamlarımdan biri öldü ve orada ben de ölebilirdim" dedim.
"Ama ölmedin, adamın için üzgünüm ama zayıf halkalar elenmeli bu projede sağlam adamlara ihtiyacımız var."
"Testten geçmiş olmalıyım."
"Hemde yıldızlı bir A ile geçtin"
"Benim için bir zevkti efendim" dedim.
Ve yaramın acil bir durumu olmadığı için aşağıda baktirmami söylediler. Yanıma bir hemşire verip asansöre gönderdiler.
Aşağı indiğimde bütün personellerin toplandığını ve bana geçiş hazırladıklarını gördüm. Sağda ve solda herkes alkışlıyordu.
Kameraları fark etmedim sanırım oradan izlediler. Kapının sonradan açılması da bilgisayarla kontrol edildiğini düşündürdü.
En son alkışlayanlar arasında Richard abi ve Anna vardı.
Onlara kızamazdım. Richard abi de bu testten geçti, bana anlatsa başı yanardı.
Richard ve Anna peşime takıldılar ve revire geldik.
Doktor Trager yoktu. Yerine bayan bir doktor vardı. Nedense çok sevindim buna.
isminin Elizabeth olduğunu yaka kartından öğrendim. Ve aklıma bizim Elizabeth kelimesini ne anlamda kullandığımiz geldi ve o halimle sesli güldüm. -
68.
+62 part dedim 6 parta bedel tek partlar halinde attım. Bonus olsun bunlar da. iyi geceler yarın devam.
-
-
1.
0Panpa pc leptopsa telefondan interneti paylaş pcden bağlan öyle yaz anasını gibeyim bi gecede bitir şunu gözünü seveyim ya
-
1.
-
69.
+6Neyse uyudu bu benim de uykum geldi nöbetin bitmesine de daha çok var. Ne yapsam diye düşünürken boş bir tekerlekli sandalyeye oturup az dinlenmeye karar verdim. Ortalıkta kimse yok zaten.
O ara uyuyakalmışım amk telsizden gelen cızırtı sesleriyle uyandım.
"2. Kat acil durum tüm güvenlikler üst kata gelsin, tamam"
Hay amk noluyor lan yine. 2. Kata da hiç çıkmadım. Silah sesleri gelmeye başlayınca iş ciddi deyip çıktım yukarı.
Deliler her nasıl olduysa dışarı çıkmışlar. Ve birbirlerine durduk yere saldırmaya başlamışlar.
Durdurmaya çalışan güvenliklere de saldırmışlar, durumları ağır ve bir tanesinin kulağı ısırılarak koparılmış. Onları böyle ayaklandıran şey ne bilmiyorum fakat her neyse başlangıç olduğunu düşünüyorum. Direnişe ısrar eden deliler üzerimize gelmeye devam ediyordu ve ben ateş edip birini yere serince diğerleri de ateş etmeye başladı. 5 6 kadarı yere serilince diğerleri geri çekildi.
O an neden ateş ettim cidden bilmiyordum. içgüdüsel olarak bastım tetiğe. Ama yaptığım sayesinde guvenliklerin ve diğer üst makamların gözüne girmiştim. Richard abi de takdir etti. "Rolüne bu kadar odaklanman güzel, delileri düşünme amacımıza ulaşmak için bir kaç fedakarlık sadece."
Her kim olursa olsun ilk cinayetimi işlemiştim, ilk defa elimi kana bulamıştım hem de masum kanına. Ve artık muhtemelen bu sebepten uyuyamayacaktım.
Ne yazık ki bu ilk cinayetim olmayacaktı. Cinayet değildi belki, nefsi müdafaa idi. Bilmiyorum,ama ellerimde birinin kanı vardı artık. -
70.
+6Anna bana nasıl bir gözle bakardı ki acaba? Richard abi arkamdaydı ama Anna böyle şeylerden çok etkilenirdi.Tümünü Göster
Şimdi düşündüm de ilk gün buraya gelen adamla şimdiki arasında dağlar kadar fark var.
Gördüğüm şeyler omrumde şahit olmadığım şeylerdi.
Neyse sabaha karşı 2 saat kalmıştı. Bende nöbete devam ediyordum, üst katta ise pisliği temizliyorlardı.
Tam işemeye gideceğim delilerden biri bağırmaya başladı.
Eddie denen huur çocuğu. Tuvalete gidecekmiş.
Beni görünce bir şey demedi bu sefer.
Aldım bağladım kelepçeyi zütürüyorum ne yapacağı belli olmaz. Ulan bu binin kaldığı yerde tuvalet yok bir tek. Diğer her yerde var.
Nasıl insanlarsıniz anlamıyorum amk.
zütürdüm ellerim bağlı nasıl işeyebilirim dedi.
Vay huur çocuğu deli ama doğru konuşuyor. Çözdüm ellerini, işedi tam kelepçeyi takacağım yüzüme bir koydu ebeminkini tersten gördüm. O ara kalorifere kelepceledi tek elimden.
Vay huur çocuğu hala gözü bende kansız muallaknin. Timsahla ilişkiye girmeye kalkan bir adamdan ne beklersin ki. Bu başladı sevgilim sana güzel gelinlikler alacağım, falan filan.
"Lan gibtir git elimde kalırsın huur çocuğu"
"Lütfen sevgilim ağzını bozma daha düğünümüzden bahsetmedim.
"Düğününü gibeyim oropsu çocuğu" dememle anahtarı tek elimle cebimden çıkarıp kelepçeyi çözdüm. Buna bur yumruk koydum varya aynaya savruldu ayna kırıldı. Sonra çıkardım jopu öyle bir dövüyorum ki. Anadan girip evine gelen tamirciden çıkıyorum o derece küfürler ediyorum. Sonra jopu kaldırıp bunun tasaklarina bir koydum. Gözünden yaş geldi ağlamaya başladı bin.
Sinirli adamım lan ben öldürürüm bunu. Sesi duyan 5 güvenlik zor aldı elimden hatta 2 güvenliği de yere serdim tek yumrukla. Sevilen sayılan biri olduğum için bir şey diyemediler tabi.
Gitmeden önce tükürdum üstüne muallaknin.
Bay Blaire de duymuş bunu yanına çağırdı.
"Neden dövdün adamı"
Olayı aynen anlattım kahkaha attı. Ve bana hak verdi ne gülüyorsa huur çocuğu.
"Çok sert bir adamsın, senin gibi adamları her zaman yakınımda tutarım. Richard ile aynı mevkidesin artık tadını çıkar. Bütün güvenlikler ne diyorsan onu yapacak. ikramiyeni sonra alırsın" dedi.
Ne terfisi nerden çıktı amk. Adamı linç ettim diye göze girdim lan nasıl insanlar bunlar.
Teşekkür edip çıktım odadan. Tabi havamdan geçilmiyor. Şirkette ne yapsan terfi alıyorsun.
başlık yok! burası bom boş!