otostop çekiyordum tırcı durdu

lan ses verin hakaret içeren sözler söylemek zorunda bırakmayın beni

temizledim benim kuşu bizim dayı hala yüzüstü yatıyor hadi hadi diye sayıklıyor uyku sersemi. sonra sabunu sürdüm ben buna arkadan hayvanlama kaynadım. kaba tabir oldu ama afedersiniz. 5 kere git gel yaptıktan sonra çıkardım boşluga attırdım. sonra anlamasın diye temizledim peçeteyle bir keyif sigarası yaktım. çakmagın sesine uyandı galiba benim züt niye açık dedi kendi kendine. adsqdws s tam mala bağlamıştı amk sigarayı tüttürüyorum ben. hani karşıdan gören olsa sanki bana uyurken çakmışın dicek dedi güldü dayı. ulan kıllandı diye korktum ama anlamamış bence. neyse dedi yola koyulalım. gittik gece yolda bitti. biraz sıkılmıştım ama bu dayı ömürlüktü bu iyi insanın yanında zaman nasıl geçiyor anlamıyordum. sabaha karşı bir deniz kıyısından gidiyorduk. geniş bir yolda bir araba vardı. dayı sen burda bekle dedi. tamam dedim bende. gitti o arabanın içinde kirli sakal birinden siyah poşette bişeyler aldı. ben bakıyormuyum diye kafasını bana çevirdi. baktıgımı anlamasın diye dayının gözünün içine baktım ama anladı galiba. poşedi saklamaya çalışarak sallaya sallaya geldi koltugunun altına koydu. bu adamı görmedin tamam mı dedi
bu poşette ne var ki o adam kim

dayı dedim o poşette ne var. şeker var şeker dedi. hee dedim iyimiş. komik bişey söylemişim sankide gülüyor. bu adam benım yuzume kufrettıgınden beri ona karşı kılım ne yalan söyliyim. ama iyilikleri daha ağır bastıgı için ses etmiyorum. yolumuza devam ettik x şehrine gidiyorduk heralde artık. bir tır garajı gibi yere geldik her yere birileri tırları park etmiş hotel fln var. biraz tırdan inelimde normal arabamla yolculuga devam edelim dedi. beni daha çabuk şehre bırakmak istiyordu galiba. yoksa benden sıkılmışmıydı. ben buna fırsat vermemek için yapıştım dudaklarına. hoşt lan ağır ol dedi birisi görcek. utandı galiba ama ne yalan bende utandım. neyse inerken poşedide aldı bu sonra indik aşağı. bi arabaya bindik aynı yoldan gitmeye devam ettik. dayı dedim bunun da koltugu bozuk haberin olsun. ulan ne adamsın dedi kahkaha attı. bazen sebepsiz yere gülmesi sinir bozucu. neyse ıssız bir kaç cadde geçtikten sonra bir kulübeye gelmiştik

bak dedi sen burda bekle ben poşedi şurdaki abiyle ablaya verip gelcem tamam mı dedi. tamam dayı dedim dudaklara yapıştım. ulan dengeni gibecem dedi. sahi ben neden öpüyordum bu adamı. gitti bu ama koltuk bana hepten rahatsızlık vermeye başlamıştı dayanamadım indim arabadan çaktırmadan izliyim şunu dedim. egilerek gittim kendimi kurtlar vadisinde gibi hissettim. resmen kurt gibiydim. bi ağacın arkasına gittim egildim dinlemeye başladım bunları. sen o çocugu neden yanında getirdin dedi ordaki esmer kadın. yegenim o benim dedi merak etmeyin sorun çıkarmaz safın biri zaten dedi. bu adama fazla yüz verdim galiba. ya neyse çabucak bitirelim işimizi herkes yoluna gitsin dedi. tamam dedi bizim dayı. al dedi çaktırmadan baktım poşedi verdi karşıdaki kadında buna para verdi sanırım. yamuk olmaz demi dedi kadının yanındaki adam. bu sırada temiz hava çarptı bana galiba hapşurdum. kadınla adam birden panikledi. kim var orda lan diye bagırmaya başladılar. sizde görün diye karşılık verdim. bizim dayı korkmayın o benim yegen dedi. lan herşeyi duydu sıçayım yapacagın işe dedi bizim dayıya tokat attı adam. bu çok agır olmustu dayı yere düştü. koşa koşa gittim yanına kalk dedim giysilerin kirleniyor. dayı dedigimi haklı bulmuş olacak ki jet hızyla kalktı arabaya gitti. 10 saniyede geldi hemen geri elinde bir tabanca vardı

direk kalktım ayaga beyim elini kana bulama dedim tuttum yakasından. bir filmde izlemiştim çok hoşuma gitmişti. dirsegiyle vurdu beni yere attı. siz bunu yapmayacaktınız diye bagırdı karşıdakilere. karşıdaki adam elini beline zütürünce göbegine ateş etti bizim dayı. kadın başladı bagırmaya. uuu dedim tam 12den. tuttu kolumdan koş gidiyoruz burdan dedi. araba atladıgımız gibi son hız bir yerlere gitmeye başlamıştık

120 km hızla gidiyorduk araba şahindi. helal dayı dedim iyi vurdun. adam 30 dakika boyunca ağzını açmadı. sonra sessizligi bozdu. seni evine bırakıcam dedi. of ya iyiydik böyle dedim 2-3 günüm daha vardı benim dedim. hiç bir şey demedi. dayı dedim kuşunun üstünde asit kalmışmıdır. giberim kuşunu lan dedi. direksiyonun tozunu alayım mı peki dedim. hayır dedi. adamın neşesini de yerine getiremiyordum. sonra rahatsız koltukta oturmaya çalışırken cüzdanımın olmadıgını farkettim. aha dayı dedim cüzdanı düşürmüşüm ben ya. lan nerde düşürdün dedi arabayı durdurdu. dedim merak etme senin verdigin 230 lirayı geri veririm sana. lan gibtirtme paranı nerde düşürdün dedi. ormana gittiniz ya sen birisinin göbegine ateş ettin, heh işte orda bi karınca beni ısırmak için yaklaşıyordu bende cüzdanımı atıp onu vurmaya çalıştım dedim. dayı kan ter içinde kaldı. ne degerli parası varmış amk

yazdıklarımın sonuna yaklaştım arkadaşlar

okuyan varmı

daha polis gelmemiştir hemen oraya gidip cüzdanını alcaz dedi. oley dedim harbi kurtlar vadisi gibi olmaya başladı bu. ilk kavşaktan geri döndü aynı yere gittik yaklaşık 40 dakikada. kadın orada telefonla bagıra bagıra konusuyordu. patron batırdık işi diyordu bunu duyabildim tek. bizi gördü allah belanı versin diye bağırmaya başladı dayıya. koş lan cüzdanını al gel dedi. ben tam gidiyordum cüzdanı almaya siren sesleri gelmeye başladı

lanet olsun dedi dayı. oha lan dedim polisle mi çatışcaz. sus bi suss diye bağırdı. galiba polise yalan söyledigimden polis bizi yakalamaya gelmişti. ama geldiklerinde hayal kırıklıgına ugradım. polis degil jandarma gelmişti. neyse dedim bu da olur. derken dayı beni kolumdan tutup kendine çekti silahı çıkarıp kafama dayadı. yaklaşmayın diye bağırdı. jandarma megafondan bir kaç ikna edici şey söyledi ama bizim dayı ikna olmuyordu. helal dayı dedim ben olsam bende ikna olmazdım. derken jandarmalar bize adım adım yaklaşıyordu. dayı durmadan bagırıyor yaklaşma yaklaşma diye, ve sonra bir silah sesi duydum

ses çok yakından gelmişti galiba kulagımın yanındandı. kafamı çevirip baktım dayı şakağına silahı dayayıp ateş etmiş. nedense hüzünlendim sucluluk hissettim. sonra dedim ki ulan adamın parasını da geri veremedik. beni ordan jandarma zütürdü bi kaç yere sonra polislerle karakola gittik. olayları anlattım herkesin gözü doldu ben anlatırken. neden oldugunu anlamamıştım. sonradan ögrendim ben dayının kuşundaki asitleri temizlerken bizim önümüzü kesen poliste dayının iş birlikçisiymiş galiba tırla uyusturan maddeler taşıyıp satıyolarmış bu polisede para veriyorlarmış ama o gün arabada beni görünce ağzımdan laf kaçırırım diye korkmuş dayı. polisler beni aldılar nerde yaşıyorsun diye sordular. üniversitenin oraya bırakın beni dedim evim oraya yakın. bıraktılar beni bende gittim oradaki meydan parkına. ev arkadaşım yemegi erken yiyordu. oturduk koltugumuz olan banka peynir ekmegimizi yemeye devam ettik bu olayları bu cocuga anlatmadım. evet park benim evim

yani arkadaşlar uzun lafın kısası; yeri geldiginde sizin gibtiginiz, yeri geldiginde sizi giben insanları kaybetmemeye çalışın. çünkü öyle zamanlar oluyor ki yalnızlıktan, keşke hayatımı gibende olsa biri olsun diyorsunuz.
herşey gönlünüzce olsun

teşekkürler

sonuna kadar okuyan arkadaşlar sabrınız için sagolun. hocam saygılar, prestij içip yatayım bende

aonunda derken ne demek istedin anlamadım ironiadam kardeş

sagolun varolun hocam

ironikardeş aonunda demek ne demek ayıp

iyi insandı zaten ama direksiyonu çok tozluydu

prestijim bitti gideyim yenisini alayım

şehirde bulamadım komşu ilden alıp geldim

@198 cüzdanı polis aldı içine baktı. hırsız oldugumu düşünmesinler diye parayı o vermişti dedim sonra bana geri verdiler o günden beri içinde para olmadı zaten

gececi tayfa hikaye arıyormuş