ben muhittin karaboğa. yaş 67.geçenlerde cevahirin önünde gibimin
keyfini düşünürken,55 numaralı otobüse atladım. otobüse adım atmamla birlikte
karşımda mavi taytıyla bir afet-ül şaşal gördüm. malafatım çıldırmıştı.onu istiyordu.
ona yaklaşmak için birşey yapmalıydım. derken şöförün sesi duyuldu. basıcak mısın amca.
fazla akpili olan varmığğğeaa? şeklinde bağırıp kendimi genç göstermeye çalıştım.
işte bu.ayça58 kod adlı çıtır;-buyurun beyefendi demişti. hemen düdüüğüt yapıp yanına uçtum.
bozuk param kalmamış inişte size bir çay ısmarlasam diyerek, hatun düşürme numaramı yaptım.
çıtır çıtır yiyecektim ayça58 imi.ay bilemedim ki dedi.naz yapma gıı diyerek taytın
kaldırdığı zütünü avuçladım. parkinsonlu ellerim onu nirvanaya vuruyordu.
gülümsemekten başka çaresi yoktu. adeta deliriyordu. çünkü ellerim işini gayet iyi biliyordu.
feshanede indik. bizim apartmana çektim bunu tam onu sevgi yumağına katacaktım ki.
burda olmaz dedi.gel benimle dedim.eve çıktık. artık ayçamın haşlanmış kereviz kokulu,
sarkık göğüslerine yapışmanın tam zamanıydı. yarım kalan işimi tamamlamaya geçtim.
ön sevişmeyi tamamladıktan sonra onu bir portakal gibi soydum. fakat hala portakala benziyordu.
herneyse.o an itibariyle 58 lik çıtır tüylü ter kokulu vajina karşımdaydı.
derken ayçadan bir ses geldi;-ben bakireyim...
(bkz:
kaniserwack arşiv başlığı)
