Çok ugrassamda gamzeyi bulamadım. Saitte gorusmek istemiyordu artık benimle. Artık tek basimaydim, ne yapıp edip o parayı bulmam gerekiyordu. Sonunun belki de bundan daha beter olacağını bilsem de bu yola başvurmam lazımdı.. Mezun olduğum liseden (kurttepe endüstri meslek lisesi) bilen bilir, mevlut diye bir arkadaş vardı. Arkadaş dediysem gunahim kadar sevmezdim. Bütün şerefsizlik hırsızlık torbacılık ne ararsanız hepsi vardı mevlutte. Ulaştım ona çok detaylı olmasa da anlattım durumu. Bana parayı bulabileceğimizi ama faiziyle odeyecegimi söyledi tamam dedim. (ödemedim) Beni kiremithane tarafına zütürdü ertesi gun. Tefeci olduğunu dusundugum bi adamın yanına geldim. (degilmis) ismi Fahri Kiziloktu genç bir adamdı en fazla 40li yaşlarındaydı ama daha genç gösteriyordu. Girdik içeri selamun aleykum dedik. Aleykum selam dediler Fahri ve 2 çakalı. Anlat dedi bana niye lazım sana bu para, kumar mi oynadın birinin malına mi zarar verdin anlat dedi. Ben de herşeyi ekgibsiz anlattım. Vermeyecem sana o parayı dedi. Dedim bitti ya bu sefer son bi şansım vardı ama bitti. Lakin şansım asıl şimdi yaver gidiyordu. Abi allahini seversen yapma yemin ederim bi şekilde oderim sana omur boyu itligini yaparım ne dersen abi dedim. Parayı vermeyecem ama yardım edecem dedi. Nasıl dedim, anlattı altındakileri. Plan basitti. Ben elimde boş bi cantayla adamlarla buluşacağımiz yerde bekleyecem. Adamlar gelecek Fahrinin adamları da cokecekler onlara. Peki dedim eyvallah. 2 gün sonra adamlar kurttepede bi yer tarif ettiler ıssızdir oralar bilen bilir. Fahri ne olur ne olmaz diye bana da tabanca verdi ama ben almadim. Hayatımda hiç tutmadim. Hem de ben birini vuramazdim. Öyle bi insan değildim. Yok abi kalsın dedim. Ses etmedi. Beni bıraktılar cantayla adamlarla bulusacagimiz yere. 20 dakika kadar sonra geldiler. Geldiklerinde şok oldum yanlarında gamze de vardı. ilk başta gamzeyi alikoyduklarini hatta bana karşı onunla beni tehdit edeceklerini sandım ama öyle değildi. indiler arabadan gamze ve 4 adam. Gamzenin yüzünde sinsi bi gülümseme vardı. Ne oluyor gamze dediğimde ise hayatımın hayal kırıklığını yaşadım. Saitle dovduğumuz adamlardan biri geldi çıkardı silahını dayadi kafama, Aferin parayı getirmissin çok mu sevdin sen ebruyu ahahauhha dedi. Ebru kim ulan dedim. Sonra gamze yanı benim gamze bildiğim ebru herşeyi anlattı. Bana tezgah kurduklarını, kendine aşık ettiğini ve bütün serefsizligini anlattı en çok koyanida bana senin gibi biriyle birlikte olabileceğimi nasıl dusunebildin ki demesiydi. Lafı bitmeden fahri abi çıkti adamlarıyla. iki araba dolusu adama karşı 4 kişi.. Hiç şansları yoktu. Yaka paca attılar arabaya hepsini. ama kızı bıraktılar. ben istedim bırakmalarını. onlar gittiler ben de kıza dönüp sadece "git" diyebildim. Sonra arkama bakmadan çekip gittim ordan. Bu olaylar yaşanali yaklaşık 1 yıl oldu. Gamzeyle yanı ebruyla 1 kere optimum da bi kahvecide karşılaştık ama sadece bakistik 10 saniye kadar 6-7 metre uzaktan. Ondan sonra hiç gormedim. Adamların durumu ise Fahri dövüp bi kenara attı sanırım onları ve Fahriyi de bir daha ne gordum ne konuştum. Saitin annesi vefat etti 2.5-3 ay kadar önce. Hala gorusuruz okul vesilesiyle ama asla eskisi kadar samimi olmadık. Oktay ile olan arkadasligimiz aynı seviyesini koruyor. Ve ben hayatim boyunca bir daha kimseye guvenmemeyi öğrenmiş oldum.. Zamanınızı ayırdığınız için hepinize ayrı ayrı tesekkur ederim kardeşler.. Selametle..

--SON--

Artık her konuda tedbirli olmalıydım, olmalıydık. O siralar okulu pek sallamiyorduk vizelerde de gorduk ebemizin amini.. Cok fazla icer olmustuk. Gamze de surekli bizimle takılıyordu, ama o gece ki opusmenin konusu bir daha hiç açılmadı. Ta ki onlara gittiğim o geceye kadar..
Parayı nasıl bulacaktik henüz hiçbirşey düşünmemiştik. Oktay hariç hicbirimizin ailesinin maddi gücü bu meblağı karşılayacak kadar güçlü değildi maalesef. Adamların bize verdiği surenin 5. yada 6. Günüydü sanırım. Öğleden sonra gamze aradi. Akşam bize gelin saitle hem konusuruz para konusunu hem de takiliriz, dedi. Tamam dedim kapattım telefonu. Akşama doğru uzun uğraşlar sonucu sanki düğüne gidiyor gibi hazırlandım aq. Eve gittiğimde kız pijamaliydi. Utandım aq öyle hazırlandığım için. Neyse vardım evine aradım kapidayim diye. Acti kapıyı duraksadi biraz suzdu beni hafif gulerek niye zili calmadin ya dedi. Ben de gulumsedim öyle dedim. içeri davet etti, girdim. Hayvan gibi ayakkabiyla girdim aq. Sanki villa da yasiyorum ya anasını satım. Sonra ozur dileyerek geri dönüp çıkardım ve terlik giydim. Leş gibi kokuyordu AA terligi. Derken oturduk falan sigara yaktık birer tane. Çay da demlemisti. Ulan dedim o an işte hayal ettiğim evlilik. Yanımda sevdiğim kadın, içerde soba yanıyor odun sobası. Hava hafif soğuk. Sigarami yakmisim sevdiğim kadının demledigi çayı yudumluyorum. Sonra irkildim dedim yasadigin hayatı gibim. Saiti sordum o gelmeyecekmis ailece bi yere mi ne gideceklermis dedi. (Sonradan öğrendim onu hiç cagirmamis).
Oyle sohbet ederken zaman baya akıp gitmişti. Lakin para mevzusu hariç herşeyi konusmustuk. Ona gittikçe daha da bağlanıyordum. Yanıma oturdu, herşey için tesekkur ederim dedi. Yanımda olduğun icin, içinde bulunduğum bu berbat durumun icinde bile bana güvenip inandığın için tesekkur ederim dedi. Omzuna yaslandı. Saçlarını kokladim o kadar güzel kokuyordu ki.. Ardından kafasını kaldırdı bana baktı, ben de ona. Uzun bi sure bakistik, sonra yakinlastik birbirimize. Opusmeye başladık. Bu sefer bi anlık değildi. Deliler gibi opusuyorduk. Gomlegimi hızlıca çıkarmaya çalıştı. Yapamadı. Kendim çıkardım. O sırada o da üzerindeki t-shirt u çıkardi. Sadece iç camasiri vardı üzerinde. Benimde aynı şekilde. Öpüşerek odasına kadar gittik. Sonrası malum. Oralara girmeyecem. Öylece sarılarak yattık. Uyumadik ama. Sonra sırayla duş aldik, saat 11 e geliyordu. Ben gitmem gerektiğini söyledim zaten peder yeni çıkmıştı hastahaneden. Evde yalnız bırakmayim onları dedim. Peki aşkım dedi. Tüylerim diken diken oldu. ilk defa bu kadar hissiyatli duymuştum bi kelimeyi...