Oncelikle neden bu başlık açılmamış gerçekten şaşırdım neyse konumuza dönelim.

Evet beyler dün 2 nisan otizm farkındalık günüydü biliyorum çoğunuz bilmiyordunuz.

Öncelikle otizm nedir ona bakalım.

Otizm, doğuştan gelen ve genellikle yaşamın ilk üç yılında fark edilen karmaşık bir gelişim bozukluğu. Çocuğun çevresi ile yeterli sosyal ilişkiler kuramaması, dil-iletişim alanında belirgin gelişimsel sorunlar göstermesi ve kalıplaşmış (takıntılı) davranış biçimlerine sahip olması ile betimleniyor. Otistik bozukluğun tüm ırklarda, etnik gruplarda ya da sosyal statüsü farklı gruplarda görülebileceği; ailenin gelir durumu, yaşam biçimi ve eğitim düzeyi ile otistik bozukluk arasında herhangi bir bağ olmadığı vurgulanıyor.

Otizmin görülme sıklığı çok büyük bir hızla artıyor. 1985 yılında her 2500 çocuktan birine otizm tanısı konmuşken; 2001 yılında 250, 2013 yılında 88 çocuktan birine bu tanı konmuş bulunuyor. Günümüzde ise doğan her 68 çocuktan biri otizmli olarak dünyaya geliyor. Otizmin erkek çocuklarındaki yaygınlığı, kızlardan 4 kat fazla. Dünyada, son yıllarda, şeker, kanser ve AIDS dâhil olmak üzere birçok hastalıktan daha fazla sayıda otizm teşhisi alınıyor.

Bugün çarşıya indim geziniyorum baktım belediye de bu gün ile ilgili etkinlik yapmışlar girdim içeriye izlemeye başladım.

Etkinlikte çocuklar her yöreden bir oyun oynadılar. Gayet te güzeldi. Her oyunda Türkiye haritasından bir parça getirerek Türkiye haritasını tamamladilar.

Otizmli bir anne ise bir konuşma yaptı ve en sonunda dayanamadi ve ağlamaya başladı benimde gözlerim doldu gittim ve otizmli bir kardesimize sarıldım.

Otizmli kardeşlerimiz özürlü değildir sadece hal ve hareketlerine hakim olamiyorlar lütfen yolda gördüğünüz bir kardesimize özürlü diye aciyan gözlerle bakmayın gidin muhabbet etmeye çalışın ya da sarılın yoksa toplumdan tamamen soyutlanirlar.

Saygılarımla.