dany achille nounkeu tchounkeu (d. 11 nisan 1986, yaoundé), kamerunlu futbolcu. kiralık olarak ispanya la liga ekiplerinden granada'da forma giymektedir. sözleşmesi türkiye süper lig ekiplerinden galatasaray'da bulunan dany nounkeu, kadroda düşünülmediği ve kulübün yabancı sayısını azaltmak istemesi amacıyla granada'ya kiralanmıştır.

11 nisan 1986 tarihinde kamerun'un başkenti yaounde'de dünyaya gelen dany achille nounkeu tchounkeu, metz akademisi’ndeki iki senelik eğitimin ardından alt lig takımlarından cso amnéville ile 2007 yılında profesyonel hayata adım attı. temmuz 2008’de ise pau takımına transfer oldu. o dönem, savunmada veya orta sahanın ortasında görev yapabilen kamerunlu, bir röportajında orta sahada savunma ağırlıklı oynamaktansa özelliklerini savunma merkezinde kullanmayı tercih edebileceğini söylüyordu. pau’da da orta sahada başladıktan sonra, stopere doğru kaydı. pau’daki stoper performansı ise 2009-2010 sezonu öncesinde dany’ye ligue 1 takımlarından toulouse’da oynama imkânı verecekti.

toulouse[değiştir | kaynağı değiştir]
fransız teknik adam alain casanova’nın takımındaki ilk resmî maçına uefa avrupa ligi ön eleme turunda trabzonspor’a karşı çıkan dany nounkeu, ceyhun gülselam’ın attığı tek gol sonrasında sahadan yenik ayrılan tarafta yer alıyordu. o sezon ligue 1’de (17), uefa avrupa ligi’nde (7) ve fransa kupası’nda (1) toplam 25 maçta forma giyen savunmacı, mart 2010’da italya ile oynanan hazırlık maçı için fransız teknik adam paul le guen tarafından kamerun milli futbol takımı’nın kadrosuna davet edilse de süre alamamıştı. 2010-2011 sezonuna ligue 1’de başlayan dany nounkeu, bir maçta forma giydikten sonra transferin son gününde gaziantepspor'a transfer oldu.
2010-2011
2010-2011 transfer döneminin son gününde gaziantepspor takımına transfer olan oyuncu,[1] sakatlıktan yeni çıkması ve denenmek istenmesi nedeniyle a2 takımına yollandı. gaziantepspor a2 takımıyla gaziantep büyükşehir belediyespor arasında oynanan maçta ilk 11de forma giyen kamerunlu, bu maçta takımın gol yememesinde en önemli etkenlerden biri olmuş ve maç 3-0 gaziantepspor üstünlüğüyle bitmiştir. bu maçın ardından dönemin teknik direktörü tolunay kafkas tarafından beğenilmiş ve a takıma alınmıştır. ilk defa gaziantepspor'un türk telekomspor ile oynadığı ve 4-0 kazandığı türkiye kupası maçında forma giymiştir. bu maçın ardından gaziantepspor formasıyla süper lig'deki ilk maçı olan karabükspor maçına çıkmıştır. bu maçta da savunmanın göbeğinde görev yapan dany, takımının gol yememesinde önemli pay sahibi olmuş ve maç 0-0 bitmiştir. 13 kasım 2010 tarihinde süper lig'de fenerbahçe ile oynanan maçtada yalçın ayhan ile savunmanın göbeğinde görev yapan dany takımının 2-1 galip gelmesinin baş mimarlarından olmuştur. 3 şubat 2011'de galatasaray maçında da çok etkili performans gösteren oyuncu trabzonspor ve galatasaray gibi kulüplerin transfer listesine girmiştir. kamerunlu futbolcu nisan 2011'de oynanan fenerbahçe - gaziantepspor maçının ardından da konuşulan biri olmuştur. maç sonu ortalığın karışmasının ardından dany'nin fenerbahçe taraftarları ile kavgası ve bir mavi tabureyi taraftarlara fırlatışı daha sonra çok yankı buldu.[2]

2011-2012
ilk sezonunda toplam 18 maçta forma giyen dany, trabzonspor ve galatasaray gibi kulüplerden gelen teklifleri reddetmiş ve 2011-2012 sezonu öncesi gaziantepspor'da forma giyeceğini açıklamıştır. 2011-2012 sezonunda avrupa'dan erken elenen antep'in kadrosunda bulunan dany, teknik direktör tolunay kafkas'ın takımdan ayrılması ve abdullah ercan'ın takıma getiilmesinin ardından da genelde ilk 11 başlamıştır. gaziantepspor'un türk telekom arena'da oynadığı ve galatasaray'ı 4-2 mağlup ettiği karşılaşmada ilk 11 başlamıştır. çabukluğu ve savunmadan hızlı top çıkarma gibi yetenekleriyle galatasaray teknik direktörü fatih terim'in dikkatini çeken dany, gaziantepspor'un kötü gidişatı hakkında; takımı bu duruma biz getirdik, buradan da biz çıkaracağız. bize yakışmayan sonuçlar aldık ancak bundan sonra oynayacağımız maçlarda daha dikkatli olmalıyız” açıklamalarında bulunmuştur.[3] 2011-2012 sezonunda toplam 30 maçta forma giyen kamerunlu, 2011-2012 sezonu şampiyonu galatasaray'dan sonra en az gol yiyen takım gaziantepspor'un savunmasında görev yapmıştır. dany, ülkesi kamerun'da türkiye’deki her futbolcunun hedefinde istanbul takımlarında oynamak olduğunu belitmiş ve “ben de o ateşli taraftarların önüne çıkmak isterim. menacerler aracılığıyla teklifler olduğu söyleniyor ama iş resmiyete dökülürse değerlendiririm” açıklamasında bulunmuştur.[4]

galatasaray

2012-2013
2011-2012 sezonunun başındada galatasaray'ın transfer listesinde olan dany, trabzonspor'un da listesinde bulunmasına rağmen 2012-2013 sezonu başında galatasaray ile 4 yıllık sözleşme imzalamıştır.[5] galatasaray sportif aş, kamuyu aydınlatma platformu'na (kap) transferle ilgili olarak gönderdiği bildiride şu açıklamalar yer aldı;gaziantepspor kulübü derneği oyuncularından dany achille nouenko tchounkeu ile 2012-2013 sezonundan başlamak üzere 4 futbol sezonu için anlaşmaya varılmıştır. buna göre oyuncunun kulübü gaziantepspor kulübü derneği'ne 3.300.000 eur tutarında transfer ücreti ödenecektir. oyuncuya ise 2012-2013 ve 2013-2014 sezonlarının her biri için 1.000.000 eur, 2014-2015 ve 2015-2016 sezonlarının her biri için 1.200.000 eur sabit transfer ücreti ve her sezon için 10.000 eur maç başı ücreti ödenecektir. ayrıca dany, galatasaray'la ilk çıktığı ezeli rakip fenerbahçe süper kupa karşılaşmasında, son anda kurtardığı toplarla maçı galatasaray'ın 3-2 galip gelmesini sağlamıştır. maçtan sonra dany "çok mutluyum ilk maçımda bir kupa kazandık, evet ufak tefek hatalarım da vardı ama iyi oynadığıma inanıyorum." ifadelerini kullandı.[6]dany galatasaray'da ilk lig maçına ise kasımpaşaspor karşısında çıktı. bu maçta müdahaleleri ile dikkat çeken dany, kasımpaşaspor maçında birde çizgiden top çıkardı.[7] bu maçın ardından beşiktaş ile oynanan derbi maçta yerini semih kaya'ya bırakan dany, tomas ujfalusi'nin sakatlanmasının ardından ilk 11'de yerini aldı. dany, kariyerindeki ilk şampiyonlar ligi maçına ise manchester united karşısında old trafford'da çıktı ve bu maçın tamamında forma giydi. dany ilk yarının geri kalanında zaman zaman cris zaman zaman'da semih kaya ile forma giydi. sezonun ikinci yarısında ise bazı maçlarda gökhan zan ile forma giydi. dany, galatasaray'ın 6 nisan'da oynadığı mersin idman yurdu maçında da ilk 11 başladı fakat maçın 30.dakikasında galatasaray kariyerindeki ilk kırmızı kart'ını görerek maçtan atıldı.[8] ”

II. Abdülhamid de haksız yere küçültülmüs, müstebit, zalim, hatta hain gibi gösterilmistir. Bu da ittihatçıların propagandası sonucudur. Halbuki son zamanlarda yapılan bazı ilmi yayınlar, Sultan Abdülhamid, lehinedir. Henüz sahsiyetinin değerini tam manası ile bize bildirecek bir kitap yazılmamıs olmakla beraber, simdiden su gerçeği kabul edebiliriz ki, ittihatçılık dokuz on yılda mahvettikleri imparatorluğu 33 yıl dağıtmadan tutabilmis olmakla, Abdülhamid büyük bir iktidar sahibi olduğunu göstermis ve aleyhindeki yayınların haksız olduğunu ispat etmistir. Hele kanlı oyunlara asla girmemesi de, kıyıcı olduğu hakkındaki iddiaları çürütecek bir delildir. Bundan baska, mevkiinin sorumluluğunu iyi kavramıs bir kimse idi."

(Nihal Atsız - Türk Ülküsü s.35-36)

Şu halde, hanedanları ayrı devlet saymak, hânedâncılık zihniyeti ile hareket etmek
değil midir? Bir de günümüzün tarihinden örnek alalım: Bizde hâkim olan yanlıs tarih
telâkkisine göre Osmanlı devleti yıkılmıs, onun yerine Türkiye Cumhuriyeti gelmistir.
Bu düsünüs de yanlıstır. Çünkü bir Osmanlı devleti yoktu ki, yıkılmıs olsun. Sadece
Osmanlı hanedanı vardı. Yıkılan odur. Yâni devlette rejim değismistir. iste o kadar...

(Nihal Atsız - Türk Tarihinde Meseleler s.3)

Hun, Göktürk ve Osmanlı imparatorlukları bu büyük ülkünün sonucu olup cihan tarihinde bunlarla kıyaslanabilecek devletler olarak yalnız Roma ve Abbasiler gösterilebilir."

(Nihal Atsız - Türk Ülküsü s.47)

Türkçülere yedi, hatta yirmi kusak ilerisine kadar soy kütüğü arayan kimseler diye iftira ediliyor. Tatbik kaabiliyeti ve arastırma imkânı olmayan bu safsatalar ancak moskofçuların ve baska düsmanların uydurmasından ibarettir. Her zaman verdiğimiz örnekleri yine tekrarlayalım: En büyük Türkler' den biri olan Yıldırım Bayazıd'ın anası Türk değildir. Hangi Türkçü onu Türklük kadrosundan çıkarmıstır veya çıkarabilir?

(Nihal Atsız - Türk Ülküsü s.20)

Selçuk, ilhanlı, Temir, Osmanlı hanedanları ile Cumhuriyet devri hep birden bir tek devletin hayatını teskil etmiyor mu? Bunları ayrı devletler gibi görmek kendi kendimizi parçalamak olmaz mı? (Nihal Atsız - Türk Tarihinde Meseleler s.16)

Sultan Hamid, kızıl değil "Gök Sultan" dır. Herkeste bulunması mümkün ufak tefek
kusurlarını sisirip erdemlerini inkâr etmekle ne Türk tarihi, ne de Türk milleti bir sey
kazanır.

(Nihal Atsız - Türk Tarihinde Meseleler s.39)

Osman Gazi: 1284’te 70 kişiyle inegöl zaptına giderken Rumlar’ın pususuna uğradı, fakat bozulmadı. Bütün hayatında adaleti ve iyi tedbiriyle Anadolu tımarlılarını çevresine topladı. Düşmanlarından pek çok ganimet aldı fakat öldüğü zaman hiçbir şeyi çıkmadı.


Fatih: Onun hakkında ben ne yazayım? O kendi kendisini tarihe yazmış zaten.

Yavuz: 1514’teki Çaldıran ve 1516’daki Merci Dabık meydan savaşlarını kazanan ve çelik gibi iradesiyle devleti bölünmek tehlikesinden kurtaran Yavuz, belki de Türkiye tarihinin Alp Aslan ‘la birlikte en büyük şahsiyetidir.

(nihal atsız)

dedim olm giberim diye.. demedim mi?